• Sonuç bulunamadı

GENEL KADINLAR

Belgede Türk ceza hukukunda fuhuş suçu (sayfa 119-139)

4. GENELEVLER, GENEL KADINLAR VE DÜNYADAKİ YENİ

4.3. GENEL KADINLAR

Fuhuşla Mücadele Tüzüğü374’nün 21. maddesinde, bir kimsenin genel kadın olarak tescil edilebilmesinin şartları düzenlenmiştir. Bunlar; fuhşu kendine meslek edinmek, 21

373

http://aksam.medyator.com/2010/03/22/haber/3876/yasam/haber.html (erişim tarihi: 18.09.2012) 374

Genel Kadınlar ve Genelevlerin Tabi olacakları Hükümler ve Fuhuş Yüzünden Bulaşan Zührevi Hastalıklarla Mücadele Tüzüğü

109

yaşını bitirmiş olmak375 ve Türk vatandaşı olmaktır. Bir kimsenin fuhşu meslek edinip edinmediğine tüzükte belirtilen komisyon tarafından karar verilmekte, bu karar verilirken de öncelikle kişinin bu yola başvurmasına etkili olan nedenler araştırılmakta, namuslu hayata dönmesi için alınacak tedbirlerin fayda sağlamayacağı anlaşıldığı durumda tescil yapılmaktadır.

Tüzüğün 22. maddesi gereğince genel kadın olarak tescil edilen bir kimsenin hakkında sicil kartonu hazırlanır ve tüm bilgileri buraya yazılır. Ayrıca bu kişinin nüfus cüzdanı makbuz karşılığı alınarak kartona eklenir ve kendisine vesika olarak bilinen, muayene kaydına ilişkin bölümlerin bulunduğu başka bir kimlik verilir. Genelevde çalışmasına son veren kadının bu kaydının iptali mümkün olmazken, Danıştay 10. Dairesi tarafından konuya ilişkin değişik bir karar verilmiş ve vesika iptallerinin yolu açılmıştır376.

Genelevlerde kayıtlı olarak çalışanların dışında, gizli fuhuş yapan kadınların sayısı da oldukça fazladır. Fuhuş sektöründe gönüllü olarak çalışan ya da zorla çalışıtırılan bu kimselerin ağırlıklı olarak özellikle 1990’lı yıllardan itibaren Türkiye’ye eski Doğu Bloku ülkelerinden gelen ve “nataşa” olarak bilinen kadınlar olduğu görülmektedir. Fuhuş sektöründe çalışan kadınlar üzerinde yapılan bir alan çalışmasında, bu sektörde çalışan kadınların sektöre giriş biçimleri belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre, bu sektörde çalışacağını bilerek göç edenlerin sayısının çoğunlukta olduğu belirlenmiştir. Fuhuş yapan diğer kadınlar ise başka işlerde çalışmak üzere göç etmesine rağmen iş bulamadığından bu alana yönelenler veya insan ticareti suçunun mağdurlarından oluşmaktadır377.

375

765 S. TCK zamanında 21 yaşını doldurmamış kişiyle fuhuş maksatlı cinsel ilişki suç olduğundan, o zaman için ceza kanunu ve tüzük birbirine paralel düzenleme içeriyordu; ancak 5237 S. TCK ile yaş sınırında değişlik yapılmasına rağmen, tüzükte herhangi bir değişiklik yapılmamıştır. Zaten br kimsenin genel kadın olarak tescil edilmesi için gereken yaş sınırının aşağı çekilmesi olumlu bir gelişme olarak değerlendirlemez.

376

Danıştay 10. Dairesi’nin 2005/7420 E. 2008/6094 K. sayılı 15.09.2008 tarihli kararında fuhuş yapmayı bırakarak evlenen ve iki çocuk annesi olarak aile yaşantısı içine giren davacının artık genel kadın olmadığı, bu nedenle de davacı hakkında genel kadın olarak tutulan arşiv kaydının silinmemesi hukuka aykırı bulunmuş ve idare mahkemesi kararının bozulmasına hükmedilmiştir.

