• Sonuç bulunamadı

4.1. Risk Altındaki Kız Çocuklarının Kendi YaĢamları Ġle Ġlgili Algılarına Dair

4.1.4. Aile Ġle Ġlgili Algılar

AraĢtırmanın birinci alt problemine yönelik oluĢturulan dördüncü tema ve kodlar; “Şu anda kendini nasıl bir aile ortamında görüyorsun?” ve “Sana göre ideal bir aile nasıl olmalıdır?”soruları bağlamında oluĢturulmuĢtur.Veri analizi sonuncunda bu tema üç alt tema ve yirmiiki kodla ifade edilmiĢtir.

ġekil 4.4‟te görüldüğü gibi risk altındaki kız çocuklarının aile kavramı ile ilgili algıları aile ortamını betimleme, aile bireyleri ile ortak etkinlikler ve ideal aile ile ilgili algılar olmak üzere üç alt temaya indirgenmiĢtir (1.ap, 4. at, GF, ab, cd, ef, gh, ıi, jk, no, öp, rs, Ģt, uü, vy, st: 72-128).

Aile bireyleri ile ortak etkinlikler

Aile ortamını betimleme

Ġdeal aile ile ilgili algılar

-Destekleyici -Mutlu sevgi dolu, -Rahat -Sakin -ġiddet olmayan -Temiz -Sağlıklı -Saygılı -Anneye ev iĢlerinde yardım etmek -Televizyon seyretmek -Misafir ağırlamak -KardeĢlerle ilgilenmek -KardeĢlerle oyun oynamak -Klasik -Mutlu -Rahat -Sevgi dolu -Gürültülü -PaylaĢımcı -Kaygılı -Gecekondu

ġekil 4.4Risk altındaki kız çocuklarının aile ile ilgili algıları

GörüĢme kayıtlarından elde edilen ilk alt tema risk altındaki kız çocuklarının aile ortamı betimlemelerini içermektedir. Bunlar klasik, mutlu, rahat, sevgi dolu, gürültülü, paylaĢımcı, kaygılı ve gecekonduda yaĢam olarak kodlanmıĢlardır. Kız çocukları aile ortamı ile ilgili düĢüncelerini; “…normal”(1.ap, 4. at, GF, gh, st: 75-no, st: 76), “İyi ve mutlu bir evde….Gecekonduda”(1.ap, 4. at, GF, jk, st: 86-88), “Okula gidiyorum, eve gidiyorum sonra buraya geliyorum. Ödevlerimi yapıyorum yemek yiyorum dişimi fırçalıyorum sütümü içiyorum uyuyorum. Çizgi film izlerim bazen”(1.ap, 4. at, GF, ef, st: 81-83), “Kendimi huzurlu hissediyorum eve gidince, mutlu hissediyorum, komşularımız iyi çingenler dışında, gecekonduda yaşıyoruz”(1.ap, 4. at, GF, öp, st: 89-90), “Ailemle mutluyum, kavgamız yok, mutlu yaşıyoruz. Ben dersimi çalışırım otururum, televizyonun başında da fazla durmam, kardeşlerimi oynatıyorum...”(1.ap, 4. at, GF, rs, st: 91-93), “Evimde mutluyum, okula gidiyorum, spor yapıyorum, televizyon izliyorum, sonra ödevlerimi yapıyorum, rahatım evde...” (1.ap, 4. at, GF, uü, st: 98-100) Ģeklinde ifade etmiĢlerdir.

Yapılan görüĢmeler bağlamında kız çocukların hayatlarını normal ve sıradan olarak gördükleri söylenebilmektedir. Kız çocukları genel olarak aile yaĢantılarını mutlu olarak tanımlamaktadırlar. Öte yandan SHU kız çocukların aile yaĢamları ile ilgili tespitlerini Ģu Ģekilde özetlemektedir:

“Çocukların yaşadıkları bölge itibar ile yaşam kaygıları, mutluluk ve endişeleri farklı gelişmekte ve onların yoğun olarak evlilik, çalışma etrafında dönen bir yaşamları gerçekleşmektedir. Mutluluk kavramı

onlar için aile içi şiddetin olmadığı ve iyi evlilik gibi ya da iyi bir işle sınırlı kalmaktadır.”(1.ap, 4. at, UD, M, st: 103-107).

Bulgularda da görüldüğü gibi çocuklar aile ortamlarını normal ya da günlük rutin eylemlerini sıralama yoluyla betimlemiĢlerdir. Aile içerisinde sürekli karĢılaĢtıkları durumlar, davranıĢlar değiĢmediği sürece yaĢadıkları aile hayatını mutlu olarak tanımladıkları görülmektedir.

GörüĢme kayıtlarından elde edilen ikinci alt tema risk altındaki kız çocuklarının aile bireyleri ile geçirdikleri ortak etkinlikleri kapsamaktadır. Bunlar, anneye ev iĢlerinde yardım etmek, beraber televizyon seyretmek, misafir ağırlamak, kardeĢlerle ilgilenmek ve kardeĢlerle oyun oynamak olarak kodlanmıĢtır.

Kız çocukları aileleri ile geçirdikleri ortak zamanları: “…Kardeşim çizgifilm izliyor ama biz ablamla Medcezir‟i, Recep İvediği izliyoruz akşam sonra uyuyoruz.”(1.ap, 4. at, GF, ab, st: 77-80), “Otururuz annem çay yada bişeyler getirir, beraber televizyon izleriz, …anneme çok yardım etmiyorum.” (1.ap, 4. at, GF, ıi, st: 84-85), “…..kardeşlerime bakıyodum okula onların sularını götürüyodum, anneme yardım ediyorum ev işlerinde… Bize hep misafir geliyo annem onlarla ilgileniyo, biz kendimiz oyun oynuyoruz kitap okuyoruz”(1.ap, 4. at, GF, Ģt, st: 94-97), “Bizim ev biraz gürültülü, beraber yemek yeriz ben anneme yardım ederim sonra televizyon izleriz…” (1.ap, 4. at, GF, vy, st: 101-102)Ģeklinde ifade etmiĢlerdir.

