• Sonuç bulunamadı

4. BULGULAR VE TARTIŞMA

4.8. Örnek Uygulamanın Genel Değerlendirilmesi

Geliştirilen metodolojide yazılım tarafından çözüm kümesine dahil edilecek olan alternatif şebekelerin sayısı büyük ölçüde proje için belirlenecek olan süre ve bütçe sınırlarına bağlıdır. Örnek projenin ise önceden tamamlanmış olmasından dolayı bu sınır değerler net bir şekilde belirlenebilmiştir. Dolayısıyla yazılım çözüm kümesine az sayıda şebeke eklemiştir. Aslında; gerek tez çalışmasında gerekse literatürde geliştirilen karar destek sistemlerinin öncelikli görevi optimizasyon sürecinde gerçekleştirilecek olan hesaplamaları hızlandırmaktır. Daha önceden de ifade edildiği gibi literatürde yapılan çalışmaların büyük çoğunluğunda optimizasyon sürecinde alternatif malzemelerin kullanımı değerlendirmelere dahil edilmemiştir. Doğrusal programlama ile yapılan çalışmalarda süre, maliyet ve kalite unsurları için 3 ayrı model oluşturulmuş olup, optimizasyon sürecinde her bir modelde diğer iki unsur için kesin değerler verilerek sadece bir unsur için tek bir çözüm elde edilmiştir. Örnek olarak; optimum sürenin belirlenmesi için oluşturulan modelde maliyet ve kalite için kesin değerler girilmekte ve bu değeri sağlayan tek bir şebeke çözüm olarak sunulmaktadır.

96

Dolayısıyla; alternatif malzemelerin de değerlendirilmesi durumunda doğrusal programlama ile oluşturulan modellerde malzemelerin süre, maliyet ve kaliteye olan etkileri tam anlamıyla karşılaştırılamamaktadır. Diğer taraftan; üst sezgisel yöntemlerle yapılan çalışmalarda faaliyetlerin süre, maliyet ve kaliteleri ayrık olarak belirlendiği ve 3 unsurun eş zamanlı optimize edildiği için bu modeller malzeme etkilerinin değerlendirilmesine olanak sağlamaktadır. Ancak; üst sezgisel yöntemler çözüm kümesinin sınırlarını kendi içerisinde oluşturmaktadır. Dolayısıyla; proje için oluşturulan verilere bağlı olarak, çözüm kümesine çok sayıda alternatif şebeke dahil etme olasılığı vardır. Örnek olarak; El-Rayes ve Kandil (2005) yapmış oldukları çalışmada her faaliyet için 4 alternatifin oluşturulduğu 18 faaliyetten oluşan örnek projeyi geliştirdikleri modelde değerlendirmiş ve çözüm kümesinde süre, maliyet ve kalite açısından birbirine üstünlüğü bulunmayan 305 adet şebeke elde etmiştir. Aslında; literatürde yapılan çalışmalarda kalitenin tek bir sayısal değer ile ifade edilip projenin bir girdisi olarak kabul edilmesi, çözüm kümesinin kapsamını genişleterek çok sayıda alternatifin çözüm kümesine dahil edilmesine neden olmuştur. Dolayısıyla; çözüm kümesi oluşturulduktan sonra çok sayıda alternatifin tek tek incelenerek optimum şebekenin tespit edilmesi hem zaman alıcı hem de karmaşık bir hale gelecektir. Bu kapsamda; kalite unsurunun projenin bir çıktısı olarak kabul edilerek, süre ve bütçe değerlerinin uygun bir şekilde belirlenmesi durumunda geliştirilmiş olan metodolojinin diğer yöntemlerle oluşturulanlara göre optimum şebekenin seçiminde daha etkili olacağı düşünülmektedir.

