• Sonuç bulunamadı

2.1. Anlam bilimi

2.1.3. Anlam DeğiĢmeleri ve Sebepleri

2.1.3.1. Anlam Sayısı ve Kapsamı Açısından Anlam Değişmeleri

Anlam sayısı ve kapsamı açısından anlam değiĢmeleri üç baĢlık altında incelenmektedir: BaĢka anlama geçiĢ, anlam daralması ve anlam geniĢlemesi.

2.1.3.1.1. Başka Anlama Geçiş

BaĢka anlama geçiĢ Korkmaz (2010)‟ın belirttiği üzere “Bir sözcüğün gösterdiği anlamdan az veya çok uzaklaĢarak yeni bir anlam kazanması olayıdır” (s.19-20).

Bayraktar (2010)‟ın çalıĢmasında baĢka anlama geçiĢ aĢağıdaki Ģekille gösterilmiĢtir (s.172):

Önceki anlam Sonraki anlam

Şekil 3. BaĢka anlama geçiĢ

ÖzavĢar (2013, s.87) tarafından yapılan çalıĢmada baĢka anlama geçiĢle ilgili birçok örnek yer almaktadır. Bunlardan bir tanesi “ece” kelimesidir. Ece kelimesi tarama sözlüğünde (1996) “reis, ulu, ileri gelen.” (s.1384) Ģeklinde açıklanmaktadır. Aynı kelime Kâmûs-ı Türkî (2015)‟de “ihtiyar, koca adam, aksakal” (s.66) Ģeklinde açıklanırken TDK (2005)‟de “1.Güzel kadın. 2.Kraliçe” (s.598) Ģeklinde açıklanmaktadır.

ÖzavĢar (2013, s.85) tarafından yapılan çalıĢmada baĢka anlama geçiĢle ilgili verilen örneklerden bir diğeri de “direnmek” kelimesidir. Direnmek kelimesinin asıl anlamını Clauson (1972, s.552) “kendini bir Ģeye dayamak” olarak vermekte ve sözcükteki anlam

geniĢlemesine dikkat çekmektedir. Clauson‟un da dikkat çektiği gibi sözcük tarama sözlüğünde (1996) “dayanmak, istinat etmek” (s.1167) olarak açıklanmaktadır. Aynı kelime Kâmûs-ı Türkî (2015)‟de “dayanmak, kuvvetli davranmak, dik ve karĢı durmak” (s.501) Ģeklinde açıklanırken TDK (2005)‟de “herhangi bir düĢüncede, bir istekte veya bir durumda ayak diremek, inat etmek, ısrar etmek, taannüt etmek” (s.537) Ģeklinde açıklanmaktadır.

Pala (2011, s.197) tarafından yapılan araĢtırmada yer alan “yaz” kelimesi de konuya baĢka bir örnek olarak verilebilir. “Yaz” kelimesi eserde: “1. günah iĢlemek. 2. yazı yazmak, kaydetmek.” Ģeklinde açıklanmaktadır. Bunlardan ikincisi 11. asırda ilk defa Oğuzca‟da bir Ģive hususiyeti olarak görülür ve günümüze kadar Batı Türklerinin dilinde yaygın olarak kullanılır. “Hata etmek, günah iĢlemek.” anlamındaki “yaz-” fiili ise Türkçenin ilk dönemlerinden baĢlamak üzere günümüze kadar gelir, fakat Anadolu‟da iki anlamda sıkıĢıp kalmıĢtır: yazık günah ve düĢeyaz- gibi ana fiilin az kalsın gerçekleĢeceğini ifade eden bir yardımcı fiil olarak kullanılır.

Son zamanlarda “yaz” kelimesinin “günah iĢlemek” anlamı çok bilinmemektedir. Görüldüğü gibi kelime zamanla baĢka bir anlamda kullanılmaya baĢlamıĢtır.

Beslemek kelimesi de anlam değiĢmesine uğrayan kelimelerdendir. Kelime, Kâmûs-ı Türkî (2015)‟de “1. Yiyip içeceğini tedarik etmek, iâĢe ve infak etmek. 2. Semirtmek, tavlandırmak, tesmin etmek. 3. YetiĢtirmek, idare etmek. 4. KalınlaĢtırmak, kabartmak, altını doldurmak” (s. 230) olarak açıklanmaktadır. TDK (2005)‟de ise, “1. Yiyecek ve içeceğini sağlamak. 2.Yedirmek. 3. Semirtmek. 4. Eklemek, katmak, çoğaltmak. 5. Bir Ģeyi korumak veya sağlamca durmasını sağlamak için çevresini veya altını desteklemek. 6. YetiĢtirmek. 7. Bir duyguyu gönülde yaĢatmak. 8. Maddi yardım yapmak, desteklemek.” Ģeklinde açıklanmaktadır. Doğru (2013), “Beslemek kelimesinin TDK‟deki yedinci anlamında mecazlaĢma yoluyla baĢka anlama geçerek yeni bir anlam kazandığını belirtmiĢtir” (s.1197).

