• Sonuç bulunamadı

Avrupa Birliği Sürecinde Diyanet Đşleri Başkanlığı’nın Hedef ve Politikaları

BÖLÜM 2: AVRUPA BĐRLĐĞĐ SÜRECĐ VE DĐYANET ĐŞLERĐ BAŞKANLIĞI43

2.2. Avrupa Birliği Sürecinde Diyanet Đşleri Başkanlığı’nın Hedef ve Politikaları

Anayasamızın 136. maddesinde; “Genel idare içinde yer alan Diyanet Đşleri Başkanlığı, laiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasi görüş ve düşünüşlerin dışında kalarak ve milletçe dayanışmayı ve bütünleşmeyi amaç edinerek, özel kanununda gösterilen görevleri yerine getirir.” hükmü yer almaktadır (Tarhanlı, 1993:58).

633 sayılı “Diyanet Đşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun”un 1. maddesi ise, Diyanet Đşleri Başkanlığı’nın görevlerini, “Đslam Dininin inançları, ibadet ve ahlak esasları ile ilgili işleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmek” olarak belirlemiştir (Kuruluşundan Günümüze Diyanet Đşleri Başkanlığı Tarihçe, Teşkilat ve Faaliyetler, 1999).

Diyanet Đşleri Başkanlığı’nın hizmetlerini düzenleyen tüzüğün bazı maddeleri doğrudan ya da dolaylı olarak dinlerarası diyalogu ilgilendirmektedir. Bu maddeler şunlardır: 11. Yurtiçinde ve yurtdışında din hizmeti sunan özel ve resmi kurum ve kuruluşların faaliyetlerini izlemek, değerlendirmek, gerektiğinde işbirliği yapmak, rehberlikte bulunmak; Türk Cumhuriyetleri, Balkan Kafkas Ülkeleri Türk ve Müslüman topluluklarındaki soydaş ve dindaşlarımızın da dini konularda aydınlatılmasına yardımcı olmak.

12. Avrupa Birliği konusunda Başkanlığı ilgilendiren faaliyetleri yürütmek, dinlerarası diyalogla ilgili dünya çapında yapılan çalışmaları takip etmek, diğer din mensuplarıyla hoşgörü çerçevesinde iyi ilişkiler geliştirmek.

15. Diyanet Đşleri Başkanlığı’nın merkez, taşra ve yurtdışı teşkilatlarında açık bulunan kadrolara hizmetin özelliğine uygun nitelikte, ehliyetli elemanlar seçmek ve istihdam etmek (Kuruluşundan Günümüze Diyanet Đşleri Başkanlığı Tarihçe, Teşkilat ve Faaliyetler, 1999).

Diyanet Đşleri Başkanlığı, Anayasada öngörülen çerçeve içerisinde, her türlü siyasi görüş ve düşüncenin dışında kalarak, halkımızın dini ihtiyaçlarını karşılamak, insanımıza

Đslam’ın evrensel ilkelerini tanıtmak, kendileri ve toplumuyla barışık bir hayat sürmelerini sağlamak için kurulduğu günden bu yana büyük gayret göstermektedir. Yurt genelinde

çok geniş alanda hizmetlerini yürüten Diyanet Đşleri Başkanlığı, dünyanın her yöresinde yaşayan Türk topluluklarına yönelik olarak da hizmet sunma çabası içerisindedir. Diyanet Đşleri Başkanlığı Dış Đlişkiler Daire Başkanı Yusuf Kalkan, Diyanet Đşleri Başkanlığı’nın Avrupa Birliği Sürecindeki hedefleriyle ilgili şunları söylemektedir: “Diyanet Đşleri Başkanlığı’nın gerek yurtiçinde ve gerekse yurtdışında yürüttüğü hizmetlerin temel felsefesi, barış ve hoşgörüye dayanan yüce dinimizin evrensel değerleriyle insanımızı buluşturup ülke ve dünya barışına katkıda bulunmaktır. Tarih boyunca beşeri ve toplumsal ilişkilerin sağlıklı temellere oturtulmaması ve ilahi dinlerin gösterdiği çizgiden uzaklaşılması neticesinde insanlık çok acı tecrübeler yaşamıştır. En önemli hedefi, toplumda barış ve huzuru temin etmek olan dinlerin, zaman zaman amaçlarından saptırılarak savaş ve kargaşanın sebebi haline getirildiği de görülmüştür. Yaşanan acı tecrübeler, insanları birlikte ve sürekli barış halinde yaşamanın yollarını aramaya sevk etmiştir (Kalkan, 2000:54).

