• Sonuç bulunamadı

Atatürk’ün Denizli’yi Ziyaretleri

B) MİLLİ MÜCADELE YILLARI VE SONRASI DENİZLİ

2. Atatürk’ün Denizli’yi Ziyaretleri

Mustafa Kemal Atatürk’ün Denizli’yi ziyaretlerinin, Denizli ve Denizlililer için Cumhuriyet döneminde gerçekleşen en önemli tarihi olaylar olduğunu söylemek mümkündür. Bu nedenle bu ziyaretler, Denizlililer için nesilden nesile aktarılan ve unutulmayan birer tarihi olay olarak sürekli hatırlanmıştır.

Mustafa Kemal Atatürk hayatı boyunca elli iki il merkezine çeşitli ziyaretlerde bulunmuştur. Bu il merkezlerinin yanı sıra birçok ilçeye ve kasabaya da uğramıştır. Birçok il merkezine bir değil birkaç kere, bazı büyük şehirlere ise ondan fazla geldiği olmuştur. Denizli de, Mustafa Kemal Atatürk’ün birkaç defa uğradığı illerden birisi olmuştur.

Denizli’nin merkezi Yunanlılar tarafından işgal edilmemişse de, Buldan ilçesi örneğinde olduğu gibi, ilçeleri işgal edilmiştir. Bu nedenle, Denizli işgali her an için ensesinde hissetmiştir. bu yüzden Denizlililer, Müdafaa-ı Hukuk (Hakların Savunulması) kuruluşlarını iyi bir şekilde organize ettikten sonra, Yunan işgali altındaki bölgelere her türlü lojistik desteği vermiş, Denizli’de özellikle un sanayisinin gelişmiş olması nedeniyle, milli kuvvetlerin beslenme sorunlarının çözümüne önemli katkılarda bulunmuşlardır.

Milli Mücadele boyunca da, hep milli kuvvetlerin safında ve Mustafa Kemal Atatürk’ün yanında yer almıştır. Bunun için Denizlililer, Mustafa Kemal Atatürk’ün büyük sevgisini kazanmışlardır. Mustafa Kemal Atatürk de bu destek nedeniyle, Milli Mücadele sürerken Denizli’yi ziyaret etmek, Denizlililerle görüşmek ve buralardaki Milli Mücadele cephelerini teftiş etmek istemiştir. Bu nedenle Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden bir heyet ile birlikte Afyonkarahisar, Uşak ve Denizli’yi ziyaret ederek, buralardaki askeri birliklerin ve cephelerin durumunu kontrol etmeyi planlamıştır. Ancak, TBMM’ne ve Milli Mücadele’ye karşı iç isyanların ve hareketlerin başlaması üzerine, Mustafa Kemal Atatürk, I. Konya Hadisesi’nden yaklaşık üç ay sonra, Konyalıları Milli Mücadele ve yeni kurulan Hükümet hakkında aydınlatmak amacıyla Konya’yı 3 Ağustos 1920’de ziyaret etmiş, bu planından vazgeçmek zorunda kalmıştır.

Buna karşılık Mustafa Kemal Atatürk, Milli Mücadele’nin zor şartlarında

62

gerçekleştiremediği Denizli gezisini unutmamış, her zaman için gerçekleştirmek istemiştir. Yine bir yurt gezisi nedeniyle, İzmir’de bulunduğu bir sırada kendisini ziyarete gelmiş olan Denizli heyetini kabul etmiş ve onlara, Denizli’ye geleceğinin müjdesini vermiştir.