“BaĢka anlama geçiĢ” kavramı da anlam değiĢmeleriyle ilgili olduğu için kavramlar dünyasını etkilemekte dolayısıyla da çalıĢmanın genel çerçevesini oluĢturan kavramlar arasında yer almaktadır.

2.1.3.1.2. Anlam Daralması

Anlam daralması, bir göstergenin önceden anlattığı nesne ya da devinimin ancak bir bölümünü, bir türünü anlatır duruma gelmesidir. Örneğin terzi adı eskiden odun, saç gibi Ģeyleri kesenler ve tefeciler için kullanılırken zamanla yalnız kumaĢ biçip diken esnafı anlatmak üzere kullanılır olmuĢtur (Aksan, 2009, s.90).

Selçuk (2010) anlam daralmasını, kelimenin baĢlangıçta ifade ettiği nesne veya mefhumun eski anlamının kullanımdan kalkması sonucunda yeni çıkan anlamın eskisinin ancak bir bölümünü anlatır hâle gelmesi ya da çok anlamlı bir kelimenin anlamlarından bir ya da birkaçını yitirerek artık onları karĢılayamaz duruma gelmesi, olarak açıklamaktadır.

Bayraktar (2010)‟ın çalıĢmasında ise anlam daralması aĢağıdaki Ģekille gösterilmiĢtir (s.169):

Önceki anlam Sonraki anlam

Şekil 4. Anlam daralması

Aksan (2009, s.133) tarafından yapılan araĢtırmada “oğul” kelimesi anlamı daralan kelimelere örnek olarak gösterilmektedir. Bu sözcük baĢlangıçta “evlat, çocuk” anlamına gelirken zamanla anlamı daralmıĢ sadece “erkek çocuk” için kullanılır olmuĢtur.

ÖzavĢar (2013, s.138) tarafından yapılan çalıĢmada anlam daralması ile ilgili birçok örnek yer almaktadır. Bunlardan biri “çırpı” kelimesidir. Çırpı kelimesi tarama sözlüğünde (1996) “huy, gidiĢ, tavır, kılık” (s.907) Ģeklinde açıklanmaktadır. Aynı kelime Kâmûs-ı Türkî (2015)‟de de “1.Ağaçlardan kesilen dal ve budaklar mecmuu, ağaç kırpıntısı. 2.Tahta biçenlerin bıçkı yerlerini iĢaret ettikleri ip ki boyaya batırıp iki uçlarını iliĢtirdikten sonra ortasından kaldırıp koyuvermekle çizgi yaparlar. 3.Çırpı ile iĢaret olunan yerlerin bıçkı ile yarılması. 4.Tahmin, hesap, tertip.” (s.400) Ģeklinde açıklanırken TDK (2005)‟de “1.Dal, budak kırıntısı. 2.Boyalı ve gergin bir sicimi yay gibi çekip bırakmak yoluyla çizgi çizme. 3.Çok zayıf.” (s.429-430) Ģeklinde açıklanmaktadır. Yani önceden daha genel anlamıyla kullanılan kelimenin anlamında zamanla daralma meydana gelmiĢtir.

Kâmûs-ı Türkî (2015)‟de “bükünmek” kelimesinin anlamı “1.Kıvrılıp yatmak, zıbarmak. 2.Sancıdan kıvranmak. 3.(su) Ġrkilip bir yere toplanmak” (s.249-250) Ģeklinde açıklanırken aynı kelime TDK (2005)‟de “1.Kıvrılmak, bükülmek. 2.Ağrıdan, sancıdan kıvranmak” (s.334) Ģeklinde açıklanmaktadır. Bu da bize kelimenin anlamında daralma meydana geldiğini göstermektedir.

