• Sonuç bulunamadı

Belediyelerde İç Kontrol İç Denetim İlişkisinin Kurulması ve Örgütsel Yapı

III. BÖLÜM: 5018 SAYILI KAMU MALİ YÖNETİMİ VE KONTROL

3.7. Belediyelerde İç Kontrol İç Denetim İlişkisinin Kurulması ve Örgütsel Yapı

3.7.1.Belediye Mevzuatında İç Denetim

Kamu yönetimindeki değişim, iyileştirme ve modernleştirme Çalışmalarının önemli gelişmelerden biri olan yerel yönetimler ile ilgili mevzuatta 2004’den başlamak üzere bazı değişiklikler yapılmıştır. “Belediye Kanunu”, “Büyükşehir Belediyesi Kanunu”, “İl Özel idaresi Kanunu” ve “Mahalli İdare Birlikleri Kanunu” aynı kurgu içerisinde yenilenen kanunlardır.“İç Denetim Koordinasyon Kurulu” konuya ilişkin aşağıdaki gibi bir karar almıştır (Sayı: B.07.0. BMK.0.06.012.390):

“……….5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununa göre atanan ve doğrudan üst yöneticiye bağlı olarak denetim faaliyetlerinde bulunan iç denetçilerin denetim faaliyetlerine ilişkin her türlü giderlerinin iç denetim birimi kurulup kurulmadığına bakılmaksızın, üst yöneticinin giderlerinin yapıldığı

tertiplerden yapılması gerekmektedir”

(http://www.idkk.gov.tr/Sayfalar/SSS/IcDenetciMaasTertibi.aspx, 20.09.2017). “İç Denetim Koordinasyon Kurulu, iç denetçilerin sicil amirleri konusunda yaşanan tartışmalar sonucu aşağıdaki kararı vermiştir (Sayı: B.07.0.BMK.0.30);

72

“1- İç denetim birimi kurulup kurulmadığına bakılmaksızın idarelerin sicil ve disiplin amirlerini düzenleyen yönetmelikleri ekinde yer alacak cetvellere iç denetçilerin 1. sicil amirinin ve disiplin amirinin idarenin 5018 sayılı Kanunda tanımlanan üst yöneticisi olarak belirlenmesi, söz konusu cetvellerin 2. ve 3. sicil amiri kısmı ile üst disiplin amiri kısımlarının boş bırakılması ve idarelerin sicil ve disiplin amirlerini gösteren diğer düzenlemelerde bu çerçevede gerekli değişiklerin yapılması”, “2- Aynı şekilde iç denetim birimi kurulan idarelerde, iç denetim birimi yöneticilerinin (başkanlarının) sicil ve disiplin amirlerinin de yukarıdaki şekliyle üst yönetici olarak belirlenmesi”, “3- Kurulumuzun uygun görüşü üzerine doğrudan üst yöneticiye bağlı olarak iç denetim birimi kurulmuş olsa bile iç denetim birimi yöneticilerinin (başkanlarının) iç denetçilerin sicil ve disiplin amiri olarak belirlenmemesinin uygun olacağı düşünülmektedir. İdarelerce iç denetçilerin sicil ve disiplin işlemlerine yönelik olarak daha önce yapılan düzenlemelerin bu doğrultuda gözden geçirilerek gerekli düzeltmelerin yapılması ve bundan sonra çıkarılacak yönetmeliklerde bu hususlara riayet edilmesi uygun olacaktır.” Her ne kadar bu değişikliklerin temel çerçevesini belirlemek üzere çıkarılan “Kamu Yönetimi Temel Kanunu”, Anayasa Mahkemesi’nce iptal edilmiş olsa da, yerel yönetim mevzuatlarında öngörülen sistemin önemli oranda “Kamu Yönetimi Temel Kanunu”nun kurgusuna uygundur. 13.07.2005 tarih ve 25874 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan “5393 sayılı Belediye Kanunu”nun belediyenin denetimi konusunda yaptığı değişikliklerden en önemli iki tanesi belediye meclislerinde denetim komisyonlarının kurulması ve iç denetim sisteminin getirilmesidir. Kanun’un 25. maddesine göre “İl ve ilçe belediyeleri ile nüfusu 10.000’in üzerindeki belediyelerde, belediye meclisi, her ocak ayı toplantısında belediyenin bir önceki yıl gelir ve giderleri ile bunlara ilişkin hesap kayıt ve işlemlerinin denetimi için kendi üyeleri arasından gizli oyla ve üye sayısı üçten az beşten çok olmamak üzere bir denetim komisyonu oluşturur. Komisyon, her siyasî parti grubunun ve bağımsız üyelerin meclisteki üye sayısının meclis üye tam sayısına oranlanması suretiyle oluşur.”

