• Sonuç bulunamadı

1.4. YENİ MEDYANIN GELİŞİMİ

1.4.4. Yeni Medya Araçları

1.4.4.3. Sosyal Medya Kavramı ve Pazarlama Açısından Sosyal Medya

1.4.4.3.1. Bloglar

Sosyal medyanın beklide ilk aktörlerinden olan bloglar kişiler ve kurumlar için bir diyalog aracı olarak görülmektedir. Hem kişisel bazda hem de kurumsal temelde kurulan bloglar kişilerin ya da firmaların kendi görüşlerini, yeniliklerini paylaşabildikleri, geri bildirim alabildikleri soysal medya araçlarıdır.

İngilizce 'weblog' kelimesinin kısa ve yaygınlaşmış adı olan, internet günlüğü ya da e-günlük olarak ifade edilen bloglar; teknik bilgi ve donanım gerektirmeyen, kullanımı ve yönetimi kolay, zengin fonksiyonlu kişisel web alanları olarak tanımlanmaktadır (blog.milliyet.com.tr). 1999 yılında başlayan blog tutma alışkanlığı hem kullanım hem yükleme kolaylığının yanında düşük maliyetle geniş bir kitleye ulaşım imkânı sayesinde popülerliğini arttırmaya devam etmektedir. Genel itibariyle bloglar metin içeriklerinden meydana gelmesinin yanı sıra fotoğraf, video, ses ve flash gibi öğeleri de içermektedir. Bloglar, bir takipçi kitlesi geliştirmenin, kültürel bir trend ya da politik bir hareket yaratmanın, kendinizi bir uzman olarak kabul ettirmenin etkili bir yoludur. En önde gelen üç blog sistemi WordPress, Blogger ve TypePad’dir (Tasner, 2010: 47). Ayrıca günümüzde Tumblr da önemli bir blog sağlayıcısı olarak görülmektedir. Bloglar hem kişisel olarak kullanılmakta hem de işletmeler kendi oluşturdukları bloglar ile hedef kitleleri ile iletişim kurabilmektedir.

Bloglar en temel şekilde dört kategoriye ayrılmaktadır. Bunlardan birincisi bireysel olarak oluşturulan, genel veya belli bir odak noktası olan kişisel bloglardır. Kişisel bloglar, büyük oranda blog yazarının ismini veya takma adını alırlar. Bir diğer blog türü ise temasal bloglardır. Bu blog türleri spesifik bir alanda uzman kişilerin yazdığı gönderileri içermektedir. Politika, pazarlama, yemek, internet, ekonomi, tasarım, fotoğraf, programlama dilleri, blogger temaları ve benzeri konularda odaklanmış bloglar bunun örnekleri arasında yer almaktadır. Bir diğer blog türü olan topluluk blogları ise üyelik sistemine sahip olan ve bu üyelerin yazdıkları gönderilerden meydana gelen bloglardır. İşletmelerin tüketicileri ile daha samimi bir iletişim kurmak için oluşturdukları bloglar ise kurumsal bloglardır. Bu platformlar ise şirketler kendileri ile ilgili haber ve duyurularını daha samimi bir şekilde halka açmaktadır. Kurumsal bloglar iş dünyasında tüm dünya üzerine önemini korumaktadır (www.wikipedia.org).

Daha uzun metin ve görsel içeren blog yazılarının yanında günümüzde bireyler ve işletmeler görüşlerini daha kısa sözcüklerle anlatabilecekleri mikroblogları da kullanmaktadır. Kullanıcılara anlık iletiler gönderme imkânı sunan mikroblogların içerisinde en bilineni son yıllarda ciddi bir üye sayısına ulaşan Twitter’dır.

4.4.3.2.TWITTER

2006 yılında kurulan ve günümüzde önemli bir iletişim ağı olan Twitter günümüzde hem bireysel kullanıcıların hem de işletmelerin ilgisini yoğun biçimde kazanmaktadır. Gün içerisinde işletmeler sürekli olarak Twitter hesaplarından iletiler göndermekte anlık yarışmalar düzenlemektedir. Sağladığı sınırlı imkâna rağmen Twitter kullanıcıları her geçen gün artmakta ve Twitter fenomenleri ortaya çıkmaktadır.

