• Sonuç bulunamadı

Büro Yönetimi Eğitimi Mezunlarının İstihdamında Yaşanan Sorunlara Dair

Büro Yönetimi Eğitimi mezunları, Büro Yönetimi Eğitimi alanında lisans ve yüksek lisans düzeylerinde sadece Gazi Üniversitesi’nde eğitim verildiğinden uzun yıllar istihdam sorunu yaşamamıştır. 1956 yılında “Sekreterlik Öğretmeni Yetiştirme Merkezi” olarak temelleri atılan şu an Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi Büro Yönetimi Öğretmenliği lisans programının mezunları 2006 yılına kadar ciddi bir istihdam sorunu yaşamamıştır. 2006 yılında Büro Yönetimi Öğretmenliği bölümünün misyonu ilk defa işlemez hale gelmiş ve MEB tarafından Büro Yönetimi ve Sekreterlik Grubu Öğretmenliğine hiçbir mezun atanmamıştır. Oysaki 2006 yılında Büro Yönetimi Öğretmenliği bölümü 79 öğrencisini mezun etmiştir. (bk. Tablo 15). 2000 yılı ve öncesinde MEB tarafından TTEF’e daha fazla ticaret meslek dersleri öğretmeni yetiştirmesi konusunda ve YÖK’e de mevcut ticaret meslek dersleri öğretmeni sayısının tüm ticaret ve turizm meslek eğitimi veren ortaöğretim kurumlarının ihtiyacını karşılayamaması nedeniyle yeni fakülteler açılması yönünde yoğun taleplerde bulunulmaktaydı. Ortaöğretim düzeyinde verilmekte olan mesleki ve teknik eğitimde görev alacak meslek dersleri öğretmenliği branşlarından bir çoğunun 2000 yılında düştüğü öğretmen olarak istihdam edilememe sıkıntısına, alanında tek bölüm olmasına rağmen Büro Yönetimi Öğretmenliği bölümü 2006 yılında düşmüştür. 2000 yılında mevcut Büro Yönetimi Öğretmenliği mezunlarının MEB’in Sekreterlik grubu öğretmeni talebini karşılayamadığı bilinmektedir. 2000 yılında, MEB’e bağlı okullarda öğretmen olmak isteyenler için ilk defa uygulanan Devlet Memurluğu Sınavında başarılı sayılma puanı olan 70’in altında puan alan Büro Yönetimi Öğretmenliği mezunları öğretmen olarak atanabilmiştir. 6 yıl gibi kısa sürede büro yönetimi ve sekreterlik grubu öğretmenliği talep ve atamalarındaki büyük azalışın nedeni dikkate değer bir gelişmedir. İş dünyasında; tıptan hukuka, ticaretten yönetime kadar çok geniş bir istihdam alanı bulunan sekreterlik mesleğini yürütecek personelin yetiştirilmesinde rol alacak öğretmenlerin atanma oranında normal olan düşüş değil artıştır. MEB, en son 2009 yılında kadrolu ve sözleşmeli olmak üzere toplam 13 Büro Yönetimi ve Sekreterlik grubu öğretmeni atamıştır. 2009 yılında Sekreterlik grubu

öğretmenliğine kaynaklık eden tek bölüm olan Büro Yönetimi Öğretmenliği bölümünden 92 öğrenci mezun olmuştur. 2009 yılında ataması yapılanların mezun olanlara oranı %13’tür.