Mustafa Kemal Atatürk, 1930 yılı Mart ayı başında İzmir’e gitmiş, çeşitli incelemelerde ve ziyaretlerde bulunduktan sonra, tekrar Ankara’ya dönmemiş, İzmir-Aydın-Denizli-Isparta- Burdur yoluyla Antalya’ya gitmeyi ve buradan da Adana ve özellikle de Silifke’ye kadar uzanarak, burada bulunan çiftliğini ziyaret etmeye karar vermiştir. Bu amaçla, Mustafa Kemal Atatürk yanındaki İçişleri Bakanı Şükrü Kaya, Nuri (Kütahya), Vasıf (İzmir), İzmir Valisi Kazım Paşa, Cumhuriyet Halk Fırkası (Partisi) Müfettişi Zühtü Beylerle birlikte 5 Mart 1930 günü saat 10. 30’da İzmir’den Antalya’ya hareket etmiştir.63 Aydın-Nazilli yoluyla 6 Mart 1930’da Denizli’ye gelen Mustafa Kemal Atatürk ve beraberindekiler, Denizli istasyonunda yarım saat kadar mola vermişler ve Burdur Isparta yolu ile Antalya’ya hareket etmişlerdir. Atatürk’ün Denizli’ye birinci defa gelişleri 6 Mart 1930 tarihli Cumhuriyet Gazetesi” reisi cumhur Denizli tarikiyle Antalya’ya hareket etti” şeklinde duyurulmuştur.64 Atatürk Denizli ilini 4 Şubat 1931 günü teşrif etmişlerdir. Bu gezi Ata’nın “Büyük Ege Gezisi” olarak bilinen program İçinde bulunmaktadır. 4 Şubat 1931 Çarşamba günü sabahleyin saat 8.10’da Aydın’dan hareket eden özel tren ATA’yı aynı gün saat 13.00’da Denizli’ye getirmiştir. İki gün öncesinden Büyük Kurtarıcının Denizli’yi teşriflerini öğrenen halk erken saatlerde istasyonun bulunduğu çevreyi doldurmuş idi. Binlerce Denizlili’nin gösterdiği coşkun tezahürat ve sevgi gösterisi orasında trenden inen Atatürk halkı selamlayarak geçmişler ve istasyon caddesinden beraberindeki zevatla birlikte otomobillerle o zamanki CHP binasına gelmişlerdir. Esasen Atatürk’ün misafir olarak kalacağı bina olarak bu yer hazırlanmış bulunuyordu. Bir müddet bu binada istirahat eden Atatürk çamlık yolu üzerinde bulunan ve o zaman için Isparta’daki 5. Kolorduya bağlı 51. piyade ve 33. topçu alaylarını ziyaret etmiş ve konu edilen alayların subaylarından müteşekkil bir grup atayı karşılamışlardır. Askeri birliklerin ziyaretini müteakip Köy Öğretmen Okuluna gelmişler, sınıflara girerek, öğrencilere sorular sormuşlar ve yöneticilerle öğretmenlerden eğitim-öğretim konularında bilgi almışlardır. Köy öğretmen okulunun tetkikinden sonra Atatürk, il makamını. CHP kaza merkezini ziyaret etmişler ve buradan doğruca Denizli Devlet Hastanesi’ne gitmişler, hastaneyi en ince teferruatına kadar tetkik etmişlerdir. Bu arada hastalarla da hasbihal eden Atatürk, Hastane Baş Hekimi Dr. Hamal Berkman’a hastanenin tertip, düzen ve temizliğinden dolayı teşekkür ve

63

Tahir KODAL, Atatürk Döneminde Denizli (1923-1938), Denizli Ticaret Odası Kültür Yayınları, No.4, Ankara, 2007, s.31.

64

kendilerini tebrik etmiştir. Devlet hastanesinden sonra Atatürk Belediyeye gelmiş ve orada toplanan yüzlerce Denizliliyi tekrar selamlamıştır.65 Akşama doğru Denizli Belediyesi’nde halk ve esnaf temsilcileriyle bir toplantı yaparak dileklerini dinledi. Ayrılırken Belediye Başkanı’na: “Gerek geçen defaki gelişimde, gerekse bugün Denizli halkının hakkımda gösterdikleri sevgi ve bağlılıktan çok duygulandım. Teşekkür ve sevgilerimin sayın Denizli halkına tarafınızdan ulaştırılmasını rica ederim”, dedi.66

1931 Yılında Denizli Vilayeti (Solda Hükümet Konağı )67

Siyasi Durum

Atatürk döneminde Denizli ve çevresinde Türkiye Cumhuriyeti’nin devlet düzenini tehlikeye düşüren ve toplum yapısını olumsuz yönde etkileyen, kamu vicdanında izler bırakan herhangi bir siyasi olay gerçekleşmemiştir. Denizli ve çevresinde devlet düzenini değiştirmek ve Atatürk ilke ve inkılâplarını ortadan kaldırmaya yönelik herhangi bir halk hareketi mevcut olmamıştır. Milli Mücadele’ye başından itibaren Denizli halkı destek vererek Atatürk’ün yanında yer aldığı için, bu çerçevede halkın hoşnutsuzluğunu gösterecek herhangi bir olumsuz davranış meydana gelmemiştir. Denizli halkı, Atatürk’ün ortaya koymuş olduğu yeni devlet düzeni ve ilkelerine sıkı sıkıya bağlı kalmıştır. Özellikle Cumhuriyetin ilk yıllarında ortaya çıkan

