• Sonuç bulunamadı

Dil Bilgisel Yapılarına Göre Birleşik Fiiller

1. AZERBAYCAN TÜRKÇESİNDE BİRLEŞİK SÖZCÜKLER

1.2. Azerbaycan Türkçesinde Birleşik Fiiller (Fiil Öbekleri)

1.2.1. Dil Bilgisel Yapılarına Göre Birleşik Fiiller

Azerbaycan Türkçesinde birleşik fiiller dil bilgisel yapıları incelendiğinde yedi sınıfa ayrılabilmektedir:

I. Ad+asıl fiil II. Ad+yardımcı fiil

III. Asıl fiil+zarf-fiil eki+yardımcı fiil IV. Asıl fiil+kip eki+yardımcı fiil

110 V. Asıl fiil+bağ-fiil eki+asıl fiil VI. Asıl fiil+bağ-fiil eki+yardımcı fiil

VII. Deyim anlamlı ya da mecaz anlamlı fiil/ deyimler Birleşik fiillerin dil bilgisel yapısı şu şekilde açıklanabilir:

1.2.1.1. Ad+Yardımcı Fiil

Bu yapıdaki birleşik fiillerin ögeleri aynı kökten gelmektedir. Fiil ögesi ad ögesinden türediği gibi ad ögesi de fiil ögesinden türemiş olabilir. Ayrıca ögelerden biri türemiş durumdadır.

iş işlǝmǝk “zarar vurmak”, ot otlamaq “cezasını vermek”, ov ovlamaq “çalmak”, sap şum şumlamaq “toprağı sürmek”, ütü ütülǝmǝk “ütü yapmak”; biçin biçmǝk “ekin

biçmek”, ǝkin ǝkmǝk “ekin ekmek”, sǝpin sǝpmǝk “ekin ekmek”, söyüş söymǝk “küfür etmek”, tikiş tikmǝk dikiş dikmek”, yamaq yamamaq “yama yapmak” vb. (Budaqova, 1980: 232; Hüseynzadǝ, 2007: 126; Xǝlilov, 2016: 188).

1.2.1.2. Ad+Yardımcı Fiil

Ad+yardımcı fiil yapısındaki birleşik fiiller, bir ad ile ol-, et-, elǝ- yardımcı fiillerin

birleşiminden oluşmaktadır. Birleşiğin asıl anlamı ad ögesinin üzerindedir; yardımıcı fiil ise adları fiile dönüştürme işlevi görürüken aynı zamanda yapıyı çekime sokmaktadır. Bu yardımcı fiillerle pekçok Türkçe ve yabancı kaynaklı sözcükler fiilleştirilir ve gerektiğinde yüklem olarak kullanılır.

abır elǝmǝk “utanmak”, alt-üst elǝmǝk “dağıtmak; bozmak”, alt-üst olmaq

“dağılmak; bozulmak”, amansız olmaq “acımasız olmak”, başçılıq etmǝk “önderlik ekmek; rehberlik etmek”, güman etmǝk “zannetmek; ümit etmek; yazığı gelmek”, heyrǝt elǝmǝk “şaşırmak”, xǝstǝ olmaq “hasta olmak”, qǝm etmǝk “dert çekmek”, qırıq-qırıq elǝmǝk “parçalamak”, qohum olmaq “akraba olmak”, parça-parça olmaq “parça parça olmak”,

sahib olmaq “sahip olmak”, sırdaş olmaq “sırdaş olmak”, söhbǝt etmek “sohbet etmek”, yaxşılıq elǝmǝk “iyilik etmek” vb. (Budaqova, 1980: 224-232; Kazımov, 2010: 174;

111

1.2.1.3. Asıl Fiil+Zarf-Fiil Eki+Yardımcı Fiil

Azerbaycan Türkçesinde bu tür birleşik fiiller -a/ -ǝ bil- yapısıyla oluşan yeterlilik fiilleridir. Bu yapıdaki birleşik fiiller Tükiye Türkçesinde bitişik yazılırken Azerbaycan Türkçesinde ayrı yazılmaktadır.

yaza bilmǝk “yazabilmek”, oxuya bilmǝk “okuya bilmek”, yata bilmǝk

“yatabilmek”, gülǝ bilmǝk “gülebilmek”, işlǝyǝ bilmǝk “çalışabilmek”, qaça bilmǝk “koşabilmek”, baxa bilmǝk “bakabilmek” vb. (Kazımov, 2010: 174).

1.2.1.4. Asıl Fiil+Kip Eki+Yardımcı Fiil

Bu yapıdaki birleşik fiiller, sıfat-fiillerle ol- yardımcı fiilin birleşmesiyle oluşmaktadır. Bu tür birleşik fiiller, ol- yardımcı fiilinden önce gelen sıfat-fiile göre eylemin niyet veya düşünce durumunda olduğunu bildirmektedir. Günümüz Türk lehçelerinde ve tarihî Türk lehçelerinde kip eki olarak da kullanıldığı bilinen -an/ -ǝn eki de bu birleşik fiil yapısında asıl fiile getirilebilmektedir.

yazmış olsam “yazmış olsam”, yazan olsam “yazan olsam”, yazacaq olsam

“yazacak olsam”, yazmalı olsam, yazası olsam; gǝlmǝli oldum, gǝlǝsi oldum, gǝlǝn oldum “gelen oldum”, gǝlǝcǝk oldum “gelecek oldum”, gǝlmiş oldum “gelmiş oldum” gibi (Kazımov, 2010: 174).

