• Sonuç bulunamadı

Altıncı Sınıf Türkçe Dersi Ders ve Çalışma Kitaplarında ‘Şiir-Hikâye’ ve ‘Manzum Hikâye’ Türünden Metinler

METİNLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ

3.2. Altıncı Sınıf Türkçe Dersi Ders ve Çalışma Kitaplarında ‘Şiir-Hikâye’ ve ‘Manzum Hikâye’ Türünden Metinler

6. sınıf Türkçe dersi ders ve çalışma kitaplarında genelde ‘şiir’, özelde ‘şiir- hikâye’ ve ‘manzum hikâye’ türünden metinlerin genel görünümü tablo şeklinde aşağıda verilmiştir:

Şiirin Bağlı Bulunduğu

Tema

Şiirin Adı Şairin Adı Şiir-

Hikâye Manzum Hikâye Bulunduğu Şiirin Sayfa Kullanım Amacına Göre Metnin Türü 1. Tema Biz Ve Değerlerimiz Çocukluk Cahit Sıtkı Tarancı + 19 Etkinlik- İçi Metin 2. Tema Milli Mücadele Ve Atatürk - - - - - - 3. Tema Doğa Ve Evren Kır Şarkısı Behçet Necatigil + 101 Etkinlik- İçi Metin 4. Tema Milli Kültürümüz - - - - - - 5. Tema Vatandaşlık Bilinci Çiftçinin Nasihati İbrahim Alaaddin Gövsa + 45 Araç- Metin 6. Tema Sanat Ve Toplum - - - - - - 7. Tema Bilim Ve Teknoloji - - - - - - 8. Tema Sağlık Spor Ve Oyun - - - - - -

124

2017-2018 eğitim-öğretim yılında 6. sınıf Türkçe dersi ders ve çalışma kitaplarının ayrı olarak kullanımda olduğu görülmüştür. Tabloda görüldüğü üzere 2 adet ‘şiir-hikâye’, 1 adet de ‘manzum hikâye’ türünde metne rastlanmıştır. Kitapta bulunma/kullanma amacına göre bu metinlerden sadece 1’i araç-metin iken 2’si etkinlik-içi metin türünden olarak toplam 3 adet ‘şiir-hikâye’ ve ‘manzum hikâye’ türünden metin bulunmaktadır. Buradan da anlaşılmaktadır ki tüm sınıflar arasında en az ‘şiir-hikâye’ ve ‘manzum hikâye’ türünden metin bu sınıf düzeyinde bulunmaktadır.

Hedef kitleye uygunluk açısından ‘şiir-hikâye’ türünden metinlerin, ‘manzum hikâye’ türünden metinlere göre daha çok kullanılması olumlu değildir. Hedef kitlenin somut işlemler döneminde olduğu düşünüldüğünde fabl gibi ‘manzum hikâye’ türünden metinlerin kullanımının daha uygun olacağını düşünebiliriz. ‘Şiir- hikâye’lerin söz sanatlarıyla, imgesellikle, çağrışımsallıkla, sezdirimsellikle daha soyut bir düşünmeye yönlendirdiği açıktır. Bu bakımdan 6. sınıf Türkçe derslerinde ‘manzum hikâye’ türünden metinlerin ‘şiir-hikâye’ türünden metinlere göre daha çok kullanılması, ‘şiir-hikâye’lerin ise daha açık, somut anlatımı yeğleyen, mecazların yoğun kullanımından kaçınılan, anlam dünyasına kolayca girilebilen metinlerden seçilmesi gerekir.

6. sınıf Türkçe dersi ders ve çalışma kitabındaki ‘şiir-hikâye’ türünden metinler hedef kitlenin henüz somut işlemler döneminde olmasına rağmen anlaşılırlığı, soyut düşünme becerisi açısından seviyelerine uygundur. İster ‘manzum hikâye’ isterse ‘şiir-hikâye’ türünden metinler olsun öğrencilerin metnin ana duygusunu/düşüncesine, anlam üretici okur olarak ve etkin bir anlamlandırma süreci geçirerek ulaşması hedeflenen bir pedagojik eylemdir.

