• Sonuç bulunamadı

4.3. ZamanaĢımı Süresinin GeçmiĢ Olması

4.3.2. ZamanaĢımı Süreleri

4.3.2.1. Borçlar Kanunu Bakımından

Borçlar Kanunu‟nun 363. maddesinin 1. fıkrası; “yapılan Ģeyin kusurlu olmasından dolayı iĢ sahibinin haiz olduğu haklar, alıcının haklarının tabi olduğu müruruzaman hükmüne tabidir” hükmüne havidir. Bu madde taĢınmaz inĢaatı dıĢında kalan diğer eserlere dair zamanaĢımı süresini düzenlemiĢtir. Buna göre, satım sözleĢmesinde alıcının sahip olduğu hakların tabi bulunduğu zamanaĢımı süresine atıf yapılmakta olduğundan, iĢ sahibinin ayıplı ifadan doğan tüm haklarına B.K. m. 207 hükmü uygulanır ve iĢ sahibinin ayıptan doğan hakları taĢınır eserin tesliminden itibaren bir yıllık

sürede zamanaĢımına uğrar. 77

77

6098 Sayılı Yeni BK m. 231 “Satıcı daha uzun bir süre için üstlenmiĢ olmadıkça, satılanın ayıbından doğan sorumluluğa iliĢkin her türlü dava, satılandaki ayıp daha sonra ortaya çıksa bile, satılanın alıcıya devrinden baĢlayarak iki yıl geçmekle zamanaĢımına uğrar. Alıcının satılanın kendisine devrinden baĢlayarak iki yıl içinde bildirdiği ayıptan doğan def‟i hakkı, bu sürenin geçmiĢ olmasıyla ortadan kalkmaz.

Borçlar Kanunu‟nun 207. maddesinde belirtilen zamanaĢımı süreleri sadece ayıba karĢı tekeffülden kaynaklanan davalara tatbik olunabilir. Bahse konu zamanaĢımı süreleri, iĢ sahibinin ayıptan doğan bütün hakları, zarar ziyan tazmin hakkı da dahil, için geçerlidir. Bununla birlikte baĢka bir sebepten dolayı eserin geç teslim edilmesi veya teslim edilmemesinden kaynaklanan tazminat talepleri on yıllık genel zamanaĢımı hükümlerine tabidir.

“Borçlar Kanunu‟nun 363. maddesinin 1. fıkrasında alıcının haklarının zamanaĢımına yapılan atıf yalnız B.K. m. 207‟ye değil, aynı zamanda taraflar tacir ise T.K. m. 25 b.4‟e de iliĢkin olduğundan, tarafların tacir olduğu ticari eser sözleĢmelerinde ayıba karĢı tekeffülden doğan hakların zamanaĢımı süresi, teslimden itibaren altı aydır. Ayıbın kasten gizlenmesi halinde ise, bir yıllık, altı aylık veya beĢ yıllık zamanaĢımı süresi göz önüne alınmaz. Bu durumda satım sözleĢmesine yapılan atıf nedeniyle iĢ sahibinin haklarına, B.K. m. 207 f. III hükmü kıyas yoluyla uygulanarak, imal edilen eserin taĢınır veya taĢınmaz oluĢuna bakılmaksızın eserin teslim alınmasından itibaren on

yıllık zamanaĢımı uygulanır. Ancak bu durumda, B.K. m. 125‟de78 öngörülen

on yıllık genel zamanaĢımı süresinin uygulanabilmesi için, iĢ sahibinin, yüklenicinin eserdeki ayıbı hile yaparak kasten gizlediğini ispat etmesi gerekir.” 79

Borçlar Kanunu‟nun 363. maddesinin II. fıkrasında ise, taĢınmaz inĢaatı göz önünde tutularak, iĢ sahibinin yükleniciye, inĢaata iĢtirak eden mimar ve mühendise karĢı ayıba iliĢkin haklarının, eserin teslim Satıcı, satılanı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu ise, iki yıllık zamanaĢımı süresinden yararlanamaz.”

