• Sonuç bulunamadı

Bosna- Hersek’te Tasavvufun Doğuşu ve Gelişmesi

BÖLÜM 1: TARĐHĐ, SOSYO-KÜLTÜREL AÇIDAN BOSNA- BOSNA-HERSEK ve BALKANLARA GENEL BĐR BAKIŞBOSNA-HERSEK ve BALKANLARA GENEL BĐR BAKIŞ

1.5. Bosna- Hersek’te Tasavvufun Doğuşu ve Gelişmesi

Osmanlı Đmparatorluğu’nun Balkanları fethi öncesi binlerce Türk dervişi Balkan coğrafyasının değişik bölgelerine yayılmıştır. Bu gönüllü dervişler, farklı fonksiyonlardan dolayı farklı bölgelerde; birçok tekke, zaviye ve hangâh açmışlardır. Su kaynaklarının kenarlarında açılan tekkelerin yanlarına, değirmen gibi halka hizmet edecek yerler açılarak, o bölgenin yerli kitleleriyle iletişime girme hedeflemişlerdir. Yerleşimin olmadığı ücra bölgelere açılan tekkeler; farklı bölgelerden gelen Müslüman muhacirlere yerleşim yeri açmak, yeni köyler ve şehirler kurmak amacının yanında ve bir nevi karakol fonksiyonunu icra etmekteydiler. Şehirlerde açılan tekke ve zaviyeler o bölge insanına Đslamiyeti tanıtma ve kendi öğretilerini benimsetme amacını gütmekle birlikte; Osmanlı akıncılarının haber alacakları, bilgi edinecekleri güvenli yerler olmuşlardır (Barkan, 2008: 141-190). Bosna-Hersek’teki Buna-Blagay Tekkesi, bu fikri destekler bir yere kurulmuştur. 1908 yılında otomobille Balkanlarda seyahat eden Amerikalı Frances Kinsley Hutchinson, tekkenin yakınlarında bulunan bir değirmenden bahsetmektedir (Hutchinson, 1999: 208). Büyük bir su kaynağının kenarına kurulmuş olan tekkenin yanı başındaki değirmen günümüzde dahi varlığını korumaktadır.

Osmanlı fetihlerinde savaşlara katılan “Gazi Tipi”nin yanında; fethin gerçekleşmesine zemin hazırlayan ve fetih sonrası Türk-Đslam kültürünün yerleşmesini sağlayan “Veli

Tipi”nin realize olmuş şahsiyetleri olan dervişler, Balkanların her bölgesinde etkili

oldukları gibi Bosna- Hersek’te de etkili olmuşlardır. Farklı akımlara bağlı dervişler, Bosna-Hersek’in Đslamlaşmasında ve fethin gerçekleşmesinde toplumsal zemini elverişli hale getirmiş, fethi ve Đslamlaşmayı kolaylaştırmışlardır (Handzic, 1994b: 89; Kaplan, 2007: 109-118).

Bosna-Hersek’te bilinen ilk dervişler “Ayni Dede”, “Şemsi Dede” ve “Derviş-i

Horasani”dir. Tarihi kaynaklardan ziyade halk arasındaki anlatılardan hareketle söz

konusu dervişlerin Fatih Sultan Mehmet’in Bosna-Hersek’i fethi sırasında bu bölgeye geldiklerini fetih sırasında şehit oldukları belirtilmektedir. Derviş-i Horasanî’nin türbesi (Fotoğraf. 1), Oglovak’ta, Avni Dede ve Şemsi Dede’nin mezarları

Saraybosna’da Đskenderiye mevkiinde bulunan Ali Paşa Camisi’nin avlusundadır (Ćehajić, 1986: 21).

Tasavvuf akımlarının Bosna-Hersek’te kurumsallaşması, fetihten önceki dönemlere dayanmaktadır. 1459 yılında Saraybosna Gaziler Tekkesi, 1462 yılında Saraybosna Đsa Bey Tekkesi, 1489 yılında Visoko’da Ayaz Bey Tekkesi Bosna-Hersek’teki açılmış ilk tekkelerdir (Ćehajić, 1986: 21). Osmanlı Đmparatorluğu’nun bölgeyi 1463’te fethettiği göz önünde bulundurulduğunda, tasavvuf akımlarının fetih öncesi kurumsallaşmaya başladıklarını görürüz. Bu durum, dervişlerin Bosna-Hersek’te fetih öncesinde de etkili olduklarını göstermesi açısından önemli bir kanıttır.

Osmanlı Đmparatorluğu’nun dervişleri desteklediği, tekke ve zaviyelerinin mevcudiyetlerini korumaları için onlara birtakım imkanlar tanıdığı, tahrir defterlerinde görmek mümkündür. 1542 yılına ait tahrir defterinde Bosna Livası’nda dört adet zaviye kaydı bulunmakta ve bu zaviyelerin giderlerini karşılamak için çeşitli vakıf malları ve araziler tahsis edildiği vurgulanmıştır. Bu tahrir defterine göre zaviyeler ve onlara ait mülkler şöyledir:

Tablo 2. 1542 Tahrir Defterinde Bosna Sancağı’ndaki Tekkeler ve Gelirleri

Zaviyenin Đsmi

Zaviyenin Bulunduğu

Şehir Vakıf Gelirleri

Nakit-Hasılat

Zaviye-i Đsa Beg Saray1

Hamam, dükkanlar, değirmenler, mukataa-i zemin, kervansaray ve tarlalar 35368 akçe Zaviye-i Đskender Paşa Saray

6 karyede zemin, Sarayda Çiftlik, zaviye civarında bahçe, kuru ve yoncalık

arazi, 29 değirmen 32459 akçe Zaviye-i Şeyh Yunus Çelebipazar Çilehane ve odalar

Zaviye-i Hüseyin Dimitroviç 8 değirmen, 2 bağ 6000 akçe

Kaynak: Yardımcı (2006: 71).