“Meclis üyelerinden oluşturulan Denetim Komisyonu, sadece belediye birimlerinden değil bağlı kuruluşlarından da her türlü bilgi ve belgeyi isteyebileceği gibi, çalışmalarında isterse kamu personeli ve diğer uzman kişilerden de

73

yararlanabilir. Denetim Komisyonu kırk beş gün içinde çalışmalarını tamamlayıp raporunu mart ayı sonuna kadar meclis başkanlığına sunmak durumundadır. Denetim komisyonu raporunun önemli sonuçlarından biri de konusu suç teşkil eden hususlarla ilgili olarak meclis başkanlığı tarafından yetkili mercilere suç duyurusunda bulunulmasına imkân tanımasıdır”.

Belediye Kanunu denetimin amacını: “Faaliyet ve işlemlerde hataların önlenmesine yardımcı olmak, çalışanların ve belediye teşkilâtının gelişmesine, yönetim ve kontrol sistemlerinin geçerli, güvenilir ve tutarlı duruma gelmesine rehberlik etmek amacıyla; hizmetlerin süreç ve sonuçlarını mevzuata, önceden belirlenmiş amaç ve hedeflere, performans ölçütlerine ve kalite standartlarına göre tarafsız olarak analiz etmek, karşılaştırmak ve ölçmek; kanıtlara dayalı olarak değerlendirmek, elde edilen sonuçları rapor hâline getirerek ilgililere duyurmak” olarak açıklamıştır.

Belediye Kanunu denetimin kapsamı hususundanet bir tanımlama yapmıştır. Buna göre; belediyelerde “5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu”na göre “iç denetim” ve “dış denetim” yapılacağı ve denetimin iş ve işlemlerin hukuka uygunluğu, mali ve performans denetimini kapsadığı ifade edilmiştir.

İçişleri Bakanlığı’yla belediyeler arasındaki denetim ilişkisini de dikkate alan Kanuna göre; “İçişleri Bakanlığı, belediyenin malî işlemler dışında kalan diğer idarî işlemlerini hukuka uygunluk ve idarenin bütünlüğü açısından denetleyebilmektedir”. Böylelikle mali denetimin İçişleri Bakanlığı’nın görev alanına girmediği konusuna özellikle vurgu yapılmıştır. Belediye Kanunu’nun getirdiği yeniliklerden bir diğeri de; denetim sonuçlarının halka açıklanmasına ve meclisin bilgisine sunulmasına zorunluluk getirmesidir. Belediye Kanunu’nun 55. Maddesinde açıklama zorunluluğu ile ilgili olarak iç ve dış denetim ayırımı yapılmamıştır. Bu nedenle her iki denetimin de “kamuoyuna açıklama” ve “meclisin bilgisine sunma” işlevinin yerine getirilmesi gerekmektedir. Denetim işlevi hususunda Belediye Kanunu’nda hüküm verilmediği hallerde “5018 sayılı Belediye Kanunu, Md.54”. “5393 sayılı Belediye Kanunu, Md.55.,” “Büyükşehir Belediyelerinin İç Denetim Uygulamaları” 178 sayılı “Kamu Mali Yönetim ve

74

Kontrol Kanunu” ile diğer kanunların ilgili hükümlerinin uygulanacağını belirten Belediye Kanunu’nun 58. maddesi de bunu doğrulamaktadır. Çünkü buna göre de denetimle ilgili olarak hüküm bulunan hususlarda öncelikle Belediye Kanunu’na bakılması gerekmektedir. “23.07.2004 tarih ve 25531 sayılı Resmi Gazete”de yayınlanan “5216 Sayılı Büyükşehir Beledisi Kanunu”, denetim konusunda özel bir açıklamaya yer vermemiştir. 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun 28. Maddesinde “Belediye Kanunu ve diğer ilgili Kanunların bu kanuna aykırı olmayan hükümleri ilgisine göre büyükşehir ve ilçe belediyeleri hakkında da uygulanır.” denmektedir. Dolayısıyla Belediye Kanunu’yla getirilen denetim sistemi aynı zamanda büyükşehir belediyeleri için de geçerli olmaktadır.