377

KALFA Aslıcan, Türkiye’de Fuhuş Sektöründe Çalışan Göçmen Kadınların Çalışma Koşulları Üzerine Bir Alan Araştırması, Türkiye’de Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları, Koç Üniversitesi Yayınları, Eylül 2010, s. 354-358

110

İnsan ticareti suçunun mağduru olan bir kadın kendisi ile yapılan görüşmede, aslında bir fabrikada çalışmak üzere Türkiye’ye göç ettiğini378, ancak kandırılarak fuhuş sektöründe çalışmaya zorlandığını söylemiş, ayrıca yerleştirildiği otelde taciri tarafından arkadaşlarına uygulanan şiddete tanık olduğunu, pasaportuna el konularak mekansal hareketliliğinin kısıtlandığını ve zorla çalıştırıldığını anlatmıştır. Diğer kadınlar da benzer şekilde pasaportlarına el konulduğunu379, yol masrafları vb. bahaneler ile borçlandırıldıklarını, kimi zaman dil bilmedikleri için dertlerini de anlatamadıklarını ve kendilerine zorla fuhuş yaptırıldığını ifade etmişlerdir. Kadınlardan bazıları ise patron olarak adlandırdıkları, kendilerini temin veya aracılık eden kişilerden kurtulduktan sonra kendi hesaplarına çalışarak bu işe devem ettiklerini ve gayet iyi para kazandıklarını da belirtmişlerdir380.

Genelev dışında gizli olarak fuhuş yapılmasının nedenlerinden bazıları; bu kişilerin yaptıkları işin sadece birlikte oldukları kimselerce bilinmesi ve bu sayede toplum dışına itilmemiş olmak, genelevde kalma zorunluluğu olmaksızın diledikleri yerde bulunabilmek ve genel kadın olarak tescil edilmemektir381. Yabancı uyruklu kimselerin zaten genel kadın olarak tescil edilmesi mümkün olmadığından, gizli olarak fuhuş yapan ya da yaptırılan kimselerin daha çok yabancı uyruklu olduğu görülmektedir. Zaten yapılan çalışmanın bir diğer ilginç yanı da fuhuş yaptırılan kadınların uyruğuna ilişkin ifadelerdir. Kadınlarla yapılan görüşmelerde fuhuş sektöründe özellikle Rus kadınların tercih edilmekte olduğu, aracılar tarafından Rus olmayan birinin bile onunla birlikte olacak müşteriye Rus olduğunun söylendiği belirtilmiştir. Kendi ifadelerine göre Türk müşteriler tarafından Türk kadınlarının yerine kendilerinin tercih edilme sebepleri Türk kadınlarının konuşmayı bilmemeleri, bir dost edinerek kendilerini ona

378

Yargıtay 8. CD’nin 2007/4540 E. 2007/4618 K. sayılı 11.06.2007 tarihli kararında da benzer bir olayın gerçekleştiğine dair ifadelere yer verilmiştir. “Ukrayna uyruklu mağdure Oksana N.'nın gazetede aşçı arandığına ait ilan verilmesi üzerine kurduğu irtibat sebebiyle İstanbul'a geldiği ve sanık Musa'nın ilanıveren kişiye 1700 dolar vererek mağdureyi alıp Nevşehir İline getirdiği ve sanık Yasin ile birlikte cebir, şiddet, tehdit, hile ile fuhuşa yönelttiklerinin anlaşılması karşısında…”

379

Benzer hususlara Yargıtay kararlarında da rastlanmaktadır. Yargıtay 8. CD’nin 2006/10550 E. 2008/1364 K. sayılı 03.03.2008 tarihli kararında şu ifadelere yer verilmiştir; “Oluşa ve tüm dosya içeriğine göre; Belarus uyruklu mağdure Vera Krıvenıa'yı, pasaportunu zorla alıp cep telefonundaki telefon defterini silmek ve yerleştirdikleri evden dışarı çıkmasına engel olmak suretiyle cebir ve şiddet ile fuhuşa yönelttiklerinin anlaşılması karşısında…”

380

KALFA, a.g.m, s. 359-360 381

111

kaptırmaları, yabancı uyruklu kadınlar ile Türk kadınlara ödenen ücretler arasında büyük farklılık olması şeklinde sıralanmıştır382.

