• Sonuç bulunamadı

Alvaro Siza (1933- ) eserlerinde doğal ışığa önem veren diğer bir mimardır. Siza mimarlığının önemli özelliklerinden biri olan ışığı tasarımın aktif bir elemanı haline getirmekte, ve binalarında yarattığı form içinde ustaca kullanılan bir enstrümana dönüştürmektedir (Sönmez, 2000). Siza için doğanın verileri önemli tasarım girdileridir. Mimar çoğu tasarımını Portekiz’de yaşadığı ülkede iklim özelliklerini göz önünde bulundurarak yapmıştır. Eğimler, kayalar, toprak parçaları, deniz, su mimarın tasarımlarını biçimlendiren veriler olmuştur (Özkan, 2001).

Siza’nın 1958-63 yılları arasında Porto kentinde gerçekleştirdiği Boa Nova Lokantası, doğa içinde bulunmasının etkilerini tasarıma yansıtır (Şekil 5.52). Kayalıklar üzerinde açısal kırılmalarla hareket kazanan kütle, brüt beton duvarlarla tanımlanır, ahşap kalıbı ortaya çıkaran dokusuna karşın beyaz duvarlar kayalarla karşıtlık oluşturarak mimari bütünlük sağlar (Özkan, 2001).

Tasarlanan geniş saçaklar, korunaklı bir ara mekan oluşmasını sağlamış, ayrıca güçlü doğal ışığın rahatsız edici etkisini azaltmıştır. Mekana eğimli çatıların arasında bırakılan açıklıklardan doğal ışık dolaylı ve kontrollü bir biçimde alınmaktadır.

Mimarın 1971-74 yıllarında Portekiz’de gerçekleştirdiği Pinto & Sotto Major Bankası bir meydana bakan ve şehrin iki bölümünü birbirine bağlayan bir köşede yer almaktadır (Testa, 1996) (Şekil 5.53). Giriş katında ışığı mekana alan cam cephe, üst katlarda kullanılan sağır kütlelerle kontrast oluşturmaktadır. Cam cepheyi dikdörtgenlere ayıran doğramalar da ışıklılık kontrastı meydana getirmekte, mekanda beyaz rengin kullanılması yansımayı arttırarak daha aydınlık ve ferah bir mekan etkisi yapmaktadır. Üst katta yer alan organik forma sahip çatı penceresi yukarıdan gelen ışığı mekana almakta, bu pencerede kullanılan ve pencereyi dikdörtgen biçimli kutulara bölen doğramalar giriş katındaki pencerelerle uyum içinde olup, tasarımda bütünlük sağlamaktadır.

Siza’nın 1986-94 yılları arasında Portekiz’in Setubal kentinde gerçekleştirdiği Setubal Eğitim Enstitüsü, “U” şeklinde bir plana sahiptir (Şekil 5.54). Bu “U”nun kollarında sınıflar yer almakta, sınıfların avluya açılan yerlerinde bina kabuğuyla bütünleşen geniş saçak ve portikler yarı açık mekana ve iç mekana gölge sağlamaktadır. Atriyum ve spor salonunda yukarıdan mekana doğal ışık alınmaktadır (Testa, 1996).

Siza’nın 1987-94 yılları arasında Porto kentinde gerçekleştirdiği Porto Mimarlık Fakültesi Douro Nehri’ ne paralel, yanından geçen anayollara göre şekillenen iki koldan oluşmaktadır (Testa, 1996). Projede güneş kampüs duvarının yüzeyinden akmakta, doğal ışık çeşitli düzeylerde ve her zaman izin verildiği kadar içeri girmektedir (Şekil 5.55). Açık ve simetrik avlu saklı bir bahçe gibi düzenlenmiştir. Binanın beyaz ve düzgün yüzeyleri kapı ve pencerelerin geniş saçaklı galerilere alınması ve kütle oyunları dışında başka süslemelerden kaçınılması, mimarın Akdeniz mimarisinden esinlendiğini göstermektedir (Ülgüray, 2000).

