• Sonuç bulunamadı

2.3. FİRDEVS MEKÂN NEVVAB-I ŞAH İSMAİL

2.3.1. Şah İsmail’in Faaliyetleri

Şah İsmail’in saltanat günlerinde yaptığı faaliyetleri ve fetihlerini özetle muazzam isminin altında, bir kısmı anlatmıştık. Nihayet hangi fethin hangi tarihte ve ne şekilde olduğu ayrıntılarıyla “ Nevvab-ı Şah İsmail’in Faaliyetleri” başlığı altında ayrıntılarıyla yazılmıştır.

Azerbaycan vilayetinin Fethi: Hicri 907120

Irak-ı Acem’in Fethi: Miladi 1502 / hicri 908 yılının sonuna doğru Irak-ı

Acemi fethetmek için hareket eden Nevvab-ı Şah İsmail, aynı yıl Zilhicce ayının Pazartesi gününde, Hemedan civarında Irak-ı Acem’in padişahı olan Sultan Murad Akkoyunlu ile savaştı. Bu savaşta yaklaşık 1.000 kişi Akkoyunlu taifesinden öldürüldü. Sultan Murat ise savaş alanından kaçarak Fars tarafına gitti. Onu takip eden Kızılbaşlar, miladi 1503 / hicri 909 yılının Rebiü’l-evvel ayında Dar’ül-ilim Şiraz’a nüzulü eclal buyurdu. Böylece Şiraz, Fars, Kirman ve Irak’ı yönetimine altına almış oldular.

/ miladi 1501 yılının başında, Şah İsmail, Azerbaycan vilayetini fethetmek için hareket etmeyi emretti. Nahçivan’ın Şerur bölgesinde Akkoyunlu Elvend Mirza ile savaşıldı. Akkoyunlu cemaatinin emirlerinden ve askerlerinden yaklaşık 8.000 kişi öldürüldü. Daha sonra Daru’s-Saltanat Tebriz’e nüzulü eclal buyurdu. Kendi adına sikke bastırıp hutbeyi, her kötülükten arınmış olan Allah’ın yüce imamlarının adına okuttu. O vakit çeşitli mezheplere inanan Azerbaycan vilayetin tamamı, İsnâaşeriyye mezhebini kabul etmek şerefiyle müşerref oldular. Vilayetin düzeni sağlayarak her makama yöneticiler ve görevliler atadı. Gerekli hazırlıklar tamamlandıktan sonra oradan Irak üzerine hareket ettiler.

Gol handan Kalesinin121

120Tahran nüshası: 906.

Fethi: İlyas Bey’in, Firuzkuh ve Demavend hâkimi

olan kendi beyini öldürerek isyan etmesi üzerine, bahsi edilen şehirler cezalandırıldı. Katliam ve yağma yapıldıktan sonra cahu celal sancağı, Gol Handan Kalesinin üzerine hareket etti. O yılın Şevval ayının ikinci gününde, kale fethedildi. Çok fazla katliam ve yağmada bulunarak kaleyi harap ettiler.

121Gol Handan Kalesi: Bu tarihi kale 14. Yüzyıl da Gol Handan köyünde kurulmuştur. Etrafında 2 nehir

Astara Vilayetinin Fethi: Firuzkuh’un122 fethinden sonra Astara kalesinin üzerine hareket ederek bir ay boyunca kaleyi muhasara ettiler. Her gün Hüseyin Bey Celavi123 ve Murat Bey Cihanşah124

Daru’l-İbâd Yezd vilayetinin Fethi: Sultan Murat’ın firar etmesi ile Nevvab-ı

Şah İsmail, Daru’l-İbâd Yezd’in yönetimini Lala Hasan Bey’e vererek onu naip olarak göndermişti. Yezd veziri, naip Hasan Bey’in hamamda öldürdü. Daha sonra, onun hizmetkârlarını da katledip isyan etti. Bunun üzerine Nevvab-ı Şah İsmail aynı yılın Cemadi el-Evvel ayında Yezd kalesinin üzerine yürüdü. Yezd kaleni önünde otağını kurdu ve beklemeye başladı. Yine aynı gün, kale muhasara altına alındı. O yılın Ramazan ayına kadar süren kuşatma, nihayet kalenin ele geçirilmesiyle sona erdi. Nevvab-ı Şah İsmail, orada isyana sebep olan komutan, Reis Muhammed’i cezalandırdı. ( Şah ) Yezd’e yönetimi sağladıktan sonra oradan hareket etmeyi emretti.

kaleden dışarı çıkarak savaşıp yine kaleye geri dönüyorlardı. Bu durum Kızılbaşların yardıma gelerek, kale halkının suyunu üzerlerine kapatmalarına kadar sürdü. Susuzluktan Hasan Bey ve Murat Bey kaleden dışarı çıktıklarında Murat Bey’e tabi’ olan kişileri öldürüp, etlerini yakarak yediler. Ama yine de kale halkı itaat etmedi. Kızılbaş askerleri muhasaradan bıkıp saldırıya geçince kale, kısa sürede ele geçirdiler. Bu saldırıda, onlardan yaklaşık 30.000 kişi öldürüldü.