Bir kişinin fuhuş odağı olmasının nedenleri ekonomik koşullar, ahlak ve entelektüel düzey olarak üç bakımdan incelenmektedir. Özellikle ekonomik bakımından yetersiz ortamlarda büyüyen, beslenme ve konfor yokluğu çeken kişiler bu yola sürüklenmektedir. Konut sıkıntısı nedeniyle geniş aile biçiminde yaşamını sürdüren kişilerin ensest ilişki boyutuna varabilecek davranışları da ahlaklarının azalmasına sebep olmakta ve bu kişilerin ileride fuhşa yönelmesine kolaylık sağlamaktadır. Fuhuş sektöründe faaliyet gösteren kişilerin entelektüel açıdan eğitim seviyelerinin genellikle çok düşük olduğu gözlenmektedir383. Bu nedenle de her konuda olduğu gibi eğitimin önemi ortaya çıkmaktadır ve fuhuşla mücadele edebilmek adına önemli bi adım teşkil eden, kişilerin bu sektöre girişinin engellenmesi konusunda başarı sağlayabilmek için eğitim olanaklarının geliştirilmesi gerekliliğine dikkat çekilmelidir.

4.4. DÜNYADAKİ YENİ YAKLAŞIMLAR

Fuhşu tamamen sonlandırmaya çalışmak kimilerine göre gerçekçi bir hedef değildir. Asıl hedef bu alanda çalışanların güvenli koşullarda işini sürdürmesine olanak sağlamak, karşılıklı olarak hakları korumak ve bu sektörde çalışmak istemeyen kişilere seçenekler sunmak ve bunları uygulamak olmalıdır. Bu görüşün bir açıdan doğruluğunu kabul etmek gerekir, ancak fuhşun tamamen sonlandırılamayacağını baştan kabul etmek yerine onunla mücadelede etkinlik sağlamak adına çözümler üretilmelidir.

Fuhuş yapan kişiler ile para ya da menfaat karşılığı beraber olan kimseler müşteri olarak adlandırılmaktadır. Neticede müşteri konumunda olan kişiler, cinsel hizmeti satın alma yoluyla fuhuş ve fuhuş amaçlı insan ticareti eylemlerini desteklemektedirler ve onlar nedeniyle bu sektörler ayakta kalabilmektedir. Bu düşünce temel alınarak İsveç’te cinsel hizmeti satın alan kişinin suçlu sayılması yoluna gidilmiştir ve bu uygulama halktan da

382 KALFA, a.g.m, s. 365-367 383

112

büyük destek görmüştür. Diğer ülkelerde de bu sisteme benzer yaklaşımlar görülmeye başlanmıştır ve sistem “İsveç Modeli” olarak adlandırılmaktadır384 .

İsveç’te 1999 yılında bir kanun çıkarılmış, çıkarılan bu kanun ile fuhuş, kadınlara karşı şiddetin bir biçimi sayılmış ve fahişenin eylemi suç olarak görülmezken müşteri konumundaki kişilerin eylemi, yani “buying sex” olarak adlandırılan durum suç sayılmaya başlanmıştır385 ve bu nedenle ülkede genelev de bulunmamaktadır.

