• Sonuç bulunamadı

IV. ÇALIŞMANIN YÖNTEMĐ

1.5 KATILIMCILIK KAVRAMI

2.2.5. Örgütsel Etkinliği Arttırmada Personel Güçlendirme

Güçlendirme kavramı bu güne kadar farklı yazarlar tarafından farklı şekillerde tanımlanmıştır. Yapılan bu tanımlar, bazı yönlerden ortak bir payda da buluşuyor olsa da, henüz güçlendirme tanımı üzerinde tam bir uzlaşmaya varılmış

değildir. Đlgili literatür incelendiğinde, güçlendirme konusunda çalışan yazarlardan bir bölümünün konuya, güçlendirmenin gerçekleşebilmesi için üst yönetime düşen görev ve sorumluluklar ile yöneticiler tarafından yerine getirilmesi gereken faaliyetler açısından yaklaştığı görülmektedir (Çöl, 2004: 6).

Güçlendirmenin yönetsel uygulamalarla gerçekleşeceğini düşünen yazarlardan bir kısmı bir adım daha ileri giderek güçlendirmenin gerçekleşebilmesi konusunda üst yönetime düşen görev ve sorumlulukları ayrıntılı bir şekilde sıralamışlardır. Bu görev ve sorumluluklar şunlardır (Koçel, 2003: 419-420):

• Örgüt içinde paylaşılan bir vizyon yaratmak,

• Güçlendirmeye yönelik örgütsel bir kültür oluşturmak,

• Bilgi paylaşımını mümkün kılmak (örgütün amaçları, stratejileri, vizyonu ve bireysel ve örgütsel performans hakkındaki bilgiler),

• Örgüt içinde güven ve bağlılık yaratmak ve yabancılaşmayı azaltmak, • Örgüt içinde katılımı ve yetki devrini arttırmak,

• Đşleri planlama, karar verme ve kontrol boyutunda zenginleştirmek,

• Çalışanları işlerini yaparken izledikleri yollar ve verdikleri kararlar konusunda cesaretlendirerek bir öğrenme ortamı oluşturmak (hataları öğrenme fırsatı olarak görmek),

• Çalışanları sürekli olarak eğitmek ve geliştirmek,

• Örgüt içinde çift yönlü bir iletişim sistemi kurmak ve uygulanmasını sağlamak,

• Örgütsel amaç ve hedefleri açıkça tanımlamak ve çalışanlara iletmek, • Đş gören tatminine odaklanan etkili bir ödüllendirme sistemi kurmak, • Koçluk, mentörlük ve danışmanlığı geliştirmek,

• Örgüt içinde genel sınırları belirleyerek bağımsız hareket etmeyi teşvik etmek.

Son yıllarda hızla küreselleşen ve değişen dünyada örgütler rekabet üstünlüğü sağlayabilmek için rakiplerinden daha farklı olmaya mecburdurlar. Bilgiye kolay ulaşılabilmesi, iletişim ağının tüm dünyaya yayılması insanların kendilerini geliştirmelerini, yenilemelerini gerekli kılmıştır. Çalışanların kendilerini yenilemeleri, geliştirmeleri, öğrenmeleri daha etkin ve verimli çalışabilmeleri için gereklidir. Günümüzde işletmeler, insan kaynaklarına önem vererek, çalışanlarını eğiterek ve güçlendirerek örgüt etkinliğini arttırmak ve rakiplerine göre önde olmak durumundadırlar. Modern yönetim anlayışında örgütlerin daha etkin ve verimli çalışabilmeleri, başarıya ulaşabilmeleri için çalışanlarını güçlendirmeleri geliştirmeleri, sahip oldukları insan kaynaklarını en etkin şekilde kullanabilmeleri gereklidir (genbilim.com).

Personel güçlendirme kavramı, çalışanların kabiliyetlerini, yeteneklerini, kişiliklerini kapasitesini geliştirmek, güçlendirme anlamına gelmektedir. Örgüt çalışanlarına güven duymalıdır, çalışanların güçlendirilmesi için örgüt içinde iletişimin güçlü olması gereklidir. Çalışanlar da kendilerine güvenmeli, işletme amaçlarını benimsemeli, amaçlara ulaşmak için canı gönülden çalışmaları, işletmeyi daha ileri götürebilecek fikirler üretmeleri, akılcı risk ve sorumluluk almaları gereklidir (Baltaş, 2001: 147).