Twitter kullanıcılara en fazla 140 karakterlik kısa ağ günceleri yazma fırsatı sunmaktadır. Twitter’daki en genel mantık verilen 140 karakterlik imkân ile düşüncelerin, hissedilenin söylenmesi ya da gündemde yer alan konularla ilgili görüş bildirilmesidir (Güçdemir, 2012: 42).

Günümüzde tüm dünya üzerine 240 milyon üyesiyle en popüler mikroblog olma özelliğini elinde bulunduran Twitter kendi terminolojisine sahip bir sosyal medya platformudur. Site içerisinde kullanılan farklı uygulamalar farklı isimlerle adlandırılmıştır. Bu terminolojide kullanılan terimler şu şekildedir; (www.sosyalmedyakulubu.com.tr)

Tweet: 140 karakterle sınırlı olan, metin, video ya da fotoğraf ayırt etmeksizin Twitter sistemi içerisinde paylaşılan her bir mesaja Tweet adı verilmektedir. Hatta Tweet terimi o kadar yerleşmiştir ki mesaj göndermek yerine “tweet atmak” tabiri kullanılmaktadır.

Zaman Akışı ve Takip Etme: Twitter sistemi içerisinde zaman akışı, kullanıcının paylaşmış olduğu tüm tweetlerin ters kronolojik sırayla yer aldığı arşivdir. Twitter ana sayfasında yer alan zaman akışında ise kullanıcının kendi ve takip ettiği diğer kullanıcıların paylaştığı tweetler ters kronolojik sırayla görülmektedir. Takip etme ise bir Twitter kullanıcısının tweetlerini almayı kabul etmektir. Twitter’da bir kullanıcı takip edildiği zaman, o kullanıcının tweetleri takip edenin Twitter ana sayfasındaki zaman akışında görülmektedir (Gunelius, 2011’den aktaran İşlek, 2012: 34-35)

Retweet (RT): Retweet, başka bir kullanıcı tarafından gönderilen bir tweet’in, kendi hesabınızdaki kişilere aynen iletilmesidir. Retweet ile bir tweet site içerisinde yaygın hale getirilmekte ve birçok kişinin iletiyi ya da gönderen kişiyi takip etmesi sağlanmaktadır.

Mention (@): Başına “@” kullanılarak gönderilen mesajlardır. Bahsetmek istenilen kişinin ismi Tweet’de “@” işareti ile işaretlenir böylece istenilen kişi gönderilen iletiye eklenmektedir. Mention, Twitter üzerinden hedefli mesaj gönderme işlemidir. Mention olarak adlandırılan bu iletilere Twitter hesaplarındaki ‘Bahsedilenler’ sayfasından ulaşılabilinmektedir.

Direkt Mesaj (DM): Kişilerin birbirlerini takip etmesi şartıyla Twitter üzerinden gizli mesaj gönderme işlemidir. Gönderilen ileti sadece mesaj atılan kişi tarafından görülmektedir.

Hashtag (Etiket): Konu başlığı ya da etiket olarak nitelendirilen Hashtag, Twitter’da başına “#” işareti konularak kullanılır. Bu yöntem özellikle kullanıcıların ilgilendiği konularla ilgili bilgilerin hızlı yayılmasına ve mesajların doğru kitleye ulaştırılmasında olanak tanımaktadır.

Trending Topic (TT): Lokasyon bazlı olarak belirli konumlarda en çok hangi konuların konuşulduğunu gösteren, atılan tweet sayısına göre değişen popüler konu başlıkları listesidir.

Favorilere Ekleme (FAV): Twitter kullanıcılarının takip ettiği kişilerin paylaştığı iletiler içerisinde beğendikleri tweetleri en beğendiği listeye eklemesidir. Kullanıcılar favorilerine eklediği tweetleri takipçileriyle paylaşmaktadır.

4.4.3.3.FACEBOOK

4 Şubat 2004’te Harvard Üniversitesi Mark Zuckerberg tarafından kurulan Facebook ABD’de eski okul arkadaşlarını bulma amacıyla ortaya çıkan fakat günümüzde sahip olduğu üye sayısı ve geliştirilen uygulamalarla ciddi bir pazarlama iletişimi aracı haline gelmiştir.