İsveç, 1999 yılında böyle bir yasa çıkardığında dünyada da bu alanda bir ilke imza atmıştır. O tarihten sonra, sistemi örnek alan İzlanda ve Norveç de aynı doğrultuda yasalar çıkarma yoluna gitmiştir. Bu sistemin temel özelliği, fuhşa teşvik suçunun dışında, cinsel hizmeti satın alan, hatta buna teşebbüs aşamasında kalan kişinin eyleminin cezalandırılması, ama buna karşılık hizmetin satıcısı konumundaki kişinin, yani fahişenin cezalandırılmamasıdır. Yani ceza sisteminde kişilerin fuhuş yapması için aracılık eden kişiler ayrıca cezalandırılmaktadır, ama bizim hukuk sistemimizde suç sayılmayan müşteri eylemi de cezalandırılmaktadır. Ceza uygulaması açısından gerek müşterinin gerekse fahişenin cinsiyeti açısından da herhangi bir ayrım yapılmamaktadır386.

İsveç Ceza Kanunu’nun387

2. kısmının cinsel suçlar başlıklı 6. bölümünün 11. maddesinde söz konusu hüküm şu şekilde düzenlenmiştir; “Her kim geçici cinsel ilişki

almak için ödeme yaparsa, bu hal ceza kanunundaki başka bir suçu oluşturmuyorsa, cinsel hizmet satın almaktan para cezasına veya bir yılı geçmeyen hapis cezasına mahkum edilir. Bu ödemenin bir başkası tarafından yapılması ya da bunun vaat edilmesi durumunda da aynı hüküm geçerlidir.”

Söz konusu yasa ülkede uzun süre tartışılmış, özellikle suç örgütleri tarafından gerçekleştirilen bu eylemlere hizmet karşılığında ödedikleri paralar ile destek olan kişilerin cezalandırılması yoluna gidilirken hem onları bu eylemden alıkoymak hem de hiç kimsenin başka bir insandan bu şekilde yararlanmamasını sağlamak

384

CLAUDE Kajsa, Hedef Cinsel Hizmet Satın Alanlar-İsveç Örneği, 2010, s. 3

http://www.si.se/upload/Human%20Trafficking/Targetint%20the%20sexbuyer-Turkish.pdf (erişim tarihi: 04.08.2012)

385

http://sisyphe.org/spip.php?article1424 (erişim tarihi: 06.08.2012) 386

CLAUDE, a.g.e, s. 5 387

Kanunun orijinal İsveçce metni için bkz. http://www.notisum.se/rnp/sls/lag/19620700.htm (erişim tarihi: 30.11.2012)

113

amaçlanmıştır388. 2002 yılında kadın ticaretine karşı bir kampanya çerçevesinde İsveç’te ülke genelinde reklam panoları, otobüs durakları ve metro istasyonlarında bazı posterler yayınlanmıştır. Bu posterler ile verilmek istenen mesaj seks satın almanın bir suç olduğudur389. Bu yol hem halkın bilinçlenmesini sağlanmıştır hem de suç haline getirilen bu eyleme olan talebi azaltmıştır.

İsveç’te yürürlüğe giren bu yasanın ardından, istenilen hedefe ulaşılıp ulaşılamadığını anlamak amacıyla çalışmalara devam edilmiştir. Polis ile yapılan görüşmelerde suç örgütlerinin İsveç’ten bu yasa nedeniyle uzak durdukları, cinsel hizmeti hem satın alan hem de satan kişilerin sayısında büyük düşüş gözlendiği, üstelik halk tarafından da yasanın çok büyük destek gördüğü belirtilmiştir390. İsveç Adalet Bakanlığı verilerine göre bu yasa toplumun %70’lik kesimi tarafından desteklenmiştir ve bu yasa sayesinde, seks satın alan kişilerin sayısında ciddi azalma olmuştur. Hatta bu kişilere halk arasında “cod391” denilerek bir argo terim bile geliştirilmiştir392

. Elde edilen verilerden çıkan sonuca göre ifade edilen husus kısacası bu uygulama ile başarı sağlandığı ve ülkede fuhşun azaldığıdır393.