Bulgulardan da anlaĢılabildiği gibi kız çocukları aileleri ile televizyon izlemek, yemek yemek kardeĢlerle ilgilenmek ve rutin ev iĢlerine yardım etmek gibi paylaĢımların dıĢına çok çıkamadıkları görülmektedir. SHU‟nın bu duruma iliĢkin tespitleride benzer niteliktedir. SHU “Aile içinde yoksulluğa bağlı bir kabulleniş ve düşük düzeyde bir paylaşım mevcuttur, çocukların büyük bir çoğunluğu durumun değişmeyeceğini kabullenmiş durumdadırlar.” (1.ap, 4. at, UD, M, st: 72-74) diyerek kız çocuklarının aileleri ile geçirdikleri zamanı, aslındasosyal iliĢkiler anlamında yetersiz olsada sıradan ve normal olarak kanıksadıklarını söylemektedir.Ayrıca SHU‟ya göre “Toplumda kendilerini daha çok gereksiz ve adeta ailelerine yük olarak gören birçok

çocuk bulunmaktadır. Ailelerin başa çıkamadıkları sorunlarında bunları çocuklarına yönlendirmesi bu duyguların oluşumuna neden olmaktadır.”(1.ap, 4. at, UD, M, st: 108-111).

SHU‟ın da belirttiği gibi, bu kız çocuklarının farklı hayatları çok sık görmemelerinden kaynaklı, yaĢamla ve aileleri ile kaygıları ve paylaĢımları belli baĢlı konular üzerine yoğunlaĢmaktadır. Bunlar, ev iĢi yapmak, kardeĢlerle ilgilenmektir. Aile ile geçirilecek etkileĢimli vakitten bahsetmek oldukça zor görünmektedir. GörüĢmelerden de anlaĢılacağı gibi, kız çocuklarının aileleri ile günlük paylaĢımları oldukça kısıtlı ve yüzeyseldir. Dolayısıyla onların toplumdan ve daha özelde bireylerden beklentilerinin daha az düzeyde olduğunu söylemek mümkündür.

GörüĢme kayıtlarından elde edilen üçüncü alt tema risk altındaki kız çocuklarının ideal bir aile ile ilgili algılarını içermektedir. Bunlar; destekleyici, mutlu ve sevgi dolu, rahat, sakin, Ģiddet olmayan, temiz, sağlıklı, saygılı, sınırları ve kuralları olan, kendine ait yatak, anne baba birlikteliği, iyi yemek olarak kodlanmıĢtır.

Kız çocukları zihinlerindeki ideal aile kavramını ise Ģu Ģekilde açıklamaktadırlar: “Mutlu, rahat, birbirini seven”(1.ap, 4. at, GF, ab, st: 112), “Anneyle babanın ayrı kalması çok kötü birşey kimse istemez ve insanın annesi, babası, kardeşleri hep beraber yaşaması, başka birşey gelmiyo aklıma. Evimiz bir odalı, hepimiz koltuklarda uyuyoruz. Bence iyi aile herkesin odası olması, iyi işinin olması gerek, daha sağlıklı yaşamalı, daha iyi yemek yemeli.”(1.ap, 4. at, GF, cd, st: 113-117), “Mutlu, temiz, gürültüsüz” (1.ap, 4. at, GF, gh, st: 118), “Saygılı sevgili, çocuklarını dövmeyen.”(1.ap, 4. at, GF, no, st: 122), “Mutlu, rahat, temiz, kirli evler kötü, pis kokan falan” (1.ap, 4. at, GF, öp, st: 123), “Anne babasını seven, herkesin birbirini sevdiği bir aile.”(1.ap, 4. at, GF, rs, st: 124), “Herkesin mutlu olduğu, bağırma olmayan, kalabalık olmayan”(1.ap, 4. at, GF, Ģt, st: 125).

Çocukların ifadelerinde de anlaĢılacağı üzere aile bireylerinin bir arada olması, yaĢam alanlarının kavgasız, gürültüsüz, temiz, sakin ve aile bireyleri için uygun olması ideal bir aile ortamı için yeterli görülmektedir. Diğer

yandan uü kodlu çocuk“Çocuğuna destek vermeli, eğitim yönünden iyi olmalı”(1.ap, 4. at, GF, uü, st: 126) sözleriyle ailenin eğitim yönünden destekleyici bireylerden oluĢması gerektiğini ifade etmektedir. vy kodlu çocuk ise “Anne baba çocuğa biraz karışmalı, her ailenin bir sınırı ve kuralları olmalı…”(1.ap, 4. at, GF, vy, st: 127-128) Ģeklindeki ifadesiyle anne babanın varlığını koydukları kurallarla hissetmek istediğini belirtmektedir.

Bulgular bağlamında kız çocuklarının büyük çoğunluğu için iyi bir ebeveynde olması gereken özellikler; çocuklarını ve eĢini seven, kavga etmeyen, anlayıĢlı ve yardım sever birey özellikleridir. Temiz bir ev ortamı, anne ve babanın çocuğa çok fazla olmasa da otoritesini hissettirmesi ve her zaman ebeveynlerinin onları destekleyeceklerini bilmeleri kız çocukları için önem taĢıyan diğer unsurlardandır. Ayrıca babanın anne ile birlikte olmasıda kız çocukları için önemli görülmektedir.