Tanım olarak incelediğimizde Facebook, insanların çevresindeki tanıdığı ya da tanımadığı diğer insanlarla iletişim kurmasını ve bilgi alışverişi yapmasını amaçlayan bir sosyal paylaşım sitesidir (http://tr.wikipedia.org). 2014’ün ilk çeyreğinde açıklanan Facebook kullanıcı verilerine göre sosyal ağın bugünkü kullanıcı sayısı 1.28 milyar kişi olmuştur (www.webrazzi.com). Dünyanın en büyük sosyal ağlarından olan Facebook yaşadığı gelişim evreleri ile markaların vazgeçilmez iletişim araçlarından biri haline gelmiştir. Bugün Facebook’ta işletmeler hayran/iş sayfaları ve grupları

oluşturabilmektedir. Böylece firmalar sürekli iletişim faaliyetinde bulunabileceği hazır bir müşteri kitlesini elinde bulundurmaktadır (Stratten, 2011: 50). Kullanıcılar Facebook sayfaları vasıtasıyla video, resim, söz paylaşımları yapabilmekte, karşılıklı iletişimler kurabilmekte, mobil kullanımı ile her an kullanma imkânını elde edebilmektedir.

Her türlü içerik ve bilgi paylaşımına olanak sağlayan Facebook günümüzde işletmelerin minimum bütçe ile etkin bir reklam faaliyeti sürdürebildiği bir mecra olmaktadır. Artık Facebook sayfası tüm şirketler için bir web sayfası kadar zorunlu bir araç konumuna ulaşmıştır. Markalar son birkaç yıl içerisinde sosyal medya ağlarını yoğun şekilde ilgi göstermeye başlamıştır. Facebook gibi çoklu iletişime olanak veren ağların yanında sadece belirli paylaşım biçimine olanak veren ağlar da markaların ilgisini toplamaktadır. Bunlardan en yoğun kullanılanı video formatında paylaşıma ve bilgi üretimine olanak veren Youtube’tur.

4.4.3.4.YOUTUBE

Pazarlama iletişimi aracı olarak kullanılabilen bir diğer sosyal ağ ise Youtube’dur. Eski PayPal çalışanlarından Steve Chen, Chad Hurley ve Jawed Karim tarafından 15 Şubat 2005 tarihinde kurulan Youtube bir video paylaşım sitesidir. Her geçen gün yeni uygulamalarıyla gelişmeye devam eden Youtube, 2006’nın Kasım ayında Google tarafından satın alınmıştır. Broadcast Yourself (Kendini Yayınla) sloganıyla yola çıkan Youtube, şu an Google’dan sonra dünyanın ikinci en büyük arama motoru olma unvanını elinde bulundurmaktadır (www.sosyalmedya.co). Youtube üzerinden kullanıcılar video yükleyip, başkaları tarafından yüklenen videolar izleyebilmektedir. Eğlence ve hızlı yayılabilme etkisinin yanı sıra bu tür video paylaşım siteleri tüketicilerin iyi ya da kötü deneyimlerini paylaştıkları yerler olmaktadır. Bu durum işletmeler açısından aynı zamanda bir tehdit oluşturmaktadır.

Youtube özellikle dijital reklam kampanyalarında da viral videoların hızla yayılabilmesi ve tüketicilerin bu kampanyaya dâhil olabilmesi adına etkin şekilde kullanılmaktadır. Youtube üzerinde birçok reklam kampanyası geleneksel mecralardan daha hızlı yayılmakta ve paylaşılmaktadır. Sosyal paylaşım ağlarından son yıllarda gelişim gösteren bir diğer sosyal ağ ise Google temelli olarak hizmet veren Google Plus’tır.

