• Sonuç bulunamadı

4.2. GEÇERLİK VE GÜVENİRLİK

4.2.1. Geçerlik Türleri

Aşağıda, bilimsel araştırmalarda geçerliliği ölçmede ve doğrulanmasında kullanılan dört temel geçerlik türü anlatılmaktadır 225, 226:

Tahminsel geçerlik (predictive validity): Bir sorunun beklenen bir davranışı ya da

yanıtı diğer ilgili ölçümler kapsamında ne kadar doğru tahmin ettiği ile belirlenmektedir. Bir ölçme aracının geçerliliğini ortaya koymanın yollarından biri, bu ölçme aracından alınan sonuçların bir bireyin belli bir görevi yapabilecek yeteneği olduğunu veya belli bir şekilde davranacağını tahmin edebileceğini ispatlamaktır.

Eş-zamanlı geçerlik (concurrent validity): Bir ölçme aracının geçerliliğinin bilinen

ve kabul edilmiş diğer ölçüm aracı ile karşılaştırarak belirlenmesidir. Örneğin, yeni bir matematik tutum anketinin eş-zamanlı geçerliliği, bu anketi ve bilinen ve

       221 Yıldırım ve Şimşek, s. 255.  222 Erdoğan, s. 232  

223 Yıldırım ve Şimşek, s. 255.  224 Yüksel ve Yüksel, s. 15. 

225 American Psychological Association, “Technical Recommendations for Psychological Tests

anddiagnostic Techniques”, Psychological Bulletin, Vol. 51,1954, ss. .201-238 

226 Uma Sekaran, “Research Methods for Business: A Skill Building Approach”, John Wiley and

125 geçerliliği ispatlanmış bir anketi aynı gruba uygulayıp iki anketten alınan sonuçların Korelâsyonuna bakılarak ortaya konabilir. Yeni anket ile kıstas ölçüt (bilinen anket) arasında yüksek bir Korelâsyon varsa yeni anketin eş-zamanlı geçerliliğe sahip olduğu söylenebilmektedir. Burada en önemli olan nokta kriter ölçütün güvenilirliği ve geçerliği ispatlanmış bir ölçüt olmasıdır.

İçerik geçerliği (content validity): İçerik geçerliliği bir sorunun ya da anketin

mantıksal olarak ölçmesi beklenen konuyu ne kadar ölçtüğü ile ilgilidir. İçerik geçerliliği yalnızca sorulan soruların uygunluğu ile değil, soruların ölçülmesi istenen konuyu ne kadar kapsadığı ile de ilgilidir. Bu ispat çalışması, kişilik, duygular ve davranışlarla ilgili teorileri ve o konuyla ilgili uzmanların yorumlarını temel almaktadır.

Yapı geçerliği (construct validity): Yapısal geçerlilik bir sorunun temel bir konuyu

ne ölçüde yansıttığı ve sorunun diğer ilgili konularla ne derece ilgili olduğu ile belirlenmektedir. Yapı geçerliliğini ortaya koymanın çeşitli yolları bulunmaktadır: a. Faktör analizi; Faktör Analizi ile ölçme aracını oluşturan soruların kendi aralarında nasıl kümelendikleri tespit edilir. Bulunan her faktörün (soru kümesinin) bir teorik yapıyı temsil ettiği düşünülür.

b. Madde analizi; Madde analizi ile ölçme aracını oluşturan soruların ölçme aracının toplam puanına ne kadar katkıda bulundukları ve böylece ölçme aracının bütünüyle ne derecede ilişkili oldukları tespit edilir. Yüksek ilişki ölçülen teorik yapıyla bağlantının da yüksek olduğunu düşündürür.

4.2.1.1 Açıklayıcı Faktör Analizi

Faktör Analizi, birbirleriyle ilişkili çok sayıdaki değişkeni az sayıda, anlamlı ve birbirinden bağımsız faktörler haline getiren ve yaygın olarak kullanılan çok değişkenli istatistik tekniklerinden biridir 227. Faktör analizinde aralarında yüksek Korelâsyon olan değişkenler setinin bir araya getirilmesi yoluyla faktör adı verilen genel değişkelerin (faktörler) oluşturulması söz konusudur. Burada amaç, değişken

      

126 sayısını azaltmak, değişkenler arası ilişkilerdeki yapıyı ortaya çıkarmak, başka bir ifade ile sınıflandırmaktır 228.

Faktör yapısını belirlemek için, faktörlerin elde edilmesinde en yaygın olarak kullanılan yöntemlerden olan Temel Bileşenler Analizi (Principal Components Analysis) kullanılmıştır. Bu yöntemde değişkenler arasındaki maksimum varyansı açıklayan birinci faktör hesaplanmakta ve bu şekilde devam edilmektedir. Burada önemli olan nokta analiz sonucu ede edilen faktörlerin arasında Korelâsyon olmaması, başka bir deyişle orthogonal olmalarıdır. Veri setinin faktör analizi için uygunluğunun değerlendirilmesinde üç yöntem kullanılmaktadır 229:

Tüm değişkenler için Korelâsyon matrisinin kullanılması: Burada amaç,

değişkenler arasındaki Korelâsyon katsayısının incelenmesidir. Değişkenler arasındaki Korelâsyon ne kadar yüksekse, değişkenlerin ortak faktörler oluşturma olasılıkları da o kadar yüksek olmaktadır.

Barlett Testi (Barlett Test of Sphericity): Korelâsyon matrisinde değişkenlerin en

azından bir kısmı arasında yüksek oranlı Korelâsyonlar olduğu olasılığını test etmektedir. Faktör analizi için Barlett testinin anlamlılık düzeyine bakılmaktadır, böylelikle değişkenler arasında yüksek Korelâsyonlar olduğu anlaşılmaktadır.