1

Tablo. 2 incelendiğinde, zaviyelere bırakılan vakıf mülklerinin oranı dikkat çekici olduğu görülecektir. Zaviyelerin varlıklarını koruması için sağlanan imkanlar, Osmanlı Đmparatorluğunun Bosna-Hersek’teki zaviyelerin faaliyetlerine verdiğini önemi göstermektedir. Đsa Bey Zaviyesi’ne bir kervansaray verilmesi, Đskender Paşa Zaviyesi’nin gelirleri içinde 29 adet değirmen olması; XV. yüzyılın şartları göz önüne alındığında önemli gelir kalemleri olarak görülebilir.

Osmanlı Đmparatorluğu, Bosna-Hersek’te varolan tekkeleri korumanın yanında yeni tekkelerin yapımı için arazi almış ve bazı tekkelerin yapımını devlet karşılamıştır. 1542 yılına ait tahrir defterinde Đskender Paşa Zaviyesi’nin yapımı, binanın inşası için kimlerden ne şekilde arazi alındığı, zaviyeye bırakılan tımar ve vakıf mülkleri ayrıntılı şekilde anlatılmıştır1

(Yardımcı, 2006: 72).

Bosna-Hersek’te tasavvufun görülmesi ve kurumsallaşmaya başlaması Osmanlı Đmparatorluğu’nun bölgeye yerleşmesinden önce başlamıştır. Gönüllü dervişler; su kenarlarına, şehir merkezlerine, konum yönüyle önemli bölgelere açtıkları tekkelerle fethin gerçekleşmesine ve yerli halkın Đslamlaşmasına zemin hazırlamışlardır. Osmanlı Đmparatorluğu’nun Bosna-Hersek’i fethetmesiyle birlikte daha çok derviş bu bölgeye yerleşmiş, fetihle birlikte oluşan uygun zemini değerlendirip tekke sayılarını arttırmışlardır. Tekkeler, Đslam dinini yaymanın yanında, kendi ekollerinin öğretilerini de yayma gayreti içine girmişlerdir. Tahrir defterlerinden de görüldüğü gibi Osmanlı Đmparatorluğu; tekkelerin yapımı, mevcudiyetlerini korumaları ve etkinliklerini artırmaları için vakıf niteliğinde mülkler ve araziler tahsis etmiştir. Tekkelere mülk ve arazi tahsis edilmesi ve onlara tanınan imkanlar, tekkelerin halk içindeki faaliyetleri

1 1542 yılındaki tahrir defterinde Đskender Paşa Zaviyesi'nin yapımı ve arazi alımıyla ilgili şu şekilde

kayıt düşülmüştür: “Vakf-ı Zaviye-i merhum Đskender Paşa tabi-i Saray. Balaban oğlu Ali'den alınan

çiftlik degirmen ocağıyla ve mezkür çiftlik civarında Radusav ve Mihmalik ve Radboy Poçvalik ve Köse Papas ve Mihal nam kafirlerden alınan tarlalar ve çayırlar ki; üzerlerinde zaviye bina olunub ve Drama dağı ve Yoncalık ve Koru olmuştur. Ve Dizdar oğullarından alınan alınan çiftlik va yarıyiğit ile atasından alınan yerler ki; Gavinç dimekle ma'ruftur. Ve Cerrah Karagöz'den alınan yerlerdir. Ve değirmen ve bağçe ve Kastamonulu Abdullah Çelebi'den ve Timur oğlu Mustafa'dan alınan tarlalar ve yerler ve Koruca dimekle maruf çiftlik bu cümle çiftlikler mahsulleri merhum merkumun Saray'da bina iyledigi zaviyesine sarf olunan mukaddema mukata'a kayd oluna deyu emr olunmayub ferman-ı humayun mücebince senevi yediyüz akçe mukata'a kayd olundu ki, Sal-be-sal hassa-i humayun eminine

eda iyleyeler baki mahsülü vakf için zabt olunub mesarifine sar olunur deyü defter-i atikde mukayyed

haliya ber-karar-ı sabık mukataası defter-i cedide sahi sebt olundu. Ve hassa-i humayundan ifraz olunub timara emr olunmagin haliya timara verildi. Ber vech-i nakd sahib-i timara eda ider.''

ve fonksiyonlarından kaynaklanmaktadır. Bir nevi sivil toplum kuruluşu gibi çalışan gönüllü dervişler, Türk-Đslam kültürünün Bosna-Hersek’te benimsenmesini ve yayılmasını sağlamış, böylece bölgenin yeni egemen gücü olan Osmanlı Đmparatorluğu’nun bu stratejik coğrafyaya hakim olmasında etkili olmuşlardır.

BÖLÜM 2: BOSNA-HERSEK’TEKĐ TASAVVUF AKIMLARI ve