Bu araştırma ile görülmüştür ki; 2006 yılına kadar sekreterlik grubu öğretmenliği atamalarında çok ciddi sıkıntı yaşanmamasının sebebi MEB’in norm kadro uygulamasıdır. MEB uygulamalarında halen ticaret ve turizm öğretimi yapan kurumlarda okutulan muhasebe, sekreterlik, turizm, dış ticaret vb. programlar; TTEF mezunu öğretmenlerin ister sekreterlik grubu öğretmeni olsun isterse de muhasebe grubu öğretmeni branş ayırımı farketmeksizin maaş karşılığı girebilecekleri dersleri içermektedir. Bu araştırmada yapılan istatistik çalışması sonucuna göre 2009-2010 eğitim öğretim yılı itibariyle Türkiye’de ticaret ve turizm eğitimi veren kurum sayısı 912’dir (bk. Tablo 6). Bu kurumların 188’inde Büro Yönetimi Sekreterlik alanı, 621’inde Muhasebe-Finansman alanı ve 317’sinde son yıllarda sayıları dikkat çekici bir şekilde artan Bilişim Teknolojileri alanı bulunmaktadır. Tüm ticaret turizm eğitimi veren kurumlarda muhasebe alanının oranı %68 iken büro yönetimi ve sekreterlik alanının oranı %20’dir. Son yıllarda bünyesinde büro yönetimi ve sekreterlik alanı bulunan okul sayısı artmasına rağmen muhasebe alanı sayısı ile büro yönetimi ve sekreterlik alanı sayısı arasındaki fark kapanmamıştır. 2000 ve öncesi yıllarda fark daha fazla iken mevcut muhasebe öğretmenliği mezunlarının sayısı toplam ihtiyacı karşılamaktan çok uzak olduğu için TTEF’in büro yönetimi öğretmenliği mezunları ve turizm öğretmenliği mezunları MEB tarafından atanmış ve ticaret-turizm okullarında çoğunlukla okutulmakta olan muhasebe programlarının derslerine girebilmişlerdir. Ancak ilerleyen yıllarda muhasebe programlarında derse girecek muhasebe öğretmeni sayısının çoğalması ticaret-turizm okullarında muhasebe programına göre çok daha az programı olan büro yönetimi ve sekreterlik öğretmeni ihtiyacını azaltmış ve 2006 yılında hiç atamaları yapılmamıştır. Kısaca ifade etmek gerekirse muhasebe öğretmeni arzı muhasebe öğretmenine olan talebi karşılayabilecek duruma gelince büro yönetimi ve sekreterlik grubu öğretmenine ihtiyaç kalmamıştır. Ticaret-turizm eğitimi veren okullarda sektörel anlamda ihtiyaç olmasına rağmen yeterince sekreterlik programlarının açılmamış olması büro yönetimi öğretmenliği mezunlarının MEB tarafından atanma oranını düşürmüştür.

2006 yılında MEB tarafından ilginç bir uygulama gerçekleştirilmiştir. İlköğretim 2. kademesinde okutulmakta olan Teknoloji ve Tasarım dersi için Teknoloji ve Tasarım

Öğretmeni ihtiyacını azaltmak üzere mevcut Büro Yönetimi ve Sekreterlik Grubu öğretmenlerine Teknoloji ve Tasarım Öğretmenliği branşına geçiş hakkı tanınmıştır. Bu uygulama 2007 yılında devam etmiş, 2008 yılına gelindiğinde ise meslek dersi öğretmenlerinin alan-branş değişiklikleri MEGEP kapsamında gerçekleştirilmeye başlanmıştır. Büro Yönetimi ve Sekreterlik Grubu öğretmenlerinin MEGEP kapsamında geçiş yapabilecekleri alan olarak ise sadece Pazarlama ve Perakende belirlenmiştir. İlköğretim 2. kademede okutulan ve öğrencilerin hayal güçlerinin geliştirilmesi, karşılaştıkları güçlükler karşısında çözüm üretebilme yeteneklerinin gelişmesi, bağımsız olarak düşünebilme alışkanlığı kazanabilmeleri ve gelecekle ilgili kurgular yapabilmesi gibi amaçları olan Teknoloji ve Tasarım dersindeki öğretmen ihtiyacını karşılamak üzere norm sıkıntısı yaşanan çok çeşitli branşlardan öğretmen tedariki yapılmıştır. Oysaki Büro Yönetimi ve Sekreterlik Grubu öğretmenlerinin Muhasebe-Finansman alanına kaydırılmaları daha verimli bir değişiklik olurdu. Çünkü uygulamada da bu iki alan öğretmenleri TTEF’de birbirini ikame edebilecek yakınlıkta eğitim müfredatını okumuşlardır. MEB’in mevcut Sekreterlik Grubu öğretmenlerini önce Teknoloji ve Tasarım alanına sonra da Pazarlama ve Perakende alanına yöneltmesi, modernize edilerek geliştirilmesi gereken Sekreterlik alanının kademeli olarak tasfiye edilmesi anlamını taşımaktadır. Çünkü mevcut öğretmenlerin farklı alanlara yöneltilmeye başlandığı yıl olan 2006’da MEB tarafından Sekreterlik Grubu Öğretmeni ataması gerçekleştirilmemiştir.

