• Sonuç bulunamadı

I. BÖLÜM

2.7. Bilimsel Araştırma ve Temel Özellikleri

Bilimsel araştırma kavramına farklı bilim dallarında farklı anlam yüklendiğinden, genel ve herkes tarafından kabul edilen bir tanımın alan yazında bulunmadığından söz edilmişti. Fakat alan yazında bilimsel araştırmada bulunması gereken özelliklerle ilgili araştırmacıların bazı ortak hususlarda hem fikir olduğu görülmektedir.

Birçok araştırmacı tarafından vurgulanan bilimsel araştırmanın bazı özellikleri (Arseven, 1994; Ekiz, 2003; Arlı ve Nazik, 2004; Karasar, 2007a; Büyüköztürk vd. 2008; Aziz, 2011) şu şekilde ifade edilmektedir.

 Bilimsel araştırma var olan probleme ya da soruna çözüm önerisi getirmeye yönelik sistematik, tarafsız çalışmalar sürecidir.

 Bilimsel araştırmalar ile daha önce ortaya konulan bilimsel bilgilerden hareket ederek alan yazında bulunmayan, doğruluğu test edilmiş ve sistemli bir şekilde yeni bir bilgiye ulaşılmaya çalışılır.

 Bilimsel araştırma yeniliklere açıktır. Yeni bilgiler ya da belirlenen değişkenler; ölçülebilir, gözlenebilir olmalı ve araştırma tekrarlanabilmelidir.

 Bilimsel araştırmada kişisel kanılar ve duygusal yaklaşımlardan ziyade bilimsel dayanağı olan ortak ölçütler dikkate alınmaktadır.

 Bilimsel araştırma tarafsız ve tüm eleştirilere açıktır.

 Bilimsel araştırmada elde edilen verilerin belli bir sistem bütünlüğünde yayımlanması zorunludur. Yorumsuz araştırma eksiktir, tamamlanmamıştır ve kendi başlarına probleme çözüm getirmezler.

 Bilimsel araştırma bir uzmanlık işi olduğu için, yöntem ve tekniklerini bilmek gereklidir.

 Bilimsel araştırma, doğal olaylar ve olgular arası ilişkiler sistemini ortaya koyar.

 Bilimsel araştırmada olabildiğince sayılarla ifade edilebilen veriler toplanır ve sonuçlar da sayılarla ifade edilmeye çalışılır.

Bazı uluslararası eğitim kurumları (AAAS, 1993; NRC, 2000) bilimsel araştırmanın doğasını kavramanın önemine dikkat çekmek için, öğrencilerin araştırma

becerilerinden ziyade araştırma ile ilgili bilmeleri gereken bazı unsurların olduğunu vurgulamaktadır.

Bu unsurları (Schwartz vd. 2008): (a) Bilimsel araştırma, araştırma sorusu ile başlar, (b) Bilimsel araştırmalarda çoklu yöntemler vardır, (c) Bilimsel araştırmalar çoklu amaçlar için yapılır, (d) Bilimsel bilgi savunulması/gerekçesi, (e) Sıra dışı verilerin ele alınması ve tanımlanması, (f) Veri ile delil arasındaki fark, (g) Uygulama topluluğu (bilim otoritesi) şeklinde ifade etmektedir. Ayrıca Schwartz vd. (2008) bilimsel araştırmalara ilişkin ana unsurları detaylı açıklamaları ile birlikte çalışmasında vermektedir. Bunlar şu şekilde özetlenebilir.

Bilimsel Araştırmalar, Araştırma Sorusu İle Başlar: İnsanlar arasında yaygın bir

kanı olan bilimsel araştırma sanıldığı gibi merakla, ihtiyaçla, gözlemle vs. gibi durumlarla ya da bir hipotez durumu ile değil, bir araştırma sorusu ile başlar. Bilim insanlarının belli bir konu ya da ilgi duyduğu alanla ilgili sorular sorarak, bu sorulara cevap arayarak ve diğer bilim insanlarının bulguları ile karşılaştırma yaparak bilimsel araştırma sürecine başladığı görülmektedir. Merak, ilgi, ihtiyaç ve gözlemler araştırma sorusunun şekillenmesine veya geliştirilmesine etki eden faktörler olarak düşünülebilir Schwartz vd. (2008).

