• Sonuç bulunamadı

ĠġLETME ĠÇ ÇEVRE TÜRBÜLANS YÖNETĠM MODELĠ SONUÇLARI

Belgede Türbülans yönetimi (sayfa 152-156)

SONUÇ VE ÖNERĠLER

5.2. ĠġLETME ĠÇ ÇEVRE TÜRBÜLANS YÖNETĠM MODELĠ SONUÇLARI

Çalışmanın bu kısmında işletme iç çevre türbülans yönetim modeli sonuçları irdelenmiştir. Çalışmada önerilen iç çevre türbülans yönetim modelinin amacı iç çevrede karşılaşılan türbülans durumunda, işletmenin faaliyetlerini sürdürmeye

134 yöneliktir. Model dördüncü seviyedeki, yönetim işlevlerine ilişkin, nihai makro sonuçlar üretmiş olduğu gibi, türbülans yönetimine ilişkin ayrıntılı sonuçlar da vermiştir.

İşletme iç çevre türbülans karakteristiklerinin önem dereceleri irdelendiğinde değişkenlik karakteristiği (% 54.6) en belirleyici unsur bulunmuştur. Bu karakteristiği öngörülebilirlik (% 34.5) ve karmaşıklık karakteristiği (% 10.9) önem açısından izlemiştir. Çalışmanın bu sonucu, araştırma kapsamındaki işletmenin dış çevresi sonuçları ile uyumlu bulunmuştur. Her iki çevrede de türbülans karakteristiklerinin önem derecelerinin sıralanmasında benzerlik saptanmıştır. Ancak benzerlik olmakla birlikte, önem derecelerinin bulguları değerlendirildiğinde, değişkenlik karakteristiğinin önem dereceleri her iki çevrede aynı değerde olduğu (%54) saptanmıştır. Öngörülebilirlik ve karmaşıklık karakteristiklerinin derecelerinin sıralamasının, aynı olmakla birlikte, oransal olarak, az da olsa bir farklılık bulunmaktadır. Nitekim dış çevrenin öngörülebilirlik karakteristiğinin %29,7 ve karmaşıklık karakteristiğinin % 16.3 bulunmuştur. İç çevrede öngörülebilirlik oranının daha yüksek olduğu ve karmaşıklık karakteristiğinin daha düşük olduğu bulunmuştur. Buna karşılık dış çevrede karmaşıklık daha yüksek saptanmıştır.

Modelin üretmiş olduğu bu sonuçlar anlamlı bulunmuştur. Doğal olarak işletme dış çevresinin daha fazla karmaşık olması beklenen bir durumdur. Bununa birlikte öngörülebilirliğin iç çevrede daha yüksek olması da anlamlı bir sonuçtur. İç çevre unsurlarının göreli olarak işletmenin kontrolü altında olması bu sonucu doğurmaktadır.

İç çevre türbülans yönetim modelinin ayrıntılı sonuçlarından bir diğeri de işletme iç çevresini oluşturan işletme fonksiyonlarının türbülans karakteristiklerine göre değerlendirilmesine ilişkindir. Karmaşıklık karakteristiği açısından işletme fonksiyonlarının önceliklerinde ilk sırada pazarlama sistem (% 20.4) bulunmuştur.

İkinci sırada finans sistemi (% 19.9) karmaşıklık karakteristiği açısından önemli bulunmuştur. Bunları sırasıyla izleyen diğer faktörler ise insan kaynakları sistemi (%

17.3), yönetim sistemi (% 15), üretim sistemi (% 11), tedarik sistemi (% 7.1), muhasebe sistemi (% 4.6), ar-ge sistemi (% 4.8)’dir. Bu bulgu, işletmenin içerisinde bulunduğu türbülans ortamının koşulları açısından anlamlı bir sonuçtur. İşletmenin

135 pazarlama fonksiyonuna ilişkin faaliyetlerin, işletme dış çevresinde karşılaşılan olay ve olgulara bağlı olmasından dolayı, karmaşıklık açısından, öncelikli bulunmuş olduğu söylenebilir. Benzer şekilde finans işlevinin de pazarlama işlevine yakın bir öncelikte olduğu saptanmıştır. Finans işlevine ilişkin olay ve olgular da pazarlama işlevinin doğasına benzerlik göstermektedir.