Mesleki ve teknik eğitim veren kurumlar; Milli Eğitim Bakanlığının Ticaret ve Turizm Öğretim Genel Müdürlüğüne, Kız Teknik Öğretimi Genel Müdürlüğüne ve Erkek Teknik Öğretim Genel Müdürlüğüne bağlı olarak faaliyette bulunmaktadır. 2009- 2010 eğitim öğretim yılı itibariyle KTÖGM’ye bağlı 45 kurumda, ETÖGM’ne bağlı 4 kurumda ve TTÖGM’ye bağlı 188 kurumda olmak üzere toplam 237 kurumda büro yönetimi ve sekreterlik alanı bulunmaktadır.

Tablo 24: Türkiye’de Mesleki ve Teknik Eğitim Veren Ortaöğretim Kurumlarının Bağlı Oldukları Birimlere Göre Sayısı

Okulun Bağlı Olduğu Birim Okul Sayısı

Kız Teknik Öğretimi Genel Müdürlüğü 984

Erkek Teknik Öğretimi Genel Müdürlüğü 2073

Ticaret ve Turizm Öğretimi Genel Müdürlüğü 912

Din Öğretimi Genel Müdürlüğü 465

Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü 96

Sağlık İşleri Daire Başkanlığı 281

Diğer 13

Toplam 4824

Kaynak: Milli Eğitim İstatistikleri Örgün Eğitim 2009-2010, 2010

Türkiye’de Milli Eğitim Bakanlığının çeşitli birimlerine bağlı olarak 4824 adet mesleki ve teknik okul hizmet vermektedir. Bünyesinde büro yönetimi ve sekreterlik alanı bulunan okul sayısının toplam mesleki ve teknik eğitim kurumuna oranı %4’ tür. Bu oran MEB’in 823 kurumunda bulunan muhasebe-finansman alanı için %17 ‘dir.(bk. Tablo 9 ve Tablo 10). Bilişim Teknolojileri alanı bulunan okul sayısının toplam mesleki ve teknik okul sayısına oranı %49’dur. Bu oranlar dikkate alındığında mevcut durumun iyi bir sektörel analiz sonucu oluşmadığını göstermektedir. Daha çok moda denilebilecek bir kararla yöneticiler iki mesleki okuldan birine Bilişim Teknolojileri alanı açmışlardır. Şu anda bile hissedilen Bilişim Teknolojileri bölümü mezunu istihdam sorunu ilerleyen yıllarda katlanarak yaşanacaktır. Muhasebe alanı mezunlarının büyük bir çoğunluğu, alanında istihdam sorunu yaşamaktadır. Çünkü muhasebe alanından ortaöğretim ve yükseköğretim düzeyinde mezun çok sayıda kişi bulunmaktadır.

ETÖGM’ye bağlı mesleki ve teknik eğitim kurumlarında yeterince açılmış bulunan bilişim teknolojileri alanının son yıllarda TTÖGM’ye bağlı okullarda da açılması bir taraftan bilişim teknolojileri alanı mezunlarının geleceğine olumsuz etki yaparken diğer yandan ticaret ve turizm alanında büro yönetimi ve sekreterlik gibi öncelikli açılması gereken, niteliğinin geliştirilmesi gereken alanların açılmasına imkan tanımayarak iş dünyasına da zarar vermektedir. Büro Yönetimi Öğretmenliği

mezunlarının MEB’e bağlı okullarda öğretmen olarak atanmalarını engelleyen unsurlardan biri de yukarıda ifade edildiği gibi sektör ve ihtiyaç analizi yapılmadan bazı bölümlerin açılmasıdır. Halbuki, Türkiye’nin doğusundan batısına bir çok ilinde ihtiyaç olduğu halde 23 ilde ticaret meslek lisesi bulunduğu halde büro yönetimi ve sekreterlik alanı bulunmamaktadır.

