• Sonuç bulunamadı

2. SİLAHDAR SEYYİD (KARAVEZİR) MEHMET PAŞA'NIN HAYATI VE I ABDÜLHAMİD DÖNEMİ

2.4. I.ABDÜLHAMİD DÖNEMİ (1774-1789)

2.1.2. I.Abdülhamid Dönemi Devlet İçindeki Gelişmeler

2.4.1.7. I.Abdülhamid Dönemi Sadrazamları

cülus-ı Abdülhamid han aleyhi'r-rahmetü ve'l-gufran...

Vezir-i a'zam İzzet Mehmet Paşa Vezir-i a'zam Derviş Mehmet Paşa Vezir-i a'zam Darendeli Mehmet Paşa Vezir-i a'zam Kalafat Mehmet Paşa

Vezir-i a'zam Silahdar Seyyid (Karavezir) Mehmet Paşa Vezir-i a'zam İzzet Mehmet Paşa def'a-i sani,

Yeğen Mehmet Paşa

Halil Hamid Paşa el-vezirü'l-a'zam Vezir-i a'zam Hazinedar Şahin Ali Paşa Sadrazam Yusuf paşa89

I. Abdülhamid Padişah olunca en üst derecede başarılı olacağı beklentisiyle dönem boyunca sadradam arayışında olmuş ve tercihini bu yönde kullanmıştır. Ahmet Cevdet Paşa, eserinde bu durumdan birçok yerde bahsetmiştir. Ayrıca sadrazamlara özgürce çalışma imkanı vermiştir. Hükümdar bütün devlet işleriyle ayrıntılarına kadar ilgilenip otoriteyi kendisinde topluyor olmasına rağmen sadrazamlara verdiği bağımsız hareket edebilme imkanı "istiklal" onu daha çok danışman görevinde tutmaktaydı. Sultan her yeni sadrazamına da bağımsız olarak hareket edeceklerini hatırlatırdı.90

87 Sarıcaoğlu, a.g.t, 1997, s. 138. 88 Sarıcaoğlu, a.g.t, 1997, s. 139. 89

Mustafa Kesbi, İbretnüma-yı Devlet: Tahlil ve Tenkitli Metin, Haz. Ahmet Öğreten, (Ankara: TTK Yayınevi, 2002), s. 334.

90 "sen benim müstakil lafzı(mı) lafz kabilinden addeylemeyüp hemen istiklal-i tammın ber kemal

olduğunu bilüp..." gibi sadrazamlarına serbest çalışma ile ilgili hattlar yazdırmıştır. (Sarıcaoğlu, a.g.e,

Sultanın sadrazamlara devredilen otoriteyi padişah tarafından sunulan evraklardaki yazılarının birtakım önerilerinden sonra "sana ihaledür", "siz

bilürsünüz", "ben sana havale eyledüm", "ne dersiz", "nasıl olur", "yine siz bilirsüz"

gibi sıkça rastlanan kelimelerle bitmesi de sadrazamlara verilen bağımsız hareket etme imkanları açıklamaktadır.

I. Abdülhamid tahta çıktığı sırada Damat Muhsinzade Mehmet Paşa, Sadrazam ve Serdar-ı Ekrem'di. Padişahın kız kardeşlerinden Ayşe Sultan’la evli olan Mehmet Paşa, Kaynarca Muahedesi’nden sonra Şumnu'daki karargahından hasta halinde İstanbul'a dönerken öldü.91 Muhsinzade Mehmet Paşa'nın Sadareti 30 Mart 1765 ile 4 Ağustos 1774 yılları arasıdır.

Muhsinzade Mehmet Paşa'nın yerine İstanbul'da sadaret kaymakamı olan İzzet Mehmet Paşa geçti. İzzet Mehmet Paşa, Fatih devri sadrazamlarından Rum Mehmet Paşa ahfafındandır. Bir yıllık bir sadrazamlığından sonra 1775 yılında görevinden azledildi.92 İzzet Mehmet Paşa'nın Sadareti 10 Ağustos 1774 ile 6 Temmuz 1775 yılları arasıdır. Yerine bilim ve istikametiyle maruf, aynı zamanda rind meşreb bir zat bulunan Sadaret Kethüdası Derviş Mehmet Paşa, getirildi.