Bu bağlamda, 6. sınıf Türkçe dersi ders ve çalışma kitaplarında yer alan ‘şiir- hikâye’ ve ‘manzum hikâye’ türünden metinler, türsel özellikleri ve çalışma kitabında nasıl işler hâle getirildikleri bakımından aşağıda tek tek değerlendirilecektir. Bu bakımdan ilk olarak 6. sınıf Türkçe dersi öğrenci çalışma kitabında etkinlik-içi metin formunda bulunan Cahit Sıtkı Tarancı’ nın Çocukluk metnini ele alıyoruz. Metin şu şekildedir:

125

“Affan Dede... para saydım, Sat... bana çocukluğumu. Artık ne yaşım var, ne ad...; Bilmi... kim olduğumu. Hiçbir şey sorulmasın ben...; Haberim yok olan bitenden.

Bu bahar hava..., bu bahçe; Havuz... su şırıl şırıldır. Uçurtmam bulut... yüce, Zıpzıplarım pırıl pırıldır. Ne güzel dönüyor çemberim;

Hiç bitme... horoz şekerim!” (MEB 2017b: 19).

İlgili metin 5. sınıflarla ilgili bölümde incelendiği için bu bölümde detaylıca tekrar yer verilmeyecektir. Ancak bu bölümde kullanılmasının nedeni olarak söz konusu etkinlik-içi metinde bazı sözcüklerde çekim eklerinin bulunduğu kısımlar boş bırakılarak tamamlanmasının beklendiği söylenebilir. Metin bu nedenle yukarıda eksiltili şekilde verilmiştir. Metin ‘şiir-hikâye’ türündendir. Metinde ‘çocukluğa özlem’ ana duygusu işlenmiştir. Bu ana duygu ve ana duygu etrafında verilen duygu ve düşünceler, doğrudan değil dolaylı olarak şairin çocukluğundan hatırladığı bazı öğelerle verilmiştir. Birtakım nesneler ve çocuklağa ait eylemler üzerinden çocukluğa duyduğu özlem çağrıştırılmaktadır. Dolayısıyla metin, öğrenciler için üst bilişsel yönde çözümleyici bir anlamlandırma süreci gerektirir. Metin 9’lu hece ölçüsü ile yazılmıştır.

Metinden etkinlik-içi metin olarak ‘çekim ve yapım ekleri’ ile ilgili kullanım farklılıklarını sezdirmek için yararlanılmıştır. Metinde boş bırakılan noktalı yerlerin uygun çekim ekleriyle (-yor, -dı, -s(ı), -lar, -(y)e, -da, -ım, -se, -den) tamamlanması istenmiştir. ‘Yapım eki ile çekim ekini ayırt eder, ekleri kullanarak kelimeler türetir’ kazanımlarından hareketle analiz, sentez, değerlendirme basamaklarına uygun bir

126

sırayla kavramanın gerçekleşeceği düşünülmektedir. Metinden 5. sınıf kitabında araç-metin olarak yer almasından dolayı 6. sınıf seviyesinde ise etkinlik-içi metin olarak bulunması uygun görülmüştür. Ancak sadece bu ekler ile ilgisi dışında kullanılmadığı görülmüş, metinden daha fazla yararlanılabileceği düşünüldüğünden sadece bu amaçla kullanılması yetersiz bulunmuştur.

6. sınıf Türkçe dersi ders kitabında ‘şiir-hikâye’ türünden metinlerden karşımıza çıkan örneklerinden biri de Behçet Necatigil’in Kır Şarkısı adlı şiiridir. Şiiri aşağıya alıyoruz:

“Tam otların sarardığı zamanlar Yere yüzükoyun uzanıyorum. Toprakta bir telaş, bir telaş Karıncalar öteden beri dostum.

Ellerime hanım böcekleri konuyor. Ne şeker şey onlar!

Uç böcek, uç böcek diyorum Uçuyorlar.

(...)

Tabiatla haşır neşir

Kırlarda geçen ikindi vakti. Sakin, dinlenmiş, rahat

Bir gün daha bitti” (MEB 2017b: 101).