Özellikle geçmiş yıllarda MEB ile YÖK arasındaki eşgüdüm eksikliği mesleki ve teknik eğitime büyük zarar vermiştir. Birçok yöremizde, ön lisans seviyesinde bulunan büro yönetimi ve sekreterlik programı ortaöğretim seviyesinde bulunmamaktadır. Oysaki; meslek yüksekokullarına nitelikli temeli sağlam öğrenci gönderilmesi açısından aynı yerde ortaöğretim seviyesinde de Büro Yönetimi ve Sekreterlik alanı bulunması yerinde olacaktır. MEB tarafından yürütülmekte olan MEGEP (Mesleki Eğitimin Geliştirilmesi Projesi) ve YÖK tarafından yürütülmekte olan İKMEP ( İnsan Kaynaklarının Mesleki Eğitim Yoluyla Geliştirilmesi Projesi) MEB ve YÖK yönetici, akademisyen ve öğretmenlerinin işbirliği ile gerçekleştirilmektedir. Her iki projenin kuramsal boyutunun iyi nitelendirilmesine rağmen uygulama boyutunda birtakım sıkıntılar devam etmektedir. Bu projelerin önlerindeki en büyük engel sektör ihtiyaç analizlerine göre mesleki alan açılamamasıdır.

Türkiye’de mesleki ve teknik öğretmenlerin alanlarında istihdam edilmeleri ile ilgili önceki yıllarda bazı bilimsel çalışmalar yapılmıştır. Şahin ve Fındık tarafından 2008 yılında yayınlanan çalışmada mesleki ve teknik öğretmenlerin MEB tarafından öğretmen olarak atanmalarına dair sorunlara değinilmiştir. Bu çalışmada Gazi Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi’nden 1998-2003 yılları arasında mezun olan öğrencilerin sadece %32’sinin teknik öğretmen olarak istihdam edildiği belirtilmektedir. Bugün ise Teknik Eğitim Fakülteleri için bu rakam ortalama %5’tir (Eşme, 2007).

Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi mezunlarının, ciddi bir şekilde 5 yıl önce yaşamaya başladığı öğretmen olarak istihdam edilememe sorunu Teknik Eğitim Fakültesi mezunlarınca daha önce yaşanmaya başlanmıştır. Her yıl mesleki ve teknik eğitim fakültelerinden mezun olan binlerce öğretmen adayı, yanlış eğitim politikaları yüzünden büyük istihdam problemi yaşamaktadırlar. İş piyasasına yönelen mezunlar iş piyasası ile uyum sorunu yaşamakta, temelde öğretmen olarak yetiştirildikleri için, gerekli niteliklere sahip olmadıklarından ya iş bulamamakta, ya da mesleğiyle ilgisiz alanlarda, düşük ücret ve statülerde çalışmak zorunda kalmaktadırlar. Mesleki ve teknik

eğitim fakültesi mezunlarının MEB’de öğretmen olarak atanmalarında sorun yaşanmadığı yıllarda hiç gündeme getirilmeyen mesleki ve teknik öğretmenleri yeterliliği konusu, öğretmen olamayan mezunların iş piyasasına yönelip de sektörün ihtiyacını karşılayabilecek nitelikte olmadıklarının anlaşılması ile gündeme gelmiştir. Ortaöğretim ve yükseköğretim düzeyinde mesleki ve teknik eğitimden mezun olanların iş piyasası tarafından kabul görmemesi ülkemizde mesleki ve teknik eğitimin yeniden yapılandırılması çalışmalarını zorunlu kılmaktadır. Daha öncede ifade edildiği gibi bu anlamda AB’ye uyum süreci çerçevesinde Türkiye’de meslek standartlarının belirlenmesi üzerine Mesleki Yeterlilik Kurumu oluşturulmuş, MEGEP ve İKMEP projeleri hayata geçirilmiştir. Bu projeler henüz devam etmektedir.

