• Sonuç bulunamadı

Bilgi Ekonomisinde Bilişim Teknolojilerinin Rolü

2.5. Bilgi Ekonomisi

2.5.1. Bilginin Ekonomik Değeri

2.5.2.2. Bilgi Ekonomisinde Bilişim Teknolojilerinin Rolü

Bilginin katma değer yaratmada ve rekabette en önemli faktör durumuna geldiği bilgi ekonomisinde güç, enformasyon konusunda en iyi bilgiye sahip olan ülkelere ve firmalara doğru akmaktadır. Bilgi ekonomisinde şirketler, çalışabilmek için daha çok veriye, enformasyona ve teknik bilgiye ihtiyaç duymaktadır. Bilişim teknolojilerinden etkin şekilde istifade edemeyen ülkelerin ve firmaların bilgi ekonomisinde rekabet şansları yoktur. “Bilgi söz konusu olduğunda, hiçbir ülkenin, sanayiinin, şirketin doğal avantajı yada dezavantajı yoktur. Sahip olabileceği tek avantaj, evrensel olarak var olan, herkesin ulaşılabileceği bilgilerden ne kadarını alabileceğine dayalıdır”(Drucker, 1994). Bu nedenle bilişim ekonomisine geçmek isteyen ülkeler için ulusal enformasyon yani bilişim altyapısının kurulması çok büyük önem taşımaktadır. Nitekim bugünlerde dünyanın, özellikle gelişmiş ülkelerin gündeminde Information Super Highways (Süper Bilgi Otobanları) ve bilişim altyapılarının nasıl şekilleneceği, toplumun bilgiyi nasıl üretime dönüştüreceği

44

tartışılıyor. Şirketlerinde yönetim bilgi sistemleri, elektronik veri değiş tokuşu, veri tabanları, şirket içi ve dışı ağlar, internet üzerinde satış ve pazarlamaya dönük yatırımlar ve bilgi bankalarına dönük yatırımlar her geçen gün artmaktadır.

Bilgi ucuza elde edilmez. Bütün gelişmiş ülkeler GSMH’nın beşte birini bilginin üretimine ve dağıtımına harcamaktadır. Sanayi ekonomisinde ekonominin gelişmesinde otoyollara ve demiryollarına yapılan yatırımlar nasıl önemli rol oynadıysa, bilgi ekonomisinde de bilgi otobanlarına ve bilişim teknolojilerinin geliştirilmesi için yapılan yatırımlar önemli rol oynayacaktır.

Önümüzdeki yüzyılda toplumların geleceği, bilgi ve bilginin dağılımı üzerine inşa edilecektir. Bu nedenle, bilginin nasıl ve kimlere doğru aktığını kavrayamazsak, ne kendimizi ne de firmamızı yarının bilgi toplumuna ve bilişim ekonomisine hazırlayabiliriz. Bilginin kontrolü ve bunu sağlayacak bilişim teknolojileri yarının tüm kurumlarında yer alacak dünya çapındaki güç mücadelesinin özünü oluşturmaktadır. Bu güç mücadelesinden galip çıkmak isteyen Türkiye ve yarının iş dünyasına hazırlanan Türk işletmecileri ulusal enformasyon altyapımızın kurulması ve bilişim teknolojilerinin Türkiye’de de üretilebilmesi için bu konuya gereken önemi vermek zorundadırlar.

45 3.BİLGİ YÖNETİMİ

Bir şirket zaman içinde biriktirdiği kaynaklardan oluşur ve bu birikim o şirketin neler yapabileceğinin en büyük göstergesidir. 60’lı yıllarda buna tamamen zıt görüşler de çıkmıştı; şirketler de birer kara kutuya benzetiliyordu. Şirketin içinde neler olup bittiği önemli değildi; asıl önemli olan pazar, ürünler ve fiyatlardı. Ancak bugün hem akademik dünya hem de şirketler bu konuda çok sayıda araştırma yapıyor ve birleştikleri nokta bu modelin yeterli olmadığı. Artık yeniden kaynağa dayalı teoriye bir dönüş yaşanıyor ve hepimiz yüzümüzü bilgiye ve bir şirketin neler bildiğine doğru çeviriyoruz.

