• Sonuç bulunamadı

Dijital Platform Çalışanlarının Örgütlenme Faaliyetleri

Belgede ANKARA Sayı: 15 / Aralık 2019 (sayfa 77-83)

DİJİTAL PLATFORM ÇALIŞANLARI VE SENDİKALAR

ÇALIŞANLARI VE SENDİKALAR

2.2. Dijital Platform Çalışanlarının Örgütlenme Faaliyetleri

İşçi sendikaları gibi geleneksel temsil organlarının yanı sıra, bazı ülkelerde sendikaların işbirliği ile veya sendikalardan tamamen ko-puk olarak, platform çalışanlarına yönelik kurumsal olarak örgütlü toplu sesin yeni biçimlerinin orta-ya çıktığını görmekteyiz.

Bazı ülkelerde platform çalı-şanları kendi güçlerini birleştire-rek mevcut koşulları iyileştirmek amacıyla kendi girişimlerini baş-latmışlardır. Bu tür bir girişim ge-nellikle WhatsApp, Facebook vb. sosyal medya gruplarında online olarak başlamaktadır (Eurofound, 2018: 55).

Özellikle yerel platform işçileri, WhatsApp vb. sosyal medya araç-larını kullanarak oluşturdukları

grupları, deneyimlerini paylaşmak ve çalışma koşullarının kötüleş-mesini önlemek için yapacakları grev ve protestoları koordine et-mek için kullanmaktadırlar (Euro-found, 2018: 62).

Bu girişimlerin en önemli ör-neklerinden biri Belçika’da bisik-letli kuryelerin girişimidir. 2016 yılında “Take Eat Easy” platfor-munun iflasından sonra yiyecek dağıtım platformu çalışanları tarafından “Collectif des

cour-sier-e-s/KoeriersKollectief”

gru-bu kurulmuştur. Bu grugru-bu kuran platform çalışanları Uber, Eats, Deliveroo ve Takeaway gibi çeşit-li platformlarda çalışan bisikletçeşit-li kuryelerden oluşmaktadır. Kur-yelerin bu girişimi ise Ulusal İşçi Sendikası (CNE) ve Genel Hristi-yan Sendikası (ACU) tarafından desteklenmiştir. Grup üyeleri, Av-rupa’daki diğer temsilcilerle ilişki kurma ve toplantılar yapmanın yanı sıra, Facebook’ta farklı yer-lerden aktivistlerle fikir alışverişi yapmaktadır. Facebook grupları-nın 2018 Mayıs itibariyle 1700’den fazla takipçisi bulunmaktadır. Grup üyeleri çoğunlukla Delive-roo’ya ilişkin sorunlara yönelik protestolar ve grevler organize etmektedir. Grup üyeleri tarafın-dan 2017 yılında 3, 2018 yılında 4 protesto ve 2 grev organize edil-miştir. 2018 Ocak ayında grevci çalışanları desteklemek için para toplamak amacıyla, destekle-yen kişilerin para

bağışlayabi-lecekleri grev sepetini (strike pot) kurmuşlar ve bununla 1.300 Euro toplamışlardır (Vandae-la, 2018: 16; https://libcom.org/ news/riders-unite-wave-stru-ggles-gig-economy-05072018; https://libcom.org/news/bel- gian-deliveroo-couriers-stri-ke-21012018). Bu ve benzeri bir-çok girişim olmakla birlikte, en azından şimdilik platform çalışma koşullarını iyileştirme konusunda çok etkili olduklarını söylemek mümkün olmamaktadır (Euro-found, 2018: 62).

Görece daha iyi çalışma koşul-larına sahip platform çalışanları-nın bu tür girişimler konusunda farklı yaklaşımları bulunmaktadır. Bu çalışanlar, yerel platform çalı-şanlarının başlatmış oldukları bu girişimlere ya çok az ilgi göster-mektedir ya da hiç ilgi gösterme-mektedir. Ayrıca geleneksel olarak ulusal düzeyde işkollarında faali-yet gösteren sendikaların, küresel düzeyde faaliyet gösteren dijital platform çalışanlarının sorunla-rına çözüm bulma potansiyelinin sınırlı olduğu algısı da mevcuttur (Eurofound, 2018: 62; Lehdonvirta, 2016: 61).