1.2.1.5. Asıl Fiil+Bağ-Fiil Eki+Asıl Fiil

Bu yapıdaki birleşik fiillerin iki ögesi asıl fiil olup birinci ögesi -ıb/ -ib, -ub/ -üb bağ-fiil eki almaktadır. Ögeleri arasına tire konarak yazılan bu yapıların ögeleri, birleşiğin anlamına olan katkıları ortaktır. Bu tür birleşik fiillerin Azerbaycan Türkçesinde sözlükselleşip madde başı olarak yer aldığı görülmektedir.

alıb-aldatmaq “kandırmak” (ADİL-1: 98), alıb-satmaq “alıp satmak” (98), bǝzǝnib- düzǝnmǝk “süslenip püslenmek” (292), çalıb-oynamaq “çalıp oynamak” (440), deyib- danışmaq “konuşmak” (564), ǝkib-biçmǝk “ekip biçmek” (2: 76), oxuyub-yazmaq “okuyup

yazmak” (3: 519), satıb-sovmaq “satıp savmak” (4: 45), solub-saralmaq “solup sararmak” (135), yalvarıb-yaxarmaq “yalvarıp yakarmak” (516) vb.

112

Bu yapıdaki birleşik fiillerin ilk ögesi bağ-fiil yerine kip eki de alabilir: cızma-

qaralama gibi. Bazen iki ögenin de aynı çekime girdiği girdiği görülmektedir: yazır-pozur

gibi. Ögeleri çekime giren birleşik fiillerin bağ-fiilli yapılarla anlam açısından bir farklı bulunmamaktadır. [yazıb-bozmaq] fiili “yazıp ve silmek”, “hem yazmak hem silmek” anlamını verirken [yazır-pozur] fiilinin de “yazar ve siler”, hem yazar hem siler” anlamlarını verdiği ve dolayısıyla anlamsal fark bulunmadığı görülür.

gǝzir-dolaşır “gezer dolaşır”, yazır-pozur “yazar çizer”, ǝsir-coşur “eser coşar”, küsür-barışır “küser barışır”, atılır-düşür “hoplar zıplar” vb. (Abdullayeva, 2013: 75)

1.2.1.6. Asıl Fiil+Bağ-Fiil Eki+Yardımcı Fiil

Bu tür birleşik fiiller; -ıb/ -ib, -ub/ -üb bağ-fiil eki almış asıl fiille anlamını bir dereceye kadar kaybederek yardımcı fiil işlevinde kullanılan fiillerin kalıplaşmasıyla oluşmaktadır.

gǝlib çıxmaq “ulaşmak”, uçub gǝlmǝk “uçup gelmek”, uçub getmǝk “yok olmak”, qaçıb getmǝk “koşup gitmek”, qaçıb gǝlmǝk “koşup gelmek”, itib getmǝk “kaybolmak”, donub qalmaq “donup kalmak”, deyib durmaq “söyleyip durmak”, çekib qurtarmaq “çekip

kurtarmak”, ötüb keçmǝk “geçip gitmek” vb. (Budaqova, 1980: 235; Cǝfǝrov, 2007: 184; Hüseynzadǝ, 2007: 127).

1.2.1.7. Deyim Anlamlı veya Mecaz Anlamlı Fiil/ Deyimler

Bu tür birleşik fiiller, ad soylu sözcüklerle asıl fiillerin kalıplaşmasıyla oluşmaktadır. Bu kalıplaşma esnasında ögelerin biri veya tümü anlam kaybına uğrardığından yapı mecaz anlam kazanır ve deyimleşir. Anlamca kaynaşan bu yapıların ad ögesinin çekim eki aldığı da görülmektedir.

baş açmaq “anlamak; ağlamak; çiçeklenmek”, başa çıxmaq “şımarmak; sona

erdirmek; galip gelmek”, başa düşmǝk “anlamak”, bel bağlamaq “güvenmek, inanmak”,

dilǝ düşmǝk “aleyhinde konuşulmak; meşhur olmak”, ǝldǝn düşmǝk “çok yorulmak;

faydasız hâle gelmek; zayıflamak”, ǝlǝ salmaq “elde etmek; kandırmak”, gözǝ gǝlmǝk “dikkat çekmek; takmamak; nazar değmek”, hǝvǝsdǝn düşmǝk “isteği kalmamak”, qulaq

asmaq “dinlemek”, gözdǝn düşmǝk “itibarını kaybetmek”, ürǝyi yanmaq “acımak; çok

susamak”, yoldan çıxmaq “azmak; yolunu şaşırmak” vb. (Hüseynzadǝ, 2007: 127; Nağısoylu ve Zeynallı, 2009: 75; Abdullayeva, 2013: 76).

113