• Sonuç bulunamadı

Deyimin Meallerdeki Çevirilerinin Karşılaştırılması

16. Yüzyıl (William Tyndale ve İncil Çevirisi)

2.4. Çalışmada İzlenecek Yöntemler

2.4.5. Deyimin Meallerdeki Çevirilerinin Karşılaştırılması

Çevirisi gerçekleştirilen Kur’an’daki deyimlerin günümüz mealleriyle karşılaştırılması amacıyla klasikten moderne farklı kültürel, sosyal, teolojik bakış açılarına sahip meal yazarlarının eserleri tercih edilmiştir. Çalışmada kullanılacak Türkçe meallerin listesi aşağıdaki biçimdedir:

1. Ateş, Süleyman (2004); Kur’ân-ı Kerîm ve Yüce Meali. Yeni Ufuklar Neşriyat, istanbul

2. Bilmen, Ömer Nasuhi (2002); Kur'an- ı Kerim ve Türkçe Meali (Sad. Sadrettin Gümüş, Yakup Çiçek ve Muhsin Demirci, İstanbul, İpek Yayın-Dağıtım.

3. Bulaç, Ali (2009); Kur’an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı (Metinli/Cep Boy), (1. Baskı) Çıra Yayınları, İstanbul (10 lira) 10 ky6,5

4. Çantay, Hasan Basri (2008); Kur'an- ı Hakîm ve Meal- i Kerim (Tek Cilt) (yay. haz. M. A. Yekta Saraç) (2. Baskı) Risale Yayınları, İstanbul

5. Esed, Muhammed (2002): Kur’an Mesajı/Meal-Tefsir, (Çev. Cahit Koytak, Ahmet Ertürk), İşaret Yayınları, İstanbul

6. Öztürk, Yaşar Nuri (2009); Kur’an-ı Kerim ve Türkçe Meali. Yeni Boyut Yayınevi, İstanbul

7. Tekin, Ahmet (2008); Kur'an'ın Anlaşılmasına Doğru - Tefsiri Meal, (7. Baskı), Kelam Yayınları, İstanbul

8. T.D.V (Türkiye Diyanet Vakfı) Yayınları (2012); Kur'an-ı Kerim Açıklamalı

9. Yazır, Elmalılı Hamdi (2012); Açıklamalı Kur’an-ı Kerîm Meali (sad. M. Sadi Çöğenli) Huzur Yayınevi İstanbul

10. Yüksel, Edip (2012); Mesaj Kur’an Çevirisi, (5. Basım), İstanbul: Ozan Yayıncılık

Günümüzde yazılan Türkçe meallere bakıldığında genel olarak akıllara gelen birinci soru, çevirmenin Kur’an-ı Kerim’i çevirmeye yetkin olup olmadığıdır. Yazılan meallerin birçoğu çevirmenleri açısından ciddi bir yetkinlik sıkıntısı yaşandığını göstermektedir. Birçok meal birbirinin devamı nitelikte ve durum böyle olunca yapılan hatalar birbirinin tekrarı konumunda yer almaktadır.

Bu bağlamda, çalışmanın en son aşamasında Türkçe eşdeğerlikleri bulunmaya çalışılan Kur’an-ı Kerim’deki deyimlerin seçilen günümüz Türkçe Kur’an mealleriyle karşılaştırılması yapılacak, meallerin deyim konusunda izledikleri yöntem ve ulaştıkları sonuç, olumlu ya da olumsuz açıdan bir değerlendirmeye tabi tutulacaktır.

Günümüz mealleriyle karşılaştırma işleminin en sona bırakılmasının nedeni çeviri etkinliği gerçekleştirilirken çeviri üzerinde meallerden gelebilecek olası bir olumsuz etkiyi en asgari seviyeye indirmek gayretidir.

Kur’an çevirmenlerinin sadece 2.3’te irdelenen deyim çeviri stratejilerini kullanmamış olabilecekleri düşüncesiyle deyimlerle ilişkilendirilebilecek genel çeviri stratejilerine göz atmak faydalı olacaktır.