Daralmaya uğrayan baĢka bir kelime de “kazandırmak” kelimesidir. “Kazandırmak” kelimesi Kâmûs-ı Türkî (2015)‟de, “1. Kâr ettirmek, kazanmasına mucip olmak. 2. Ġstihsal ve iktisap ettirmek, aldırmak” (s.828) Ģeklinde açıklanırken TDK (2005)‟de ise, “Kazanmasını sağlamak” (s.1122) Ģeklinde açıklanmaktadır. Doğru (2013, s.1210), bu kelimenin Kâmûs-ı Türkî‟de iki, Türkçe Sözlükte bir anlamının bulunduğunu, kelimede anlam birleĢmesi yoluyla daralma meydana geldiğini belirtmiĢtir. “Anlam daralması” kavramı da kavramlar dünyasını etkilemesi açısından çalıĢmanın genel çerçevesini oluĢturan kavramlar arasında yer almaktadır.

2.1.3.1.3. Anlam Genişlemesi

Aksan (2009) anlam geniĢlemesini, “Bir göstergenin, bir varlığın, bir nesnenin baĢlangıçta bir bölümü ya da türünü anlatırken zamanla onun bütününü anlatır duruma gelmesidir.” Ģeklinde açıklamaktadır (s.90).

Bayraktar (2014) da anlam geniĢlemesini, “Anlamlı bir birimin daha geniĢ bir kapsam içermeye baĢlaması, dar bir anlamdan geniĢ bir anlama geçiĢ yoluyla gerçekleĢen anlam değiĢimidir.” Ģeklinde açıklamaktadır (s.171).

Selçuk (2010) çalıĢmasında anlam geniĢlemesini iki grupta incelemektedir. Bunlardan ilki, “Bir nesne veya vakanın bir kısmını gösteren bir kelimenin zaman içinde o nesne veya vakanın öncekine göre daha çok kısmını göstermesi olayı.” Ġkincisi ise, “Tek manalı veya çok manalı bir kelimenin zamanla yeni bir mana daha kazanarak daha fazla manayı karĢılar duruma gelmesidir.” Bayraktar (2010)‟ın çalıĢmasında anlam geniĢlemesi aĢağıdaki Ģekille gösterilmiĢtir (s.172):

Adın genelleĢmiĢ biçimi BaĢlangıçtaki özel ad

ÖzavĢar (2013, s.252) tarafından yapılan çalıĢmada anlam geniĢlemesi ile ilgili birçok örnek yer almaktadır. Bunlardan biri “aksak” kelimesidir. Aksak kelimesi tarama sözlüğünde (1996) “aksak, topal” (s.56) Ģeklinde açıklanmaktadır. Aynı kelime Kâmûs-ı Türkî (2015)‟de de “topal” (s.43) Ģeklinde açıklanırken TDK (2005)‟de “1.Aksayan, hafifçe topallayan. 2.Ġyi gitmeyen, iyi iĢlemeyen. 3.Eski Yunan ve Latin Ģiir ölçüsünde, sondan bir önceki hecesi kısa olacak yerde uzun olan dize. 4.Türk müziğinde kıvrak bir usul” (s.57) Ģeklinde açıklanmaktadır. Yani kelimenin anlamında geniĢleme meydana gelmiĢtir.

ÖzavĢar (2013, s.267) tarafından yapılan çalıĢmada anlam geniĢlemesi ile ilgili verilen örneklerden bir diğeri de “balçık” kelimesidir. Balçık kelimesi tarama sözlüğünde (1996) “balçık, bataklık” (s.389) Ģeklinde açıklanmaktadır. Aynı kelime Kâmûs-ı Türkî (2015)‟de “1.YapıĢkan ve ayağı tutar çamur, özlü toprak, çömlekçi, lüleci çamuru. 2.Ale‟l ıtlak (genel olarak) çamur” (s.215) Ģeklinde açıklanırken TDK (2005)‟de “1.Ġçinde çeĢitli organik maddeler bulunan genellikle killi, koyu, yapıĢkan çamur, mil. 2.Güçlük çıkartan. 3.Ġçindeki kil oranı yüksek, yağlı, su geçirmez, koyu toprak” (s.190) Ģeklinde açıklanmaktadır. Sözlüklerdeki anlamının giderek çoğalması “balçık” kelimesinin anlamında da anlam geniĢlemesi olduğunu göstermektedir.

Anlam geniĢlemesi, kavramlar dünyasının zenginleĢtirilmesini sağlamaktadır. Çünkü anlam geniĢlemesi yoluyla, bir kelime zamanla farklı anlamları da karĢılamaya baĢlamakta, bu anlamlarla birlikte de sözlüğe farklı kavramlar girmektedir. Bu nedenle “anlam geniĢlemesi” kavramı da çalıĢmanın genel çerçevesini oluĢturan kavramlar arasında yer almaktadır.

Benzer Belgeler