Değişkenlik karakteristiği açısından finans sistemi (% 27.1) öncelikli bulunmuştur.

Bu bulgu araştırma kapsamındaki işletme için finans sisteminin diğer sistemlere göre daha değişken olduğunu ifade etmektedir. İkinci öncelikli, pazarlama sistemi

(% 19.4), tedarik sistemi (% 17.3), üretim sistemi (% 13.5), insan kaynakları sistemi (% 9.5), yönetim sistemi (% 5.6), muhasebe sistemi (% 3.5), ar-ge (%4’)’dir.

Öngörülebilirlik karakteristiği açısından işletme iç çevre bileşenlerinin öncelikleri irdelendiğinde finans sistemi % 28, pazarlama sistemi % 22.1, tedarik sistemi % 19.3, üretim sistemi % 10.6, yönetim sistemi % 7.3, insan kaynakları sistemi % 4.9, ar-ge sistemi % 4.4, muhasebe sistemi % 3.3,’tür. Türbülans karakteristikleri açısından, işletme iç çevre sistemini oluşturan bileşenlerin, türbülans karakteristikleri karşısındaki davranışlarında, benzerlik gösteren pazarlama sistemi ile finans sistemidir. Pazarlama sistemi karmaşıklık, değişkenlik ve öngörülebilirlik açısından birinci sırada önemli bulunan bir unsur olmuştur. Yine benzer şekilde finans sistemi de her üç türbülans karakteristiği açısından ikinci öncelikli bulunan unsurdur.

Çalışmanın bu sonucu pazarlama ve finans sisteminin türbülans koşullarında öncelikli etkilenen iki sistem olduğunu göstermektedir.

İç çevre türbülans yönetimine yönelik modelin sonuçlarından bir diğeri, modeldeki her bir türbülans karakteristiğiyle ve işletme iç çevre boyutlarına göre, diğer bir ifadeyle işletme fonksiyonlarına göre, yönetim fonksiyonlarının değerlendirilmesinin ayrı ayrı yapılmış olmasıdır. Diğer bir deyişle, çalışmada planlama, örgütleme, yürütme, koordinasyon ve kontrol işlevlerinin türbülans karakteristikleri ve işletme boyutlarına göre, nasıl bir önem derecesine sahip oldukları belirlenmiştir. Ulaşılan sonuçlar, yönetim işlevlerinin her bir türbülans karakteristiği ve işletme işlevine göre

136 farklılık göstermiştir. Bu bulgu türbülans koşullarında işletmenin farklı davranış ve eylem planlarının geliştirilmesini ve uygulanmasını gerektiğini ifade etmektedir.

İşletme iç çevre türbülans yönetim modelinde, ulaşılan diğer bir sonuç ise işletmenin türbülans ortamında yönetim faaliyetine ilişkin önceliklerinin belirlenmesidir. Diğer bir ifadeyle işletme iç çevre türbülans yönetim modelinin sonucunda ulaşılan makro yönetim faaliyetinin, önceliklerinin saptanmış olmasıdır. Bu sonuç işletme iç çevre türbülans yönetim modelinin, bir bütün olarak dikkate alınması ve değerlendirilmesi neticesinde ulaşılan sonuçtur. Çalışmanın bu sonuçlarına bakıldığında, en öncelikli yönetim fonksiyonun (% 25.5) koordinasyon olduğu saptanmıştır. Bu durum işletmenin iç çevre koşullarında, türbülans yönetiminde öncelikli olarak koordinasyon faaliyetlerinin önemli olduğunu göstermektedir. İşletme koordinasyon faaliyetleri ile türbülans yönetim faaliyetini yönlendirmeli ve yürütmelidir. Bunu ikinci derecede (% 22,9), kontrol fonksiyonu izlemiştir. Bu sonuç da işletmenin işlev ve faaliyetlerinde, türbülans koşullarında, kontrol işlevinin ikinci derecede önemli olduğunu ifade etmektedir. İşletme türbülans koşullarında kontrol işlevini daha belirgin bir şekilde gerçekleştirmelidir. Türbülans yönetim önceliklerinde yürütme işlevinin (% 22.5) üçüncü derecede önemli olduğu saptanmıştır. Araştırma kapsamındaki işletme için, türbülans koşullarında faaliyetlerin yürütülmesine ilişkin dikkatle izlenmesini göstermektedir. İç çevre türbülans yönetim modelinin sonuçlarına göre planlama işlevinin (% 18.1) dördüncü sırada olduğu saptanmıştır.