2.4.5.1.Genel Çeviri Stratejileri

Bu başlıkta birebir, yarı-biçimsel, ödünçleme yöntemleri vs. genel çeviri stratejilerine değinileceği gibi meallerin önerdiği bazı eşdeğerliklerin herhangi bir çeviri stratejisi kategorisinde değerlendirilememesi nedeniyle ilgili eşdeğerlikler “yerleşik olmayan deyimsel ifadeyle çeviri” ve “deyimsel olmayan ifadeyle çeviri” biçimlerinde kategorize edilmiştir.

2.4.5.1.1. Birebir/Biçimsel

Birebir bir başka deyişle biçimsel çeviri, Eugene Nida’nın (1964: 159) tanımıyla dikkatleri biçim ve içerik olarak mesajın üzerinde odaklamasıyla ön plana çıkar. Bu tür bir çeviride ortaya çıkabilecek tehlikelere dikkat çeken Suçin (2007), biçimsel uyuşma metodunun erek okur açısından “kolay anlaşılabilirlik” özelliğinin ortadan kalkabileceğini ifade eder. Erek dil anlatım yollarını arka plana atarak dilin anlatım dinamiklerini verimli bir şekilde kullanmamaya iten bu yöntemin yeterince işlevsel olmadığı açıktır.

" َي

َكْوأ كاد

َخَفَن كوُف و ات

"

deyiminin birebir çevirisi “ellerinle bağladın, ağzınla şişirdin” şeklindedir. Hâlbuki bu deyim Türkçede “kendin ettin, kendin buldun” ifadesinin karşılığıdır. Bu yöntem ancak yapısal olarak benzerlikler taşıyan ve ileriki paragraflarda değinilecek olan ödünçleme yöntemi çerçevesinde ve erek dile – biçimsel ve anlamsal açıdan – çok yakın olduğu durumlarda işlevsellik kazanabilir.

2.4.5.1.2. Yarı-biçimsel

Yarı-biçimsel çeviri stratejisi, bir üst paragrafta dile getirilen biçimsel/birebir çevirinin yanında anlamın da aktarılmasıdır. Deyim çevirileri çerçevesinde yapılan anlam aktarımı erek dil açısından deyimsel olabileceği gibi yalın bir aktarım da olabilir. Babalarının mirasını paylaşmaya çalışan mirasçıların durumu merak eden birisine

"اصىعلا ْتَّقَشْنِا"

[deynek ayrıldı] şeklinde verilen deyim, yarı-biçimsel olarak “Dal parçası ikiye ayrıldı, birbirlerine düştüler” şeklindeki bir aktarım bu stratejiye örnek olarak verilebiir. Bu yöntem, anlam aktarımıyla ön plana çıkarken, uzun ve edebi cümlelerde kaynak metnin karşılığının erek metinde tam olarak saptanamaması eleştirilen bir durumdur. Genellikle bu yöntemde anlam aktarımı, erek dilin anlatımı ve akıcılığı korunarak oluşturulan metin içerisinde verilir. Bazı çevirmenler tarafından dipnot şeklinde verilen anlam aktarımı “kolay ulaşılabilirliği” engellemesi nedeniyle – uzun olmadıkça – metin içerisinde verilmesi tercih edilebilir.

2.4.5.1.3. Ödünçleme

Ödünçleme yöntemi, kaynak dil metninin hiçbir müdahalede bulunulmadan aktarıldığı birebir çeviriden farklı olarak kültürel ögelerin aktarımında öne çıkmaktadır. Yabancılaştırma, yerlileştirme gibi kaynak metinde değişiklik yapmayı gerektiren stratejilerden korunmanın bir yolu olduğunu ifade eden Suçin (2007), böylelikle metnin doğal olarak egzotik kalacağını dile getirir. Ayrıca birebir çeviride öne çıkan erek okurun “yabancılık algısı”, bu yöntemde daha az göze çarpar.

