• Sonuç bulunamadı

Geçici (Ani) Sürekli Karmaşığı Bir Sözleşme

2. KAT KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİNİN HUKUKİ NİTELİĞİ

2.3. Geçici (Ani) Sürekli Karmaşığı Bir Sözleşme

İfa süreleri dikkate alınarak edimler, ani, sürekli ve dönemli edimler olarak üç gruba ayrılır125. Doktrindeki baskın görüşe göre burada dikkat edilmesi gereken ölçüt,

edimin ifasından beklenilen menfaatin ne zaman gerçekleştiği olup hazırlık sürecinin ne kadar sürdüğünün bir önemi yoktur126.

Ani edim, borcun sadece bir davranışla tek seferde ifa edilmesidir127. Sürekli edimlerde ise borçlu borç konusunu sürekli bir davranışla yerine getirmektedir128.

Kat karşılığı inşaat sözleşmesinde yüklenicinin yüklendiği ediminin, bir sonuç gerçekleştirmeye ilişkin olması sebebiyle ani borç mu yoksa zamana yayılmış sürekli bir borç mu doğurduğuna yönelik doktrinde farklı görüşler vardır129.

Doktrinde kat karşılığı inşaat sözleşmesini ani edim içeren borç ilişkisi olarak kabul eden görüşe 130 göre inşa edilen binadaki bağımsız bölümlerin teslimiyle

sözleşmenin ifası gerçekleşmekte olup binanın yapım aşaması sadece bir hazırlık işlemidir. Bu itibarla kat karşılığı inşaat sözleşmesi, ifası bağımsız bölümlerin teslimine bağlı olan ani edimli bir sözleşmedir.

Y. HGK, E.2014 / 569, K.2016 / 181, 26.02.2016: “…Kural olarak, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun

(6098 s. TBK) 470. maddesinde (818 s. BK., m. 355) maddesinde tanımlanan eser sözleşmesinin bir türü olan arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri, karşılıklı edimleri içeren iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerdir. Sözleşmenin taraflarından arsa sahibi, sözleşmeye uygun koşullarda arsasını yükleniciye teslim etmek, yüklenici kendisine karşı edimini yerine getirdiğinde de edimi karşılığı yükleniciye bırakılan bağımsız bölümlerin tapusunu ona devretmekle yükümlüdür."

(https://www.sinerjimevzuat.com.tr/, E.T: 20.11.2019)

125 Oğuzman/Öz, s. 11; Usta, s. 20. 126 Usta, s. 20; Oğuzman/Öz, s. 11.

127 Eren, Genel Hükümler, s. 113; Kılıçoğlu, s. 8; Oğuzman/Öz, s. 11; Selimoğlu, s. 29; Altınok

Ormancı, Pınar. Sürekli Borç İlişkilerinin Haklı Sebeple Feshi. İstanbul: Vedat Yayıncılık, 2011, s.

15.

128 Eren, Genel Hükümler, s. 112; Kılıçoğlu, s. 9; Oğuzman/Öz, s. 12; Tümerdem, Murat. Sürekli Borç

ilişkilerinde Borçlunun Temerrüdü ve Sonuçları. Ankara: Seçkin Yayıncılık, 2018, s. 31 vd.; Altınok Ormancı, s. 16.

129 Erman, s. 8.

130 Bu görüşte: Seliçi, Özer. Borçlar Kanuna Göre Sözleşmeden Doğan Sürekli Borç İlişkilerinin Sona

Ermesi. İstanbul: Fakülteler Matbaası, 1977, s. 26; Tandoğan, Haluk. Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri, C. II. Ankara: Banka ve Ticaret Huk. Araş. Ens., 1987, s. 150; Öz, Turgut. İş Sahibinin Eser Sözleşmesinden Dönmesi. İstanbul: Kazancı Hukuk Yayınları, 1989, s. 20; Kaya, s. 22.

Doktrinde kabul edilen diğer görüşe131 göre ise yüklenici inşaatı yaparken edimi

zaman içinde ve bölümler hâlinde yerine getirmektedir. Nitekim inşaatın belli aşamalara gelmesine bağlı olarak yüklenici de arsa paylarının bir bölümünü peyderpey yükleniciye devretmektedir. Buna göre kat karşılığı inşaat sözleşmesi zamana yayılmış sürekli edimli borç ilişkisi içermektedir.

Kanaatimizce de kat karşılığı inşaat sözleşmesi belirlenen belli bir zaman içerisine yayılmış sürekli edimli sözleşmelerdendir. Nitekim sözleşmede belirlenen asli edim inşaatın tamamlanması olup bu borç kısa sürede ifa edilemeyecek, süreklilik arz eden borçlardandır. Bir sözleşmenin sürekli edimli sözleşme olarak kabul edilebilmesi için borç ilişkisindeki asli borçlardan en az birinin sürekli olması yeterlidir. Kat karşılığı inşaat sözleşmeleri açısından ise bu şart, inşaat yapma edimi ile sağlanmıştır.