SONUÇ

Teknolojinin gelişmesiyle bir-likte karşılaştığımız yeni iş model-lerinden biri de dijital platformlar-dır. Dijital platformlar, işletmelerin veya bireylerin talep ettikleri anda ve ihtiyaçları olduğu süre zarfında,

71 KARATAHTA / Is Yazıları Dergisi hiçbir sosyal maliyete

katılmak-sızın, diledikleri beceri seviyesin-deki işgücüne kolayca ulaşabil-mesine imkân sağlamaktadır. Bu durum işletmelere maliyet avantajı ve rekabet üstünlüğü sağlarken, çalışanlar için geleneksel istihdam ilişkisinde sahip oldukları hakların kaybına yol açmaktadır.

Dijital platform çalışanlarının çalışma koşulları incelendiğinde, çalışanların statüsünün platform-lar tarafından serbest çalışan ola-rak belirlenmesinin yol açtığı hak kayıplarının olduğunu görmek-teyiz. Serbest çalışan statüsünde kabul edilen platform çalışanları, sosyal koruma maliyetlerini ta-mamen kendileri üstlenmek ya da sosyal koruma kapsamı dışında kalmak arasında tercih yapmak zorundadırlar. Ayrıca dinlenme süreleri, ücretli izinler, asgari ücret vb. çalışma koşullarını düzenleyen yasal düzenlemelerin kapsamı dı-şında kalmaktadırlar.

Platform çalışanları kendi içle-rinde pazarlık gücü, kontrol düzeyi ve ücret bakımından heterojen bir yapıya sahip, güvencesi olmayan ve aynı anda birden çok platform-da çalışabilen bir emek grubu ol-ması nedeniyle sendikal temsil konusunda da birçok sorunla kar-şılaşmaktadır. Yine serbest çalışan statüsüne bağlı olarak kimi ülke-lerde sendikalara üye olamamak-ta, kimi ülkelerde yalnızca serbest çalışanlar için kurulmuş sendika-lara üye olabilmektedir.

Sendikal temsil konusunda karşılaşılan sorunlara rağmen hem sendikaların faaliyetleri hem de platform çalışanlarının ken-di girişimleri aracılığıyla önemli adımlar atılmakta olduğunu söy-leyebiliriz. Sendikalar gerek tü-züklerinde yaptıkları değişikler ile üyelik kapılarını platform çalışan-larına açarak, gerek yürüttükleri bilgilendirme çalışmalarıyla plat-form çalışanlarının sendikal tem-sili konusunda çaba göstermekte-dir. Dijital platform çalışanları ise, sendikaların desteğiyle veya kendi girişimleri ile sosyal medya araç-larını kullanarak toplu temsil ko-nusunda geleneksel yöntemlerin ötesinde çaba harcamaktadır.

Günümüzde platform çalışan-larının sayısı arttıkça, platform çalışma koşullarının getirdiği olumsuzluklar daha fazla dikkat çekmeye başlamıştır. Serbest ça-lışan statüsüne ilişkin açılan da-valarda, yargının çoğunlukla plat-form çalışanları lehine kararlar verdiğini, platform çalışanlarını işçi statüsünde kabul ettiği görül-mektedir. Yine de birçok ülkede dijital platform çalışanları serbest çalışan statüsünde çalışmaya de-vam etmektedir. Özellikle Uber vb. yerel platform çalışanlarının ulusal yasal düzenlemelerin yeni-den revize edilmesi yolu ile en kısa sürede ücret ve çalışma koşulları bakımından işçiyi koruyan yasal düzenlemelerin kapsamına alın-ması gerekmektedir. Ayrıca dijital

platform çalışanlarının örgütlen-me faaliyetlerine ilişkin çok farklı yaklaşımlar oluşmakta, kimi ül-kelerde hiçbir sendikaya üye ola-mazken, kimi ülkelerde yalnızca işveren, kimi ülkelerde yalnızca işçi sendikalarına üye olabilmek-tedirler. Kimi ülkelerde ise yalnızca dijital platform çalışanları için ku-rulmuş sendikalara üye olabildik-leri görülmektedir. Bu uygulama farklılıkları hem dijital platform ça-lışanlarının sendikal haklarını kul-lanması önünde engeller oluştur-makta hem de günümüzde diğer atipik istihdam biçimleri ile kendi içinde zaten parçalanmış olan işçi sınıfını daha fazla bölmektedir. Diğer taraftan, sendikaların gele-neksel yapılarının özellikle küresel