Derviş Mehmet Paşa'nın sadrazam olduğu dönemde İran ile olan sorunlar neticesinde İstanbul'da toplanan olağanüstü divan meseleyi müzakere ederek İran'a harp ilan etmişti. İran ile harp hazırlıklarının hızlandırıldığı sırada Derviş Mehmet Paşa, gerekli ciddiyeti üzerinde barındırmaması ve rehavet ve sefahat ehli olması sebebiyle sadaretten azledimiştir.93 Yaklaşık on sekiz ay kadar sadrazam olan Derviş Mehmet Paşa'nın sadareti 6 Temmuz 1775 ile 5 ocak 1777 yılları arasıdır.

Derviş Mehmet Paşa'nın yerine ciddi, çalışkan, hayırperver bir zat olarak tanınan Darendeli Cebecizade Mehmet Paşa getirildi. Bu sadrazam, şöhretine binaen Dergah-ı Ali Kapıcıbaşılığından birdenbire sadaret kethüdalığına daha sonra da

91 Öztuna, a.g.e, 369. İyi bir devlet adamı olmakla beraber ikinci sadareti sırasında hastalığı sebebiyle

makamında bırakılmasının büyük bir hata olduğu ve yapılan ağır antlaşmada (Küçük Kaynarca) kendisinin bu durumunun oluşturduğu zafiyetin önemli bir payı bulunduğu belirtilir.[(Nagata, Yuzo, "Muhsinzade Mehmet Paşa", İslam Ansiklopedisi XXXI, (İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, 2006), s. 49-50].

92 Sarıcaoğlu, Fikret, "İzzet Mehmet Paşa", İslam Ansiklopedisi XXIII, (İstanbul: Türkiye Diyanet

Vakfı Yayınları, 2006), s. 558.

93

sadarete getirilmişti. Fakat kendisinden umulan hizmet görülemediği gibi hazinedarın sözlerine kanılarak94

sadaret mevkiisinden azledildi. Darendeli Mehmet Paşa'nın sadareti 5 Ocak 1777 ile 1 Eylül 1778 yılları arasıdır.

Darendeli'den sonra yerine Yeniçeri Ağası Kalafat Mehmet Paşa getirildi. Kalafat, sadrazam olmadan evvel Sekbanbaşılığı ve Yeniçeri Ağalığı görevlerini gayet başarılı bir şekilde yapmış olmasından dolayı sadaretinden çok şey umuluyordu; lakin selefi Darendeli Mehmet Paşa'nın sadaret bahsinde söylenen sebeplerden onun da bu muazzam sadaret yükü altından yüz akıyla çıkamayacağı belliydi. On bir aylık sadaretinden sonra Kalafat Mehmet Paşa da azledildi.95

Kalafat'ın Sadareti 1 Eylül 1778 ile 21 Ağustos 1779 yılları arasıdır.

Kalafat'ın yerine Padişah katında nüfuzlu bir zat olan ve daha önceki sadaret değişikliklerinde etkisi bulunan Silahdar (Karavezir) Seyyid Mehmet Paşa, geçirildi. Silahdar Seyyid Mehmet Paşa, yetişme itibariyle saray mensupları arasından yetişen ve Silahdar-ı Şehriyarlıktan gelme bir sadrazam idi. Sadece Silahdar Seyyid Mehmet Paşa görevi sırasında vefat etmiştir.96

Sadareti 21 Ağustos 1779 ile 19 Şubat 1781 yılları arasıdır.

Silahdar Seyyid Mehmet Paşa’nın yerine daha önce sadrazam olan ve o sırada Erzurum Valiliğini yapan İzzet Mehmet Paşa İstanbul'a çağırılarak kendisine tekrardan sadaret mührü verildi. İzzet Mehmet Paşa'nın ikinci sadareti bir yıl altı ay ve dört gündür. İzzet Mehmet Paşa'nın yerine Alaiyeli Yeğen Mehmet Paşa geçti. Yeğen Mehmet paşa da dört aylık kısa süren sadaretinden sonra yerine I.Abdülhamid devrinin en mühim sadrazamı olan Ispartalı Halil Hamid Paşa getirildi.97

94 Sadrazam Darendeli Mehmet Paşa, dakikası dakikasına iş bitirmesiyle ün saldığı için Dergah-ı Ali

Kapıcıbaşılığından sadaret kehhüdalığına ve sonra sadarete yükseldi. Pek değerli bir zat idi. Lakin Kara Silahdar (Karavezir) Mehmet Ağa ile geçinemediğinden devlet işlerini onun arzusuna göre yürütmeyi reddettiğinden azledildi. (Cevdet, a.g.e, s. 171).