65

Halil ORAN, Atatürk Denizli’de, Cumhuriyetin 50.Yılı İl Kutlama Kurulu Yayınları, No:2, Denizli, 1974, s.12-13.

66

Mehmet ÖNDER, Atatürk’ün Yurt Gezileri, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Ankara, 1998, s.131.

67

bunalımlarda dahi bu çizgilerini devam ettirmişlerdir.

Denizli ve çevresinde bu çerçevede herhangi bir siyasi olay gerçekleşmezken, Türk siyasi hayatı içerisinde olan ve Türkiye’nin genelini etkileyen siyasi olaylar Denizli ve çevresini de etkilemiştir. Genel anlamda gerçekleşen ve Denizli çevresini de etkileyen bu siyasi olaylar TBMM’nin üyeliklerini belirlemek amacıyla yapılan seçimlerdir. Atatürk döneminde Denizli ve çevresinde meydana gelen en önemli siyasi olaylar, bu çerçevede düşünülmeli ve ele alınmalıdır. Bu nedenle, Atatürk döneminde Denizli ve çevresinde ortaya çıkan en önemli siyasi olaylar tek parti seçimleridir. Yani, Denizlililerin TBMM’de temsil hakkını elde etme ve Denizli’yi burada en iyi şekilde temsil edebilme gayretleridir.

Milli Mücadele’nin en önemli Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasıdır. Çünkü Türk milletini yüzlerce yıldır temsil eden İstanbul’daki padişah ve hükümeti yanında yeni bir temsilci ortaya çıkmıştır. Bu temsilcilik için gerekli hukuki temel, milletin seçtiği milletvekillerinin kendi hür iradeleri ile bir araya gelmeleriyle sağlanmıştır. Böylece, milletvekilleri ülkenin kaderinde söz sahibi olabilmişlerdir. Mustafa Kemal Atatürk daha Samsuna çıktığı andan itibaren “Milli egemenliğe dayalı tam bağımsız bir Türk devleti” kurma özlemi içerisinde olduğu, kongreler sürecinde sürekli olarak bunu gündeme getirdiği ve İstanbul’daki son Osmanlı Mebusan Meclisi de dağıtıldığı için, Türkiye Büyük Millet Meclisi 23 Nisan 1920’de açılarak çalışmalarına başlamıştır. Milli Mücadele hareketinin başından itibaren içinde olan ve Milli Kuvvetlere her türlü desteği sağlayan Denizli halkı tarafından TBMM’nin açılması sevinçle karşılanmıştır. Denizli gibi Anadolu’nun pek çok yerindeki bu anlayış ve destek sayesinde Mustafa Kemal’in istediği seçimler için alt yapı oluşmuştur. Mustafa Kemal’in 19 Mart genelgesiyle istemiş olduğu milletvekilleri seçimleri Denizli Livası’nda (sancağında) da istenilen ölçülerde ve örgütlülük sayesinde çabucak yerine getirilmiştir.68

Bu genelge bir yandan ülkede yeni bir seçimin başlamasını emrederken, öte yandan da seçimin hangi ilkeler çerçevesinde yapılacağını belirtiyordu. Kuşkusuz Mustafa Kemal ve Heyeti Temsiliye, Anadolu’da kurulacak yeni devletin temeline bu genelge ile büyük bir taş koyuyor ve “vatanın bütünlüğünü, ulusun özgürlüğünü” halka dayanarak kurtarmak için alınacak kararlara, geniş halk kitlesinin katılımını sağlamak istiyordu. Ulus adına karar verecek olan Selahiyeti Fevkalade-yi Haiz Meclis’in, İstanbul’dan kaçıp gelen milletvekilleriyle, bu genelge çerçevesinde

68

yeni seçilen milletvekillerinden oluşmasını yararlı görüyordu.69