• Sonuç bulunamadı

2.4. İlgili Araştırmalar

2.4.1 Mesleki Profesyonellikle İlgili Yapılan Araştırmalar

2.4.1.2. Yurt dışında yapılan araştırmalar

“Öğretmen Profesyonelliği ve Öğrencilerin Öğretim Değerlendirmesi: Daha iyi öğretmenler mi yüksek notlar alır, daha iyi öğrenciler mi daha yüksek notlar verir?” başlıklı çalışmalarında, öğrenciler tarafından öğretmenlerin performansının ve kalitesinin değerlendirilmesini incelemişlerdir. Elde edilen sonuçlara göre anlatacağı dersini düzenli, planlı ve profesyonelce tasarlayan öğretmenlerin öğrenciler tarafından profesyonel olarak tanımlandığı görülmüştür. Çalışmanın sonucunda verilen puanlara bakıldığında öğrencisine yüksek not veren öğretmenlerin yüksek notlar aldığı sonucuna ulaşılmıştır.

Harwood, Klopper, Osanyinc ve Vanderlee (2012); ilk çocuklukta eğitimcilerin rolü ve sorumlulukları konusundaki algıları üzerine çalışma yapmışlardır. Görüşme yöntemi ile yaptıkları bu araştırmada eğitimcilere; “Erken çocukluk dönemi eğitimcileri kendilerini profesyonel olarak nasıl algılar? Profesyonellik kavramı değerler, inançlar ve deneyimlerden nasıl etkilenir? Erken çocukluk eğitimi profesyonelliğinin kavramsallaştırılmasında bağlamsal çeşitlilikler var mıdır?” sorularını sormuşlardır. Verilen yanıtlar incelendiğinde eğitimcilerin kendileri profesyonellik açısından çok yönlü buldukları sonucuna ulaşılmıştır. Yalnız iki öğretmen profesyonel olma açısından görevlerini çocuk haklarını ele alan, okuryazarlık öğretimi yapan bireyler şeklinde tanımladıklarını söylemişlerdir. Araştırmadan elde edilen sonuca göre araştırmacılar; eğitimcilerin dinlenip vakit geçirebilecekleri alanların yaratılması gerektiğini, eğitimci olmanın ne anlama geldiğini kavrayabilmeleri açısından önemli olacağı için belirtmişlerdir. Eğitimcilerin eğitimci kimliklerini tartışarak, karşılıklı konuşup analiz ederek şekillendirdiklerinde profesyonelliği tam anlamıyla benimseyeceklerini ifade etmişlerdir.

Hordern (2016) yaptığı çalışmada erken çocukluk profesyonelliğini profesyonel toplum ve bilgi kavramlarıyla birlikte açıklamıştır. Erken çocuklukta profesyonelliğin geliştirilebilmesi için geçerliliği görülebilen bazı süreç ve bilgilere ihtiyaç duyulduğu belirtilmiştir. Çalışmanın sonucunda profesyonelliğin ilerletilip profesyonel toplum olarak gelişimin, erken çocukluk işgücü, örgütsel çeşitlilik ile hükümet politikalarına bağlı olduğuna ulaşılmıştır.

Maxwell ve Schwimmer (2016), “Kanada Etik Kanunlarına Göre Öğretmen Profesyonelliğinin Etik Temelini Aramak” başlıklı çalışmasında etik kodların, öğretmenlik mesleğinin profesyonelliğinin etik sorumlulukları ile olan uyumunu ortaya çıkarmayı amaçlamışlardır. Bu araştırmada iki çalışma birden yapılmıştır. Birincisinde öğretmenlerin profesyonel sorumlulukları ile ilgili fikir birliğinde olup olmadığını ortaya çıkarmak için bir çalışma yapılmıştır. Diğerinde ise öğretmenlerin profesyonelliğinde baskın olan değerlerin olup olmadığını belirlemek için yorumlayıcı bir çalışma yapılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre öğretmenlerin etik sorumluluklar ile ilgili birbiriyle örtüşen bir fikir birliğine rastlanılamamıştır. Bu sonuçlara göre etik kavramının öğretmen eğitiminde açık ve net bir şekilde verilmesi gerektiğine ulaşılmıştır. Çünkü mesleki etik kavramı hem profesyonelliği hem de kalitenin temel şartlarından biridir.

Bair (2016), “Profesyonellik: Öğretmen, Hemşire ve Sosyal Hizmet Görevlilerinin Karşılaştırılması” isimli çalışmasında profesyonellik algısının çeşitli meslek grupları tarafından nasıl algılandığı üzerinde araştırma yapmıştır. Araştırmanın sonucunda profesyonellik öğretmenlik mesleğinde kısıtlı, hemşirelik mesleğinde statü ve sosyal hizmet görevlileri tarafından ise aktivist olarak tanımlandığı belirtilmiştir. Ayrıca öğretmenlerin profesyonellik olgusundan düzgün giyimli, iletişim becerisi yüksek, saygılı ve işbirlikçi olma gibi davranışları algıladıkları üzerinde durulmuştur. Öğretmenler için profesyonelliğin kişiye bağlı ve sınıf içerisinde görevini iyi yapmakla açıklanabilen bir kavram olduğu aktarılmıştır.