Yargıtay ise kararlarında132, sözleşmenin “geçici-sürekli karmaşığı” bir özellik

taşıdığı vurgulamaktadır. “Geçici-sürekli karmaşığı” kavramı hukuk literatürümüze Yargıtay içtihatları ile kazandırılmış olmakla birlikte isimlendirmenin konunun mahiyetini karşılamadığını söylememiz gerekir. Zira doktrinde sürelerine göre edim çeşitleri arasında böyle bir ayrım yoktur. Bir sözleşme ya sürekli ya ani ya da dönemsel edimli borç içermektedir. Bu itibarla Yargıtay tarafından bulunan ve kullanılan bu kavram, Borçlar Hukuku sistematiğine ters düşmekte ve sözleşmenin tasnifi halinde başvurulacak hukuki nitelendirme açısından karmaşa yaratmaktadır.

131 Bu görüşte: Erman, s.9; Kartal, s. 25; Yavuz/Acar/Özen, s. 594-595; Sungurbey, İsmet. Medeni

Hukuk Sorunlaru. Cilt 5. İstanbul: Fakülteler Matbaası, 1984, s. 521 vd.

132 Y. BGK, E.1983/3, K.1984/1, 25.01.1984: “… İş görme sözleşmeleri arasında yer alan

istisna sözleşmesi genel olarak "ani edimli" sözleşmeler grubunda mütalaa edilmekte ise de, istisna sözleşmesinin bir türü olan inşaat sözleşmelerinde, müteahhidin (emeğe ve masrafa dayanan) edim borcunun genellikle uzun bir zaman süresi içinde yapılmış olmasından dolayı ve edim borcunun bu özelliği yönünden sürekli borç ilişkilerine özgü kuralların da gözetilmesi gerekir. Kanunda da istisna sözleşmeleri düzenlenirken, sürekli borç ilişkilerine özgü kurallara yer verildiği görülmektedir. O hâlde, Hukuk Genel Kurulu kararında da açıkça belirtildiği gibi inşaat sözleşmeleri "geçici sürekli karmaşığı" bir özellik taşımaktadır.” (https://www.sinerjimevzuat.com.tr/, E.T: 20.11.2019)

Y. 23. HD. E.2012/2501 K.2012/4840, 11.07.2012: “…Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi, … ani edimli,

geçici-sürekli karmaşığı, tam olarak iki tarafa borç yükleyen, ivazlı, çift tipli bir karma sözleşmedir.”

Sözleşmenin ani edimli mi yoksa sürekli edimli mi borç içerdiğine ilişkin tartışmanın önemi, sözleşmenin tasnifi hâlinde hükümlerinin ileriye veya geriye etkili olmasındadır133. Zira sözleşmenin ani edimli bir sözleşme olduğu kabul edilirse, sona

ermesi hâlinde dönme ya da Yargıtay’ın isimlendirmesi ile geçmişe etkili (ex-tunc) fesihten ancak sürekli edimli bir sözleşme olduğunun kabul edilmesi hâlinde ise fesih daha açık bir deyişle ileriye etkili (ex-nunc) sona ermeden bahsediliyor olacaktır. Çalışmamızda “Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin Geçici (Ani)-Sürekli Karmaşığı Bir

Sözleşme Olması Nedeniyle Sözleşmenin Dönmeyle (Geçmişe Etkili) Mi Fesihle (İleriye Etkili) mi Sona Ereceği Sorunu134” başlığında sözleşmenin sona ermesi açısından ne

kadar önemli olduğuna daha ayrıntılı yer verildiğinden, burada sözleşmenin ani edimli bir sözleşme mi olduğu yoksa sürekli edimli bir sözleşme mi olduğuna ilişkin bir tartışmanın olduğuna ve bu tartışmanın sözleşmenin sona erme biçimine ne suretle etkilediğine özet mahiyetiyle değinmekle yetiniyoruz. Buna göre dönme durumunda, arsa ve yüklenici sahibi arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesi bütünüyle sona erip yüklenici o zamana kadar yaptığı işin karşılığını sebepsiz zenginleşme hükümleri kapsamında arsa sahibinden isteyecektir. Fesih hâlinde ise o andan önce yerine getirilen edimlerin iadesi gerekmeyeceği gibi tarafların sözleşmeye bağlı olarak doğmuş olan hak ve yükümlülükleri geçerliliğini koruyacaktır. Daha açık bir deyişle, ileriye etkili fesih hâlinde, yüklenici ifasıyla orantılı olarak arsa paylarına hak kazanacak ancak kusur durumuna göre arsa sahibinin menfi zararlarını tazmin etmek zorunda kalacaktır135.