Metinde ‘otların sarardığı, karıncaların telaşla çalıştığı’ imgeleriyle yaz sonu/güz başlangıcı ve hasat dönemine çağrışımda bulunmuştur. Sözcük tekrarları ‘bir telaş’ da belirgindir. Düz cümlelerden oluşan metnin dize sonlarındaki ses benzerlikleri dikkat çekicidir. ‘Ellerime hanım böcekleri konuyor / Ne şeker şey onlar!’ dizelerinde benzetme yapılmıştır. Ses uyumlarının, çağrışımların, söz sanatlarının ve biçiminin kattıklarıyla şiirselliği belirgin olan metin; düz cümleleri, olay örgüsü, hikâye unsurları (yer-kır, zaman-ikindi vakti/otların sarardığı zamanlar,

127

şair, karıncalar vd.) ile de hikâye barındırmakta ancak şiire daha yakın durduğu için bir ‘şiir-hikâye’ olduğu rahatlıkla söylenebilmektedir. Tema değerlendirme sorularında yer alan metinle ilgili sorulara aşağıda şu şekilde yer verilmiştir:

Metin ‘şiir-hikâye’ türünden bir metindir; çünkü metin içerdiği öyküye rağmen belirgin bir şiir olarak karşımıza çıkar. Hatta anlatım biçimi olarak öykülemeye değer katan da şiirsel anlatımdır. Metindeki imgesellik, çağrışımsallık, sezidirimsellik, , ahenk unsurları, söz sanatları, lirizm vb. ögeler, metni tür olarak öyküden uzaklaştırır, şiir yapar. Metinsel tür itibariyle bakıldığında şiirsel dinamikler metne hâkimdir ve öyküleme de şiirsel anlatımın içerisinde erir. Bulunduğu soru tipolojisi ise aşağıdaki gibidir:

“C) 1, 2 ve 3. soruları yukarıdaki şiire göre cevaplayınız. a) Şair, tabiatı hangi mevsimde anlatıyor?

b) Şiirin ana duygusu nedir?

c) Şiirde altı çizili kelimelerdeki ses olaylarını bulunuz”.

Görüldüğü üzere metinle ilgili sorularda 1. soru hikâye unsurlarından zamanla, 2. soru metnin şiirsel özelliğiyle, 3. soru ise dilbilgisi alanı ile ilgilidir ve

‘Metne ilişkin sorulara cevap verir, okuduğu şiirin ana duygusunu belirler, ses olaylarını ayırt eder’ kazanımlarına katkı sağlamaktadır. Bu bağlamda bir serbest

okuma metni olarak metin etkinliklerin/soruların üst bilişsellik gerektirmediğinden hedef kitleye uygundur denilebilir.

6. Sınıf Türkçe dersi ders kitabında yer alan İbrahim Alaaddin Gövsa’ ya ait

Çiftçinin Nasihati adlı metin, ‘manzum hikâye’ türünden bir metindir. Şiiri aşağıya

alıyoruz:

“Bir akıllı çiftçi varmış; Hem de pek de ihtiyarmış, Bir gün çiftçi hastalanır, Çocuklarını çağırır; Der ki: Artık yavrularım

128

Öleceğim ihtiyarım. Bunu iyi dinlersiniz Kalmazsınız öyle işsiz: Bahçede bir hazine var; Kazarsanız altın çıkar. Üç gün sonra çiftçi ölür, Bir ağaçlığa gömülür. Çocuklara koşuşarak Bahçedeki taşı toprak Yapar gibi çalışırlar

Ne altın var, ne mangır var... Fakat maksat ne bilinir Ki çalışmak hazinedir. Çiftçi bunu demek ister:

Haydan gelen huya gider” (MEB 2017c: 45).

