• Sonuç bulunamadı

Yeniliklerin yayılmasına yönelik yapılan araştırmaların neticesinde yenilikleri benimseyen bireylerin yenilikleri benimseme sürelerine göre gruplandığında, benzer sosyo-ekonomik ve kişilik özelliklerine sahip olduğu tespit edilmiştir ( Kılıçer, 2011; Beal ve Bohlen, 1956). Örneğin yenilikçilik özellikleri yüksek bireyler daha ilerici ve öncü iken, daha az yenilikçiler daha tutucu olabilmektedirler (Rogers, 1995).

Yapılan araştırmalar neticesinde yenilikleri benimseyen kişilerin sayılarının zaman içerisinde bir çan eğrisi oluşturduğu ve normal dağılıma yakın olduğu belirlenmiştir.

(Rogers, 1962). Buna göre standart sapmalar da eklendiği “yenilikçi düzeyi benimseyici kategoriler” aşağıdaki gibidir:

Şekil 1. Yenilikçilik Düzeyi Açısından Benimseyici Sınıflandırması Kaynak: Rogers, 1995.

Dağılım içerisinde benimseme eğrisinde sola doğru gidildikçe yenilikleri benimseme derecesi artmaktadır. Buna göre bu bireyler geç benimseyenlere göre:

- Eğitim seviyeleri daha yüksektir. - Daha fazla okuyup bilgi edinirler.

- Toplum tarafından prestijli olarak değerlendirilen bir meslekle uğraşmaktadırlar.

- Ekonomik seviyeleri daha iyi durumdadır. - Empati ve analitik yeteneklerinin gelişmiştir.

- Sosyal olarak daha aktif olup, proaktif tutum sergileyen insanlardır (Kılıçer, 2011).

Yenilikçilik yayılımına bakılarak yenilikçiliği benimseyen bireylerin benimseme süresi ve bireylerin ortak davranış ve özelikleri dikkate alınarak gruplanarak kategorilere ayrılmıştır.

%2,5

Yenilikçiler Öncüler %13,5

%34

1.7.1. Yenilikçiler (Innovators)

Yenilikleri ilk benimsemeyen grup olan yenilikçiler; risk almaya açık, belirsizliğe karşı toleranslı, cesur, aceleci, deneyci bireylerdir (Rogers, 1962; Rogers, 1995). Yenilikçilerin yeniliklerin peşinde koşmak için yoğun sosyal medya kullanımında bulunması, sistem dışında düşünebilme yetenek ve isteklerinin olması, teknolojiyi farklı alanlarda efektif şekilde kullanmaları söz konusudur (Rogers, 1962; Geoghegan, 1995).

Bu kişiler yenilikleri denemeye oldukça isteklidirler ve geniş bir çevre ile iletişim halindedirler (Karadağ, 2018; Yılmaz, 2015). Bilimsel bilgiler kendileri için önemli olmakla birlikte; girişken, vizyon sahibi, gelir düzeyi iyi, cesaretli, seyahat etmeyi seven insanlardır (Tırpan, 2016).

Cesaretli ve girişken bireylerdir, yeni fikirleri denemeye oldukça isteklidirler. Gelişmeleri yakından takip ederler, yerel değil küresel ilgilileri vardır. Yenilikçiler arasında yoğun bir iletişim söz konusu olup kendi aralarında paylaşımda bulurlar. Macerayı, riski sever. Benimsediği yeni fikirler başarısız olursa, bu durumu doğal kabul ederler. Faaliyet gösterdikleri profesyonel yapılar, planlı, geleceğe dönük bir alanda ya da büyük ölçekli kuruluşlardır.

1.7.2. Öncüler (Early Adapters)

Öncüler sosyal sistemleri içerisindeki fikir liderleri olarak tanımlanmakta, yorumları ve yönlendirmeleri ile sonraki benimseme sürecini büyük ölçüde etkilemektedirler (Kılıçer, 2011). Aynı zamanda demografik olarak daha genç bireyler olması sebebiyle günümüzdeki sosyal medya fenomenleri ile de benzerlik göstermektedirler.

Fikir liderliği boyutunda yüksek seviyededirler ve yenlikleri iletişimleri ile sistem içerisinde yayılmasına destek olmaktadırlar (Karadağ, 2018; Yeloğlu, 2009). Yeniliklerin sonuçlarını ve önerilerini ortaya koyarak fikir önderliği yaparlar; güvenilir, denemeye istekli, saygı duyulan kişilerdir (Tırpan, 2016).

Öncüler, yenilikçilere göre yerel bağlantıları daha yüksek bireylerdir. Hayata geçen yeniliklerin yayılması öncesinde kontrol mekanizması görmektedirler. Kontrol süreci

sonrasında yeniliklerin yayılması için itici güç vazifesi görürler. Bu kapsamda topluluk içerisinde saygı duyulan ve fikirlerine önem verilen kişilerdir.

1.7.3. Sorgulayıcılar (Early Majority)

Sorgulayıcı bireyler bir yeniliği benimseyen ve henüz benimsememiş kişiler arasında köprü olmaktadırlar (Yeloğlu, 2009). Yeniliklere karşı dikkatli yaklaşırlar ve bir yenliği benimsemeden önce düşünerek oldukça vakit geçirirler (Tırpan, 2016).