Siza’nın Eğitim Enstitüsü ve Mimarlık Fakültesi’nde beyaz renkte boyanmış dairesel kolonlar, düz döşemeler ve duvarlardan oluşan mekanlar, doğal ışığın özellikli ve odaklanmış modernist ve konstrüktivistlere göndermeler yaptığı ileri sürülmektedir (Özkan, 2001). Yapının beyaz duvarları aydınlık bir mekan yaratmaktadır. Kütüphanede kullanılan çatı ışıklığı okuma işlevine uygun olarak doğal ışığı mekana almakta, formuyla da mekana bir tasarım öğesi olarak katkıda bulunmaktadır.

Siza’nın 1988-95 yılları arasında Portekiz’de gerçekleştirdiği Aveiro Üniversitesi Kütüphanesi üniversite kampüsünün merkezinde yer almaktadır (Şekil 5.56). Kütüphanede temel öğe olan okuma masası ve onu çevreleyen kitap rafları ile okuyucular için yarı özerk mekanlar yaratılmıştır. Arazide bulunan bir kaideyle aynı kotta, zemin katta giriş servis mekanları ve kitap depoları yer alır (Testa, 1996). Doğal ışık mekana yatay ve düşey yönlerde alınmaktadır. Galeri’ nin eğrisel tavanındaki konik çıkmalar ile doğal ışık yukarıdan mekana girmektedir. Batı cephesinde katlanmış bir düzlem formuna sahip beyaz duvar gölgeleme elemanı görevi görmekte ve yansıyan ışığı içeri almaktadır.

Siza’nın 1988-93 yılları arasında Santiago de Compostela’da gerçekleştirdiği Galicia Çağdaş Sanatlar Merkezi çevrelendiği yollar doğrultusunda birbirine açılı duran iki aks biçiminde planlanmıştır (Şekil 5.57). İki aksın ortasında yer alan üçgen biçimli bir avlu bulunur (Testa, 1996).

Sergi mekanlarının aydınlatılması için merkezi açıklıklardan ve asma yüzeylerin içine yerleştirilen aydınlatma elemanlarından yararlanılmıştır. Bunlara ek olarak kullanılan ışık kırıcılar da sanat eserlerini gün ışığından korumaktadır. Sanat merkezini bir kabuk gibi saran taş kaplama duvarlar gölgeleme elemanı etkisi göstererek iç mekanın rahatsız edici güneş ışınlarının girmesini engellemektedir. Siza’nın 1991-94 yılları arasında Almanya’nın Weil am Rhein kentinde gerçekleştirdiği Vitra fabrikası projesi kapsamında bir fabrika binası, giriş için tasarlanan bir üst örtü ve park alanı yer almaktadır (Şekil 5.58). Binada betonarme kolonlar, prefabrike çelik çatı ve kemerli çatı pencerelerinin bir arada kullanıldığı görülür (Testa, 1996). Doğal ışık çatı penceresinden düşey olarak mekana alınmaktadır. Böylece çalışma işlevi için uygun ve yüksek miktarda güneş ışığı sağlanmaktadır.

Siza’nın eserleri incelendiğinde doğal ışığı işlevsel olarak kullandığı gözlenmektedir (Tablo 5.7). Eğimler, kayalar, su öğeleri gibi doğa ile ilgili veriler, Siza’nın tasarımlarını şekillendirmektedir. Mimar aydınlık mekanlar yaratmak istediği yapılarında geniş çatı pencereleriyle doğal ışığı düşey yönde mekana almakta, Akdeniz’e özgü beyaz rengi tasarımlarında kullanmaktadır. Akdeniz kıyılarında gerçekleştirdiği eserlerinde güneşin rahatsız edici etkilerini azaltmak için saçak kulandığı ve doğal ışığı yansıtarak kullanıldığı gözlenmektedir. Mimarın kütüphane yapısında çatıda tasarlanan konik elemanlar doğal ışığı mekanın okuma işlevine uygun olarak yansıtarak almakta, bir mimari öğe olarak da tasarımda yer almaktadırlar.