1.3. Duygusal Zeka
1.3.3. Duygusal Zeka Modellemeleri
1.3.3.3. Bar-On Karma Modeli
Duygusal zeka konusundaki önemli yaklaşımlardan birisi de 1980’li yıllarda Dr.Reuven Bar-On’un bu alandaki çalışmalarıdır. Reuven merak ettiği birçok soruyla karşı karşıya kalmıştır. Niçin bazı insanlar duygusal açıdan kendilerini diğerlerine göre daha sık iyi hissetmektedir? Neden bazıları çok daha başarılı olmaktadır? En önemlisi, bazı kişiler tanrı vergisi yetenekleri veya zekalarına rağmen başarılı olamazken, diğerleri çeşitli yeteneklerden yoksun olmalarına rağmen başarılı olmaktadır (Turanlı, 2007).
1985 yılında Reuven, “Duygusal Alan” olarak adlandırdığı bir zeka bölümünü düşünerek kafasındaki bu soruların yanıtları üzerinde paralellikler
33
keşfetmeye başlamıştır. Bu yeni kavram, IQ “Zeka Alanı” kavramına yakın bir kavram olarak ortaya çıkmıştır. Bu ilginç bir hipotez olmakla birlikte Reuven “Bar- on EQ-i” adlı bir ölçüm geliştirinceye kadar deneyselleşememiştir. Bu ölçüm aracı “Duygusal Alan Keşfi” olarak adlandırılmaktadır. Reuven, duygusal zekanın üst üste fakat tamamen birbirinden farklı beş genel alan olarak belirtilen beceri ve davranış bölümünden oluştuğunu belirtmiştir. Bu davranış ve beceri bölümleri 15 ayrı ölçüte bölünmüştür. Reuven, EQ-i “Duygusal Alan” gelişiminin ilk safhasında dahi, bu becerilerin, geleneksel bilişsel tekniklerden, yaşamdaki sorunları çözme konusunda çok daha etkili olduğunu fark etmiştir. Reuven son beş yıl içerisinde 36 ülkede 42,000 kişi arasında yaptığı çalışmalarla 1997 yılında testinin ilk tanıtımını gerçekleştirmiştir (Stein ve Book, 2003: 12).
Bar-On duygusal zeka modeline göre; duygusal zeka, bireyin kendisini ve diğerlerini anlamasını, kişilerle ilişki kurmasını ve o anda içinde bulunduğu çevreye uyum sağlayıp, o çevreyle başa çıkabi l m esi ni sağlayan yeteneklerden oluşur ve bu sayede kişi çevresel uyum gücünü artırarak başarıyı yakalar (Cherniss ve Goleman, 2001: 30).
Bar-On duygusal zeka modeli; zekanın kişisel, duygusal ve sosyal boyutları gibi bilişsel olmayan zeka faktörlerini de içermektedir. Bu faktörlerin ortak özelliği, kişinin gündelik hayatla başa çıkabilmesi açısından bilişsel zekadan daha etkin olmalarıdır. Bu açıdan Bar-On’un duygusal zeka modeli zihinsel yeteneklerle (kişinin kendinin farkında olması gibi) zihinsel yeteneklerden ayrı olarak kabul edilen bazı özellikleri (kişisel bağımsızlık, kendine saygı ve ruh hali) birleştiren karma bir modeldir (Bar-On, 2006: 15-16). Bar-On temelde zekanın kişisel, duygusal, sosyal ve hayatta kalma boyutlarını içeren, bilişsel olmayan faktörleri üzerinde durmuştur. Bu faktörlerin her biri bireyin gündelik hayatla başa çıkabilmesi açısından bilişsel zekadan daha etkin görülmektedir. Bu anlamda model, duygusal ve sosyal zeka modellerini kapsar ve Kişisel Boyut, Kişilerarası Boyut, Şartlara ve Çevreye Uyum Boyutu, Stres Yönetimi Boyutu ve Genel Ruh Hali Boyutu olmak üzere başlıca beş ana boyuttan oluşur. Aşağıda bu beş boyuta ilişkin beceriler sunulmuştur (Bar-On, 2006):
• Kişisel Boyut: Kişinin kendini bilme ve kontrol etme yeteneğini
34
yani hisleri ile duygularının kendi düşünce ve tutumlarına nasıl etki ettiğini bilmesi, kendini ifade edebilmesi, düşünce ve davranışlarında bağımsız olabilmesi ve sahip olduğu potansiyeli hayata geçirebilme becerileri bu boyutu oluşturmaktadır.
• Kişilerarası Boyut: Üç bölümden oluşur. Bunlar empati (karşıdaki
kişinin olaylar sırasında nasıl düşündüğünü ve ne hissettiğini anlayabilme, kendini başka birinin yerine koyabilme becerisi), sosyal sorumluluk (sosyal ortamda katılımcı ve paylaşımcı bir tutum sergilemek) ve sosyal ilişkilerdir (İlişki kurma ve sürdürme başarısı). Bu alan ilişki kurma becerilerinin başkalarıyla ne derece uyum içinde olabileceğini göstermektedir (Stein ve Book, 2003: 37).