5. temada yer alan metin, hedef kitlede karşımıza çıkan ilk araç-metindir. Metin, başlığından da anlaşıldığı gibi öğüt vericidir ve içeriği yansıtmaktadır. Söz konusu metin, hikâyenin şiir formunda sunulduğu ‘manzum hikâye’ türünün öne çıkan örneklerindendir. Metin ‘olay, kişiler, zaman, mekân, anlatıcı’ ögelerini içermesi, dolayısıyla öyküsü itibariyle ‘hikâye’ türüne, 8’li hece ölçüsü, kafiye düzeni, biçimiyle de ‘şiir’ türünü öne çıkarır. Ancak öne çıkan gündelik yaşam dili, düz anlatım, söz sanatları, çağrışımsallık, imgesellik vb. ögelerin yarattığı şiirselliğe kapıyı kapatma, her şeyden önce bir hikâye anlatmayı önceleme, anlamsal açıdan okurun hayal dünyasında dolduracağı boşluklar bırakmama, metnin son dizesinde verilen öğüt dikkate alındığında metnin rahatlıkla bir ‘manzum hikâye’ olduğu söylenebilir. Metnin dili sade, açık ve anlaşılırdır. Metinde akıllı, ihtiyar bir çiftçi hastalanır ve ölmek üzere iken çocuklarına akıllıca bir oyun oynayarak bahçede bir hazine olduğunu söyler ve ölür. Ardından hazineyi bulmak için bahçeyi kazan çocuklar sonunda bir şey bulamayınca gerçeği anlarlar ve çiftçinin asıl demek

129

istediğini ortaya çıkar. Metinde ana fikir olarak da çalışmanın en büyük hazine olduğu ve her zaman haydan gelenin huya gideceği atasözüyle anlatılır. Bu yönüyle de metin didaktik bir hüviyet gösterir. Metinde hikâye unsurları (kişiler: çiftçi ve çocukları, zaman: bir gün, yer: ev ve bahçe ve olay: çiftçinin oğullarına ders vererek çalışmayı öğütlemesi) hikâyeye özgü biçimde belirgindir. Hikâye, manzum form içerisine yerleştirildiğinden metnin şiirsel yönü ölçü, kafiye düzeni, serbest nazım biçiminde kendini gösterir.

Metnin çalışma kitabında yer alan etkinliklerle/sorularla nasıl işler hâle getirildiğini göstermek adına aşağıda etkinlik örnekleri verilmiştir (MEB 2017b:143- 144):

Etkinlik 1’ de şair hakkında bilgi ile ilgili bir bölüm yer alırken öğrenciden bir araştırma yapması beklenmekte ve ‘Metnin yazarı veya şairi hakkında bilgi

edinir’ kazanımına hizmet etmektedir. 2. etkinlik şu şekildedir:

“Okuduğunuz şiirle ilgili aşağıdaki soruları cevaplayınız. a) Çiftçinin, çocuklarını yanına toplama sebebi nedir?

b) Altını bulamayan çocuklar aslında nasıl bir hazineye sahip oluyorlar? c) “Haydan gelen huya gider” dizeleriyle anlatılmak istenen nedir?”

Bu sorularda dahi metindeki hikâye ön planda tutulmuştur. ‘Metnin

konusunu belirler, Metnin ana fikrini/ana duygusunu belirler, Anlatımın kimin ağzından yapıldığını belirler; Olay, yer, zaman, şahıs, varlık kadrosu ve bunlarla ilgili unsurları belirler, Okuduklarındaki örtülü anlamları bulur, Metne ilişkin sorulara cevap verir, Metnin türü ile ilgili özellikleri kavrar’ kazanımlarını

gerçekleştiren öğrencinin analitik düşünme süreçleri harekete geçer.

3. etkinlik ise şiirin ana duygusuna yönelik ‘Okuduğu şiirin ana duygusunu

belirler’ kazanımına hizmet ettiği görülmektedir. Bu sorularla analitik işlem

basamaklarını geliştirmeye hizmet etmektedir. Gerek metin gerekse etkinlikleri hedef kitle için uygundur, ancak metnin hikâye yönü ile ilgili etkinliklerin artırılması gerektiği düşünülmektedir.

130

3.3. Yedinci Sınıf Türkçe Dersi Ders ve Çalışma Kitaplarında ‘Şiir-Hikâye’ ve