• Sonuç bulunamadı

AVRUPA TOPLULUĞU ÜLKELERİNDEKİ MUHASEBE EĞİTİMİ İLE

Ülkemiz, Avrupa topluluğu’na aday olan bir ülkedir. Uyum sürecinde, bazı taahhütler altına girmektedir. Henüz ekonomik uyumun sağlanması ön plandadır. Ancak ilerleyen aşamalarda, muhasebe eğitiminde de uyumun sağlanması gerekecektir. Bu nedenle, Avrupa Topluluğu ülkelerindeki muhasebe eğitimi ile ülkemiz eğitimi arasında da bir uyumun gözetilmesi gereklidir.

Ülkemizdeki Muhasebe Eğitimi, Temelde Ticaret Liselerinde ve Üniversitelerin işletme bölümlerinde verilmektedir.

Eğitim programlarının değerlendirilmesi:

Üniversitelerimizin işletme bölümlerinde üç farklı program uygulanmaktadır. Bu programlar Sabit Programlar, Uzlanım alanlı programlar ve seçimlik derslerin yer aldığı programlardır.

- Sabit Bir Programın Uygulandığı Bölümler:

47 Serpil Bostancı, a.g. internet sitesi.

Bu tip program Sadece Hacettepe Üniversitesinde uygulanmaktadır. Programda, işletme alanındaki, tüm dersler, bir plaket şeklinde verilmektedir. İşletme alanındaki her ders verilmek istendiği için muhasebe dersleri diğer programlara göre daha az olmaktadır.

- Uzlanım Alanlarının Yer Aldığı Programların Uygulandığı Bölümler:

Bu tip program, Gazi Üniversitesi ve Marmara Üniversitesinde uygulanmaktadır.

Bu üniversitelerin, işletme bölümlerinde öğrenciler ilgi alanlarına göre, muhasebe ve işletme alanlarında uzmanlaşabilmektedirler. Uzmanlaşma, Gazi Üniversitesinde, Üçüncü, Marmara Üniversitesinde ise dördüncü sınıftan itibaren olmaktadır. Her iki Üniversitenin ortak yanı, devlet üniversiteleri olmaları ve muhasebe öğretim üyelerinin sayısının yüksek olmasıdır.

- Seçimlik Derslerin Yer aldığı Programların Uygulandığı Bölümler: Bu tip program, yukarıdaki üniversitelerin hariç, incelen tüm üniversitelerde uygulanmaktadır.

Her programda, çoğunlukla, finansal muhasebe, yönetim muhasebesi, maliyet ve finansal analiz dersleri yer almaktadır. Muhasebe derslerinin en yoğun yer aldığı programlar, uzlanım alanı uygulamasının olduğu ders programlarıdır. Bu programlarda, ortaklıklar muhasebesi, denetim, banka muhasebesi, sigorta muhasebesi, bilgisayarlı muhasebe, muhasebe sistemi kurma, dış ticaret ve muhasebesi, kooperatif işlemleri ve muhasebesi, ileri muhasebe, muhasebe teorisi gibi dersler yer almaktadır.

Seçimlik derslerin yer aldığı programlarda ise, seçimlik olarak sunulan muhasebe derslerinin, sayısı ve niteliği oldukça farklılaşmaktadır. Hatta bazı programlarda, seçmeli dersler arasında muhasebe dersleri yok denecek kadar azdır. Bu programlarda, muhasebe derslerinin sayısı, uzlanım alanı uygulamasının yer aldığı üniversitelerin oldukça altındadır. Bu programlarda, genellikle, ortaklıklar muhasebesi, denetim ve ileri muhasebe gibi birkaç ders seçmeli olarak sunulmaktadır.

Muhasebe öğretim üyesinin yoğun olduğu üniversitelerde, muhasebe derslerinin daha ağırlıklı olduğu görülmektedir.

Ülkemizdeki eğitimin içeriği de, ülkemizin gelişmişlik düzeyiyle paraleldir.

Özellikle, Amerika ve Avrupa topluluğunun eğitimin amacını oluşturan öğrenmeyi öğrenmek felsefesi uygulanamaz görülmektedir. Bunun nedeni ise hem öğretim elemanı sayısının hem de ekonomik imkanların yetersizliğidir. Halen eğitim sistemimiz, öğretim

üyesi merkezli olarak devam etmektedir. Öğrencilerin aktif katılımı bu sistem içerisinde mümkün görülmemektedir.

Muhasebe eğitiminde, bilgisayar kullanımı ve bilgisayar paket programı (ETA, LİNK, LOGO, ZİRVE, LUCA VS.) son derece önemli hale gelmiştir. Yapılan araştırmalarda fakültelerimizin % 30’unda hiç bilgisayar bulunmamaktadır. Ortalama olarak bir bilgisayara düşen öğrenci sayısı 90 ‘lar civarındadır.

Ancak, şunu da belirtmek gerekir ki, vakıf üniversitelerimizin sunduğu imkanlar çoğunlukla, devlet üniversitelerinin oldukça üstünde olmaktadır. Bu üniversitelerde, öğretim elemanı başına düşen öğrenci sayısının az olması, öğrencinin derse aktif katılımını sağlamaya imkan tanımaktadır. Ayrıca, hem üniversitenin, hem de öğrencilerin ekonomik güçlerinin yüksekliği, bilgi teknolojisinin kullanımı yaygınlaştırmaktadır.

Ülkemizin ekonomik gelişmişlik düzeniyle de paralel olarak bir çok kavram, Avrupa ülkelerine göre çok sonralara akademik çevrelerde gündeme gelmekte ve daha sonra ders programlarına girmektedir. Bu kavramların gecikmeli olarak gündeme gelmesinin nedenlerinden biri de bize göre, işletmelerin muhasebeden beklentilerin farklı bir boyutta gerçekleşmesinden kaynaklanmaktadır. Halen, muhasebe, bilgi üreten değil, vergi mevzuatının gereklerini yerine getiren bir araç olarak görülmektedir.