4.4.3.5.GOOGLE PLUS

28 Haziran 2011 yılında sosyal ağlar dünyasına dâhil olan Google Plus, kurucusu olan Google tarafından yönetilmektedir. Google Plus, Google’ın sunduğu tüm hizmetlerin birleşiminden meydana gelmektedir. Google Plus üyeleri, aynı sosyal ağ üzerinden hem Gmail mail hesaplarına bakıp, hem Google Talk’tan konuşup hem de Google Maps uygulaması ile bulundukları konumu çevrelerine sunabilmektedir (www.haber7.com). Birden çok özelliği bünyesinde barındıran Google Plus ayrıca Google arama motorunun sunduğu içerikleri, resimleri, web sitelerini beğenerek çevreleriyle paylaşabilmektedir. Google Plus’ın özellikle işletmelere sunduğu en büyük avantaj 10 kişiye kadar çoklu sohbet ortamı oluşturabilmesidir. Plus’ın sağladığı bu imkân sayesinde şirketler artık tele konferanslarını bu sosyal iletişim ağı üzerinden gerçekleştirebilmektedir.

Sosyal medya ağlarının en önemli özelliklerinden birisi kullanıcıların kendi deneyimlerini bu ağlar üzerinden paylaşabilmesi olarak görülmektedir. İnsanlar gittikleri bir mekânı ya da kullandıkları bir ürünü bu ağlar üzerinden övebilmekte ya da kötüleyebilmektedir. Kullanıcıların gittikleri yerlerle ilgili deneyimlerini paylaştıkları Foursquare sosyal medyanın etkin ağlarından birisidir.

4.4.3.6.FOURSQUARE

“Foursquare, mobil cihazlardaki GPS teknolojisinden faydalanan, kullanıcıların bulundukları ortamda check-in yapmasına olanak tanıyan ve çeşitli ödül sistemleriyle katılımı arttırmayı hedefleyen mobil bir sosyal ağ hizmetidir” (www.sosyalmedyacci.com). Foursquare, akıllı telefon uygulaması ile kullanıcılara diğer kullanıcıları görmelerine ve yeni yerlere gitmelerine yardımcı olan bir uygulamadır. Bu uygulama temelinde gez, gör, paylaş mantığı vardır (Güçdemir, 2012: 46). Foursquare kullanımı için mobil cihazlar bir zorunluluktur. Çünkü kullanıcılar gittikleri restoran, kafe veya eğlence merkezlerinde yer bildirimi yapmaktadır. Bunun için internet erişimi olan bir mobil cihaza ihtiyaç vardır.

Foursquare üzerinden kullanıcıların tavsiyeler, öneriler ya da kötü deneyimler paylaşmaları diğer kullanıcıların o ürün, hizmet ya da mekânla ilgili görüşlerini etkilemektedir. Gittikleri noktalarla ilgili puan vermektedir. Birbirlerini hiç tanımayan insanlar birbirlerinin bıraktıkları tavsiyeleri inceleyerek satın alma kararlarına yön

verebilmektedir. İnsanlar bırakılan tavsiyeleri inceleyerek o mekân hakkında iyi ya da kötü izlenimlere sahip olmaktadır. Bilginin Fourquare üzerinde hızlı yayılması özelliği sayesinde firmalar bu fırsatı çeşitli yarışmalar yaparak değerlendirmektedir. Check-in yapan gruba hediye içecekler ya da yiyecek ikram etmek veya sosyal medya üzerinden paylaşıma yönelik yarışmalar düzenlemek bunun en iyi örneklerindendir.

Bir çok farklı kitlenin bir araya geldiği kitle mantığıyla hareket eden sosyal medya araçlarının yanı sıra spesifik amaçlara yönelen ve spesifik bir kitleyi içerisinde barındıran sosyal medya ağları da mevcuttur. Bunun dünyadaki en iyi örneği iş dünyasında aynı ve bağlantılı sektörden insanları bir araya getiren ve birbirleriyle iletişim kurmasına olanak sağlayan LinkedIn’dir.