78

6098 Sayılı Yeni B.K. m. 146 “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaĢımına tabidir.”

79

alınmasından baĢlayarak beĢ yıllık sürede zamanaĢımına uğrayacağı ifade edilmiĢtir. TaĢınmaz inĢaatının ne olduğu ise, Borçlar Kanununda açıkça tarif edilmiĢ değildir. Bununla birlikte, B.K. m. 360/III, 363/II, 367/II ve 368/II ile M.K. m. 644 ve müteakip maddelerindeki ibarelerden taĢınmaz inĢaatının, bir arsa, bir gayrimenkul üzerinde emek ve malzeme sarfıyla yapılması gereken bir yapı olduğu çıkartılabilir. Borçlar Kanununda açıkça tarif edilmeyen taĢınmaz inĢaatı, Bayındırlık ĠĢleri Genel ġartnamesi‟nde, “Müteahhide ihale edilen her türlü yapım ve hizmet iĢleri” Ģeklinde genel olarak tarif edilmiĢtir. Ġmar Kanunu‟nun 5. maddesinde ise, yapı; “karada ve suda, daimi veya muvakkat, resmi veya hususi, yer altı ve yer üstü inĢaatı ile bunların ilave, değiĢikliklerine ve tamirlerine, sabit ve müteharrik tesislerine Ģamildir” Ģeklinde ayrıntılı olarak tarif edilmiĢtir. Bu tanımlardan da anlaĢılacağı üzere taĢınmaz inĢaat, yapı tekniği ile ilgili olup, yapı tekniği kurallarının uygulandığı yapılardan ibarettir. BaĢka bir ifadeyle de, binalarla birlikte, malzeme ve emek sarfıyla arza bağlı olarak meydana getirilen ve iktisadi

değer taĢıyan Ģeyler taĢınmaz inĢaattır. 80

Buna karĢılık, inĢaata emek sarf etmeden sadece malzeme gönderilmesi halinde, malzemeler o inĢaat için ısmarlanmıĢ ve yapılmıĢ olsalar dahi, bunlar taĢınır nitelikte olduklarından ayıptan doğan haklar bir yıllık zamanaĢımı süresine tabidir. Keza, yüklenicinin taĢınmaza iliĢkin olarak malzeme harcamadan sadece emek harcayarak yaptığı iĢler de (hafriyat iĢleri, çukur kazılması, bitki dikilse bile bahçe tanzimi) taĢınmaz inĢaat sayılmayıp, bunlardaki ayıplar bakımından da bir yıllık zamanaĢımı süresi geçerlidir. Bununla birlikte, “yüklenicinin sadece emeğini koyup iĢ sahibine ait

80

malzemeyi kullanması yapılan iĢin taĢınmaz inĢaat sayılmasına engel

değildir. Burada, malzemenin kimin tarafından sağlandığı önemli değildir.” 81

Tüm bunların yanı sıra, toprakla bağlantılı olmakla birlikte ikinci derecede bir nitelik arz eden teknik yapı iĢleri, teferruat niteliğindeki

menkuller M.K. m. 654‟de tanımlandığı üzere temelli kalmak maksadı

olmaksızın geçici olarak yapılan taĢınır inĢaat olup, bu inĢaatlar B.K. m. 363 hükmüne tabi değildir. Bu gibi durumlarda bir yıllık zamanaĢımı uygulanır.

TaĢınmaz inĢaatı bakımından beĢ yıllık zamanaĢımının kabul edilmesi, taĢınmazın gerekli dayanıklılığı taĢıyıp taĢımadığının veya zemin koĢullarına ya da hava Ģartlarına uygun olup olmadığının anlaĢılması için bir yıllık zamanaĢımı süresinin yeterli olmayacağı nedenine dayanmaktadır. Nitekim taĢınırlardan farklı olarak, taĢınmazlarda ayıplar ancak uzun bir kullanım süresinden sonra ortaya çıkar.

ĠĢ sahibi tarafından, taĢınmazın inĢaatına iliĢkin ayıplardan dolayı, mimar ve mühendislere karĢı açılacak olan davalar, Borçlar Kanunu‟nun 363/II maddesi gereğince, inĢaatın tesliminden baĢlamak üzere beĢ yıllık zamanaĢımı süresine tabidir. Bunun sebebi mimar veya mühendisin, genellikle bir hizmet veya vekalet sözleĢmesinin tarafı olarak hareket etmeleri ve iĢ sahibinin yükleniciye karĢı haklarının zamanaĢımına uğramasına rağmen, onlara karĢı dava açılabilmesi imkanını önlemek içindir.

Bina veya inĢa eseri sahiplerinin sorumluluğunu düzenleyen B.K. m. 58 hükmü, Borçlar Kanunu‟nun haksız fiilleri düzenleyen 41-60. maddeleri arasında bulunduğundan, B.K. m. 60 hükmünde öngörülen 1 ve 10 yıllık zamanaĢımı süreleri, bina veya inĢa eserlerinin hatası yahut eksik bakımına

81

dayanan zararlar nedeniyle 3. Ģahıslar tarafından açılacak tazminat davaları

yönünden de uygulama alanı bulacaktır. 82