MEB Eğitimi Araştırma Geliştirme Dairesi Başkanlığınca 2006 yılında MEB Erkek Teknik Öğretim Genel Müdürlüğü, Kız Teknik Öğretim Genel Müdürlüğü ile Ticaret ve Turizm Öğretimi Genel Müdürlüğüne bağlı meslek liselerinde istihdam özelliğini yitirmiş bölümlerin tespiti amacıyla bir araştırma yapılmıştır. Bu araştırma sonucuna göre; grafik, tesviye, dokuma, kimya, yapı, bankacılık ve döküm gibi bölümlerin faaliyette bulundukları yörede istihdam alanının kaybolduğu belirtilmektedir. Bu tür araştırmalar, yerel boyutta 5 yılda bir güncellendiği takdirde her yörede ihtiyacı kaybolan ve artan mesleki programlar belirlenebilmesi açısından önemlidir. 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 01.01.2005 tarihinde yürürlüğe girmesiyle kamuda stratejik plânlama ve stratejik yönetim dönemi başlamıştır. Tüm kamu kurum ve kuruluşları; orta ve uzun vadeli amaçlarını, temel ilke ve politikalarını, hedef ve önceliklerini, performans ölçütlerini, bunlara ulaşmak için izlenecek yöntemler ile kaynak dağılımlarını içeren plân diye tanımlanan stratejik plânlarını hazırlayıp 5 yılda bir revize etmek durumundadırlar. Stratejik plân ile kurumlar; misyon, vizyon ve 5 yıllık gelişim hedeflerini kamuyla paylaşmakta, iç ve dış paydaşlarından belirli aralıklarla aldığı görüş ve eleştiriler doğrultusunda yenilenme gereksinimleri karşılanmaktadır. Tüm kamuda olduğu gibi MEB’e bağlı kurumlarda da stratejik yönetim süreci işlemektedir. Bundan böyle stratejik plânlarla yukarıda örneği verilen EARGED tarafından yapılan özdeğerlendirme çalışmaları tüm kurumlarca 5 yılda bir yapılacaktır. Böylece bir kurum kamunun ihtiyaçlarına ne kadar cevap verebilen bir kurum olduğunu görme imkanına sahip olacak, fiziki ve beşeri kaynakların verimli kullanılması sağlanacaktır.

Türkiye’de ihtiyaçlar göz önüne alınmadan yapılan uygulamalar fiziki ve beşeri kaynaklarımızın israf edilmesine veya âtıl bırakılmasına neden olmuştur. Bunun en somut örneği bu çalışmanın konusu olan Büro Yönetimi Öğretmenliği mezunlarınca yaşanmaktadır. Mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarında sekreterlik öğretmeni olmak üzere yetiştirileceklerini düşünerek seçim yapıp geldikleri fakültelerinden mezun olunca MEB’in kendilerini böyle bir misyonla istihdam etmeyi düşünmediğini ve kadro açmadığını gördüklerinde hayal kırıklığına uğratılan insanlar, isrâf edilmiş beşeri kaynaklarımız arasına girmektedir.

BEŞİNCİ BÖLÜM SONUÇ VE ÖNERİLER

Günümüzde yaşanan hızlı gelişmeler, özellikle bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan büyük değişimler iş dünyasını dinamik olmaya, değişen şartlar için önlemlerini almaya sevk etmektedir. İş dünyası bilgi çağının gelişmelerini herkesimden daha hızlı takip etmek zorundadır. Kamu ve özel sektör kurum ve kuruluşları da değişim sürecini yakından takip etmektedir.

Kamu veya özel sektör kurumları yaşanmakta olan yenileşme hareketlerinin kendilerine olumlu yönde sonuçlar sağlaması için artık insan kaynaklarına yatırım yapmaktadır. Faaliyet alanı ne olursa olsun tüm kurumlar kaliteli personele ihtiyaç duymaktadır. Tüm kurumlar özellikle yöneticilerinin ve yönetici asistanlarının başka bir ifade ile sekreterlerinin kaliteli ve çağın gereklerine uygun eğitim sahibi kişiler olmasını istemektedirler. Başarılı yöneticilerin arkasındaki en büyük destekçileri sekreterleridir. Bu nedenle sekreter eğitimi önem kazanmaktadır.

