• Sonuç bulunamadı

2. İLGİLİ ALANYAZIN

2.1. Kuramsal Çerçeve

2.1.3. Vergi Denetim Yöntemleri

2.1.3.4. Arama veya Aramalı İnceleme

24

RDK tarafından yapılan değerlendirmenin ardından VİR’e istinaden vergi dairesi tarafından vergi tarh edilebilmekte ve ceza kesilebilmektedir (Bayram, 2020, s. 78-79). Yapılan vergi incelemeleri sonucunda vergi mükelleflerinin kanunlara istinaden sahip olduğu hak ve sorumlulukları dâhilinde; tarh edilen vergiler ile kesilen cezalar uzlaşma yoluyla veya diğer şekillerde ödenmekte ya da yargı yoluna başvurularak çeşitli şekillerde sonuçlanmaktadır (Erdoğan, 2008, s. 56).

Sonuç olarak vergi incelemesi, vergi kaçakçılığını tespit eden dolayısıyla devlet hazinesine ilave gelir sağlayan önemli ve duyarlı bir vergicilik hizmeti beraberinde, mükelleflerin kasten veya ihmali olarak vergi kanunlarına aykırı davranışlarını yazılı olarak tespit etmesi ve düzenlenen raporların ilgili mükelleflere tebliğ edilmesi neticesinde mali mevzuat bakımından mükelleflerin eğitimi fonksiyonunu da temin etmektedir. Böylelikle, vergi incelemesiyle, hem mükellefin mali mevzuat açısından eğitimi gerçekleşmekte, hem de hazineye ilave gelir kaynağı sağlanmaktadır (Şaan, 2008, s. 46).

Vergi denetiminin en önemli unsuru olan vergi incelemelerinin etkin ve hızlı bir şekilde yapılabilmesini sağlayacak yardımcı unsurlar bilgi verme, sürekli bilgi verme, istihbarat arşivi, arama ve aramalı vergi incelemesinden oluşmaktadır (Aytekin, 2007, s. 71). Bir sonraki başlıkta vergi incelemesinin aynı zamanda bir türü olan aramalı vergi incelemesine yer verilecektir.

25

olmadığını anlamak için yapılan araştırma bir incelemeyi de gerektirdiğinden literatürde bu duruma “aramalı inceleme” veya “incelemeli arama” da denilmektedir (Soydan, 2015, s. 7-9).

VUK’ta vergi incelemesiyle birlikte aramalı incelemeye yer verilmesinin nedeni vergi denetiminin maksadına ulaşmasında önem arz eden bilgi ve belgelerin inceleme elemanlarının eline ulaşmadan yok edilmesi tehlikesi göz önünde bulundurularak bu bilgi ve belgelere el konularak vergi denetiminin sağlıklı bir şekilde yürütülmesini sağlamaktadır. Vergi incelemesi ile istenilen amaçlara ulaşabilmek adına vergi mükellefleri veya vergiyi doğuran olayla ilgisi bulunan kişi ve kuruluşların; evlerinde, iş yerlerinde ve üzerlerinde vergi kaçakçılığına delil oluşturan her türlü bilgi ve belgeye el konulabilmektedir (Tekin ve Çelikkaya, 2013, s. 223). Aramanın kişilerin evlerinde, iş yerlerinde ve üzerlerinde yapılması nedeniyle anayasal bir hak olan konut dokunulmazlığı, özel hayatın gizliliği gibi temel haklara yasal düzenlemelerle bir müdahale söz konusudur. Dolayısıyla aramalı incelemenin olağanüstü ve cezai yaptırımları ağır olan bir inceleme veya denetim yöntemi olduğu söylenebilir (Hepaksaz, Çevikcan ve Öz, 2011, s. 1,2-4).