Bu sonuç, işletmenin türbülans yönetiminde, planlama işlev ve faaliyetlerinin sorunlu bir durum oluşturmamakla birlikte, türbülans yönetiminde, ihmal edilmemesi gerektiğini ifade ettiği söylenebilir. Analiz sonucunda türbülans yönetimi önceliklerinin sonuncusu (% 10.9) örgütleme işlev ve faaliyetleridir. Bu bulgu işletmenin türbülans koşulları ve ortamında, yönetim önceliklerinin belirlenmesinde ve bununla birlikte, kaynak ve kabiliyetlerini, faaliyetlerine yönlendirmesinde, en az düzeyde öncelik gerektiren yönetim işlevinin, örgütleme olduğunu belirttiği söylenebilir. Esasında bu işletmenin, örgütleme işlev ve faaliyetlerinin türbülans durum ve koşullarına yönelik bir zafiyet taşımadığını da göstermektedir. Diğer bir deyişle, işletme türbülans koşulları ve durumuna, örgütleme işlev ve faaliyetleri ile hazır olduğunu ve oluşan türbülansta, daha düşük maruz kaldığını göstermektedir.

137 İşletme iç çevre türbülans yönetimi sonuçlarına ilişkin söylenebilecek diğer bir bulgu ise işletme iç çevre türbülans modelinin duyarlılık analizinin sonuçlarıdır. Duyarlılık analizi, önerilen türbülans modelinin, bir bütün olarak sonuçlarının, nasıl bir dağılım ve değişim gösterdiği hakkında bilgi vermektedir. Duyarlılık analizi sonuçlarına göre değişkenlik, türbülans ortamında baskın olan karakteristik olarak görülmüştür. Bu karakteristiği, öngörülebilirlik karakteristiği izlemiştir. Diğer bir deyişle, ikinci önemli karakteristik öngörülebilirlik olmuştur. Sonuncu karakteristik ise karmaşıklık bulunmuştur. Duyarlılık analiz sonuçlarının aynı zamanda içerik olarak da anlamlı olduğu görülmektedir. Nitekim duyarlılık analizi sonuçları irdelendiğinde, karmaşıklık karakteristiği açısından, en öncelikli faaliyetin, planlama olduğu saptanmıştır. Bu bulgu oldukça anlamlı bir sonuçtur. Çünkü doğal olarak karmaşıklık koşulları ve durumunda planlama faaliyeti önemli ve öncelikli olmaktadır. Bu çalışmada da bu sonuç edinilmiştir. Karmaşıklık açısından öncelikli olan diğer yönetim işlevleri sırasıyla kontrol, yönlendirme, koordinasyon ve organizasyon işlevleridir. Değişkenlik karakteristiği açısından sonuçlar irdelendiğinde, koordinasyon önemli bulunmuştur. Bu bulgu, değişkenlik karakteristiğine uygun bir sonuçtur. Değişkenlik karakteristiğin, planlama işlev ve faaliyetleri ile minimize edilebileceğini göstermektedir. Değişkenlik karakteristiği açısından diğer yönetim işlevlerinin öncelikleri sırasıyla yönlendirme, kontrol, planlama ve organizasyon olarak saptanmıştır. Öngörülebilirlik açısından duyarlılık analizi bulguları da anlamlı bulunmuştur. Nitekim, öngörülebilirlik karakteristiği açısından kontrol işlev ve faaliyetlerinin öncelikli olduğu saptanmıştır. Kontrol işlevinin öncelikli bulunmuş olması öngörülebilirlik karakteristiği ile uyumludur. Yapısı açısından bakıldığında öngörülebilirlik koşul ve durumlarının kontrol faaliyetleri ile yönetilebileceği söylenebilir.

Belgede Türbülans yönetimi (sayfa 152-156)