İsveç’ten başlayıp tüm dünyada görülmeye başlayan bu yeni düşünce sistemi ve buna paralel olarak yasaların değiştirilmesi ile müşterilerin cezalandırılması ülkeler arasında giderek yayılmaktadır. Fransa’da 2012 yılının Mayıs ayında gerçekleşen başkanlık seçimi ardından Sosyalist Parti’nin iktidar koltuğuna oturması ile fuhşun yasaklanması konusu gündeme getirilmiştir. Hükümet sözcüsü ve kadın hakları bakanı tarafından fuhuş yapan kadınların ezici çoğunluğunun bu işi isteyerek seçmemiş olması nedeniyle fuhşun kadına yönelik şiddetin bir türü olarak algılanması gerektiği belirtilerek, öncelikle fuhşu geriletip daha sonra da tamamen ortadan kaldırmanın amaçlandığı belirtilmiştir. Fransa’da 1946 yılından beri genelevler yasak olmasına rağmen gösterilen tolerans nedeniyle sokaktan müşteri toplama yolu izlenmektedir394. Ülke içinde bu konu

388

CLAUDE, a.g.e, s. 6 389

http://www.thesolutionsjournal.com/node/895 (erişim tarihi:30.11.2012) 390

CLAUDE, a.g.e, s. 6 391

Bir balık çeşidi olan bu ifade aynı zamanda enayi anlamına da gelmektedir. 392

http://thecnnfreedomproject.blogs.cnn.com/2011/03/30/sex-trafficking-countries-take-different- approaches-to-same-problem/ (erişim tarihi: 30.11.2012)

393

http://news.bbc.co.uk/2/hi/uk_news/3900361.stm (erişim tarihi: 06.08.2012) 394

2010 yılında Fransa’da bir milletvekilinin genelevlere yasal statü verilmesi, böylece fahişelerin sokaktan temizlenmesi hakkındaki teklifi üzerine, Fransız fahişeler sokağa dökülüp eylem yapmış, böyle

114

ekseninde çeşitli tartışmalar yaşanmaktadır. Bu tartışmalar arasında kişinin bedeni üzerinde istediğini yapabilme hakkının konu açısından etkisi de bulunmaktadır. Fuhşun yasak olmasını savunanlar tarafından, bir kişinin kendi vücudu ile istediğini yapma hakkı ile bir kimsenin paraya ihtiyaç duyan bir başkasının vücudu üzerinde istediğini yapabilmesinin çok farklı şeyler olduğu vurgulanmaktadır395.

İsveç’li eski bir milletvekili olan Anne Ludviksson davet üzerine geldiği ülkemizde, fuhşa ilişkin olarak yaptığı açıklamalarda bunun kadına yönelik şiddetin bir türü olduğunu vurgulamış, ülkelerinde uygulanan yasanın diğer ülkelerde de uygulanması, hatta Türkiye’de de tartışılması gerektiğini, bu kapsamda devletin de suçluluğunu yaratan ve fuhşu özendiren genelevlerin kapatılması gerektiğini ifade etmiştir396.

Ludviksson tarafından ifade edildiği gibi diğer ülkeler tarafından da İsveç modeli incelenmiş ve hatta uygulanmasına yönelik çalışmalara da başlanmıştır. Yakın zamanda Rusya’da gerçekleşen ve haberlere konu olan bir olay bu durumu kanıtlar niteliktedir. Rusya’da da 1 Temmuz 2012 tarihinden itibaren cinsel ilişki hizmetini satın alan kişinin cezalandırılması yoluna gidilmiştir. Uygulama şu anda pilot olarak Belgorod bölgesinde gerçekleştirilmektedir397.