Tebes ( Tabas )125

Diyarbakır Vilayetinin Fethi: Zû’l-kadirli Alaüddevle’nin dağlık alana

kaçmasından sonra Kızılbaşlar, Zû’l-kadiroğlu Beyliği üzerine saldırılar yaparak katliam ve yağma bulundular. Şah İsmail Azerbaycan’ı fetih zaferinden sonra geri döndü. Kayseri sınırında bulunuyorken bir müddettir Diyarbakır ve Musul valiliği yapan Emir Bey Musullu, ona tabi’ olanlar, halkı ve Musullu Oymağının tamamı ile çok

Vilayetinin Fethi: Yezd’in fethinden sonra hızlıca Tebes

bölgesini ele geçirmek için hızlıca hareket edildi. O saldırıda, muhaliflerden yaklaşık 7.000 kişi katledilerek vilayetin tamamını ele geçirdiler. Bu fetihten sonra etrafa fermanlar gönderildi. Bu fermanda, zamanında muhalifler ile taraftar olarak, muhaliflerin Sultan Haydar ile savaşında başarılı olmasını sağlayan herkesin, her nerede olursa olsun, bulunarak öldürülmesi emri verildi.

122Günümüzde İran’ın Tahran eyaletinde bulunan bir şehirdir. 123 Melik nüshası: Çelavi

124Tahran nüshası: Çihanşahlu

125 İran’ın Yezd Eyaletine bağlı bir şehirdir. Tahran’ın 950 km güneydoğusunda yer alır. Eskiden

fazla hediyeler, ikramlar ve armağanlar ile gelip ayaklarını öptüler. Onu, sultanlar gibi teselli edilip ağırlandılar. Ardından Musul’un yönetimini Muhammed Han Ustacalu’ya verildi. Emir Bey Musullu’ya ise Mühürdarlık rütbesi verildi.

Irak-ı Arap Vilayetinin Fethi: Irak’ı fethetmek üzere hareket edildiğinde,

Bağdat valisi Yarbey Barnak,125F

126

Sultan Murat Akkoyunlu’yu alarak, kendine tabi’ olanlar ile Şam126F

127 tarafına kaçtı. Böylece Bağdat ve diğer Arap beldeleri savaşılmadan

Kızılbaşların yönetimine girmiş oldu. O vilayetin muhaliflerdeno kadar kişi öldürüldü ki Dicle nehrinde, su yerine kan aktı. Irak’ın yönetimi Hadım Bey Emir Divan’a verilirken, Yarbey’in bir kuyuda mahpus ettiği Arap büyüklerinden Seyit Muhammed’i ise hapisten kurtararak, Necef-i Eşref’in valiliğine getirildi. Bazı bölgelerin de yönetimini ona bırakılarak davul ve sancak ona verildi. Şah İsmail, Necef-i Eşref’i ziyaret etmekle müşerref olduğu için oranın halkına tepsiler ile altın ve görevler verildi. Halılar, kandiller ve eşyalar, Ravza-i Mukaddeslere gönderdi.

Şirvan Vilayetinin İkinci Kez Fethi: Hoy’un127F

128

fethinden sonra aynı yılın kış mevsiminde Şirvan üzerine hareket ettiler. Bakü sınırına kadar geldiler. Böylece o vilayeti fethederek, kalelerinin tamamını güçlü Evliya Devletinin yönetimine girdi.

Huzistan vilayetinin Fethi: Arabistan’dan geri döndükten sonra Şuşter ve

Huveyze fethine aday oldular. Karşı koyan çok fazla sayıda muhaliflerden, Araplardan, yöneticilerden birçok kişi öldürdü. Birkaç gün Şuşter’de bekledikten sonra Kuh Kiluye yolundan Şiraz’a geldiler.

Horasan vilayetinin Fethi ve Şâhî Bek128F

129 Han’ın Öldürülmesi: Miladi 1510 / hicri 917 yılının ortalarında Horasan üzerine hareket edildi. Bu haber Şâhî Bek Han’a ulaştığında Herat yolundan Merv’e giderek oraya sığındı. Bu sırada Nevvab-ı Şah İsmail ise Meşhed-i mukaddese gelerek Allah’ın yüceler yücesi sekizinci imamı olan

126 Astane: Barnak-ı Bağdat’ın valisi Yarbek 127Astane: Şam ve Rum

128İran’ın batı Azerbaycan eyaletinde bulunan bir şehirdir. Hoyi denilen çukurda bulunmuş olup Tebriz,

Urmiye ve Makü şehirlerine komşu bir şehirdir. Tahsin Yazıcı, “Hoy”, TDVİA, 1998, s 258

129 Şâhî Bek veya Şeybani Han: Şeybaniler hanedanının kurucusu ve ilk hükümdarıdır. 1452 yılında

Muhammed Han Cuci’nin Şiban’ın evlatlarındandır. Farsca eserde Şâhî Bek Han, Şeybak veya Özbek hanı şeklinde geçmektedir. Şeybani Han, Timurlular arasındaki taht kavgalarından faydalanarak 1500 yılında Buhara ve Semerkant’ı ele geçirdi. Ataları Şeyban’a nispetle Şeybaniler ( Özbekler ) adıyla anılan devletini kurdu. İsmail Türkoğlu, “Şeybâni Han”, TDVİA, 2010, c 39, s 43.

