• Sonuç bulunamadı

II. KURAMSAL ÇERÇEVE VE İLGİLİ ARAŞTIRMALAR

2.2. Ev Okulu

2.2.15. Ev Okulu Uygulamalarına Dair Düşünceler

Değişen eğitim anlayışıyla birlikte daha çok benimsenmeye başlayan ev okulu uygulamalarına dair uzun süredir yorumlar yapılmaya devam etmektedir. Uygulamayı benimseyenler ile benimsemeyenler sürekli kendilerinin haklı olduğuna dair görüş beyan etmektedirler. Kişilerin amaçlarına göre düzenlenen ev okulu uygulamaları, ev okulu türleri, yapılan yasal düzenlemeler, uygulamanın avantajları veya dezavantajları bu alternatif eğitim anlayışını popüler kılmaktadır. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte

66

daha fazla ön plana çıkarak dikkatleri daha fazla üzerine çektiği görülmektedir. Durum böyle olunca uygulamaya dair birçok görüş belirtilmektedir.

Aşağıda, 2008 yılında Beck ve Vestre’nin 57 aile üzerinde yapmış olduğu çalışma sonuçları bulunmaktadır. Çalışmanın amacı, ailelerin evde eğitimi isteme nedenlerini belirlemektir. Bazı aileler birden fazla neden ile evde eğitimi istediklerini belirttiklerinden kişi sayısı 57’den fazla görünmektedir (Beck, 2010):

Tablo 14. Ailelerin 2006 yılında evde eğitim isteme nedenleri Evde Eğitimin İstenme Nedenleri Kişi sayısı Yüzde

Okullarla ilgili sorunlar 26 % 46

Çocukları ile evde daha fazla zaman geçirme

isteği 23 % 40

Pedagojik nedenler 22 % 38

Dini nedenler 4 % 7

Diğer nedenler 20 % 34

Kaynak: Beck, W. C. (2010). “Home Education: The Social Motivation”, International Electronic Journal of Elementary Education, C: 3, Sayı:1.

Yukarıda verilen Tablo 14 incelendiğinde, ailelerin evde eğitimi istemelerindeki en büyük etken okullarla ilgili sorunlar olduğu görülmektedir. Bu sorunlar arasında ailelerin ve toplumun istemediği kötü alışkanlıklar, okullarda akran baskısı, çocukların kendilerine özel öğrenme stillerine göre eğitim alamamaları gibi faktörler yer almaktadır. Okullarla ilgili sorunları çocukların evde daha fazla zaman geçirme isteği, pedagojik nedenler takip etmektedir. En az belirtilen neden ise dini nedenlerdir (% 7). Aslında dini nedenler ev okullarının tercih edilmesinde -özellik başlangıç aşamasında- çok önemli bir etken olarak belirtilmektedir. Ancak araştırma sonucunda en az gösterilen neden olarak gösterilmiştir.

67

Beck ve Vestre’nin yaptığı çalışmaya ait veriler Tablo 15’te yer almaktadır (Beck, 2010):

Tablo 15. Ailelerin 2006 yılında evde eğitim vermemeleri için nedenler Evde Eğitimin İstenmeme

Nedenleri

Evde eğitim bir tercih olmadığı zaman

(n=462)

Evde eğitim bir tercih olduğu zaman

(n= 57)

Öğrenme sonuçları 78 2

Okul topluluğunun yokluğu 92 14

Yeterli zamanın olmaması 41 4

Ekonomik nedenler 34 5

Sosyal izolasyon korkusu 77 7

Diğer nedenler 3 4

Kaynak: Beck, W. C. (2010). “Home Education: The Social Motivation”, International Electronic Journal of Elementary Education, C: 3, Sayı:1.

2008 yılında yapılan aynı çalışmada ailelere ev okullarını istememe nedenlerini belirtmeleri de istenmiştir. Aileler tarafından verilen cevaplar incelendiğinde, evde eğitimi vermeme nedenleri arasında en büyük etken okul topluluğunun bulunmayışı gösterilmektedir. Bunun nedeni olarak aileler, okullarda sosyal çevrenin olduğunu ve bunun çocuklarını olumlu yönde etkilediğini belirtmektedirler. Bu veri ile benzer etkiye sahip olan sosyal izolasyon korkusu da bir diğer istenmeme nedeni arasında yer almaktadır. Literatür incelendiğinde ve yapılan diğer çalışma sonuçları incelendiğinde ev okulunda eğitim gören öğrencilerin başarılarının daha yüksek olduğunu belirtilmektedir. Ancak tablo incelendiğinde aileler öğrenme sonuçları konusunda farklı düşünmektedirler. Ev okulunu seçmeme nedenleri arasında öğrenme sonuçları önemli bir çoğunluk tarafından belirtilmiştir. Bu sonuçtan, ev okullarının istenen şekilde, amacını ve etkisini yansıtamadığı düşüncesi ortaya çıkabilmektedir.