Ülkemizdeki eğitiminde, matematik ve istatistik disiplininden derslerin hem sayısı hem de uygulama alanı oldukça düşüktür. Bu dersler, hem işletme uygulamasından uzak dersler olarak verilmekte hem de bu derslerin öğretileri, muhasebe dersleri içerisinde yeter ki kadar kullanılmamaktadır.

Ders içeriklerini etkileyen diğer önemli bir konu, ülkemizde, halen uygulamaya yön veren muhasebe standartlarının olmayışıdır. Ülkemizde muhasebe standartlarını oluşturulmaktadır. Ancak, henüz uygulama alanı bulamamaktadır. Muhasebe uygulamalarına ise ağırlıklı olarak vergi mevzuatı yön vermektedir. Vergi Mevzuatının da, uluslar arası uygulamalardan uzak oluşu ise, ülkemizin, uluslar arası uyumunu son derece düşürmektedir.48

48 Dursun Arıkboğa, İdil Kaya, “Ülkemizde Kurumsal Kaynak Planlaması ve Muhasebe Eğitiminden Beklentiler”, XIX.Türkiye Muhasebe Eğitimi Sempozyumu, 18-20 Mayıs 2000, İstanbul Üniversitesi, İşletme Fakültesi, Bildiriler Kitabı, s.127

Avrupa Topluluğu ülkelerinde, ders programları seçmeli ders programlarına dayanmaktadır. Seçmeli Dersler, birinci sınıftan başlamakta ve son sınıfa doğru giderek artmaktadır. Seçimlik ders programları öğrencilerin eğilimlerine göre, istedikleri alanlarda daha da uzmanlaşmasına imkan tanımaktadır.

Muhasebe derslerinde, finansal muhasebe, yönetim muhasebesi ve finansal analiz dersleri çoğunlukla zorunlu dersler arasında yer almaktadır. Bu ise, muhasebenin genel mantığının verilmesini takiben, ağırlıklı olarak, muhasebenin yorumlama fonksiyonunun üzerinde durulduğunu göstermektedir. Özellikle matematik ve istatistiksel teknikler kullanılarak, bu fonksiyon daha etkin bir hale getirilmektedir.

Eğitimde temel amaç, öğrenmeyi öğrenmek olarak ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle, her şeyin öğretilmesi yerine, değişen koşullara göre hareket etme yeteneği kazandırılmaya çalışılmaktadır. Bu amaçla, öğrencinin derse, aktif katılımı sağlanmaktadır.

Eğitimde, görerek ve uygulayarak öğrenme yöntemine önem verilmektedir. Bu süreçte ise bilgisayar teknolojisi ağırlık kazanmaktadır.

Avrupa topluluğu’nun kendisinin ve topluluk hareketinin, Avrupa’daki muhasebe eğitimi üzerine bir çok etkisi bulunmaktadır. Bu etkilerin temel amacı, eğitimde uyumun sağlanmasına yönelik olmaktadır. Yayınlanan yönergeler, eğitim projeleri ile okulların kendi aralarında oluşturdukları birliklerin çalışmaları muhasebede uyuma etki eden temel faktörler olmaktadır.

Avrupa perspektifinden, ülkemizdeki muhasebe eğitimine bakıldığında, özellikle, muhasebe derslerinin içeriğinin yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir. Yapılması gerekenleri başlıklar altında toplamak mümkündür.

-Derslerde öğrencinin aktif katılımı sağlanmalı, görerek ve uygulayarak öğrenmeye ağırlık verilmelidir. Bunun için ise öğrenci sayısının azaltılmalı ve işletme/muhasebe eğitimi, bir bina, bir tahta ve bir öğretim elemanı olarak düşünülmekten çıkartılmalıdır.

- İşletme bölümleri içerisinde, seçmeli ders programlarına geçilmelidir. Bu ders programlarının ise, öğrencilerin eğilimlerine göre uzmanlaşmayı sağlayacak nitelikte olmasına ve seçmeli ders sayısının giderek artan bir yapıda olmasına özen göstermelidir.

-İşletme bölümleri dışında, muhasebe veya muhasebe-finans bölümleri kurulmalıdır. Özellikle, uzlanım alanı uygulamasının yer alan üniversiteler, bu açıdan oldukça uygun görülmektedir.

-Bilgisayar teknolojisinin kullanımına ağırlık verilmelidir. Bilgisayar teknolojisinin sağladığı imkanların, muhasebe derslerinde kullanılması sağlanmalıdır. Ayrıca Bilgisayar derslerinin içeriği yeniden oluşturulmalı ve daha çok program kullanımı öğretimi üzerinde durulmalıdır.

-Matematik ve istatistik derslerinin ağırlığı artırılmalıdır. Özellikle bu derslerin öğretilerinin muhasebe dersleri kapsamında kullanımına önem verilmelidir.

-Uluslararası muhasebe standartlarının düzenlemeleri, muhasebe dersleri kapsamında verilmelidir. Tabidir ki, bu bir bakıma, vergi mevzuatının uygulamadaki ağırlığının da kaldırılmasına bağlı olmaktadır.

Aslında tüm bunların yapılması, bir bakıma, ülkenin imkanları ile sınırlı görülmektedir. Ancak öğretim elemanlarına da düşen görevler bulunmaktadır.49

6. ULUSLARARASI MUHASEBE UYUMUNUN ÖLÇÜLMESİNE YÖNELİK BİR