4.4.3.7.LINKEDIN

2002’de iş odaklı bir sosyal ağ olarak açılan LinkedIn yine aynı amaçla faaliyetini sürdürmektedir. Wikipedia bu sitenin amacını, “kayıtlı kullanıcıların iş dünyasında tanıdıkları ve güvendikleri insanların iletişim bilgilerinin bir listesini ellerinde bulundurmalarını sağlamak” olarak tanımlamaktadır. Sitede sadece iş dünyası kullanıcıları olduğundan, sitenin odak noktası daha yoğun olarak iş dünyasındaki paylaşımlardır (Stratten, 2011: 51). LinkedIn kullanıcıları bu platformda kendi iş ağlarını kurabilmekte ve bu ağarıyla bağlantılarını sürdürebilmektedir. LinkedIn sadece bireysel açıdan değil şirket bazında da büyük fırsatlar sunan bir sosyal ağdır. Bu platform sayesine kullanıcılar profesyonel iş çevrelerini genişletmekte ve karşılıklı iletişim ile bilgi birikimlerini arttırmaktadırlar.

2014 verilerine göre LinkedIn 300 milyonun üzerinde kullanıcı sayısına ulaşmıştır. Bu kullanıcıların üçte ikisi ise ABD dışında yer almaktadır (www.hurriyet.com.tr). LinkedIn sahip olduğu bu profesyonel ağ ile bireysel kullanıcılara iş arama platformu olarak hizmet vermesinin yanında işletmelerin boşluk olan pozisyonların için uygun kişileri bulma imkânı sunmaktadır.

4.4.3.8.INSTAGRAM

Instagram, 2010 Ekim’de, Kevin Systrom ve Mike Krieger tarafından ilk olarak Apple markasının IOS (iPhone-iPad) ürünleri için geliştirilen bir fotoğraf uygulamasıdır. Fotoğraf çekerek paylaşmak üzerine kurulu olan Instagram sosyal medya araçlarında hızla popülarite kazanmış ve her geçen gün üye sayısını

arttırmaktadır. Günümüzde Instagram üzerinde günde 40 milyon fotoğraf paylaşımı, saniyede ise 8600 beğeni ve 1000 yorum yapılmaktadır (www.gezgintech.com). Son yılların en hızlı yayılan sosyal medya platformlarından olan Instagram’ın hızlı popülarite kazanmasının etkilerinden birisi de diğer sosyal medya platformlarıyla eş güdümlü çalışmasından kaynaklanmaktadır. Kullanıcılar telefonları ile Instagram uygulamasında çektikleri fotoğrafları eş zamanlı olarak Facebook, Twitter, Foursquare veya Tumblr üzerinden paylaşabilmektedir. Ayrıca fotoğraflar üzerinde çeşitli efektlerle değişiklik yapma imkânı vermesi Instagram’ın bir diğer cezp edici yanı olmaktadır.

4.4.3.9.WİKİ

İnternet ve sosyal medya araçlarında meydana gelen gelişmelerle birlikte artık bu platformlar bilginin üretildiği, paylaşıldığı alanlar konumuna erişmiştir. Öyle ki geçmişin bilgi kaynakları şekil değiştirerek dijital ortama taşınmıştır. Geçmişin bilgi kaynakları ansiklopediler günümüzde yerini yenidünyanın ansiklopedileri “Wiki”ye bırakmıştır.

Tam olarak bir Word belgesi ile bir web tarayıcısının kombinasyonu olan Wiki, kullanıcıların web üzerinde içerik yaratmalarını ve bu içerikleri düzenlemelerini sağlayan bir yazılımdır. Gayet basit bir metin sistemine sahip olan Wiki, hiperlinkleri desteklemekte, iç sayfalar arasında yeni sayfalara ve çapraz linklere de olanak sunmaktadır. Dijital ansiklopedi olma özelliği ile wikipedia.org günümüzde en çok kullanılan wikidir (Güçdemir, 2012: 38). Wikiler üzerinde bilgiler herkese açık bir şekilde paylaşılabilmekte böylece kullanıcılar istedikleri konuya rahatlıkla erişebilmektedir.

4.4.3.10.PODCAST

Bir diğer sosyal medya platformu olan internet üzerindeki resim ve ses dosyalarnı simgeleyen Podcast uygulaması Apple markasının müzik aracı iPod ile yaşamımıza girmiştir.