Başarılı bir personel güçlendirme için, örgütün geleceği için paylaşılan bir vizyon oluşturulmalı, çalışanlara eğitim almaları, kendilerini geliştirmeleri için ortam tanınmalı, bilgiye kolay ulaşabilmeleri sağlanmalı, kişilikleri ve güven duyguları desteklenmeli, çalışanlar ve yöneticiler dostça tavırlar içinde olmalı, karşılıklı ilişkilerde güven ve açıklık olmalı, çalışanlar desteklenmeli, süreç değerlendirilerek aksaklıklar giderilmelidir. Personel güçlendirme bir felsefedir. Bu felsefenin anlaşılması, kabul edilmesi ve uygulanması uzun bir süreç alabilir. Çalışanlar verilen görevleri yerine getiren pasif pozisyonlarından çıkıp, işlerin daha etkili yapılması için yeni fikirler, yöntemler bulunan, bu yeni yöntemlerin uygulama aşamalarında risk alan, sorumluluk alan, örgütün amaçlarına ulaşması için kendini ortaya koyan bir yapıya kavuşurlar. Çalışanların kendi yeteneklerini geliştirmeleri motivasyonlarını ve iş tatminlerini arttırır, manevi haz almalarını, işlerinden zevk almalarını sağlar,

örgütsel bağlılığı arttırır. Günümüzde örgütleri başarıya götüren faktör, insan unsuruna değer verip, insanın yeteneklerinden, zekasından, azminden, sadakatinden en üst seviyede yararlanarak çalışanların etkinliğini, verimliliğini personel güçlendirme ile arttırarak, örgütün etkinliğini ve verimliliğini arttırmaktadır (Genç, 2004: 224).

Çalışanlar örgütlerin üyeleridir ve bu üyelikleri aracılığı ile kendi bireysel amaçlarını elde etme beklentisindedirler. Örgütsel amaçlar, bireysel amaçların en üst düzeydeki ifadeleridir. Örgütsel amaçlara ulaşıldığında, bireysel amaçlarda tatmin edilmiş olacaktır, bireysel ve örgütsel amaçlar birbirlerini karşılıklı olarak güçlendirirler. Örgüt etkin olduğunda, her çalışanı için geri besleme yoluyla değerler üretir ve çalışanlar örgüt için daha fazla çalışırlar ve süreç bu şekilde devam eder. Güçlü çalışanlar örgütü yarınlara taşıyacaklardır (Doğan, 2002: 59).

Günümüzün bilgiye dayalı örgütlerinde, çalışanların bilgi ve eğitim düzeyleri giderek artmakta, bu yeteneklerini örgüt amaçlarını gerçekleştirmek için kullanmaları sağlanmaktadır. Modern yönetim anlayışında örgüt adına inisiyatif kullanabilen, sorumluluk alabilen, risk alabilen, karar alabilen nitelikli, güçlü çalışanlara ihtiyaç vardır. Bunun için çalışanların kendilerini geliştirebilecekleri ortam ve imkan sağlanması, gereksiz sınırların ve hiyerarşinin ortadan kaldırılıp, işgörenlerin kendi işlerini kendilerinin yapabilmelerine imkan sağlanması gereklidir. Çalışanlar kendi işlerine ait kararlar kendileri alabilecek güce erişebilmelidir (Thomas ve Velthouse, 1990: 666).

Personel güçlendirme kavramı örgütteki çalışanların kendi işlerini benimsemeleri, örgütün sorumluluğunu almalarını sağlarken hissedilen güven ortamı ve iyi iletişim sayesinde insanlar birbirlerine yakınlaşırlar, birbirlerini dinlenmeyi ve anlamayı öğrenirler takım çalışması ruhunu geliştirirler. Birlikte çalışmanın, üretmenin, örgütü beraberce yarınlara taşımanın manevi hazzını yaşarlar. Çalışanlar takım çalışmasıyla birbirlerinden öğrenirler. Fikir alışverişi yaparlar, örgüt için en doğru olanı bulmaya çalışırlar, sorumluluk olarak örgütün geleceği konusunda en doğru olanı yapmaya çalışırlar. Đnsanların fikirlerini, yaratıcılıklarını, zekalarını,

sebatlarını birleştirmeleri örgüt etkinliğini ve verimliliğini artıracaktır (Conger, 1989: 17).