platform çalışanlarının sorunları-na çözüm olma potansiyeli olduk-ça zayıftır. Yasal düzenlemelerin revize edilmesi tek başına özellikle sendikal hakların kullanımı bakı-mından yeterli değildir. Sendikalar da geleneksel yapılarını dijital plat-form çalışanlarını da kapsayacak şekilde değiştirmelidir. Bununla birlikte küresel düzeyde faaliyet gösteren platform çalışanları için küresel sendikal örgütler mevcut yapıları içinde çalışanların ihtiyaç duydukları dayanışma ağları oluş-turmalı, aynı veya benzer sorunlar yaşayan çalışanların hem birbir-lerine destek olabilecekleri hem de gerektiğinde küresel sendikal örgütten destek alabilecekleri me-kanizmalar oluşturmalıdır.

73 KARATAHTA / Is Yazıları Dergisi

KAYNAKÇA

De Groen, W.P. and I. Maselli (2016). “The Impact of the Collaborative Economy on the Labour Market”,CEPSSpecialReportNo.138,CEPS, Brussels, June.

De Groen, W.P., I. Maselli and B. Fabo (2016). “The Digital Market for Local Services: A Onenight Stand for Workers?”, CEPS Special Report No. 133, CEPS, Brussels, April.

De Stefano, Valerio. (2016). The rise of the “just-in-time workforce”: on-Demand Work, Crowdwork and Labour Protection in the “Gig-Economy”. International Labour Office, Inclusive Labour Markets, Labour Relations and Working Conditions Branch. - Geneva: ILO, Conditions of work and employment series; No. 71.

Degryse, C. (2017). Shaping the World of Work in the Digital Economy. Foresight Brief. Brussels: European Trade Union Institute (ETUI). (ISSN 2507-1548).

Drahokoupil, J. and Fabo, B. (2016). The Platform Economy and The Distruption of The Employment Relationship. European Trade Union Institute (ETUI) Policy Brief.

Eurofound (2018), Employment and Working Conditions of Selected Types of Plat-form Work, Publications Office of the European Union, Luxembourg.

Eurofound (2018a). Platform Work: Types and Implications for Work and Employ-ment – Literature review, Dublin.

Howcroft, D. and Bergvall-Kareborn, B. (2019). A typology of Crowdwork Platfor-ms. Work, Employment and Society, 33(1), 21-38.

Kalleberg, A. L. and Dunn, M. (2016). Good Job, Bad Jobs in the Gig Economy. Pers-pectives on Work, 10-14.

Lehdonvirta, V. (2016) Algorithms that Divide and Unite: Delocalisation, Identity and Collective Action in Microwork. J. Flecker (Ed.), in Space, Place and Global Digital

Work (53-80). London: Palgrave Macmillan.

Newlands, G., Lutz, C. and Fieseler, C. (2017) Power in the Sharing Economy, Report for EU H2020 Ps2Share, BI Norwegian Business School.

Todoli-Signes, A. (2017). The “Gig Economy”; Employee, Self-employed or the Need for a Special Employment Regulation?. SAGE., 23 (2), 193-205.

Vandaela, K. (2018). Will Trade Unions Survive in the Platform Economy?: Emer-ging Patterns of Platform Workers Collective Voice and Representation in Europe. European Trade Union Institute (ETUI), Working Paper.

http-1:https://www.mturk.com/ (Erişim tarihi: 13.12.2018) http-2: https://libcom.org/news/belgian-deliveroo-couriers-strike-21012018 (Erişim tarihi: 16.12.2018) http-3: https://libcom.org/news/riders-unite-wave-struggles-gig-eco-nomy-05072018 (Erişim tarihi: 16.12.2018)

ÜCRET DÜZENSİZLİĞİNİN ÖRGÜTSEL

Belgede ANKARA Sayı: 15 / Aralık 2019 (sayfa 77-83)