• Sonuç bulunamadı

2.2. MOBİL TEKNOLOJİLER

2.2.3. Akıllı Telefonların Donanımsal Özellikleri

Akıllı telefonlar giderek küçülen boyutları ve artan donanımsal özellikleri ile git gide daha kullanışlı ve faydalı hale gelmektedir. Telefonların içlerinde farklı özelliklere sahip çeşitli teknolojik donanımlar bulunmaktadır. Her akıllı telefon hücresel ağlara (mobil operatör veya Wi-Fi) bağlanabilmek adına entegre antenlere sahiptir. Bu antenler sim kart aracılığı ile mobil hücresel ağlara bağlanarak, telefon görüşmesi yapabilmemizi, mesaj alıp/gönderebilmemizi ve internet servislerinden yararlanabilmemizi sağlamaktadır. Mobil operatörlerin sağladığı hücresel ağlara bağlanabilmek için, baz istasyonlarının sağladığı kapsama alanı içinde bulunmak gerekmektedir. Hücresel ağlar gelişen teknolojiler doğrultusunda gelişmeler göstermiştir. ‘‘İlk kablosuz hücresel sistemler (birinci nesil, 1G) 1980’lerde kullanılmaya başlanmıştır. Belli başlı 1G sistemleri arasında, AMPS (Advanced Mobile Phone Service), NMT (Nordic Mobile Telephone) ve Total Access Communications System (TACS) sayılabilir. Hücre fikrine dayanan 1G şebekeleri, analog ses hizmeti sağlamakla birlikte, herhangi bir veri hizmeti (internet erişimi) sağlayamaz. Nispeten düşük kalitede ses hizmeti sağlayan ve belirli bölgesel alanlarının dışına çıkamayan analog 1G sisteminin yerini, 2G olarak bilinen ikinci nesil sayısal mobil şebekeler almıştır. TDMA (Time Division Multiple Access) ve CDMA (Code Division Multiple Access) gibi çeşitli teknolojileri kullanan GSM ve PDC (Personal Digital Cellular Standard) gibi çok sayıda 2G standardı mevcuttur’’ (Büyükbaş, vd., 2002, s. 10-11). 3G, cep telefonundan veya bilgisayardan hızlı internet bağlantısı sağlayan ve birçok servis hizmeti sunan üçüncü nesil mobil iletişim altyapısına verilen genel addır. 3G ile GSM’den farklı olarak yeni bir frekans bandından ve daha fazla bant genişliğinden faydalanarak, multimedya uygulamalarını mobil alana taşıması mümkündür (Türk Telekom, 2016). ‘‘4.5G ise, mobil telefonlar üzerinden yüksek hızlı genişbant hizmetler sunmak üzere geliştirilen ve tamamen veri tabanlı şebeke yapısına sahip dördüncü nesil ve devamı mobil haberleşme sistemleridir. Aşağıdaki faktörler

74

telefonların hücresel ağlardan faydalanma performansını etkilerler’’ (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, 2016, s. 9-33):

 Frekans  Kapsama alanı

 Hizmet alınan baz istasyonu  Coğrafi koşullar

 Şebeke yoğunluğu

 Baz istasyonundan uzaklık  Kullanılan cihazın kategorisi

Akıllı telefonlar, Wi-Fi, Bluetooth, NFC ve GPS gibi bağlantı özelliklerine de sahiptirler. Wi-Fi yani kablosuz bağlantı alanı, herhangi bir fiziksel bağlantıya ihtiyaç duymadan, menzil dâhilindeki kablosuz erişim noktalarına bağlanmanızı sağlar. Bu sayede kablosuz erişim alanındaki internet erişiminden faydalanabilirsiniz. Bluetooth ise, ‘‘Kısa mesafede kablosuz iletişim ortamı sunan ve 2,4 Ghz endüstriyelbilimsel-tıbbi (ISM) radyo frekans bandını kullanan bir teknolojidir. Bluetooth teknolojisi düşük güç tüketimli, ucuz ve tüm cihazlara entegre edilmeye imkan veren bir teknikle kablosuz veri ve ses iletişimi sağlamaktadır’’ (Özçelik vd., 2006, s. 739). Yakın alan iletişimi (NFC), iki elektronik cihazın kolay, basit ve güvenli haberleşmesi için tasarlanmış kısa mesafe temassız teknoloji standardıdır (Bankacılık Denetleme Kurumu, 2016). NFC sayesinde, akıllı telefonunuz ile alışveriş yapabilme, kartvizit paylaşabilme, reklam ve tanıtım faaliyetlerini izleme gibi özelliklerden yararlanabilirsiniz. ‘‘GPS, yani küresel konumlandırma sistemi, düzenli olarak kodlanmış bilgi yollayan bir uydu ağıdır. Bu sistem Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakanlığı’na ait 24 uydudan oluşmaktadır. Yeryüzündeki GPS alıcıları bu sinyaller yardımı ile konum tespitini gerçekleştirebilmektedir’’ (Bilgi Ustam, 2016).