Genel olarak kendi demografik yapısındaki bireylerle temas halindedirler. Fikirlerin adaptasyonu öncesi sorgulama içerisindedirler. Fikri benimserlerse de yayılması için ekstra bir çaba sergilemezler. Topluluk içerisinde lider pozisyonda bulunmazlar. Yeniliği benimseme süreçleri uzun sürer (Tırpan, 2016).

Türkiye’de yapılan bireysel yenilikçilik araştırmaları kapsamında araştırma yapılan gruptaki bireylerin çoğunlukla “Sorgulayıcı” kategorisinde yer aldığı görülmektedir. Çuhadar, Bülbül ve Ilgaz (2013)’ün 2011-12 Trakya üniversitesi eğitim fakültesi 10 farklı programda 389 öğretmen adayı ile yaptığı araştırmada bireysel yenilikçilik ile teknopedagojik yeterlilik arasındaki bağlantıya bakmıştır. Buna göre öğretmenler ağırlıklı olarak “sorgulayıcı” kategorisinde yer almışlardır ve eleştirisel düşünce yeteneği ile bireysel yenilikçilik arasında pozitif ilişki tespit edilmiştir (Kaya, 2017). Ayrıca Öztürk ve Sunmak (2014) ilköğretim öğretmenlerinin bireysel yenilikçilik düzeylerine yönelik, Gaziantep Şahinbey ilçesinde 25 ilkokul 700 öğretmen üzerinde yaptığı nicel araştırmada öğretmenlerinin ortalama puanı 66,81 çıkmış ve orta düzey bir yenilikçilik saptanmıştır. En fazla kişi yoğunluğu sorgulayıcı kategorisinde yer almıştır.

1.7.4. Kuşkucular (Late Majority)

Yeniliklere karşı mesafeli, eğitim düzeyi üniversitenin altında, yaş ortalaması yüksek, sosyal medya kullanımı kısıtlı bu bireylerin yeniliği adapte etmesi için tüm belirsizliklerin ortadan kalkmış, toplum tarafından kabul görmüş ve birebir iletişim kurduğu kişilerce yüksek oranda tavsiye ediliyor olması gerekmektedir. Yeniliği

benimsemeleri için önce yüksek oranda güven duymaları şarttır, çünkü çekingen ve şüphecidirler (Kılıçer, 2011; Başaran ve Keleş, 2015).

Sistem içerisinde yeniliğin kabul edilmesi sürecinde çoğunluktan sonra daha geç kabul ederler. Benimseme süreci her zaman gönüllük esasına dayanmayabilir. Çoğunluk benimsediği için bir baskı sonucu da gelişebilir. Şüpheci ve sakınan bir yaklaşım sergilemektedir. Bir yeniliği benimsemeleri için, şüphe ve tereddüt noktalarının hepsinin ortadan kaldırılması gerekmektedir (Tırpan, 2016).

Kuşkucular grubu, Sorgulayıcılar ile birlikte toplam kullanıcı nüfusunun en büyük kısmını oluşturmaktadırlar. Bir yeniliğin adaptasyonu süreci içerisinde %34’lük bir kapsayıcılığı olan bu kategori grubunun yeniliği benimsemesi ve düzenli olarak kullanması ürün yaşam eğrisi açısından kritiktir. Yeniliğin ortaya çıkması sonrasında, kuşkucular tarafından benimsenemeyen ürünler yaşamlarına devam edemezler. Kuşkucular tarafından kullanımlarının sağlanabilmesi için her ne kadar hedef kitlesi belirli bir kesim olsa da, müşteri deneyimi ve ürün performansı açısından evrensel değerlerde tüm kullanıcı senaryoları göz önünde bulundurulmuş bir şekilde geliştirilmelidir (Kıran, 2010).

1.7.5. Gelenekçiler (Laggards)

Eskiye bağlı, değişime direnç gösteren ve sistem içerisinde yeniliği en son benimseyen bireylerdir. İletişim kurabilmek çok zordur, kendi küçük kümeleri içerisinde birebir etkileşim ile bağlantı kurulabilir. Geleneksel kimlikleri öğretileri ön plana çıkarır. Fikir önderleri olarak dikkate aldıkları kişiler yine kendileri gibi geleneksel bireyleridir. Yeniliklerin yayılması sürecinde devinimi yavaşlatan bir vazife görürler, bariyer oluştururlar. Temel motivasyonları yanılma lükslerinin olmaması, hayatlarında yeniliğe gidecek kadar alanların olmamasına yönelik düşünceleridir (Tırpan, 2016).

Gelenekçiler yeniliklerin benimsenme eğrisine göre %16’lık bir kesimi oluşturmaktadırlar. Bu kesim yeniliği ile benimseyen Yenilikçiler ve hemen sonrasında adapte eden Öncülerin toplamından daha fazladır. Bu durum da nicel olarak bu grubun da önemli olduğunu ortaya çıkarmaktadır. Topluluk olacak

azımsanmayacak sayıda olan Gelenekçiler için bir hizmet ve ürünün geleneksel, kültürel ve tarihi bağlarının olması duygusal bağ kurabilmek için önemli unsurlardan biri olabilmektedir (Bitkin, 2012).