• Sonuç bulunamadı

2.1. Mersin Şehrinin Genel Tanıtımı

2.1.5. Eğitim ve Kültür

Mersin’de eğitim kategorilerinin hepsi faal bir durumdadır. 36-48 aylık çocuklara yönelik anaokulu, ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim de dahil olmak üzere eğitime dahil kategorilerin hepsi kente bulunmaktadır. Bu eğitim kategorileri istenen seviyede olmasa da ilerlemeler peyderpey aşama katletmektedir. Erjem’in yapmış olduğu araştırmada, Mersin’deki okur-yazar düzeyinin Türkiye geneli oranının üzerinde % 89’a % 87 olduğuna ulaşmıştır. Mersin kentinde okuma- yazma bilmeyenlerin oranı %10’dur (2009: 43). Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgelerinde göç ederek Mersin’e yerleşmiş olan insanlar kentteki okuma yazma

oranının düzeyini düşürmektedir. Çünkü bu bölgelerde gelen insanların çoğu okuma- yazma bilmemektedir.

Mersin tarım ürünlerinin üretiminde zengin olduğu gibi tarihi ve kültürel yerleri ile de oldukça zengindir. Bu doğal güzelliklerin başında, Cennet ve Cehennem mağarası, Gümüşkum, Ashab-ı Keyf Mağarası, Erdemli Çamlığı, Susanoğlu, Gözne, Çamlıyayla, Fındık Pınarı, Astım Dilek Mağarası, Kleopatra Kapısı, Narlıkuyu Mağarası Mersin’de bulunan ve yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olmaktadır. Benzer şekilde; Cehennem deresi ve papazın bahçesi, Pompeiopolis, Tarsos, Neopolis, Krykos, Kilindria, Selevkeia ve Anemurion İlkçağ Kent Kalıntıları Anamur, Meydancık, Kız Kalesi, Silifke Kalesi, Soli, Alahan Manastırı, Haghia Thekla Bazilikası, Uzuncaburç, Gözlükule Yerleşmeleri, Tarsus Camii, Lal Ağa Camisi, Erdemli, Silifke, Tarsus ve Narlıkuyu Mozaik Müzelerini de Mersin kentinin gezilip görülecek olan yerler arasında saymak gerekmektedir (Selçuk, 2014: 17).

Mersin kentinin kendine özgün yemek kültürü vardır; bunların başında tantuni, cezerye ve kerebiç gelmektedir. Mersin şehri Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgelerinde almış olduğu yoğun göçlerle gelen insanlar memleketlerine dönmektense kente daha fazla tutulması nedeniyle kent ile bir kültürlenme süreci yaşanmaktadır. Göç etmiş olan insanların yemek kültürleri de Mersin şehrinin yemek kültürünün çeşitlenmesine ve zenginleşmesine de katkıda bulunmuştur.

İKİNCİ BÖLÜM

METODOLOJİ

Çalışmanın bu bölümünde araştırmanın amacı, araştırmanın önemi, araştırmanın sınırlılıkları, araştırmanın örneklemi, anket soruları, veri toplama teknikleri ve araştırma bulguları üzerine uygulanan istatistik teknikleri kullanılmıştır. Bu bölümde, sosyoloji alanının uygulamalı çalışmalarında kullanılan metodolojik ilkeler ve veri analiz tekniklerine bağlı kalınmaya çalışılmıştır. Ayrıca seçilen örneklemin araştırmanın çizmiş olduğu sınırlar içerisinde kalınmasına dikkat edilmiştir. Çalışmanın birinci bölümü olan teorik kısmında bahsedildiği üzere göç sadece coğrafik anlamda bir mekân değiştirme değil, aynı zamanda ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel yansımaları da olan sosyal bir olaydır. Bu olayın gerçekleşmesinde iç ve dış birçok faktör rol oynamaktadır. Bu çalışmada da, Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgelerinden, Mersin iline gerçekleşmiş ve gerçekleşmeye de devam etmekte olan göçü tetikleyen iç ve dış faktörler üzerinde durulmuştur. Bu faktörlerin değişkenlik arz ettiğinden dolayı farklı değişkenler ve analizler kullanılarak değerlendirilmeye çalışılmıştır.