Bütün dinlerin yanı sıra ilahi dinlerin en sonuncusu olan Đslam, insanlara barış halinde nasıl yaşayabileceklerinin yollarını göstermiştir. Cenab-ı Hak, Hucurat Suresinin 13. Ayetinde “Sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık, birbirinizi tanıyasınız diye sizi kabilelere ayırdık.” buyurmaktadır. Burada birlikte yaşamanın ipuçları ortaya konulmaktadır. Farklılıklar korunacak ve bunlar ihtilaf ve kavganın sebebi sayılmayacaktır. Đnsanlık bu gerçeği en bariz bir şekilde 20. Asrın son çeyreğinde idrak edebilmiştir. Đnsan Kur’an’ın ifadesiyle ‘aciz bir varlıktır’. Đnsanın fert olarak tek başına yapabilecekleri de sınırlıdır.

Đnsanın her zaman başkalarına ihtiyacı olacağı da muhakkaktır. Çok değişik toplumsal ilişkiler, kurum ve teşekküllerin oluşması altında bu ihtiyaç yatmaktadır. Đslam’ın yardımlaşma, paylaşma ve dayanışmaya ısrarla vurgu yapmasının sebebi de budur.

Đnsanın sahip olduğu değerleri başkalarıyla paylaşması da ayrı bir mutluluk kaynağıdır.

Đslam, insandaki bu duygunun gelişmesine büyük önem vermektedir. Müslüman, kendisinden daha ziyade başkasını düşünen, kendi değerlerini başkalarıyla paylaşmaktan büyük haz duyan, kendisi için istediğini başkaları için de arzu eden insandır. Đslam bütün insanlığı hatta bütün varlığı bir kaynaktan meydana gelmiş bir cevher olarak kabul etmektedir. Bunun içindir ki bünyesinden, sevgisi bütün insanlığı kuşatan Mevlana ve Yunus Emre’ler gibi büyük şahsiyetler çıkartabilmiştir. Yüzyıllar boyunca çok değişik sebeplerle birbirleriyle savaşmış, kavga etmiş bölünmüş, parçalanmış Avrupa devletleri,

bunca yıllık acı tecrübelerden, sağlıklı dersler çıkararak, alt yapısını tamamıyla bilimsel temellere oturtarak bütünleşmek hareketini gerçekleştirmektedir. Burada göze çarpan en belirgin husus, bütünleşmenin aynileşmek olmadığı şeklindeki hakim anlayıştır. Bu anlayış sayesinde, Avrupa Birliği nüfus yapısı itibarıyla çok kültürlü, çok dil ve dinli bir bünye olarak karşımıza çıkmaktadır. Tabiatıyla kahir ekseriyeti Müslüman olan ülkemizde bu yapılanmanın içinde yer alması istenmektedir (Kalkan, 2000:54-55). Diyanet Đşleri Başkanlığı, bu birlikteliğin ülkemiz için yararlı sonuçlar ortaya çıkaracağını düşünmektedir. En son, en mükemmel ve rasyonaliteye en fazla önem atfeden Yüce Dinimizin, hiç kimseden gizlisi saklısı yoktur. Kaynakları, tarihi, temel esasları açısından endişe edilecek bir durum da asla söz konusu değildir. Bu yeni süreçte Diyanet Đşleri Başkanlığı’nın hedefi, uyum çalışmalarına katkıda bulunmak, hizmet politikalarını gözden geçirerek uyumu kolaylaştıracak boyutlara ulaştırmak, bu süreçte dini yönden toplumumuzun beklentilerine cevap verebilecek hizmet ve faaliyetleri tespit etmek, görevlilerini doğan yeni ihtiyaçlara cevap verebilecek hale getirmek için gerekli eğitim çalışmalarını gerçekleştirmek ve Avrupa Birliği normları ve Đslami açıdan ortaya çıkabilecek muhtemel problemleri çözüme kavuşturmaktır. Diyanet Đşleri Başkanlığı yurtiçinde olduğu kadar yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın da dini ihtiyaçlarının karşılanması ve onların içinde yaşadıkları farklı sosyo - kültürel ortama uyum sağlamaları açısından her türlü tedbiri almak gayreti içerisindedir. “Dinler arası barışı temin etmeden dünya barışı hayaldir” şeklinde sloganlaştırdığı ve oldukça önem verdiği dinlerarası diyalog çalışmalarını daha da pekiştirmek Diyanet Đşleri Başkanlığı’nın hedefleri arasındadır; ancak, diyalogdan kastedilen, bir kültürün diğer kültür içerisinde yok olması değil, kültürel farklılıkların dünya insanlığı için bir zenginlik kaynağı olduğunu ortaya koymaktır (Kalkan, 2000:55).

BÖLÜM 3: DĐYANET ĐŞLERĐ BAŞKANLIĞI VE DĐNLERARASI