Ülkemizde ise yönetici asistanı, yönetici sekreter ve sekreter gibi unvanlarla anılan meslekleri icra edecek kişileri eğitmek üzere lisans düzeyinde Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi bünyesinde faaliyet gösteren ve alanında ülkemizin tek bölümü olan Büro Yönetimi Eğitimi bölümü bulunmaktadır. Günümüz değişim ve yenileşme hareketleri de göz önünde alındığında bu bölümün ne kadar önemli bir misyonla yüklü olduğu görülmektedir. Ancak son yıllarda Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Büro Yönetimi Eğitimi mezunlarının Büro Yönetimi ve Sekreterlik Grubu öğretmeni olarak atanmalarında ciddi bir azalma dikkati çekmektedir. Bu durum, mezunları işsizlik sorunu ile karşı karşıya getirmekte ve bölümü tercih eden nitelikli öğrenci sayısının azalmasına neden olmaktadır. Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesinin misyonu bu yaklaşımla sona ermektedir.

Türkiye’de alanında tek bölüm olan Büro Yönetimi Öğretmenliği bölümü, bağlı olduğu Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesinin Millî Eğitim Bakanlığının 28/09/2009 tarihli ve 25377 sayılı yazısı üzerine, 28/3/1983 tarihli ve 2809 sayılı Kanunun ek 30 uncu maddesine göre, Bakanlar Kurulu’nca 02/11/2009 tarihinde kapatılması üzerine misyonunu tamamlamıştır. 2010-2011 eğitim öğretim yılından itibaren Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi’nin öğrenci almaması

kararlaştırılmıştır.Yüksek Öğretim Kurulu’nun son yaptığı bu düzenlemelerle kapatılan Ticaret ve Turizm Eğitim Fakülteleri yerine Turizm Fakülteleri açılmasına karar verilmiştir.. Milli Eğitim Bakanlığı da son yaptığı atamalarda Büro Yönetimi Öğretmenliği mezunlarını atamamaktadır. Bu çalışmada Büro Yönetimi ve Sekreterlik Grubu Öğretmeni atama istatistikleri yer almaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Büro Yönetimi ve Sekreterlik grubu öğretmeni olarak atanmış olanlar ise alan değişikliği ile Pazarlama ve Perakendecilik, Teknoloji ve Tasarım gibi farklı branşlara yönlendirilmektedir. Günümüz artan rekabet ortamında her türlü kurumlardaki yöneticilerin büyük yardımcıları olan sekreterleri daha nitelikli nasıl eğitmek mümkündür sorusuna cevap aranması gerekirken Büro Yönetimi Eğitimi bölümünün misyonu sona erdirilmek üzeredir. Tüm bu düşüncelerle bu çalışma ortaya çıkarılmıştır.

Türkiye’de Büro Yönetimi ve Sekreterlik Grubu Öğretmenliği Mezunlarının İstihdamı isimli bu çalışma ile dikkat çekilmek istenen konu: Son on yılda MEB tarafından yapılan öğretmen atamalarında; istihdam alanı geniş ve iş piyasası tarafından nitelikli olanlarının çokça arandığı bir meslek olan sekreterliği icra edecek kişileri mesleki ve teknik ortaöğretim düzeyinde yetiştirmek üzere eğitim almış Büro Yönetimi Eğitimi mezunlarının atanmasındaki azalmadır.

Bakanlar Kurulunun 02.11.2009’daki mesleki ve teknik eğitim fakültelerini kapatma kararının ardından ortaöğretim düzeyindeki mesleki ve teknik okulların öğretmen ihtiyacının karşılanması için yeni düzenlemeler ve yaklaşımlar gerekmektedir. 2008 yılında Gazi Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi tarafından “Teknik Eğitim Fakültelerinin Yeniden Yapılandırılması” adlı raporun sonuç bölümündeki 3. maddede MEB’in ihtiyacı olan meslek lisesi öğretmenleri, Teknik Eğitim Fakültelerinin kapatılmasından sonra açılacak olan Teknoloji Fakülteleri mezunlarından isteyenlere verilecek pedagoji eğitimi ile karşılanması yönünde öneri bulunmaktadır (http://www.obitet.gazi.edu.tr, 01.08.2010). YÖK’ün hazırladığı tasarıda da mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarının öğretmen ihtiyacının, mesleki alanla ilgili lisans programından mezun olanlardan pedagojik formasyonu tamamlamış olanlarca karşılanması plânlanmaktadır.