95

Aksun, a.g.e, s. 431. Sadrazam Kalafat Mehmet Paşa'yı Yeniçeri Ağası iken yaptığı hizmetlere bakan herkes, onun sadarette muvaffak olacağını düşünüyordu. Bu ümit gerçekleşmediğinden maada, onun sadaretinde pek çok yangın çıkmış İstanbul'un dörtte biri yanmış olduğundan dedikodu artmıştı. Kaldı ki kendisi ümmi olduğundan devlet sırlarına dair hatt-ı hümayunları başkaları okuyor ve sırlar ifşa ediliyordu. Nihayet 1193 Şaban'ın sekizinci günü Bevablar Kethüdası Selim Ağa marefetiyle kendisinden mühr-ü hümayun geri alındı. [Sarıcaoğlu, Fikret, "Kalafat Mehmet Paşa", İslam

Ansiklopedisi XXIV, (İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, 2006), s. 221-222].

96Savaş, Vedia, "1774'ten 1826'ya kadar Osmanlı Sadrazamları", Mezuniyet Tezi (1939), İÜEF Tarih

Bölümü ,Tarih Seminer Kitaplığı, nr. 136.

97

Halil Hamid Paşa, XVIII. yüzyılın ikinci yarısında yetişmiş sadrazamlar arasında Osmanlı Devlet idaresinin Batı tarzında örgütlenmesi için çalışan ve ıslahat ve yenilik taraflısı bir devlet adamıdır.98 Halil Hamid Paşa'nın kısa sürede yükselmesinde başarışı kadar kendisine destek veren Silahdar Seyyid Mehmet Paşa'nın etkisi de çoktur. Halil Hamid, Silahdar Seyyid Mehmet Paşa’nın güvenini kazanmış, onun tarafından himaye edilmiştir. Silahdar Seyyid Mehmet Paşa’nın desteğiyle önce tezkireciliğe daha sonra Reisü'l-küttaplığa ve 1780'de de sadrazam kethüdalığına getirildi.99 Yeğen Mehmet Paşa'nın elinden mührü hümayunun alınmasıyla daha önce Silahdar Seyyid Mehmet Paşa’nın tavsiyesi ile Halil Hamid Paşa, 31 Aralık 1782'de sadarete ulaştı. İki yıl dört ay kadar devam eden sadrazamlığını çok başarılı bir şekilde sürdüren ve bizzat I. Abdülhamid'in hizmetlerinden duyduğu memnuniyeti gözler önüne seren Hamid Paşa, yaklaşık iki senelik sadaretinden sonra 31 Mart 1785'te aniden azledilerek Gelibolu'ya sürgüne gönderildi.100

Halil Hamid Paşa'dan sonra sadarete Özü Muhafızı Şahin Ali Paşa getirildi. Dokuz aylık sadaretinden sonra Koca Yusuf Paşa, sadarete getirildi. Cezayirli Hasan Paşa tarafından yetiştirilen Koca Yusuf Paşa, I. Abdülhamid döneminin son sadrazamıdır.101

98 İzgöer, A.Zeki, "Halil Hamid Paşa", Osmanlı Ansiklopedisi Tarih-Kültür-Medeniyet, C. 5, (İstan-

bul: İz Yayıncılık, 1996), s. 125.

99 Beydilli, Kemal, "Halil Hamid Paşa", İslam Ansiklopedisi XV, (İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı

Yayınları, 2006), s. 316-317.

100

Halil Hamid Paşa'nın bu ani azli ve Padişahın şahsına gösterdiği infial görevden alınıp sürgüne gönderilmesinin ve ardından da idamının fevkalade bir sebebe dayandığı ihtimaline kuvvet kazandırmıştır. Bu durum Hamid Paşa'nın yaşlı Padişahı tahttan indirerek onun yerine genç Şehzade Selim'i geçirmeyi planladığı ve bu tertibin ortaya çıktığı olarak sunulmuştur. (İzgöer, a.g.e. s. 127).

101