2.1. Araştırmanın Amacı ve Konusu

Bu çalışmanın konusunu Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgelerinden, Mersin ilinin Akdeniz ilçesi sınırları içerisinde olan Çay, Çilek, Karaduvar, Özgürlük ve Yeşilçimen mahallelerine göç eden ailelerin çocuklarının yaşadığı eğitim sorunları oluşturmaktadır. Bu bağlamda göçe konu olan ailelerin ekonomik sorunları, çocuklarının yaşamış olduğu eğitim problemleri, ulaşım ve iletişim sorunları, refah seviyelerinin düşüklüğü ve savaş/terör gibi etmenlerin rolleri ve Mersin’e göç ettikten sonra çocuklarının yaşamış olduğu dil, kültür, sosyal ve çocuklarının eğitimde yeterli ölçüde yararlanıp yararlanmadığı, gibi problemlerin yanı sıra Mersin iline yapmış oldukları sosyoekonomik etkiler sosyolojinin kuram ve kavramlarıyla ele alınmaya çalışılacaktır.

Cinsiyet bağımsız değişkeni ile paralel olarak erkeklerin kadınlara göre eğitim düzeyinin yüksek olduğu, erkeklerin göç etme nedeninin işsizlik-geçim sıkıntısı ve

barınma iken kadınların yalnızca eşlerinin göç ettikleri için onlarında göç ettiği görülmüş ve bu kadınların ekseriyetle ev hanımı olduğu, çok azının ise çalışmakta olduğu düşünülmektedir. Erkek ve kadın arasında çocuklarının gelecekte hangi mesleği seçmesi gerektiği konusunda anlamlı düzeyde farklılık olacağı sanılmaktadır. Kız ve erkek çocuklarının eğitim hayatlarının sürdürmesine yönelik olarak erkeklere kızlara nazaran pozitif ayrımcılık yapıldığı ve ebeveynlerin eğitim durumları ile çocuk sayısı, çocuklarının gelecekte seçmesini istedikleri meslekler arasında farkın olup olmadığı, çocukların okuldaki arkadaş seçiminde hangi tip çocuklarla arkadaşlık kurmasını istedikleri sınanmak istenmiştir.

Diğer test edilen konular ise göç, eğitim ve Mersin ilişkisini ölçmeye yönelik düzenlenmiştir. Bu ölçekte, Mersin ilinin imkânları ve huzurlu- güvenli bir şehir olup olmaması, ailelerin çocuklarının eğitim durumları ile ilgili tutumları, doğum yerlerinin Mersin olup olmaması ile eğitim durumları arasında nasıl bir ilişki olduğuyla ilgilidir. Araştırılacak olan evren belirlenirken, Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgelerinde göç etmiş olan insanların topluma olan bakış açıları, bulunmuş oldukları toplumdaki değerler göz önünde tutularak belirlenmiştir. Bu arada, Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgelerinde göç etmiş olanların neden Mersin ilini tercih ettiği, bu göç etme kararlarında etkili olan unsurlar da açıklanmaya çalışılacaktır.

Araştırmada sınanacak olan diğer konular ise şunlardır;

• Mersin ilinin yerleşim yeri olarak tercih edilmesinin temel sebepleri; iş imkanlarının fazla olması, ikliminin uygun olması ve eğitim imkanlarının daha iyi olduğu düşüncesi etkili olmuştur.

• Aslen Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgeli olup, doğum yerleri Mersin olan aileler ile Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesinde doğup sonradan Merin iline göç eden aileler arasında hem eğitim hem çocuk sayısı bakımında farklılık arz etmektedir.

• Göç etmiş olan ailelerin çocukları, eğitimde yaşamış oldukları zorluklarla baş etmekten ziyade eğitim hayatlarının noktalamayı tercih ettikleri görülmüştür.

• İnsanlar göç etmiş oldukları mekanları hem etkilemekte hem de ondan etkilenmektedir.

• İnsanların Mersin’e göç etmelerinde aileleri başta olmak üzere Mersin’deki hemşehriler ve akrabaları etkili olmuştur.

• Göç etmiş olan aileler hala çocuklarının tek kurtuluş yolunu devlette işe girmesi yani 657’ye tabi olmasından görmektedir.

• Aileler erkek çocuklarının eğitimlerini sonuna kadar desteklerken, kız çocuklarının ise okuma-yazma bilmelerinin yeterli olduğunu düşünmekteler. Bu konular sınanırken, verilerden meydana gelen sonuçlar birbirleriyle paralel olarak açıklanmaya çalışılmıştır.

Benzer Belgeler