Beck ve Vestre’nin yaptığı sınırlı sayıda örneklemden oluşan çalışmayı ABD Eğitim Bakanlığı 1999 yılında daha geniş bir çerçevede İstatistiki bilgi olarak belirtmiştir. 1999 yılında yapılmış olan ABD Eğitim Bakanlığı İstatistik sonuçları Tablo 16’da belirtilmektedir:

68

Tablo 16. 1999 yılı ABD eğitim bakanlığı İstatistikleri

Ev Okulluluk Gerekçeleri Ev Okullu

Öğrenci Sayısı Yüzde

Standart Sapma Çocuğa evde daha iyi eğitim verilebilir 415,000 48.9 3.79

Dini nedenle 327,000 38.4 4.44

Okulda yetersiz öğrenme ortamı 218,000 25.6 3.44

Ailevi nedenler 143,000 16.8 2.79

Kişilik geliştirme/Ahlak 128,000 15.1 3.39

Okul dersleri 103,000 12.1 2.11

Çocuğun okula karşı çıkması 98,000 11.6 2.39

Yararlanılabilinir okulların sorunları 76,000 9.0 2.40

Engellilik gibi özel durumlar 69,000 8.2 1.89

Ulaşım kolaylığı 23,000 2.7 1.48

Çocuğun okula gitme deneyiminin

olmaması 15,000 1.8 1.13

Aile kariyeri 12,000 1.5 0.80

İstenen okula alınmaması 12,000 1.5 0.99

Diğer nedenler 189,000 22.2 2.90

Kaynak: http://tr.wikipedia.org/wiki/Ev_okulu

Eğitim Bakanlığı tarafından yapılan istatistiki verilere göre çocuğa evde daha iyi eğitim verilebileceği görüşü hakimdir. Bunu dini nedenler takip ederken okulda yetersiz öğrenme ortamının oluşu da tercih için önemli bir etkendir. Araştırma sonuçlarına göre ailenin kariyeri ve istenen okula kayıt yaptırılamaması da ev okullarının tercihi noktasında etkili ancak son sıralarda yer almaktadır.

Yapılan araştırma sonuçlarına paralel olarak ev okullarına dair olumlu ve olumsuz birçok görüş sunulmaktadır. Ev okullarında eğitimden öncelikle anne-babanın sorumlu olması çocuklar üzerinde baskı yaratabilmektedir. Aksine ailelerin niyeti, çocuklara yardım etme ve onları kontrol etme isteğidir. Bu durum özellikle çocukların olgunlaşma döneminde sıkıntı yaşamalarına neden olmaktadır (Lines, 1995). Ailelerin tüm sorumluluğu üstlenmeleri onların finansal, sosyal, pedagojik anlamda yeterli ve vaktinin bol olmasını, kültürel anlamda da donanımlı olmasını gerektirir. Bu açıdan ele alındığında ev okulu uygulaması oldukça maliyetli olmaktadır (Tösten ve Elçiçek, 2013). Özellikle vakit konusunda ciddi sıkıntılar yaşanmaktadır. Bu uygulamayı

69

benimseyen ailelerden anne veya baba çocuğun sorumluluğunu almak için daha çok evde vakit geçirmek zorundadır. Bu durumda genellikle iş yaşamlarından vazgeçmektedirler. Doğal süreç içerisinde aile bütçesi iki ayrı yerden sağlanırken bu uygulama ile bire düşmektedir. Ailelerin ekonomik durumları uygulamanın tercih edilmesinde önemli bir rol olmaktadır. Uygulamanın yaygınlaştırılması ve etkililiğinin artırılması için ülkedeki gelir dağılımı eşit hale getirilmelidir (Tösten ve Elçiçek, 2013). Yapılan benzer çalışma sonuçları da gelir konusunun aileler için önemli bir dezavantaj olduğunu göstermektedir. Medlin (2000) ev okulu uygulamaları ile ailelerin sadece tek gelirle yaşamak zorunda kaldıklarını belirten birçok araştırma sonucundan bahsetmektedir. Ayrıca bazı disiplin problemlerinin olabileceğini ve toplumsal sorunların meydana gelebileceğini de belirtmektedir.

Uygulamaya yönelik eğitimle ilgili en büyük sorumluluğun ailelerde olması bu konuda ciddi sıkıntıların yaşanmasına neden olmaktadır. Bu algıya göre, ailelerin çocuklarına gerekli eğitimi verecek kadar uzman ve yeterli donanıma sahip olmaları gerekmektedir. Ancak ev okulu savunucusu olanlar bu görüşe karşı çıkmakta ve bu algının eğitimin hatalı tanımlanmasına yönelik bir varsayım olduğunu savunmaktadırlar. Eğitim, öğretmenin bildiklerini öğrencilere öğretmesi ya da belirli bir beceriyi deneyimletmesi değildir (Jeub, 1994). Aileler gerekli gördükleri noktalarda uzmanlardan, okullardan veya diğer kaynaklardan destek alabilmektedir. Eğitimde temel amaç, çocukların kendi öz becerilerini ve güvenlerini geliştirmeleri, kendi ilgi alanlarına uygun öğrenme ortamları oluşturmaktır. Ailelerin yetersizliğine yönelik bu olumsuz algının aksine ev okullarında eğitim gören çocukların normal okullarda eğitim gören akranlarından daha başarılı olduğu görülmektedir (Ray, 2000; Runder, 1999). Bunun nedeni olarak çocukların kendi özel ilgi alanlarına, öğrenme stillerine ve öğrenme hızlarına göre imkanların var olması gösterilebilir. Bu görüş ailelerin okullarda verilen eğitime ve eğitim ortamlarına güvenmemeleri durumunu destekler niteliktedir.

70

Benzer Belgeler