Peki bilgi öteden beri önemli olageldiyse ne değişti, bilgi yönetimi adı verilen bu disipline neden ihtiyaç duyuyoruz ? Şirketler ellerindeki bilgi varlıklarını daha verimli kullanma arzusundalar. Bu gerçek hep vardı ancak bugün bu gerçek daha da önem kazanıyor. Örneğin bir şirketin küçülmesi ile birlikte gelen bilgi kaybını ele alalım. Böyle bir durumda bazı bilgiler de uçup gidebilir. Şirketler de bilgiyi nereden bulacaklarını ve muhafaza edebileceklerini sorgulamaya başlarlar.

Bu konudaki önemli etkenlerden biri de küreselleşmedir. Büyük ve yaygın bir şirket için ne bildiğini ve bu bilginin nerede olduğunu bilmek giderek güçleşiyor. Ayrıca değişen iş dünyasında çalışanların zamanları o kadar kıttır ki, bu bilgi paylaşımını neredeyse imkansız hale getirmektedir. Günümüzde birçok şirkette çalışanların mola verecek zamanları dahi yoktur, buna karşın yönetilmesi gereken bilginin fazlalığı had safhadadır. Peki böyle bir ortamda belgeler ve veri tabanına düşen rol nedir ? hepimiz bilgiye muhtacız. Belgeler, raporlar bunların hepsi küçük küçük bilgiler içerirler ve bilgi teknolojileri devrede olduğunda verimli bir şekilde paylaşılabilirler. Bu anlamda bilgi teknolojisine yatırım yapmış kurum, etkili bilgi paylaşımı ve kullanımında üstünlüğü yakalayacaktır.

Bilgi ne kadar geniş ve derinliği olur ise, tek boyutlu diyebileceğimiz bir rapora sığdırılması o kadar güç olur. Zenginleşmesi ve beslenmesinin yolu konuşmaktan

46

geçer, etkileşimli kullanıldığında işe yarar. Bu durumda bilgi nasıl daha yararlı hale getirilebilir ? Bir dokümanın içine, örneğin o dokümanı yaratan kişilerin isimlerini de dahil ederseniz daha sonra bu kişilerle bağlantı kurulmasını sağlayabilirsiniz. Aynı dokümana bir de bu kişilerin bu dokümanı yaratma sebebini açıkladıkları bir video klipini koyarsanız, o dokümanı daha da anlamlı hale getirmiş olursunuz. Dokümana söz konusu olan işin neden yapıldığı, sonuçlarının ne olduğu gibi bilgiler eklendiğinde, dokümanın kendisinden daha önemli hale gelmektedir. Buna bir de “multimedya”yı eklediğinizde bilgi alışverişi yüz yüze yapılanına çok benzer hale gelecektir. Bir adım ileriye gitmek isterseniz, ağ alt yapısını kullanarak video konferans yapabilirsiniz. Bu da artık karşılıklı konuşuyorsunuz anlamına gelmektedir ki, teknolojinin rolü burada devreye girmektedir.

Giderek çok sayıda şirket, “ne bildiğini bilmenin” ve bu bilginin maksimum düzeyde kullanımının ne kadar önemli olduğunu anlamaya başlamıştır. Pek çok geleneksel şirket, şirket politikalarını, kontrol prosedürlerini, iyileştirme projelerini sahip oldukları maddi değerler üzerine odaklamakta ve fiziksel varlığı olmayan değerlerini yönetimsiz bırakmaktadır. Oysa günümüz pazar ortamında bir şirketin ne bildiği, bu bilgiyi nasıl kullandığı, yeni şeyleri ne kadar hızlı öğrendiği ve sahip olduğu bilgiyi iş süreçlerine ne şekilde uyguladığı kadar rekabetçi bir avantaj yoktur.

Bu bölümde şirketlere rekabetçi bir avantaj sağlayan bilginin yönetilmesi ile genel kavramları inceleyeceğiz.