Aramanın, hakkında arama yapılan kişiler üzerinde maddi veya manevi olmak üzere ağır yük oluşturması arama yapılabilmesi için bazı koşulların sağlanmasını gerektirmektedir. Buna göre; “ihbar veya yapılan incelemeler dolayısıyla bir mükellefin vergi kaçırdığına delalet eden emareler bulunursa, bu mükellef veya kaçakçılıkla ilgisi görülen diğer şahıslar nezdinde ve bunların üzerinde arama yapılabilir” (VUK, md.142). İnceleme yapılabilmesi için kaçakçılık suçuna ilişkin emarelerin bulunması gerekmektedir. Ayrıca “aramanın yapılabilmesi için vergi incelemesi yapmaya yetkili olanların buna lüzum göstermesi ve gerekçeli bir yazı ile arama kararı vermeye yetkili sulh yargıcından bunu istemesi, sulh yargıcının istenilen yerlerde arama yapılmasına karar vermesi şarttır” (VUK, md.

142/1-2). Bunlardan herhangi birinin sağlanamaması halinde arama yapılamaz.

VUK uyarınca arama yapılabilmesi için gerekli olan “mükellefin vergi kaçırdığına delalet eden emarelerin” vergi kaçırıldığına yönelik kesin ve somut bir şekilde ispatlayıcı olmasına gerek duyulmamaktadır. Vergi kaçırılma olasılığının varlığını gösteren emarelerin bulunması delil mahiyetine ve kuvvetine sahip olmasa da arama yapılması için yeterli görülmüştür (Oktar, 2018, s. 236).

26

Bir mükellef hakkında suç şüphesiyle ihbar yapılması durumunda hemen arama yapılmaz. İnceleme elemanı yapacağı bir ön çalışma ile aramanın gerekliliğini değerlendirmektedir. İnceleme elemanı değerlendirme sonucunda ihbarı ciddi bulmazsa arama yapılmasına gerek duymayabilir. Ayrıca ihbara istinaden yapılacak aramada ihbarı yapanın ismi adresi ve gerekli olabilecek diğer hususların tespit edilmesi gerekir (Yener, 2009, s. 18; Güner, 2014, s. 16). Çünkü “ihbar üzerine yapılan aramada ihbar sabit olmazsa nezdinde arama yapılan kimse muhbirin adının bildirilmesini isteyebilir, bu takdirde, vergi dairesi muhbirin ismini bildirmeye mecburdur” (VUK, md. 142). Bu durum da hakkında ihbar yapılan kişinin maruz kalabileceği zararların önlenmesine yöneliktir.

İhbar ve yapılan incelemeler üzerine vergi inceleme elemanı arama yapmayı gerek görmüş ve sulh yargıcından da izin alınmışsa inceleme elemanları yükümlü nezdinde arama yapabilecektir. Arama yapılması halinde “arama esnasında bulunan ve incelenmesine lüzum görülen defter ve vesikalar müfredatlı olarak bir tutanakla tespit edilir” (VUK, md. 143). Tutanakların müfredatlı bir şekilde düzenlenmesi herhangi bir uyuşmazlık durumunda yapılan aramanın usulüne uygun olup olmadığına dair delil oluşturmaktadır (Öztürk, 2019, s. 69). Yapılan arama sırasında mükellefin vergi kaçırdığına yönelik bulunan emareler tutanağa geçirilerek inceleme başlatılmaktadır.

Mükellefin elektronik ortamda kayıtlarını oluştururken vergi matrahını azaltmaya yönelik bir yazılım kullandığından şüphe edilirse, yapılacak aramalı inceleme ile sözü edilen elektronik araçlar mükelleften alınabilir ve elektronik denetimlere (e-denetim) tabi tutulabilir (Türk, 2010, s. 109).

“Arama yapılan hallerde inceleme çabukça ve her işten önce yapılır” (VUK, md. 144). Burada “her işten önce” yapılması ifadesinden kastedilen inceleme elemanının yapması gereken işler içerisinde önceliği defter ve belgelerin incelenmesine vermesidir (Taşdelen, 2003, s. 177). Belirtilen hususu destekleyen madde hükmüne aşağıda yer verilmektedir:

“Arama neticesinde alınan defter ve vesikalar üzerindeki incelemeler en geç üç ay içinde bitirilerek sahibine bir tutanakla geri verilir. İncelemelerin haklı sebeplere binaen üç ay içinde bitirilmesine imkân olmayan hallerde sulh yargıcının vereceği karar üzerine bu süre uzatılabilir (VUK, md. 144/145)”.

