• Sonuç bulunamadı

AMERİKAN HEGEMONYASININ DÜŞÜŞÜ

ANONİM ŞİRKETLER

2.2.3 KAPİTALİST SİSTEMDE ÜÇÜNCÜ MERKEZ: İNGİLTERE REJİMİ Daha önce de belirtildiği üzere her merkezi güç zirve noktasına ulaştığı zaman

2.2.4.2 AMERİKAN HEGEMONYASININ DÜŞÜŞÜ

1970’ler Amerikan hegemonyasının zayıflamaya başladığı zaman dilimini oluşturmaktadır. Bu dönemde Amerika bazı öncü rollerini kaybetmeye başlamıştır. İkinci dünya savaşının sonundan beri uluslararası iktisadi düzeni belirleyen Bretton Woods sistemi çökmüş, 1971’de doların hakim olduğu uluslararası sabit kur sistemi sonlandırılmıştır.

1965-73 krizininin sebebi olarak eşitsiz gelişme görülmüştür. Brenner’in ifadesiyle eşitsiz gelişme, kapitalist gelişmede ağır kalanların bu gelişmenin liderlerine yetişmeye çalıştıkları ve en sonunda bunu başardıkları süreç demektir.153 Bu bağlamda bu krizde sebep Amerika’ya yetişmeye çalışan Japonya ve Almanya’dır. Japonlar ve Almanlar yatırımını artırmışlardır. Bu eşitsiz gelişme Arrighi’ye göre karlılık krizine yol açmıştır.

Bu krizle birlikte Vietnam savaşı, Arighi’ye göre, Amerikan hegemonyasının sinyal krizini oluşturmaktaydı. Vietnam savaşı ile birlikte Amerikan hegemonyasının gücü sorgulanır olmuş ve ikinci dünya savaşından sonra tek güç olarak hegmonik olan Amerika’nın gücü tartışılır hale gelmiştir. Bu süreçte hegemonyanın yapısıda değişmiştir.

Amerika hegemonyası ikinci dünya savaşından sonra gramsciyen anlamda bir hegemonik güç oluşturdu. Bu oluşumda en önemli etken Sovyetler’in kendisiydi. Gramsciyen anlamındaki hegemonya, gücü kabul edenin kendisine uygulanan bu gücü rızasıyla kabul etmektir. Bu bağlamda Amerika, tüm dünyayı komünist tehlikeden kurtarma adına dünyanın bekçiliğini, korumacılığını yaptığını iddia etmiştir. Bu şekilde Amerikan

151 Özel Mustafa, Ticaret Savaşları, s. 77

152 Arrighi Giovanni, Adam Smith Pekin’de, s. 184

153 Arrighi Giovanni, Adam Smith Pekin’de, s. 110 bkz. Eşitsiz gelişme karlılık krizine yol açtı. Yetişme çabası devam ettiği sürece karşı yatırımı artıran olumluk döngüsü devam etti. Ama yetişince dünya üretim kapasitesi haddinden fazla arttı ve kar oranı aşağı indi. Brenner’e göre karlılık krizinin sebebi olan aşırı üretim kapasitesi 1993’e kadar elimine edilemedi. Elimine edilememesinin iki sebebinden biri kapitalist girişimin devam etmesi ikincisi ise çok az çıkış haddinden fazla girişin olması.

hegemonyası kendi çıkarlarını sağlamaya çalışırken uygulamış olduğu güç diğer devletlerce rıza ile kabul edilmiştir.154 Arrighi bu noktada ABD’nin korumasını iki farklı şekilde ele almaktadır.155 Bu bağlamda, Sovyetler sistemi Amerikan imparatorluğu için sigorta işlevi görmüştür.156 Ancak 1965-73 krizi ile birlikte Amerikan hegemonyasının yapısında birtakım değişimler olmuştur. Arrighi’nin ifadesiyle “hegemonyasız hegemonya” durumuna dönüşmüştür. Bu dönüşümde en önemli etken Arrighi’nin de belirtmiş olduğu sinyal krizidir. Amerikan hegemonyasının sinyal krizinin göstergesi Vietnam savaşı olmuştur. Vietnam savaşı Amerikanın dünya polisi görevinin yerine getirebileceği seviyede olmadığını göstermiştir. ABD’nin prestij ve güç kaybı 1970’lerin sonunda yaşanan İran Devrimi, petrol fiyatlarının yeniden çıkışa geçmesi, Sovyetlerin Afganistan’ı işgal etmesi ve ABD dolarına güvenin bir kez daha ciddi biçimde sarsılmasıyla birlikte dibe vurmuştur.157 Amerika’nın askeri alandaki yitirdiği kredibilitenin yanında mali anlamda da kredibiliteyi yitirmiştir. Ülkedeki olayları bastırmak için kamu harcamaları artmıştır.