Örnek uygulama kapsamında duvar örülmesi faaliyetinde “dış ve iç gazbeton”, iç cephe kaplaması faaliyetinde “Duvar Kağıdı”, pencere takılması faaliyetinde “ahşap” ve çatı imalatı faaliyetinde “gazbeton” alternatifleri, ilk yatırım maliyetlerinin diğer alternatiflere göre daha yüksek olması sebebiyle, projenin bütçe sınırını aşmış ve dolayısıyla yazılım tarafından çözüm kümesine dahil edilmiş olan şebekelerde tercih edilmemiştir. Aslında; verilerin hazırlanış aşamasında bu alternatiflerin belirlenen bütçe dahilinde yazılım tarafından seçilmeyeceği bilinen bir gerçekti. Yine de firma yetkilisi, ileriki zamanlarda yürüteceği projelerde planlamaları daha iyi yapabilmek adına, bu alternatiflerin seçilmesi durumunda örnek projenin maliyeti ile nesnel kalite göstergelerinin nasıl etkileneceğini görmek istemiş ve bu doğrultuda ilgili alternatiflerin verileri de hazırlanmıştır. Bunun yanında; bu verilerin hazır olması, çözüm kümesindeki herhangi şebekede yapılacak olan değişiklikler sonucu türetilecek olan yeni şebekenin oluşturulmasını kolaylaştırmıştır. Bu anlamda; örnek uygulama kapsamında öznel en kaliteli, nesnel en kaliteli ve 17 numaralı şebekeler Microsoft Office Project yazılımının da yardımıyla yazılım tekrar çalıştırılmadan kısa bir sürede oluşturulmuştur.

Maliyet ve nesnel kalite göstergelerinden farklı olarak faaliyetlerin süresi projenin toplam süresini doğrudan etkilememektedir. Diğer bir ifadeyle; projelerin süresini kritik yörüngeler üzerinde bulunan faaliyetlerin süreleri belirlemektedir. Örnek olarak; Çizelge 4.57’de referans şebeke ile çözüm kümesindeki en kısa süreli alternatiflerden birisi olan 13 numaralı şebekede kullanılan malzemelerin süreleri karşılaştırılmıştır. Dolayısıyla; faaliyet sürelerinin proje süresine doğrudan bir etkisi olması durumunda iki şebeke arasında 26 gün fark olması gerekirdi. Ancak; 13 numaralı şebekede iç sıva işleri faaliyetinde “alçımatik” ile diğer zeminlerin kaplanması faaliyetinde “seramik” alternatiflerinin seçilmiş olması projenin kritik yörüngelerini değiştirerek aradaki süre farkının (155 gün – 122 gün) 33 gün olmasına neden

97

olmuştur.Bu anlamda; her ne kadar firma yetkilisi örnek uygulamada süre açısından bir kısıtlamasının olmadığını belirtmiş olsa da, geliştirilen yazılımın şebekelerde bulunan bütün kritik yörüngeleri hesaplamış olması hangi faaliyetlerin projenin süresine doğrudan etki ettiğinin anlaşılmasını kolaylaştırmıştır.

Çizelge 4.57. Referans şebeke ile 13 numaralı şebekede kullanılan malzemelerin süre farkları

Faaliyet Türü

1 Numaralı

Şebekedeki Süre (gün) Şebekedeki Süre (gün) 13 Numaralı Fark (gün) A Blok

İç sıva işleri 29 11 18

Diğer zeminlerin kaplanması 2 3 -1

Asma tavan işleri 4 7 -3

B Blok

İç sıva işleri 25 9 16

Diğer zeminlerin kaplanması 2 3 -1

Asma tavan işleri 3 6 -3

Toplam 26

Örnek uygulamada Küme Esaslı Tasarım Yöntemi yaklaşımına bağlı olarak alternatif şebekelerin ikişerli olarak karşılaştırılması optimum şebekenin kısa bir sürede belirlenmesini sağlamıştır. Bu anlamda; firma yetkilisi öznel ve nesnel en kaliteli şebekeleri referans şebeke ile karşılaştırdıktan sonra projede “dış ve iç gazbeton”, “Duvar Kağıdı”, “ahşap” ve “gazbeton” alternatiflerinin kullanılamayacağını anlamıştır. Benzer şekilde; yapılan yorumlar doğrultusunda “seramik” alternatifinin seçilmiş olduğu şebekeleri doğrudan elemiştir. Diğer taraftan; firma yetkilisi ısıtma enerjisi maliyetinin hesaplanmasında dış duvarda gazbeton malzemesinin kullanılması halinde bu maliyetin büyük ölçüde düşeceğini görmüş ve bu etkinin dairelerin satılmasını kolaylaştırmanın yanında satış fiyatını arttıracağını belirtmiştir. Bu anlamda; her ne kadar tez çalışmasında geliştirilen metodolojinin ayrıntılı olarak açıklanabilmesi adına proje kapsamının belirlenmesi ve optimum şebekenin seçim süreçleri detaylı bir şekilde anlatılmış olsa da, firma yetkilisi optimum şebekeyi oluşturulan karşılaştırma tablolarını 10 dakika gibi kısa bir sürede inceleyerek belirlemiştir.