Tüm akıllı telefonlarda bulunan bir diğer donanım ise ekrandır. Bu ekranların çoğu dokunmatik olmakla beraber, çoklu dokunuşu desteklemektedir. Ekranların parlaklık, ekran çözünürlüğü, panel kaliteleri, büyüklüğü gibi özellikler, ekranın kalitesini ve kullanımını değiştirmektedir. Akıllı telefonların ekranlarının boyutunun büyük olması tek başına kaliteli olması için yeterli değildir.

75

Telefonlardaki kameralar ise diğer bir donanım özelliğidir. Cihazlardaki kameraların kalitesi çözünürlük, ışık aralığı, flaş desteği, beyaz dengelemesi vb. unsurlar etkilemektedir. Günümüzde yeni üretilen çoğu akıllı telefon, ön ve arka tarafında olmak üzere çift kamera ile donatılmıştır.

Bir diğer önemli bileşen ise içinde yer alan bataryalardır. Günümüzdeki tüm akıllı telefonların bataryası lityum-iyon diye adlandırılan, tekrar şarj edilebilir özellikteki bataryalardır. ‘‘Bataryaların kapasitesi mAh olarak ifade edilmektedir pillerin tek seferde toplam ne kadar enerji depolayabildiğini gösterir. O nedenle daha fazla mAh değerine sahip olan piller, daha büyük, ağır ve/veya kalın olurlar. Ayrıca mAh değeri yüksek olan pillerin şarj süreleri daha uzundur’’ (Doğru, 2016). Akıllı telefonların kullanım süresini bağlantılar, ekran çözünürlüğü, uygulamaların güç tüketimi ve açık kalma süreleri, işlemci, konuşma süreleri vb. gibi unsurlar etkilemektedir.

Akıllı telefonlarda bulunan bir diğer önemli donanım ise işlemcilerdir. Telefonların içinde bulunan işlemciler kalitelerine göre farklılık göstermektedir. Bu farklılıklar cihazın ısınması, stabil çalışması, donma gibi faktörler üzerinde doğrudan etkilidir. Bilgisayarlarda olduğu gibi, akıllı telefonlardaki işlemci hızı ve çekirdek sayısı performansı doğrudan etkilemektedir. ‘‘İşlemci hızı Ghz (Giga Hertz) olarak ifade edilmektedir. 1 hertz, cihazınızın 1 saniyede yaptığı 1 adet işlemdir. Ghz ifadesini Hertz türünden yazacak olursak eğer, 1 Ghz ifadesi 1 milyar Hertz'e eşittir. Yani bilgisayarımız bir saniyede 3 milyar tane işlem yapabilir veya 3 milyar tane veriyi aynı anda işleyebilir diyebiliriz’’ (Blogkafem, 2016). Bir akıllı telefonun hertzi ne kadar yüksek olursa, o kadar fazla işlem yapmaya imkân tanıyor demektir. Ayrıca diğer bir donanım ürünü olan ram ise, dosyaların hızla yazılıp okunmasına izin veren bir depolama birimidir (Güneş, 2015). Ramler işlemci ile beraber çalışırlar. Bir akıllı telefonun ram miktarı, işlem yapma hızına doğrudan etkilidir.

