• Sonuç bulunamadı

2. BÖLÜM GASTRONOMİK SEYAHAT MOTİVASYON UNSURLARI

2.2. Çekici Gastronomik Seyahat Motivasyon Unsurları

2.2.3. Gastronomi Turları

Gastronomi turları; yiyecek içeceklerin tarihini, yapılışını öğrenme, üretimini izleme, üretiminde yer alma ve tadımını yapmak için gerçekleştirilen kültür seyahatlerini kapsar (Hjalager, 2003). Bir destinasyondaki yerel restoranlar, yiyecek pazarları, festivaller kadar destinasyona yapılan gastronomi turları da önemlidir. Gastronomi turları sayesinde, yiyecek ve içeceklerin başta tarihi, kültürel etkileşimi, üretimi ve hazırlanışı gibi bilgiler ile tadımı gibi deneyimlerin kazanılması amaçlanmaktadır (Yılmaz, Şenel, 2014). Bu amaçla yiyecek veya içecekleriyle ünlenmiş kırsal ya da kentsel destinasyonlardaki yerel restoranlara, üretim alanlarına, yiyecek içecek temalı festivallere ve müzelere seyahat organizasyonları yapılmaktadır (Ryu, Jang, 2006). Dünyada gastronomi turizmine yönelik düzenlenen turlar genel olarak üç kategoride toplanmıştır (Yüncü, 2010):

1. Yemek pişirmeye yönelik eğitimleri içeren turlar, bu turlar için en önemli

bölgeler, Fransa, İtalya ve İspanyadır. Bu bölgelere yapılan turlar, yemek yapımı ve şarap tadımı turlarıdır.

yaptığı yemeği yemek için düzenlenen turlar, İtalya’da zeytinyağı, Fransa’da peynir ve İspanya’da Tapas denilen mezelerin tadımının yapıldığı turlardır.

3. Özellikle bir ürün için geliştirilmiş ve aynı zamanda o ürünün üreticileri ile

buluşma olanağı sağlayan turlardır.

Örneğin çay sunumlarının deneyimlenmesi ve çay ile ilgili ürünlerin satın alınması aktivitesini de içeren zengin çay tarihi ve kültürel bilgilerinin paylaşıldığı, her ne kadar turizme yönelik olarak kurulmuş olmasalar da çay bahçelerinin, çay tarlalarının ve çay fabrikalarının çay cazibesi olarak konumlandırıldığı çay turları düzenlenmektedir (Joliffe, 2003). Buna, Japonya ve Sri Lanka’ya yapılan çay turları örnek gösterilebilir. Benzer şekilde Belçika ve İsviçre’ye yapılan çikolata turları ya da Kosta Rika’ya yapılan kahve turları, Kaliforniya’ya, Fransa ve Avustralya’ya yapılan şarap ve gastro turlar destinasyon pazarlaması odaklı gerçekleşmektedir (Kivela, Crotts, 2006). Dünya Turizm Örgütünün yaptığı bir araştırmada 18 ülkede farklı destinasyonlarda yer alan gastronomik turizm ürünleri içerisinde yer alan gastronomik rota ve yemek pişirme atölyelerine %62, yerel yemek festivallerine %59, yerel pazar ve üreticilerini ziyaret etme %53, genel yemek etkinlikleri %79 ve gastronomi müzelerine ziyaretin de %12 gibi yüksek oranlarda tespit edilmesi, gastronomiye yönelik turların ve bu turlar içerisinde yer alan faaliyetlerin, yemek festivalleri ve müzelerin etkili olduğunu göstermektedir (UNWTO, 2012 aktaran Çalışkan, 2014)