Avrupa ülkeleri uygulamaları açısından birlik olmamakla birlikte, bu ülkelerde fuhşun önlenmesi konusunda önemli tartışmalar ve gelişmeler yaşandığı, hatta bu gelişmelerin yasaklama şeklinde olduğu ve bu akımın tüm dünya ülkeleri arasında, özellikle gelişmiş ülkeler arasında giderek yayılmakta olduğu görülmektedir.

bir uygulama halinde serbest çalışma haklarının ellerinden alınacağından bahisle teklifi protesto etmişlerdir.

Bkz.http://www.milliyet.com.tr/paris-te-yasal-geneleve-

isyan/yasam/haberdetay/26.03.2010/1216570/default.htm (erişim tarihi: 30.11.2012) 395

http://dunya.milliyet.com.tr/fransa-fuhusu-yasaklamaya-hazirlaniyor/dunya/dunyadetay/21.07.2012/ 1569954/default.htm (erişim tarihi: 17.08.2012)

396

http://www.haberturk.com/polemik/haber/781228-turkiyede-genelevler-fuhusu-ozendiriyor (erişim tarihi: 04.12.2012)

397

Habere konu olan olaya göre yeni yasal düzenlemenin yürürlüğe girmesi ile sokakta fahişelerin dolaştığı bir yerde pusu kuran polis, arabasıyla gelen ve kadınlardan biri ile anlaşıp onu arabasına alan adamı izlemeye başlamış, araba ıssız bir alana gittiğinde önce kanıt oluşturabilmesi için arabada gerçekleşen cinsel ilişkiyi kamera kaydına almış, ardından da baskın yapmıştır. Rusya’da 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe giren “paralı cinsel ilişki suç yasası” ile fahişeler yaptıkları işten sorumlu tutulmamakta, buna karşılık hizmeti satın alan kişi suçlu sayılmakta, gerçekleşen cinsel ilişkinin türüne ya da hizmeti alan kişinin cinsiyetine bakılmaksızın bu kişiye 5 Bin Ruble, yani 150 Dolar para cezası verilmektedir. Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/planet/20932300.asp (erişim tarihi: 06.08.2012)

115

Sistemin başarıya ulaştığı ve diğer ülkelerce de örnek alındığı bilinse de İsveç modelini eleştirenler de bulunmaktadır. Onlara göre bu sistemde cinsel hizmet sunan her bireye mağdur gözüyle bakılması, sömürünün önlenmesine odaklanmak yerine fuhşu sonlandırma çalışmasıdır ve bu da boşuna bir uğraştır. Müşterilerin cezalandırılması sistemi nedeniyle fuhşun aslında azalmayıp yer altına indiği, ortalıkta yasalardan korkmayan şiddete eğilimli müşterilerin kalması nedeniyle fuhuş yapan kişilerin can güvenliğinin azaldığı ve nihayetinde aslında fuhuşta azalma olmayıp telefon ve internet ilanları vasıtası ile mevcut yasaya göre durumun uyarlandığı söylenmektedir398. Üstelik fuhuş yapıldığına dair bir kanıt oluşturmasını engellemek adına kondom taşınmaması nedeniyle cinsel yolla hastalık bulaşması riskindeki artış, bu yasayı eleştirenler tarafından ifade edilen olumsuzlukların başında gelmektedir399.

İsveç modelinin yanında dünyanın diğer ülkelerinde konuya yaklaşım açısından farklı sistemler uygulandığı da görülmektedir. Örneğin, Yeni Zelanda’da uygulanan sistem fuhşun hiçbir zaman sonlanmayacağını, herhangi bir sömürü söz konusu olmadıkça zaten bunun kötü bir şey olmadığını kabul etmiştir. Bu nedenle de sokakta ve kapalı mekanlarda fuhuş tamamen serbest bırakılmış; ancak sömürü, şiddet ve çocukların istismarı konularına ilişkin ceza hükümleri getirilmiştir400.