27

Aramalı incelemenin süre ile sınırlanması hususu da yine psikolojik etkileri ağır olan arama müessesesinin mükellef üzerinde yaratacağı olumsuz etkinin bir an önce sonlandırılmak istenmesi sonucunda ortaya çıkmaktadır (Karaboyacı, 2014, s.

233).

Arama sonrasında el konulan defter ve belgeler tutanağa geçirilmektedir.

VUK’ un 145. maddesine göre tutanakla el konulan defter ve belgeler, arama konusu vergi ve cezaların kesinleşmesine kadar mükellefe verilmez. Arama sonucunda vergi yükümlüsünün defter ve belgelerine el konulması yükümlünün bir takım vergisel ödevlerinden muaf tutulduğu anlamına gelmemektedir (Torunoğlu, 2010, s. 36).

Dolayısıyla defter ve belgelere el konulması nedeniyle mükelleflerin ödevlerinin aksamaması için mükelleflere tuttukları defter ve belgelerine ilişkin kayıtlarını yapmaları ve günü gelen beyannamelerini düzenleyip verebilmeleri için bazı kolaylıklar sağlanmıştır. Buna ilişkin hükümlere VUK’un 144 ve 146. maddelerinde yer verilmiştir. Beyanname ödevine ilişkin hüküm aşağıda belirtilmektedir:

“Defter ve vesikaların muhafaza altına alınmış olması, süresi gelen vergi beyannamelerinin verilmesi ödevini kaldırmaz”. “Mükellef yazılı isteği üzerine beyannamesini düzenlemek için ilgili memurun huzuruyla bu defter ve vesikalar üzerinde incelemeler yapmaya ve bunlardan suret ve kayıtlar çıkarmaya yetkilidir”.

“Defter ve vesikaların muhafaza altına alındığı tarihten beyannamesinin verileceği tarihe kadar olan süre bir aydan az ise beyanname verme süresi kendiliğinden bir ay uzar ve ek süre bu müddetin sonunda başlar (VUK, md. 144).” şeklinde ifade edilmektedir.

VUK’un 146. madde hükmü ile arama yapmaya yetkili elemanların arama sonucunda defter ve belgelere el koyması nedeniyle mükelleflerin işlem ve kayıtlarını deftere zamanında kaydedememesinden doğan şikâyetler giderilmeye ve beklentiler karşılanmaya çalışılmıştır. Buna göre;

“Arama neticesinde bulunan defter ve vesikaların muhafaza altına alınması sebebiyle yapılamayan kayıtlar defterlerin geri verilmesinden sonra idare ile mükellef arasında kararlaştırılan münasip bir süre içinde ikmal edilir. Bu süre bir aydan az olamaz.

Mükellef dilerse defterlerinin muhafaza altına alındığında işlemlerini yeniden tasdik ettireceği defterlere kayıt ve iadesi halinde iade edilen defterlere intikal ettirebilir (VUK, md. 146)”.

Arama neticesinde vergi kaçakçılığına yönelik elde edilen delillerden tarh edilecek vergi ve suç oluşturacak bir fiil tespit edilmesi halinde sırasıyla vergi

28

dairesine ve Cumhuriyet savcılığına gönderilecek vergi inceleme ve vergi suçu raporu ile aramalı vergi incelemesi bitirilecektir (Polat, 2017, s. 37; Atak, 2019, s.

26). Yoklama, yaygın ve yoğun vergi denetimi, vergi incelemesi ve aramaya yönelik yapılan açıklamalardan sonra dolaylı bir vergi denetim yöntemi olan ve diğer vergi denetim yöntemlerinde yararlanılan bilgi toplama müessesesinden bahsetmek gerekmektedir.