Adams (2017), “Hesap Verebilirlik Çağında Öğretmen Profesyonel Öğrenmesini Aydınlatmak İçin Anlatım Yaklaşımını Kullanma” isimli araştırmasında İngiltere yaşayan bir kadın matematik öğretmeninin profesyonel deneyimlerini incelemiştir. Kadın matematik öğretmenlerinin profesyonel olma yolunda deneyimlerini ve bu deneyimlerin kimlik gelişimlerine katkısının olup olmadığını ortaya çıkarmayı amaçlamıştır. Ortaya çıkan sonuçlardan görüleceği üzere, denetlenme ve hesap verebilirlik sistemleri öğretmenlerin üzerinde baskı oluşturmakta, öğretmenlerin profesyonel kimliğinin şekillenmesini, profesyonel öğrenmelerini, meslektaşları ile olan ilişkilerini ve iş birliğini kısıtlamaktadır. Kimlik geliştirme öğrenmenin profesyonelliği açısından önemsenmesi gereken bir aşamasıdır ve profesyonel öğrenmeleri öğretmenlerin bulundukları sosyal çevre ve yaşantıları ile şekillenmektedir.

Colmer (2017), “İşbirlikçi Profesyonel Öğrenme Liderliğin, Profesyonel Kimliğin ve Profesyonelliğin Büyümesine Katkıda Bulunma” başlıklı araştırmasında erken çocukluk eğitiminde profesyonelliğin önemini ve profesyonel kimliğin geliştirilebileceğini ortaya koymayı amaçlamıştır. Araştırmada profesyonel öğrenme esnasında liderlik ile ilgili bilgi edinebilmek için etki eden faktörler incelenmiştir. Araştırma iki aşamada yürütülmüştür. İlk aşamada okul müdürleri ile görüşme yapılmış, ikinci aşamada ise vaka çalışması yapılmıştır. Elde edilen verilerin analizleri sonucunda öğretmenlerin profesyonel öğrenme ve eğitsel değişikliklere karşı davranışlarını kapsayan 5 kategori belirlenmiştir. Bunlar ise iş birliği yapma, profesyonel konuşmaların teşvik edilmesi, yansıtıcı uygulamaları geliştirme, değişim süreçlerini belirtme ve yeni uygulamalar için öğrenmeyi sağlama şeklinde açıklanmıştır. Çalışmanın sonuçlarına göre işbirlikçi profesyonel öğrenme ile profesyonel kimliğin, liderliğin gelişimi arasında anlamlı bir ilişki vardır.

Torres ve Weiner (2018), “Yeni Profesyonellik? Sözleşmeli Okul Öğretmenlerinin Öğretmenlik Mesleğiyle İlgili Nitelikleri ve Deneyimleri” başlıklı çalışmalarında sözleşmeli olarak çalışan öğretmenleri deyimleri ile öğretmenliğin niteliklerini incelemişlerdir. Sözleşmeli okullarda çalışan 1 ile 7 yıl arası mesleki kıdeme sahip 20 öğretmen ile görüşme yapılmıştır. Katılımcılardan elde edilen sonuçlara göre okullarını ve kendi profesyonellik düzeylerini iyi derecede algıladıkları sonucuna ulaşılmıştır. Okullarda ortaya çıkan yüksek hesap verilebilirlik öğretmenler arası rekabetçi duygu geliştirmelerini ve sorgulamalarını sağlamaktadır.

Macheridis ve Paulsson (2019), “Meslek ve Yönetişim Arasındaki Profesyonellik: Üniversite Öğretmenlerinin Profesyonellikleri Koordinasyonu Nasıl Şekillendirir?” başlıklı çalışmalarında üniversitelerde görev yapan öğretmenlerin profesyonel olma durumları kurumlarındaki koordinasyonu nasıl etkilediğini incelemişlerdir. Yükseköğretimde görev yapan öğretmenlerin kurumlarındaki yönetişim açısından kaliteyi nasıl algılayıp tanımladıkları üzerinde çalışılmıştır. Araştırmanın sonucunda yönetişim ve profesyonelleşme ile ilgili teoriler birleştirilerek yenilikçi bir görüş geliştirilmiştir. Elde edilen verilere göre üniversite öğretmenleri alınan kararlara ve kurallara uymak; kendi arzularını ve ilgi alanlarını, kendi profesyonel özelliklerini takip etmek olmak üzere iki farklı yol izlemektedirler. Bu iki farklı yol yönetişim süreci ve profesyonelleşme süreci olarak adlandırılmıştır. Yönetişim süreci prosedür ve kurallarla ilişkilidir, profesyonelleşme süreci ise öğretme ve araştırma hakkındaki sorularla ilgilidir.