Erkek fahişelerin varlığı yok sayılmamakla birlikte, yaygın olan durumda kadın ve çocukların mağdur, erkeklerin ise hizmet satın alan konumunda olduğu göz önünde bulundurulduğunda, gerçekten de en kolay ve masrafsız mücadele yönteminin erkeklerin davranışlarının değiştirilmesi olduğunu kabul etmek yerindedir. Avrupa ülkeleri arasında da gittikçe bu anlayış yayılmaya başlamıştır. Ülkemizin de gelecekte bu anlayış doğrultusunda mevzuat değişikliği yapması uygun olacaktır.

398

Seks İsçilerinin ve Transgender Bireylerin İnsan Haklarının Desteklenmesi Projesi, Seks İşçiliği Mevzuatı Çalışma Grubu Raporu, İstanbul 2011, s. 110

399

http://www.globalrights.org/site/DocServer/Don_Kulick_on_the_Swedish_Model.pdf (erişim tarihi: 29.11.2012)

116 SONUÇ

Fuhuş olgusu ceza hukuku ve suç teşkil eden eylemler dışında sosyolojik boyutu, düzenleniş ve algılanış biçimi, idari boyutu ile olan ve olması gereken açısından çok geniş ve belki de göreceli bir konudur.

Olayı iki temel eksende ele almak gerekirse, bunlardan birini genelevlerde devlet kontrolü altında gerçekleştirilen fuhuş, diğerini ise bu alanın dışında kalan ve polisin mücadele ederek önlemeye çalıştığı fuhuş oluşturmaktadır. Bir yandan genelevlerin varlığı, devletin buna müsaade etmesi, yasaklanmasının mümkün olup olmadığı gibi konular tartışılırken diğer yandan gizli olarak yürütülen fuhuş faaliyetleri ile etkili bir mücadelenin sağlanması ve tamamen ortadan kaldırılabilmesi için yapılması gerekenler tartışılmaktadır.

Bir kimsenin fuhuş yapmasının ardında yatan temel nedenler ekonomik ve sosyal kaynaklıdır. Fuhuş yapan kişiyi bundan vazgeçirmek için onu bu yola sürükleyen nedenlerin araştırılmasının ve etkisizleştirilmesinin, kişiyi normal yaşama döndürecek tedbirlerin uygulanmasının fuhuşla mücadelede etkinlik sağlayacak hususlar olduğu unutulmamalıdır. Bunlar yapıldığında kısmen iyileşme sağlansa dahi fuhuş yalnızca polisiye bir olgu olmayıp büyük ölçüde sosyal bir olgu olduğu için yine de fuhşun tamamen önüne geçilmesi mümkün olmayacaktır401.

Şüphesiz ki fuhuşla etkili bir mücadelenin gerçekleştirilebilmesi için kararlı bir biçimde hareket ederek bu piyasayı sınırlayıcı, hatta ortadan kaldırıcı uygun ve etkili yöntemlerin belirlenmesi, bunların hem siyasi hem de hukuki boyutta uygulanabilmesi gereklidir. Ülkeler arasında gittikçe yayılmaya başlayan anlayış çerçevesinde, fuhşun her türlüsü kadına yönelik şiddetin bir şekli olarak algılanmaya başlanmış, bu doğrultuda da tamamen ortadan kaldırılabilmesi için yapılması gerekenler üzerine düşünülmeye başlanmıştır. Bunların arasında öne çıkan yaklaşım ise bir kimsenin fuhuş yapması için teşvik, aracılık, yer temini vb. faaliyetleri gerçekleştirenlerin yanında bu hizmeti satın alanın yani müşterinin de cezalandırılmasıdır.

Mancini tarafından 1970’li yıllarda bu görüş ifade edilmiştir. Ona göre, olması gereken, müşteri olarak erkeğin davranışını hakkaniyetli biçimde değerlendirerek, kadının içinde

Belgede Türk ceza hukukunda fuhuş suçu (sayfa 119-139)

Benzer Belgeler