Yükseköğretimin yeniden yapılandırılmasıyla Teknik Eğitim Fakültelerinin yerini Teknoloji Fakülteleri almıştır. Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültelerinin kapatılmasından sonra oluşan boşluk için ise Turizm Fakülteleri kurulmuştur. Turizm

Fakülteleri mevcut programları ile turizm ağırlıklı bir yapıdadır. Yani Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültelerinin Ticaret eğitimi kısmını oluşturan muhasebe-finansman ve sekreterlik bölümlerinin yeni düzende nasıl ikame edileceğine dair henüz net düzenlemeler mevcut değildir. Teknik Eğitim Fakültelerinin yeniden yapılanma modelinde olduğu gibi zaten uygulamada geniş yer bulmuş olan iktisat, işletme, kamu yönetimi ve çalışma ekonomisi gibi iktisadi-ticari bilimlere yakın lisans programlarından mezun olanlardan pedagojik eğitim almak isteyenlerle orta derecedeki ticaret liselerinin meslek dersi öğretmeni ihtiyacı karşılanabilir. YÖK, bu uygulama ile mesleki ve teknik eğitim fakültelerinden mezun olanların yaşadığı istihdam sorununu çözmeye çalışmıştır. Bundan sonra Teknoloji, Turizm ve İktisat fakültelerini tercih edecek öğrenciler, bu fakültelerin öncelikli amacının iş dünyasına nitelikli üst düzey meslek ve teknik eleman yetiştirmek olduğunu bilerek geleceklerdir.

Yapılan araştırma sonuçlarına göre; ülkemizde büro yönetimi ve sekreterlik hizmetleri insanların topluluk halinde yaşadığı her yerleşim biriminde ihtiyaç duyulan önemli bir hizmettir. Ancak büro yönetimi ve sekreterlik hizmetlerinde ihtiyaç duyulan kişiler büro yönetimi ve sekreterlik eğitimi almış kişiler değildir. Kurumların çalışmalarından yüksek verimlilik sağlayabilmeleri için sekreterlik hizmetlerinde sekreterlik eğitimi almış kişileri istihdam etmeleri yararlı olacaktır.

YÖK’ün TEF ve TTEF’leri kapatma kararından önceki yıllarda Gazi Üniversitesi TTEF’e bağlı Büro Yönetimi Öğretmenliği müfredat programında önemli değişiklikler yapılmıştır. Büro Yönetimi Öğretmenliği bölümünün 2000 yılında okutulan programında yer alan Stenografi ve Daktilografi gibi yeni teknolojik gelişmeler sonucu anlamını yitirmiş dersler kaldırılmış yerlerine günümüzün ihtiyaçlarına cevap verebilecek çeşitli bilgi ve iletişim teknolojilerine dayalı dersler konulmuştur. Büro Yönetimi Öğretmenliği müfredat programına, günümüz kaliteli büro yöneticilerinin ve yönetici asistanlarının sahip olması gereken nitelik ve donanımları onlara kazandırabilecek dersler eklenmiştir. Program mevcut haliyle hem iş dünyasına hem de eğitim sektörüne tam anlamıyla yetebilir duruma gelmişken YÖK’ün ilgili kararı ile kapatılmıştır. Bu programın kapatılması yerine,Turizm Fakültesi örneğinde olduğu gibi bölüm adının değiştirilmesi suretiyle yaşatılması çok daha verimli olacağı düşünülmektedir.

Ülkemizde tıp, hukuk, yönetici ve ticaret sekreterliği gibi hizmetlerde alan dışı eğitim almış kişiler çalıştırılmaktadır. Sektör temsilcileri iş yerlerinde çalıştıracak

Benzer Belgeler