Bilimsel Araştırmalarda Çoklu Yöntemler Vardır: Bilimsel bilgi ve bilimin

doğası ile ilgili yapılan çalışmalarda, bu alanla ilgili mitler (yanlış anlamalar) olduğu ifade edilmektedir. Bu yanlış anlamalardan birinin ise bilimsel araştırmada tek ve standart bir yöntemin olduğu ve bu yöntem izlenerek bilimsel araştırmanın yapılacağı inanışıdır (McComas, 1996). Bunun aksine, bilimde çoklu yöntemler kullanılmaktadır ve bu çoklu yöntemlerin uygulanmasında, bilim insanlarının kişisel, sosyo-kültürel değerleri büyük rolü üstlenmektedir. Ayrıca bilimde çoklu yöntemlerin olması, bilimsel bilginin hızla gelişimine ve bilimsel bilgide çeşitliliğin artmasına ve farklı bakış açılarının gelişmesine katkı sağlamaktadır (Schwartz vd. 2008).

Bilimsel Araştırmalar Çoklu Amaçlar İçin Yapılır: Bilim insanları merak, sosyo-

kültürel ihtiyaç, ekonomi vs. gibi durumlar doğrultusunda çalışmalarına yön verirler. Dolayısıyla her bilim insanının ihtiyaçları, sosyo-ekonomik durumları ve ilgi alanları farklı olacağı için yürüttükleri çalışmalarda farklı amaç güdecektir. Bazı bilim insanı mevcut hastalıkları araştırmayı ve bu hastalıklara ilişkin çözüm yolları geliştirmeye

çalışırken, başka bir bilim insanı da hayvanların doğal yaşam koşullarını ve yaşayışlarını inceleyebilir (Schwartz vd. 2008).

Bilimsel Bilgilerin Savunulması/Gerekçesi: Bilim insanlarının yapmış olduğu

çalışmanın sonuçlarını, mevcut bazı bilimsel ilkelerle, modeller ve teorilerle ilişkilendirerek açıklamaları ve bu açıklamaların mantıksal olarak tutarlı olması gerekir (NRC, 2000). Her ne kadar bilim insanları bilimsel ilke, model ve teorileri dikkate alsa da benzer sorular soran ve benzer araştırma sürecini takip eden bilim insanları farklı sonuçlara ulaşabilirler. Bazen aynı verilere bakan farklı bilim insanları farklı sonuçlar elde edebilirler. Bunun nedeni, bilim insanının kişisel özellikleri ve değerlerinin verileri yorumlama üzerinde doğrudan etkisinin olmasıdır (Schwartz vd. 2008).

Sıra Dışı Verilerin Ele Alınması ve Tanımlanması: Bilim insanlarının araştırma

sürecinde yapılan gözlemlerden ve deneylerden elde edilen veriler beklentilerle uyumlu olmayabilir. Bilim insanlarının sıra dışı bu verileri tanımlaması bilimin gelişmesi ve ilerlemesi için son derece önemlidir. Bu uyumsuz veriler beraberinde birçok araştırma sorusunun ve araştırmaların yapılmasına zemin hazırlayabilir. Araştırma sürecinde ortaya çıkan bu verilerle ilgili bilim insanları farklı şekillerde tepki gösterebilir (Schwartz vd. 2008).

Veri ile Delil Arasındaki Farklılıklar: Veri ve delil kavramları bir birine

benzermiş gibi anlaşılmasına rağmen bu iki kavram farklı amaçlara hizmet etmektedir. Veriler bilim insanlarının araştırma sürecinde elde ettikleri rakamsal ifadeler, fotoğraf görüntüleri, fiziksel numuneler vs. gibi tüm nicel ve nitel gözlemlerdir. Delil ise verilerin analizi sonucu elde edilen ürün veya verilerin yorumlanması sonucu ileri sürülen iddia ile ilişkilidir (Schwartz vd. 2008).

Uygulama Topluluğu: Bilim insanları yaptıkları çalışmalarda elde ettiği sonuçları

bilimsel formatta (makale, poster vs.) bilim dünyasına sunarlar. Diğer bilim insanları da yapılan bu çalışmaları çeşitli şekilde incelerler, revize ederler, sorular sorarlar ve bu şekilde bilimsel bilginin geçerliliği/doğruluğu test edilmiş olur (Schwartz vd. 2008). Kısacası bilim otoritelerince yapılan çalışmanın sonuçlarının kabul edilip edilmemesi bu şekilde olmaktadır.