Her akıllı telefon dâhili bir hafızaya sahiptir. Uygulamalar, fotoğraflar, ses dosyaları vb. öğeler hafıza içerisinde saklanır. Hafızada saklanan dosyaların boyutları farklılık gösterir. Harici hafıza kartlarını destekleyen akıllı cep telefonları da bulunmaktadır. Ayrıca bulut depolama yöntemleri ile de dosyalarını saklayabilirsiniz. Bulut bilişim, kullanıcıların hesaplama, depolama ve uygulamalar gibi çeşitli bilişim hizmetlerine bu bilgilerin nerede depolandıklarını ve bu uygulamaların hangi sunucularda

76

çalıştıklarını ve teknik olarak nasıl yapılandırıldıklarını bilmeksizin internet üzerinden erişmeleri modeli olarak tanımlanabilir (Seyrek ve Günebakan, 2015).

Akıllı telefonların yapısında çeşitli sensörler bulunmaktadır. Bu sensörlerin hangilerinin, telefonun yapısında bulunduğu modellere göre değişkenlik göstermektedir. Akıllı telefonlarda başlıca yer alan sensörler aşağıdaki gibidir:

İvmeölçer Sensörü: Akıllı telefonlarda bulunan ivmeölçer sensörü, Akselerometre (Accelerometer) olarak da adlandırılmaktadır. ‘‘Akselerometre, bir kütleye uygulanan ivmeyi ölçen cihazlardır ve içindeki test kütlesine referans eksenindeki, kütleden kaynaklı olan uygulanan kuvvetlere bakar. Daha basit aktarılacak olursa, içinde bulunduğu aletin hızlanmasını ölçmektedir. İvmeölçer, akıllı telefondaki hızlanmayı hesaplar ve GPS’e daha verimli bilgi gönderilmesine yardımcı olur. Bunun yanında titreşim engelleyici görevi de vardır. Bu özelliği ise kameraların görüntü netleştirmesine yardımcı olur. Akıllı telefonunuz siz hareketliyken yapılan çekimlerin daha iyi çıkması için ivmeölçer sensörünü de kullanır’’ (Sağır, 2015).

Şekil 2.1: İvmeölçer Eksenleri (Sağbaş & Ballı, 2015)

Jiroskop Sensörü: Jiroskop (Gyroscope) sensörü, yön ölçümü veya ayarlamasında kullanılan, açısal dengenin korunması ilkesiyle çalışan bir alet olup, hareketin temeli fizik kurallarına ve merkezkaç ilkesine dayalıdır (Polat, 2016). Akıllı telefonlarda bulunan ekranı döndürme özelliği jiroskop sayesinde gerçekleşmektedir.

Işık Sensörü: Ortamdaki ışığın seviyesini ölçen sensördür. Kullanıcı tarafından izin verilmesi doğrultusunda, ortamın ışık seviyesini hesaplayarak, ekran parlaklığı belirler. Bu özellik ile cihazın şarj tasarrufu yapması amaçlanmaktadır.

77

Manyetik Alan Sensörü: Manyetik alan sensörü, cihazı çevreleyen manyetik alanın gücünü ölçmekte olup, veriler mikrotesla biriminden elde edilmektedir (Sağbaş ve Ballı, 2015).

Basınç Sensörü (Barometre): Atmosferde meydana gelen basıncı ölçmeye yarayan sensördür. Hava, sağlık ve fitness grubu programlarda GPS destekli kullanılmaktadır. Yakınlık (Proximity) Sensörü: ‘‘Herhangi bir fiziksel temas olmadan yakın nesnelerin varlığını tespit etmeye yarayan sensördür. Telefonu kulağınıza götürdüğünüzde ekranın sönmesini sağlar. Görevi itibariyle akıllı telefonlarda en aktif çalışan parçalardan bir tanesidir’’ (Sağır, 2015).

Parmak İzi Sensörü (Fingerprint Sensor): Parmak izini tanıyan sensördür. Bu sensör genellikle güvenlik adımında kullanılmaktadır. Önceden tanıtılan parmak izi doğrultusunda, telefon tuş kilidindeyken parmağınızı okutmanız durumunda tuş kilidi kalkmaktadır.

Tüm akıllı telefonlar telefon görüşmesi sağlamak, ses kaydetmek ve inlemek gibi özellikleri kullanabilmek adına mikrofona ve hoparlöre sahiptir.

Benzer Belgeler