• Şartlara ve Çevreye Uyum Boyutu: Uyumluluk boyutu, problem
çözme, gerçeklik ölçüsü ve esneklik alt boyutlarından oluşmaktadır. Uyumluluk skoru, bireyin çevresindeki taleplerle uygun şekilde baş edebilmesi ve problemli durumlarla ilgili olmasında ne kadar başarılı olacağını ortaya çıkartır. Şartlara ve çevreye uyum yeteneği yüksek kişiler, problemli durumları anlamada ve uygun çözümlere ulaşmakta, genellikle esnek, yenilikçi, gerçekçi ve etkindirler. Bu kişiler, günlük yaşamlarında karşılarına çıkan güçlüklerle ilgili olarak genellikle uygun çözümler üretebilirler dolayısıyla kendilerine güvenleri tamdır. Bu uyumluluk sadece özel yaşamlarında değil iş yaşamlarında da geçerlidir. Bu kişiler örgütlerde daha çok, araştırma geliştirme de başarılı olurlar(Ergin, 2008: 26).
• Stres Yönetimi Boyutu: Stresle başa çıkma boyutu, stres toleransı ve
dürtü kontrolü boyutlarından oluşmaktadır. Bu boyuttan yüksek skor almış kişiler, umutsuzluğa kapılmadan veya kontrollerini kaybetmeden stresle baş edebilirler, motivasyonlarını kaybetmezler. Bu kişiler genellikle soğuk kanlı, nadiren fevridirler ayrıca, baskı altında dahi iyi çalışırlar. Stres yönetim becerisi yüksek olan kişiler, stresli, endişe doğurabilecek ve kritik işlerde çalışabilirler. Bu yetenek, polisler, itfaiyeciler, acil servis çalışanları, örgütlerde ise özellikle yöneticiler için çok önemlidir (Ergin, 2008: 27).
• Genel Ruh Hali Boyutu: Kişinin hayata genel bakışını ve
algılamasını içermektedir. İki ölçütü bulunmaktadır. İyimserlik (olumlu bir ruh hali içinde olmak ve bu durumu korumak) ve mutluluk (yaşamdan tatmin olmak ve kendini, başkalarını olduğu gibi kabul etmek, yaşam aktivitelerinin tadını çıkarmak) (Stein ve Book, 2003: 38).
35
Tablo- 3: Bar-On Duygusal Zeka Modeli
KİŞİSEL EQ KİŞİSEL FARKINDALIK VE KİŞİSEL
YETENEKLER
Öz saygı Kendini doğru bir şekilde anlamak, idrak etmek ve
kabul etmek
Duygusal Öz Farkındalık Kendi duygularını anlamak ve duygularının farkında
olmak
Girişkenlik Etkili ve yapıcı bir şekilde kendisinin ve başkalarının
duygularını ifade etmek
Bağımsızlık Kendine güvenmek, duygusal anlamda bağımsız olmak
Kendini Gerçekleştirme Kendi potansiyelini gerçekleştirmek ve hedeflerine
ulaşmak için çaba göstermek
KİŞİLERARASIEQ SOSYAL FARKINDALIK VE KİŞİLERARASI
İLİŞKİLER
Empati Başkalarının nasıl hissettiğini anlamak ve farkında
olmak
Sosyal Sorumluluk Kendini sosyal grup ile kaynaştırmak ve kişilerle
işbirliği içinde yapıcı davranmak
Kişilerarası İlişkiler Diğer kişiler ile tatmin edici, müşterek ilişkiler
kurmak ve iyi geçinmek
STRES YÖNETİMİ EQ DUYGUSAL YÖNETİM VE DÜZEN
Strese dayanıklılık Duyguları etkili ve toleranslı bir şekilde yönetmek
Dürtü (Tepki) kontrolü Dürtüleri etkili ve yapıcı bir şekilde düzenleyip
davranmak ŞARTLARA VE ÇEVREYE
UYUM EQ
DEĞİŞİM YÖNETİMİ
Gerçeklik Dış dünyadaki gerçeklerle ilgili düşünce ve hisleri
nesnel bir şekilde algılamak
Esneklik Yeni bir durumla karşılaşıldığında duygu ve
düşünceleri ayarlamak ve yeni duruma uyum sağlamak
Problem çözme Etkili bir şekilde kişisel ve kişilerarası problemleri
çözmek
GENEL RUH HALİ EQ KİŞİSEL MOTİVASYON
İyimserlik Hayatın daha güzel yönlerini görebilmek ve pozitif
36
Mutluluk Genel yaşamla, diğer kişilerle ve kendi ile ilgili mutlu
hissetmek Kaynak: Yılmaz, 2007: 43