Gastronomi turları içerisinde akla ilk önce gelen destinasyonlardan biri olan İtalya, UNESCO’nun koruması altında 6 ayrı bölgeye sahip Toscana bölgesinde, şaraplık üzüm bağları ve Rönesans dönemi tarihi dokusuyla en çok ilgi çeken noktalardan biridir. Fransa gastronomi ve şarapçılıkta oldukça köklü geleneklere ve eski bir kültüre sahip olup Lyon, Paris, gibi şehirleriyle her yıl milyonlarca gastro turisti kendisine çekmekte, özellikle Alsace, Bordeaux, Burgonya, Champagne, Korsika, Jura, Languedoc-Roussillon, Saint Emilion, Loire, Provence, Rhône ve Savoy bölgelerinde şarap tadımı, şarap mezeleri, şarap çeşitleri, şarap yapımı, şarap markaları ve şarap kültürü gibi birçok konuda bilgi sahibi olma imkanı tanıyan dünyanın en ünlü şarap imalathanelerine ev sahipliği yapmaktadır (Gurme Turları, t.y.). İspanya ise balık ve deniz mahsullerinin çeşitli şaraplarla eşleştirilerek sunulduğu bir diğer alternatif destinasyon olmaktadır İspanya’nın hem İspanya hem Fransa sınırında yer alan Bask bölgesindeki Bilbao ve San Sebastian şehirleri, baharatlı yemekleri, çorbaları, taze deniz mahsulleri, pintxos adı verilen minik mezeleri ve yerel içkileriyle bu iki farklı kültürün dikkat çekici bir uyumla birleştiği

ve gastronomi turları düzenlenen yerlerin başında gelmektedir (Redarenatur, t.y.). Türkiye’de ise gastronomi turizminin öncelikli olduğu destinasyonlar olan Marmara Bölgesi’nde Çanakkale ve Tekirdağ; Ege Bölgesi’nde İzmir, Muğla ve Denizli; Akdeniz Bölgesi’nde Mersin, Adana ve Hatay; Güney Doğu Anadolu Bölgesi’nde Gaziantep ve Orta Anadolu Bölgesi’nde Nevşehir illeri, gastronomi turları kapsamında ziyaret edilmekte olup sunduğu yöresel yiyecek ve içecek çeşitleriyle yerel festival ve yerel gastronomi müzeleriyle de ilgi çekmektedir (Çağlı, 2012). Trakya tarafında Ağustos, Eylül, Ekim aylarında üzüm bağlarında üzüm hasadıyla başlayıp şarap imalatına giden tüm sürecin evrelerini görme ve öğrenme hedefiyle yapılan bağbozumu turları öne çıkmaktadır (Travel Terminal, t.y.). İzmir’de özellikle Kemeraltı, Çeşme, Alaçatı, Urla noktaları bu turlarda öne çıkmakta, tarihi dokuyla bütünleşen hikayelere yerel yiyecek ve içecekler eşlik etmektedir (Tempo tur, t.y.).

Michelin yıldızlı restoranlar ve/veya Michelin yıldızlı aşçılar temizlik,

kalite, yenilikçilik ve butik üretimin sembolü olması sebebiyle lezzet turlarında

tercih edilen restoranlar/aşçılar olmaktadır. Michelin lastik şirketi tarafından

1900’lü yılların başında, müşterileri ve çalışan şoförleri için yolculukları esnasında konaklama, restoran, tamir lokasyonlarını sıraladıkları bir rehber olarak oluşturulan

Michelin rehberi, çok kısa sürede yaygınlaşmış olup, restoran seçimlerine dair

yapılan kriterlerin değiştirilmesinden sonra hem restoranlar hem müşteriler için yemeklerin malzemesi, pişirilmesi, kalitesi konusunda yaratıcılığın, ustalığın sembolü haline gelmiştir. Dünya üzerinde 480 adet Michelin yıldızlı restoran olup, bu rehberin Türkiye’de basılmamasından ötürü ülkemizde Michelin yıldızlı restoran bulunmamaktadır (Yemek, 2014). Dünyanın en iyi şeflerinden Ferran Adria’nın, “elBulli” adlı restoranının, Katalan bölgesindeki Roses köyünün tüm dünya tarafından öğrenilip, kalkınmasına katkı sağlamasında olduğu gibi; New York, Paris, Londra, Madrid, Lyon, Berlin, Amsterdam, Napoli, Toskana, Kopenhag, Tokyo gibi büyük kentlerdeki Michelin yıldızlı restoranlar kadar küçük kasabalarda ki Michelin yıldızlı şeflerin açtığı, burada yemek yiyebilmek için aylar evvelinden rezervasyon yaptırılan bir restoran da ufak bir köyün tanınırlığını dolayısıyla turizm hareketlerini arttırıp kalkınmasına katkı sağlayabilmektedir (Yaşin, 2017).