Kaiser-Meyer-Olkin (KMO) Örneklem Yeterliliği Ölçütü: Gözlenen Korelâsyon

katsayıları büyüklüğü ile kısmi Korelâsyon katsayılarının büyüklüğünü karşılaştıran bir indekstir. Bu oranın 0.50’nin üzerinde olması beklenmektedir. Oran büyüdükçe, veri seti Faktör Analizi yapmak için daha uygun duruma gelmektedir.

KMO değerleri ve yorumları aşağıdaki gibidir 230 : • KMO < 0.50 ise kabul edilmez,

• 0.50 ≤ KMO <0.60 ise zayıf, • 0.60 ≤ KMO <0.70 ise orta, • 0.70 ≤ KMO <0.80 ise iyi, • 0.80 ≤ KMO <0.90 ise çok iyi,

       228 Sekaran, s. 408. 

229 H. Russell Bernard, “Social Research Methods: Qualitative and Quantitative

Approaches”Sage Publications Thousand Oaks, London, 2000. S. 636. 

127 • 0.90 ≤ KMO ise mükemmeldir.

İsimlendirilebilir ve yorumlanabilir faktörler elde edebilmek için faktör döndürmesinden (rotasyonundan) yararlanılmaktadır. Döndürme işlemi, faktör uzayı içerisinde değişkenlerin konumları ölçülerek faktör eksenlerini hareket ettirmeyi içerir. Böylece araştırmacı yapıların doğası hakkında çok daha açık bilgiye ulaşmış olur. Rotasyonda en çok kullanılan yöntem orthogonal (dik) rotasyondur, burada faktörler birbirleri ile Korelâsyon içinde değillerdir ve birbirlerinden bağımsızdırlar. Orthogonal rotasyonda en çok kullanılan teknik, varimax tekniğidir 231.

Bu araştırmada kullanılan anket çalışmasının içeriğini oluşturan soru setlerinden ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi Standardına ilişkin soruların Erdoğan ve Barış’ın “Environmental protection programs and conservation practices of hotels in Ankara, Turkey” adlı çalışmasından alındığı daha önce vurgulanmış idi. Bu nedenle anılan soru setinin geçerliliğinin önceden kanıtlanmış olduğu kabul edilmektedir. Ancak buna rağmen anılan standart ile ilintili olarak çıkarımsal istatistik analizleri yapılmış ve kullanılan ölçeğin geçerlik ve güvenirliliği hesaplanmıştır.

ISO 14000 standardı dışında kalan diğer 3 standarda ilişkin hazırlanan soru ifadeleri ise konaklama işletmeciliği alanında yönetici olarak çalışan profesyonellere, sektörü temsil eden otelcilik birliklerine ve konunun uzmanı akademisyenlere gönderilerek görüşleri sorulmuştur.

Kaç uzman görüşünün geçerlik için yeterli olacağı konusunda kesin bir teori bunmamaktadır. Bununla birlik Lawshe (1975) tarafından geliştirilen ve aynı adla bilinen teknik, kaç uzman görüşünün kapsam geçerliliği için yeterli olacağını belirtir

      

231 Ömay Çokluk, Güçlü Şekercioğlu ve Şener Büyüköztürk, “Sosyal Bilimler İçin Çok Değişkenli

128 bir yöntem geliştirmiştir. Bu yöntemde en az 5 en çok 40 uzmana gereksinim vardır 232.

Anket formunun kapsam geçerliliğini sağlamak için görüşüne başvurulan uzmanlar:

• Çeşme ilçesinde etkinlik gösteren uluslararası bir zincire ait 5 yıldızlı otel işletmesinin kalite ve çevrimiçi (online) pazarlama yöneticisi olarak görev yapan Tuncel Şentürk ve bir dört yıldızlı otel yöneticisi olarak görev yapan Nihat Levent,

• Bodrum ilçesinden 5 yıldızlı bir otel genel müdürü Yusuf Günaydın, • Alanya ilçesinde bünyesinde üç dört yıldızlı otel ve bir Executive

Boutique Hotel bulunduran yöresel zincir otel işletmesinin genel koordinatörü Ekrem Curnal,

• Akdeniz Turistik Otelciler Birliği (AKTOB) eğitim uzmanı Abdullah Durmuş,

• Antalya ilinde etkinlik gösteren uluslararası bir seyahat operatörünün ürün müdürü Metin Aktay,

• Araştırmacının Dokuz Eylül üniversitesine mensup 2’si tez danışmanı 3 öğretim üyesi (Prof. Dr. Özkan Tütüncü, Yrd. Doç. Dr. Gürhan Aktaş, Doç. Dr. Ebru Günlü) ve Başkent Üniversitesinden Yrd. Doç Dr. Nazmiye Erdoğan’dır.

Böylece altısı profesyonel yönetici, dördü akademisyen on uzman görüşüne başvurulmuş ve araştırmanın uygulamasında kullanılacak anket formunda yer alan soru ifadelerinin araştırılmak istenenleri kapsadığına kanaat getirilmiştir. Böylece araştırmada uygulanan ölçeklerin kapsam geçerliliğinin sağlandığına inanılmaktadır.

Yapı geçerliliğinin sağlanması için ise Faktör Analizi yapılmıştır. Faktör Analizine ilişkin bulgular çıkarımsal istatistik sonuçlarının ele alındığı alt başlıkta (bkz. 3.3.2.) verilmektedir.

      

232 Halil Yurdugül, “Ölçek Geliştirme Çalışmalarında Kapsam Geçerliği için Kapsam Geçerlik

Endekslerinin Kullanılması” XIV. Ulusal Eğitim Bilimleri Kongresi Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Denizli, 28–30 Eylül 2005, s. 1 

129