“Bilgi Yönetimi, varolan ve ihtiyaç duyulan bilgi varlığını ve bu bilgi varlığıyla ilgili süreçleri tanımlanması ve analizi ile bunun arkasından gelen ve organizasyonel hedeflere ulaşmak için hem bilgi varlığını hem de süreçleri geliştirmeyi amaçlayan planlama ve kontrol aktivitelerinin yönetimidir.”

“Bilgi Yönetimi, “Yeni İş Dünyası”nın zorunlu kıldığı bilgi teknolojisi ile insan beyni arasında oluşturulması gereken sinerjik kaynaşma için gerekli olan süreçleri kapsar.”

“Bilgi Yönetimi, bir organizasyondaki bireylerin iş hedeflerini gerçekleştirmek üzere birlikte çalışarak bilgiyi yaratma, paylaşma ve uygulamalarını sağlayan yöntemdir.” “Bilgi Yönetimi, bir işletmedeki her türlü bilgi giriş-çıkış ve dolaşımını üretimi artıracak yönde planlayabilme ve geçersiz bilgilerden kurtulabilme ve bilgilerini piyasa şartlarına göre güncelleyebilme kültür ve yapılanmasıdır.”

47

“Bilgi Yönetimi, kesikli çevresel değişimle yüz yüze olan şirketlerin organizasyonel adaptasyon, ayakta kalabilme ve rekabete ilişkin kritik süreçlerini hızlandıran ve enformasyon teknolojilerinin veri ve enformasyon işleme kapasiteleri ile insanın yaratıcı kapasitesinin sinerjik kombinasyonunu hedefleyen organizasyonel süreci şekillendiren bir süreçtir.”

“Bilgi Yönetimi; entelektüel sermayeyi etkin ve kar getirecek şekilde oluşturma ve açığa çıkarma işlemidir.”

Gereksinim duyduğunuz bilgiyi nasıl bulacaksınız ? Bilginin kuruluşta bir yerlerde olduğunun bilinmesi pek bir yarar sağlamaz, bilgi ancak ona erişilebildiği zaman değerli bir şirket varlığı haline gelir, erişilebilirlik düzeyi arttıkça bilginin değeri de artar. Büyük şirketlerdeki yöneticiler tekerleği yeni baştan icat etme gereği ile ne kadar sık karşılaşıldığını iyi bilirler, daha önce yaşanmış sorunlara bulunan çözümler şirket içinde paylaşılmadığı için aynı sorunla karşılaşıldığı her seferinde aynı çabaları harcayıp yeni baştan çözüm bulmak gerekmektedir. Chrysler’ın “Mühendislik Bilgi Kitapları”nı oluşturmasını sağlayan itici süreçlerden bir tanesi buydu: şirket otomobil imali hakkında daha önce öğrenmiş olduğu birtakım şeyleri unutmuştur. En uygun bilgi kaynaklarının nerede olduklarının bilinmesini sağlayan bir sistem yoksa çalışanlar da en kolay ulaşabildikleri bilgilerle işlerini yürütürler. En kolay ulaşılabilen bilgi pekala da işe yarayabilir ama bugünün yoğun rekabetin hüküm sürdüğü iş dünyasında bu bilgi yeterince işe yaramayacaktır.

Bilgi başta resmi nitelikte olmayıp sonradan bu niteliği kazanabilecek kendi kendini organize eden iletişim ağları içinde de üretilebilir. Ortak çıkarların bir araya getirdiği bilenler toplulukları genellikle telefonda birbirleriyle konuşur, elektronik posta ve diğer bilgisayarlı grup iletişim hatları ile haberleşir ve uzmanlıklarını paylaşır, sorunlarına birlikte çözüm ararlar. İletişim ağlarında etkili bir işbirliği ortaya çıkaracak ölçüde bilgi paylaşılmaya başlandığında süre giden konuşmalar genellikle şirket içinde yeni bilginin üremesini sağlar. Bu bilgilerin belki belli bir sıra içinde düzene sokulması güçtür ama süreç şirket genelindeki bilgi düzeyine katkıda bulunabilir.

48 3.1.Bilgi Yönetiminin Önemi ve Prensipleri

Bu bölümde bilgi yönetiminin prensipleri, önemli noktaları ve yararları ele alınmaktadır.

3.1.1.Bilgi Yönetimi Prensipleri