• Sonuç bulunamadı

Alaş kelimesinin kökü, Orta Asya’daki göçebe Türkler arasında geleneksel savaş narası anlamına gelir. Sözlü geleneğe göre de Alaş adında birinin altı çocuğu olmuştur. Bunlar: Kazak, Kırgız, Özbek, Türkmen, Başkurd ve Karakalpaklar’dır. Bütün bu topluluklar ortak bir dil, din, gelenek ve yaşantıyı paylaşmışlardır.339

Mustafa Çokay’a göre de Alaş-Orda adı; “Kazak Türkçesinde: “Алаш Орда,”

şeklinde yazılır ve 1910'lu ile 1920'li yıllar arasında Kazak- Kırgız-Uygur-Tatar ve Özbek Türklerinin ilan ettikleri devletler ve buna bağlı olarak sürdürülen bağımsızlık hareketinin adıdır.”340

Bütün Kazak halkı kendilerini “Alaş ya da Alaç” adlı bir atadan türediklerine inandıklarını hatta kendi sosyal yapılarının belirleyici öğeleri olan; töre ve örf-i hukuk kurallarını da bu büyük ata tarafından oluşturulduğunu kabul etmişlerdir.341

Kazakistan resmi kaynaklarca da kabul edilen farklı bir görüşte; “Alaş” adı Kazakların efsanevi atası olan “Alaş Han’dan” gelmektedir. Alaş adının etrafında birçok efsane olmasına karşın en çok itibar göreni ise şöyledir;

Efsaneye göre, Sir-Derya havzasında 32 boyu idare eden Kızıl Arslan adındaki han, kazandığı bir savaş sonrası elde ettiği ganimetler arasında mevcut olan çok güzel bir kız ile evlenir. Bu kızdan sağlıklı fakat ala tenli bir çocuk sahibi olur. Etrafındakiler bu durumu uğursuzluğa yorarak ondan kurtulması gerektiğine inandırırlar. O da çocuğu bir sepet içinde Sir-Derya nehrine bıraktırır, çocuğu bulan bir balıkçı alıp onu eve götürür. Adını renginden ötürü Alaş koyarak onu çok akıllı ve yetenekli bir genç olarak büyütür.

Bundan haberdar olan Han onu almak ister fakat vezirler yine karşı çıkar. Bunun yerine ona yüz asker göndermenin daha doğru olacağına Hanı ikna ederler. Han da

339Gulnar Kendirbai, “Alaş”, Türkler Ansiklopedisi, Yeni Türkiye Yay., C.13, Ankara, 2002, s. 1149. 340Kazak Türkçesinden Çev. Beyaz Arif Akbaş; “Türkistan’ın Milli Bağımsızlık Hareketi”, Trakya Üniversitesi, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü, Yüksek Lisans Öğrencisi,beyazarifakbaş@hotmail.com, s.4.

sırasıyla her yıl yüz asker olmak üzere önce baş vezirinin oğlu Üysin, sonra vezirinin oğlu Bolot ve en son olarak küçük oğlu Alaş’ının idaresindeki askerlerden gönderir. Böylece Alaş üç yüz askeri ile güçlenir ve kendi idaresinde güçlü bir ordu oluşturur. Etraf köy ve yerleşim yerlerine baskınlar yaparak hâkimiyet alanlarını genişletirler. En nihayetinde kendilerini “Kazak” olarak adlandırırlar ve Alaş Han’ı da beyaz keçeye oturtarak Han ilan ederler. Vezirin çocuklarının idaresinden gelen her bir grup asker de bir Kazak Cüz’ünü oluştururlar. Kazak Türkleri arasında hala söylenen “Atamız Alaş, Adımız Kazak, biz Üç Cüz’ün ahfadıyız deyimi de bu durumu ifade etmektedir.342

4.1.1. Alaş- Orda’nın Coğrafi Yapısı

Özerk Alaş-Orda Devleti’nin kurulduğu sahayı dikkate alırsak; Ural’sk, Turgay, Akmolinsk ve Semipalatinks olmak üzere dört step eyaletini içine almıştır. Dolayısıyla bu eyaletlerin coğrafi yapısına bakarsak; Ural Nehri’ni içine alan Ural vilayetinin güney batısında Hazar Denizi ve doğusunda Ural Gölü vardır. Yüz ölçümü hemen hemen 330. 000 km². dir. Vilayet genellikle bozkır ve çöl halinde olup; daha sonra Batı Alaş-Orda Hükümeti’nin merkezi olmuştur. Turgay vilayeti, Aral-Hazar bölgesinin kuzey ve doğu havalisini teşkil eden bu vilayet 420. 000 km². genişliğindedir. Bu vilayet geniş bir bozkır ve çölden ibaret olup yalnız kuzey tarafları Mugaçar (Mugoçar) ve Goberlin Dağlarının kısımlarını içerir. Bu dağlar ise çalılıkları kaplayan müstakil birtakım yığınlardan ibaret olup bunların arasından bazı çaylar akar. Bu kısım adeta sahralardaki vahalara benzer mıntıkaları içine aldığından, bu meyanda bazı ormanlar meydana gelmiştir. Vilayetin güney kısımları ise çukur, aynı şekil ve manzarada tuzlu, kumlu büyük bir çölden ibarettir. Büyük ve Küçük Parsuk çölleri bu kısımda bulunur. Kırgız havalisinin en geniş vilayeti olan Akmolinsk ya da Akmola Vilayeti de yaklaşık 550. 000 km². yüzölçüme sahiptir. Düz ve geniş bir bozkırı teşkil eden bu vilayet de üç kısma ayırılmıştır. Kuzey kısmı düz bir ovadan, zengin tuzla ve tuzlu göllerden, kumlu İrtiş Suyu’ndan ibaret olup yer yer ormanlara da sahiptir. Orta kısmı Altay Dağlarının kayalık tepeleri ve parçalarını içine alıp; bu bölge İşim, Nura (Tura) ve Sarı Su nehirleriyle sulanmaktadır. Ayrıca bu bölgede orman yoksa da gayet güzel sulanmış ovaları kapsamaktadır. Güney bölümü Sarı Su'nun başlangıcından, Çu Nehri’ne kadar uzanan çölden ibaret olup Açlık Çölü ismini bur da almaktadır. Buraya yerliler ayrıca

342Enver Kapağan,“Alaş Orda Partisinin Kazak Aydınlanmasına Etkisi (The Effect Of Alas Orda Party To The Illumınatıon Of Cossack) “, ZfWT (Zeitschrift für die Welt der Türken Journal of World of Turks) Yay., S.7, No.1, 2015, s.259.

"Pek pak Dala" ismini vermiştir. Semipalatinks vilayeti, 530. 000 km². yüzölçümünde

olup, doğu ve güneydoğu yönünde Çin ile komşudur. Bu vilayetin büyük kısmı çöl halinde olduğundan yalnız Üst Kamenegorsk, Zayşan kazaları içinden Büyük Altay ve Tarbagatay dağları geçmekte, Narım ve Kurçum ismindeki karlı tepeler fevkalade zengin yaylaları içermektedir. Ormanları azdır. Çam ormanları İrtiş Suyu’nun sağ sahilinde yetişmektedir. Vilayetin kuzeyinde dağ vadileri içinde bazı ormanlar bulunur, bu vilayette daha sonra Doğu Alaş-Orda Hükümeti’nin merkezi olmuştur.343