• Sonuç bulunamadı

Abdülhak Mihrünnisâ Hanım 1864 yılında İstanbul Bebek’te ünlü Hekimbaşı Yalısı’nda dünyaya gelmiştir.18 Babası Hekimbaşı Molla’nın oğlu Müverrih Hayrullah Efendi’dir.19

Hayrullah Efendi, babası Abdülhak Molla (Hekimbaşı) (1786-1853)20 ve dedesi Mehmed Emin Şükûhî21 gibi ulema sınıfındandır. Hayrullah Efendi babasının gayretleri sonucunda Galatasaray’da yer alan Tıbbiye Mektebine girer ve buradan doktor olarak mezun olur. Bunun yanında iyi bir medrese eğitiminden geçen Hayrullah Efendi müderrislik, İzmir Mollası ve Mekke pâyesi gibi o dönemin önemli sayılacak rütbelerini alır. Ancak daha sonra bu görevleri bir kenara bırakarak önemli devlet işlerinde çalışır.22

Fransızca ve Latinceyi iyi derecede bilen Hayrullah Efendi tıp alanıyla ilgili ve tıp alanı dışında bir hayli eser kaleme almıştır. Bunun yanında az sayıda şiir de yazmıştır.23

Mihrünnisâ Hanım’ın annesi ise Münteha Naibe Hanım’dır. Münteha Naibe Hanım küçükken Çerkezistan’dan esir olarak getirilir. Ancak Münteha Naibe Hanım’a evin kızı gibi davranılır. Hayrullah Efendi’yle de Çamlıca’da Ferid Efendi’nin konağında tanışıp birbirlerini severek

18 Süleyman Nazif, “Abdülhak Mihrünnisâ Hanım”, Utarid, S.3, 15 Ocak 1919, s.35.;

İbnülemin Mahmut Kemal İnal, “Son Asır Türk Şairleri”, C.2, İstanbul: Millî Eğitim Basımevi, 1969, s.962.; Nihad Sami Banarlı, “Resimli Türk Edebiyatı Tarihi (Destanlar Devrinden Zamanımıza Kadar)”, C.2, İstanbul: Millî Eğitim Basımevi, 1983, s.994.;

Feham Ülgen, “Abdülhak Hâmid’in Ecdadı 1-2-3-4”, Hayat Tarih Mecmuası, C.1, S.3, 1973, s.74.

19 Hayrullah Efendi hakkında detaylı bilgi için bkz., Zuhal Özaydın, “Tanzimat Devri Hekimi Hayrullah Efendi’nin Hayatı ve Eserleri”, (Yayımlanmamış Doktora Tezi), İstanbul Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, İstanbul 1990, Feham Ülgen, age., S.2, ss.20-22.

20 Detaylı bilgi için bkz. İbnülemin Mahmut Kemal İnal, age, C.1, ss.1-6.

21 Detaylı Bilgi için bkz. Feham Ülgen, “Abdülhak Hâmid’in Ecdadı 1”, ss.34-36.

22 Zuhal Özaydın, age.; Feham Ülgen, age, S.2, ss.20-22.

23 Zuhal Özaydın, age, ss.55-119.

8

evlenirler.24 Mihrünnisâ Hanım, annesinin Çerkezistan’dan koparılıp getirilmesini Bir Hatıra adlı şiirinde anlatır. Şiirde, annesi ile dadısının aynı kaderi paylaştığı ve bu üzüntü verici durumun her zaman şairin kalbine elem verdiği anlatılır.25 Nitekim Münteha Naibe Hanım’ın esir olarak ana vatanından koparılması Mihrünnisâ Hanım’ın her zaman hatırında olan ve onu üzen unsurlardan biri olur.

Mihrünnisâ Hanım ailesinin en küçüğüdür. Kardeşleri; Abdülhâlik Nasûhî, Fahrünnisâ26, Neyrünnisâ ve Abdülhak Hâmid’dir. Bunlardan Neyrünnisâ isimli kardeşi 5 yaşında iken vefat eder.27

Mihrünnisâ Hanım henüz 2 yaşındayken babası Hayrullah Efendi Tahran’da vefat eder ve nitekim babasını tanıyamaz. Bu yüzden şairin zihninde baba figürü yok denecek kadar azdır. Bu eksikliği ağabeyleri ve annesi gidermeye çalışır. Şair, İbnülemin Mahmut Kemal İnal’a göndermiş olduğu tezkirede bu durumu şu şekilde anlatır: “Pederim vefat ettiği zaman pek küçük olduğumdan bu büyük noksanı validem ve kardeşlerim bana hissettirmemeye çalışırlardı. Onların sayesinde çocukluk devrim hoş geçmişti.”28

Mihrünnisâ Hanım, okul çağına geldiği zaman evde özel dersler alır.

Daha sonra Atpazarı İnas Rüştiyesi’ne gönderilir. İlk öğrenimini tamamlayan Mihrünnisâ Hanım abilerinin de hocası olan meşhur Hoca Tahsin’den çeşitli fen ve ilim; Mademoiselle de la Grande’ den de Fransızca dersleri alır. Fakat başlangıçta iyi bir eğitim alan Mihrünnisâ Hanım eğitimini tamamlayamadan Keçecizâde Fuad Paşa’nın torunu Hikmet Bey’le evlenir.29 Bu evlilikten şairenin, bir erkek bir de kız çocuğu olur.

Ancak kızı, çok küçükken ölür ve bu ölüm şairi derinden etkileyerek kalemine yansır. Oğlu Ahmed Nazım’ın ise hayatta olduğunu ve kendisine sahip çıktığını şu şekilde söyler: “Oğlum Ahmed Nazım ise elhamdülillah

24 İnci Enginün, “Abdülhak Hâmid’in Hatıraları”, İstanbul: Dergâh Yayınları, 1994, s.18.;

Feham Ülgen, age, S.3, s.77.