Şeybani devletinin kuruluşu ile Safevi devletinin kuruluşu aynı döneme denk gelmektedir. Her iki devlette Horasan çoğrafyası üzerinde hâkimiyet iddialarında bulunacaktır. Bu sebeple yeri geldiğinde nüshada da anlatılacak üzere sık sık mücadelerde bulunacakalardır.

Ali bin Musa el-Rıza aleyhiselamı ziyaretle şereflendi. Aynı yılın Şaban ayının 6. gününde Merv kalesinin olduğu bölgeye nüzulü eclal buyurdu. Bir kaç kez Özbekler ve Kızılbaşlar arasında savaşlar yapıldı. Ancak o mekânda savaştan bir üstünlük kazanılmadı. Bir menzil geri çekilmeleri üzerine bunu duyan Şâhî Bek Han, Kızılbaşlara zayıf bir saldırı yaptı. Diğer gün kaleden dışarı çıkıp sabahtan öğleye kadar savaştılarsa da Rüstem ve İsfendiyar Bey savaşmadılar. O gün yaklaşık 2.000 Özbek ve kaçarken yakalanan Şâhî Bek, öldürülerek başı Şah İsmail’in hizmetine getirdiler. Bu zaferden sonra Şah İsmail bir elçiyi, Şâhî Bek’in başı ile birlikte Rum’a, Handegar’a130 gönderdi. Ayrıca Şâhî Bek’in ellerini kesip Div Sultan’a131

Yapılan bu savaştan hemen sonra Horasan’ın tamamı, Kızılbaş Devletinin yönetimi altına girmiş oldu. Merv halkının mallarının tamamına, el konularak yağmalandılar. Daha sonra halkı affedildi. ( Şah ) oranın yönetimini Abdal Bey Dede’ye verdi. Daha sonra oradan hareket edildi. O yıl kışı Herat’ta geçirdiler. Aynı yılın baharında Maveraünnehir üzerine hareket edildi. Amuye suyunun kenarında, Özbekiye sultanları, vilayet emirleri ve büyükleri ile birlikte gelip ayak öptüler. Merhamet dileyerek oradan geri dönmelerini istediler. Şah onların merhamet isteklerini kabul edip geri döndü.

gönderdi. Çünkü Horasan’a savaşmaya gidildiğinde Div Sultan’a haber gönderildi. Ancak Div Sultan savaşa gelmedi. Ayrıca gönderdiği haberde “ Benim elim Şâhî Bek Han’ın eteğindedir ve ben onunla savaşına gitmiyorum ” dedi. Böylece Div Sultan’ın elini ona göndererek, cevabında “ Senin elin onun eteğine ulaşmaz, onun elini sana gönderiyorum ki onun eli senin eteğine ulaşsın” demiş oldu.

Gilan Vilayetinin İkinci Fethi: Daru’l-İbâd Yezd’in fethinden sonra kışlayan

orduya, 20 yıldır Gilan yöneticisi olan Karkeya Mirza Ali, bir gece baskını ile Karkeya Sultan Hüseyin’i uykusunda öldürdü. Bu haberin Lahican’a ulaşması üzerine Karkeya Sultan Hüseyin’in emirleri, çok sayıda asker toplayarak Karkeya Mirza Ali’yi öldürdüler. Bu haberin yüce orduya ulaşması üzerine Gilan’ın yönetimini, Nevvab-ı Şah Sultan, hizmetinde bulunan Karkeya Sultan Hüseyin’in oğlu Karkeya Sultan Ahmet’e verdi. O ise Gilan’da yönetimi sağlamak için çok sayıda asker topladı. Aynı gün Gilan üzerine hareket etti. Sultan Ahmet’in Gilan’a girdiği gün, kendi başlarına hareket ederek

130Handegar’dan kasıt Osmanlı Padişahıdır.

Karkeya Mirza Ali’yi kan davası güdüp öldüren emirlerin hepsi, Sultan Ahmet’i karşılamaya gelmişlerdi. Karkeya Sultan Ahmet, hepsini yakalanıp öldürülmesinin emirini verdi. Çünkü emir almaksızın, kendi başlarına yüce dergâhta kan dökmüşlerdi. Aynı yıl Nevvab-ı Şah İsmail Tarım132 yolundan Reşt’e133

2.3.2. Horasan’ın Fethinden Sonra Türkistan Emirlerinin Merhamet