"

ديِرَوْلا ِلْبَح ْنِم ِهْيَلِإ ُبَرْقَأ ُنْحَنَو

"

[Kâf: 16] ayetinin “Biz insana şah damarından daha yakınız.” şeklindeki yaygın çevirisi bu yönteme örnek olarak verilebilir.

2.4.5.1.4. Ekleme

Ekleme stratejisi, kaynak dilde bulunmayan birtakım ögeleri erek dile ekleme olarak tanımlanabilir. Bu yöntem doğrudan cümleler, kalıp ifadeler düzeyinde değil sözcük düzeyinde yapılacak ilavelerle öne çıkar. Metne akıcılık katması, erek okura yabancılık hissettiren kaynak dilden gelen ögelerin tolere edilmesini sağlaması olumlu yanları olarak sıralanabilir.

لفطلا كلذ تللظ و"

يف ام لك هتبيقح يف لمحي يذلا

د ضاوحأ

قشم

،

عانعن نم

،

لف و

،

".يدلب درو و

şeklindeki Nizar Kabbani’ye ait olan ifadeler köşeli parantezle belirtilen eklemelerle “Ben [hep], [ister] nane, yasemin, [isterse de] ülkemin gülü [olsun] Şam teknesinde her ne varsa [hepsini] çantasında taşıyan [bir] çocuk oldum.” şeklinde çevrilebilir.

2.4.5.1.5. Genelleştirme/Özelleştirme

Genelleştirme/özelleştirme stratejileri kaynak dildeki sözcüğü üst anlamlı ya da alt anlamlı olarak erek dile aktarmaktır. Özelleştirme yoluyla çeviri için Arapçadaki

"دئاق"

sözcüğünün altanlamlı karşılıkları olan “komutan, lider, sürücü” sözcükleriyle aktarımı, genelleştirme yoluyla çeviri ise bazı Arap ülkelerinde kadınların giydikleri yüzlerini peçeyle örttükleri, tüm vücutlarını kaplayan bir kıyafet olan

"عُقْرُب"

sözcüğünü üstanlamlı hem erkeklerin, hem kadınların giydikleri, tüm vücudu kaplayan “pardösü” sözcüğüyle karşılanması örnek olarak verilebilir. Çeviri kaybı yaşanmaması için bu stratejinin sadece erek dilde tam bir karşılık bulunamaması ve verilecek eşdeğerliğin erek dilin normlarına uygun olması durumunda devreye sokulması uygun bir karar olacaktır.

2.4.5.1.6. Yerleşik Olmayan Deyimsel

İfadeyle/Deyimsel Olmayan İfadeyle Çeviriler

Yerleşik olmayan deyimsel ifadeyle çeviri özellikle Kur’an meallerinde kimi zaman gözlemlenen bir yöntemdir. Kaynak dilde yer alan deyimsel ifade benzer şekilde erek dile deyimsel bir ifadeyle aktarılmakta, fakat kullanılan deyimsel ifade erek dilde yaygın kullanılan deyimsel ifade değildir. Bu tür verilen eşdeğerlikler erek okurun “yabancı” duygusuna kapılmasına neden olabilmektedir.

Deyimsel olmayan ifadeyle çeviri ise hiçbir şekilde erek dilde deyimsellik taşımayan bir ifadeyle aktarımda bulunmayı yansıtmaktadır. İnceleme tablolarında birebir çevirinin uygulanmadığı durumlar için belirtilmiştir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

ARAŞTIRMA BULGULARI

Bu bölümde çalışmanın metodoloji bölümünde 2.4. başlığı doğrultusunda öncelikle Kur’an-ı Kerim’den seçilen deyimlerin Türkçe eşdeğerliklerini bulmak için eşsüremli yaklaşım uygulanacaktır. Buradan elde edilen veriler üzerinde deyim çeviri stratejileri kullanılacak ve uygun Türkçe karşılıkları adı geçen Türkçe deyim sözlüklerinden bulunmaya çalışılacaktır. Son olarak Türkçede bulunan eşdeğerlik, daha önce seçilen günümüz Türkçe meallerle karşılaştırılacaktır.

Benzer Belgeler