25 Mihrünnisâ Hanım, “Bir Hatıra” Servet-i Fünûn, C.57, S.2-1476, 27 Kasım 1924, s.19.

26 Bazı kaynaklarda Hayrünnisâ olarak geçmektedir.

27 İnci Enginün, age, s.18-19.; Zuhal Özaydın age, s.27.

28 İbnülemin Mahmut Kemal İnal, age, C.2, s.968.

29 İbnülemin Mahmut Kemal İnal, age, C.2, s.968.; İnci Enginün, age, ss.19,147-148.;

Feham Ülgen, age, S.3, s.74.

9

ber-hayat olup ihtiyar ve her vech ile bahtiyar olan validesine muzaheret ve muâvenet etmektedir.”30

Mihrünnisâ Hanım, yaptığı evlilikte aradığı saadeti bulamaz. Bunun en büyük nedeni kendisi ile kocasının mizaç bakımından farklı olmasıdır.

Mihrünnisâ Hanım; sakin, kibar ve ince ruhlu bir yapıya sahip olmasına karşın kocası Hikmet Bey; sert ve hırçın bir yapıya sahiptir. Süleyman Nazif, şair hakkında yazmış olduğu makalede bu konuyu şu şekilde ele alır:

“Mihrünnisâ Hanımefendi hayât-ı izdivâcında mesʻud olamadı.

Sebebi de, zevc-i muhtereminin -birçok evsâf-ı hamidiye mâlik olmakla beraber- fevkalâde hırçın ve imtizâc-girîz olması idi. Birkaç senelik muʻâşereti müteʻâkip ayrıldılar. İftiraklarından on beş sene sonra Hikmet Fuad Bey vefat ettiği zaman Abdülhak Mihrünnisâ Hanım pek çok ağlamış ve hayatında kendini ber-murâd etmiyen zevc için senelerle matem tutmuştu.”31

Süleyman Nazif’in yukarıdaki yazısında görüldüğü üzere Mihrünnisâ Hanım’ın mutlu bir evlilik hayatı yoktur ve bu sebeple eşinden ayrılır. Buna rağmen naif bir mizaca sahip olan Mihrünnisâ Hanım eşinin ölümüne çok üzülür ve yıllarca ardından yas tutar.

Mihrünnisâ Hanım 7 Şubat 1943 yılında İstanbul’da vefat eder. Şairin vefat etmesi sanat camiası tarafından üzüntüyle karşılanır. Dönemin önde gelen gazeteleri şairin ölümünü son dakika haberi olarak verirler.

Vakit gazetesinde, “Dün Jübilesi32 yapılanlardan Abdülhak Mihrünnisâ vefat etti” başlığı altında ölümü hakkında tek sütun halinde bir yazı ve son zamanlarda çekilen bir fotoğrafı yayınlanır. Gazetede çıkan haber şu şekildedir:

“Teessürle haber aldığımıza göre, dün jübilesi yapılanlardan biri hayata gözlerini yummuştur. Bu Hekimbaşı Abdülhak torunu Tahran sefiri merhum Hayrullah Efendinin kerimesi ve şair merhum Abdülhak Hâmid’in hemşiresi Bayan Abdülhak Mihrünnisâ’dır. Cenazesi yarın saat 12’de Feriköy’de Tepeüstünde Sümerpalas Apartmanından

30 İbnülemin Mahmut Kemal İnal, age, C.2, s.968.

31 Süleyman Nazif, age, s.35.

32 Bir işte uzun süre çalışanların onuruna düzenlenen törendir. Mihrünnisâ Hanım, 50 yıldan fazla edebiyat camiasında bulunduğu için adına jübile töreni düzenlenen şairler arasındaki yerini almıştır.

10

kaldırılarak namazı Teşvikiye Camisinde kılınacak ve Feriköy Mezarlığına aile makberesine gömülecektir. Merhumenin oğlu Sümerbank fabrikaları müdürlerinden Nazım Keseciye ve Basın ailesine taziyelerimizi bildiririz.”33

Cumhuriyet gazetesinde çıkan haberde ise vefatı şu şekilde duyurulur:

“Şair-i Azam Abdülhak Hâmid’in hemşiresi, hekimbaşı Abdülhak torunu ve Tahran sefiri merhum Hayrullah Efendinin kerimesi Abdülhak Mihrünnisâ vefat etmiştir. Evvelki gün jübilesi yapılan muharrir ve şairlerden biri olan merhumenin cenazesi bugün saat 12’de Feriköy Tepeüstünde Sümen Palas Apartmanından kaldırılarak namazı Teşvikiye Camisinde kılınacak ve Feriköy Mezarlığında ailesi makberisine defnedilecektir. Merhumeye Allah’tan rahmet diler, ailesine taziyelerimizi sunarız.”34

Mihrünnisâ Hanım, ölümünden bir gün önce yapılan jübile törenine rahatsızlığından dolayı katılamamış ve Hakkı Tarık Us’a bir tezkire göndererek üzüntüsünü şu şekilde belirtmiştir: “… Rahatsızlığım hasebile davetinize icabet edemiyeceğim, ihtiyarların pek o kadar kusuruna bakılmaz değil mi efendim? Bu da bir talihsizlik demektir. Sağ ve bahtiyar olmanızı temenni ederim.”35

Bu yazı, Mihrünnisâ Hanım’ın hayattayken yazmış olduğu son yazı olmuştur.