Bloglarla benzer bir teknolojiye dayanan Podcast’ler bilginin formatı ve gönderilme biçimiyle bloglardan ayrılmaktadır. Bloglar; notlar, makaleler, kişisel görüş ve eleştiriler, günlükler gibi yazılı verileri kapsarken, podcast işitsel bir veri bloğudur (Bell, 2009’dan aktaran Koçak, 2012: 73). Podcast sayesinde kullanıcılar takip etmek istedikleri radyo/televizyon programlarını kaydedilip istenilen zaman, istenilen araçta

izleyebilmektedir (Güçdemir, 2012: 39). Böylece kullanıcılar içerikler üzerinde tam kontrole sahip olmaktadır.

Görüldüğü gibi yeni medya ve özellikle sosyal paylaşım ağları yaşamın her alanında etkin şekilde yer almaktadır. Yeni medya ile birlikte insanların birbirleriyle iletişim kurma biçimleri değişmiş, satın alma süreçlerinde önemli değişiklikler meydana gelmiştir. Tüketiciler kullandıkları bir ürünü internet üzerinde gösterebilmekte olumlu ya da olumsuz düşüncelerini paylaşabilmektedir. Yeni medyanın getirmiş olduğu paylaşımcı kültür sadece ürün ve hizmet bazında değil işletmelerin tüketicilerini daha iyi tanımaları için de fırsatlar sunmuştur. Günümüzde yeni medya araçları doğru tüketiciye doğru mesajın ulaştırılabilmesi açısından etkin bir pazarlama iletişimi aracı olmaktadır. Her aracın sahip olduğu özellikler kendi genetik yapısına göre kullanılabilmekte ve pazarlama iletişim sürecine katkı sağlamaktadır. Klasik bütünleşik pazarlama iletişimi anlayışının düşünce kapsamında yer alan her yerde aynı mesaj yöntemi teknolojinin getirdiği yeniliklerle birlikte değişmiş aynı özü koruyarak her mecrayı kendi genetik yapısında kullanabilme yeteneğine dönüşmüştür. Son yıllarda dünyada sinema ve dijital oyunlarla meydana gelen ve birçok parçanın bir araya gelmesiyle bir anlamın ortaya çıktığını savunan Transmedia kavramı artık pazarlama faaliyetlerinde de etkisini göstermeye başlamıştır. Çalışmamızın ikinci bölümünde Transmedia kavramı incelenecek, uygulama alanlarından örnekler gösterilerek Türkiye’den ve dünyadan Transmedia odaklı pazarlama uygulamaları analiz edilecektir.

İKİNCİ BÖLÜM

TRANSMEDYA HİKÂYECİLİĞİ VE PAZARLAMA İLETİŞİMİ İLİŞKİSİ

Günümüzde işletmelerin büyük çoğunluğu, geleneksel pazarlama yöntemlerinden beklenen sonuçları alamamakta, üretilen ürün ve verilen hizmetlerin pazarlanmasında ciddi problemler yaşamaktadırlar. Gün içerisinde, adeta bir mesaj bombardımanına maruz kalan tüketicinin zihninde ise sadece uzun süreli iletişim kurabilen ve farklılaşabilen markalar kalmaktadır. Bu nedenle, işletmeler hedef kitlelerin aklında daha uzun soluklu kalabilecekleri iletişim yöntemlerine yönelmektedirler. Temelinde hikâye anlatma anlayışı olan transmedya, başta reklamcılık olmak üzere tüm iletişim süreçlerinde yenilikçi bir yöntem olarak karşımıza çıkmaktadır. Birden çok platformda oluşturulan hikâye örgüsü içerisine dâhil edilen tüketici kitleleri, hem interaktif olarak sürece katılmakta hem de marka ile tüketiciler arasında uzun soluklu bir iletişim süreci gerçekleşmektedir. İlk etapta, sinema, kitap ve alternatif gerçeklik oyunlarıyla birlikte oyun endüstrisiyle karşımıza çıkan transmedya kavramı, günümüzde pazarlamanın önemli bir aracı haline gelmiştir. Transmedya kavramına pazarlama iletişimi perspektifinden bakmadan önce terimin oluşum sürecini incelemekte fayda olacaktır.

Benzer Belgeler