Ancak Amerika hegemonyası 1965-73 krizinden sonra toparlamaya çalışmıştır. Bu toparlanma sürecinde askeri başarısızlıklar devam etse de mali anlamda kendini krizden kurtarmıştır. Aynı zamanda Sovyetlerle olan mücadelesi dünyanın kendisine bağımlı kılmasını sağlamıştır. Hegemonik zirve devam etse bile Vietnam işaret kriziyle başlayan gücün azalması diğer alanlarda da devam etmiştir. Paul Kennedy’in ifade ettiği gibi, ikinci dünya savaşından sonra bu ülke dünyanın çelikhanesi, dünyanın ekmek sepeti ve dünyanın otomobil imalatçısıydı. Amerikan doları da dünyadaki en güçlü para idi. Bütün bu iktisadi üstünlük aşınmış bulunmaktadır. Amerika en büyük iktisadi güç ünvanını devam ettirmekte ancak rakipleri ile arasındaki fark kapanmaktadır.158 Vietnam sinyal krizinin üstesinden Sovyetler galibi ile gelinmiştir. Afganistan’da Sovyetler’in hezimete uğratılmasında silahlanma yarışı önemli faktör olmuştur. Silahlanma yarışında Sovyet,

154 A.g.e., ss. 157-161

155 Bkz. Arrighi, korumayı iki şekilde ele almaktadır: Meşru koruma ve Haraçcı koruma. Meşru koruma, sadece kendi çıkarı için değil, tüm dünyanın çıkarı olduğu bir korumadır. Bu noktada, soğuk savaş meşru bir koruma olarak nitelenir. Haraçcı koruma ise, kendi genel çıkarlar için sağlanan korumadır. Ss. 261-263 ( Adam Smith Pekin)

156 Özel Mustafa, Ticaret Savaşları, s. 75

157 Arrighi Giovanni, Adam Smith Pekin’de, s. 143

158 Özel Mustafa, Amerikan Yüzyılın Sonu, İz Yayıncılık, İstanbul, 1993, s. 21

ABD’nin sahip olduğu finansal kaynağa sahip değildi. Arrighi’nin söylediği gibi, zafer askeri güçten değil, finans alanındaki üstün güçten gelmiştir.159

Soğuk savaşın bitmesiyle Amerikan hegemonyasını tehdit eden en önemli unsur ortadan kalkmıştır. Ancak hem sovyetler tehlikesinin ortadan kalkması hemde Vietnam savaşı ile sinyal krizinin sonucu olarak Amerikan askeri ve finansal gücünün azalması Amerikan hegemonyasınının yapısının değişimini daha da hızlandırmış oldu. Soğuk savaşın sonucunu dünya sistemi açısından değerlendirmek gerekirse, soğuk savaşın bitmesiyle birlikte Amerika tek güç olarak kalmadı. Batı Avrupa ve Japonya yeni rakipler olarak kendini göstermektedir. Özel’in belirttiği gibi soğuk savaşla birlikte ABD’nin yeri şu şekilde değerlendirilebilir;

Dünya-sistem iki süpergücün egemenliğindeki iki kutuplu bir yapıdan, tek süpergücün egemen olduğu tek kutuplu bir yapıya doğru değil, gerçekte tek süpergücün hegemonya konumunda olduğu bir yapıdan en az üç önemli oyuncunun yer aldığı çok kutuplu bir yapıya doğru gitmektedir... Dünya-sistemde şu anda syasi-askeri bakımından ABD hala bir adım önde görünüyorsa da, iktisadi alanda güç dengesi Batı Avrupa ve Japonya lehinde dönmüş bulunmaktadır.160

Modern dünya sistemi açısından değerlendirildiği zaman bir hegemon güç merkeze ulaştığı an gücü azalmaya başlamaktadır. Var olan hegemon gücün azalması esnasında yeni hegemon olma mücadelesi başlamaktadır. Bu noktada hegemonyanın yapısıda değişmektedir. Yeniden düzenlenecek olan modern dünya sisteminin merkezi yapısı Amerika’nın sinyal krizi ile birlikte net bir şekilde ortaya çıkmıştır. Yeni mücadelede aktörler Almanya ve Japonya olmuştur. Ancak Japonya’nın gelişimi Arrighi’ninde belirttiği gibi Amerikan kontrolu altında sağlanmıştır. Amerikan hegemonyasına esas tehdit Asya’dan gelmiştir. Amerika kaybettiği tek merkezli hegemonik durumunu tekrar kazanmak için Irak’a girmiştir. Harvey’e göre Irak’ta başarı sağlanabilirse ABD petrol yataklarını ele geçirecek ve küresel ekonominin denetimini ele alabilecek.161 Arrighi’ninde ifade ettiği üzere başarılı bir işgal ile ABD, Avrasya toprağında güçlü bir askeri üs kurabilecektir. ABD’nin Irak’ta gösterebileceği bir başarı ile tekrardan kendini süper güç

159 Arrighi Giovanni, Adam Smith Pekin’de, ss. 186-187

160 Özel Mustafa, Amerikan Yüzyılın Sonu, s. 30

161 Harvey David, a.g.e., s. 17

olarak gösterebilirdi. Ancak Vietnam’daki başarısızlık ABD’nin sinyal krizini nasıl hızlandırdıysa, Irak’ta ki başarısızlık ABD’nin ölümcül krizini hızlandırmıştır. Böylece bir yandan ekonomik olarak kendini rahatlatma şansını diğer yandan ise askeri kredibiliteyi artırma ihtimalini ortadan kaldırmıştır. Hatta var olan askeri kredibilitesi daha da azalmıştır.162