• Sonuç bulunamadı

2.4. Đlgili Araştırmalar

2.4.2. Örgütsel Đletişim Araştırmaları

Çeliker (1986; Aktaran: Aksoy, 2005: 112), tarafından yapılan, “Ankara Eğitim Örgütlerinde Đletişim” adlı araştırmada elde edilen bulgular özetle şöyledir:

Yukarı doğru, biçimsel, yazılı iletişim üst kademelerde oldukça iyi sağlanmakta, ancak, alt düzeylere inildikçe aksaklıklar olmaktadır. Bu durum yöneticilerin iletişim sürecini tek yönlü işletme eğiliminde olduklarını göstermektedir. Yöneticiler, astların kişisel sorunlarıyla ilgilenmemekte, üstler, altlarını tanımaktan ve sorunlarına eğilmekten kaçınmakta, çoğu yöneticilerin astlarına sorumluluk yükledikleri, ancak yetki vermekten kaçındıkları gözlenmektedir. Asta güvensizlik duymanın da olduğu etkenlerden dolayı asta yetki göçertilmemesi, ast- üst arasındaki ilişkiyi, iş

bölümünü etkilemekte, bunun sonucu olarak da iletişim bozuklukları ortaya çıkmaktadır.

Üst düzey yöneticilerin kendi aralarında daha kısa süre ileti alıp verdikleri, bu sürenin alt basamağa inildikçe uzadığı görülmektedir. Eğitim örgütlerinde kararlara üst kademelerde alınmakta, astların görüşlerine pek başvurulmamaktadır. Eğitim örgütlerinde üst düzey yöneticiye duyulan güven oldukça azdır, üstlerin aslarına başarılarına ilişkin bilgileri iletmedikleri, buna karşın başarısızlıklarını daha fazla ilettikleri görülmektedir. Üstlerin başarısızlıklara başarılardan daha fazla tepki gösterdikleri saptanmıştır.

Budak (1986; Aktaran: Aksoy, 2005: 113), tarafından yapılan, “Örgütsel ve Yönetsel Etkililikte Đletişimin Rolü” adlı araştırmasında, örgütlerde iyi bir iletişim sistemi kurabilmek için yöneticiler tarafından gerçekleştirilmesi gereken koşullar ana hatlarıyla şu şekilde ifade edilmiştir: Yöneticiler iletişimin anlamını ve önemini algılayıp kabul etmeli, bir örgütte iletişim sisteminin başarısının çalışan her bireyin sorumluluğunda olduğunu gözden uzak tutmamalı, karar verme anında yöneticilere bilginin kısa zamanda ve doğru biçimde ulaşmasını sağlamak için, örgütlerde bilgi işlem sisteminin kurulmasına ve işletilmesine çalışılmalıdır. Yöneticiler tarafından etkili bir iletişim sistemi kurulmak suretiyle, çalışanlara örgüt işleyişi hakkında bilgi verilmelidir. Yöneticiler zamanını biçimsel olmayan ilişkileri ortadan kaldırmaya harcamak yerine, bu kanalların örgütü yıpratıcı yönde işlemesini engellemeye çalışmalıdır.

Drucker (1994; Aktaran: Aksoy, 2005:116), tarafından yapılan “ Yönetim, Görevleri, Sorumlulukları ve Uygulamaları” adlı çalışmada, bir yöneticinin taşıması gereken özellikleri şöyle sıralamaktadır:

1. Etkili karar almak,

2. Etkili haberleşme ve iletişim, 3. Bütçe ve iş planlamasındaki beceri,

4. Kontrol ve ölçülerin uygun kullanımı, 5. Yönetim bilimini kullanmadaki beceri.

Jablin (1987; Aktaran: Aksoy, 2005: 116), iletişim hiyerarşik düzey ile ilişkisi hakkında çalışma yapmış ve bulguları üç grupta toplamıştır. Bu araştırmanın sonuçları özetle şöyledir: Đletişim yapılarına ilişkin olarak örgütün yüksek düzeylerindeki üyelerinin mesaj alımı ve gönderimine daha aşağı düzeydeki üyelerine göre daha fazla zaman harcamakta olduğunu bulmuştur. Üst düzey yöneticilerin karar alımına astlarını katmaya alt düzey yöneticilerden daha fazla eğilimli oldukları görülmüştür ve örgütün daha aşağı düzeyindeki üyeler, üst düzey yöneticilere göre ast- üst iletişiminin açıklığının daha az olduğunu düşünmektedirler.

Kayıkçı (Aktaran: Aksoy, 2005: 113) tarafından 1997 yılında yapılan “ Genel Liselerde Yönetici Öğretmen Đletişimi Engellerine Đlişkin, Yöneticilerle Öğretmenlerin Algı ve Beklentileri” adlı araştırmanın sonucunda, yöneticilerin yerleşim düzenini hazırlaması, özel sorunların paylaşılması, birbirini dinlediğini hissettirme, yöneticilerin öncelikle öğretmenleri dinlemesi, karşılıklı saygı, statü farkını hissettirme, emir ve görev verirken öğretmen özelliğini dikkate alma, öğretmen başarılarını olumlu karşılama, karara katılma, yöneticiye çekinmeden soru sorma, emir ve yazıların tutarlılığı, mesajların zamanında ulaşması, öğretmenin, yöneticinin uzmanlığına güvenmesi konularında öğretmenlerle yöneticilerin beklenti ve algıları arasında anlamlı derecede fark çıkmıştır. Yönetici ve öğretmenlerin, beklenti ve algıları arasında anlamlı derecede fark çıkması, okullarımızda personelin yeterli bir morale ve çalışma isteğine sahip olmadıkları sonucunu doğurmaktadır.

Öksüz (1997; Aktaran: Aktaran: Aksoy, 2005: 114), “ Đlköğretim Okulu Müdürlerinin Öğretmenlerle Đletişim Sürecindeki Yeterlilikleri” adlı araştırmasında varılan sonuçlar şöyledir: Müdürlerin kendi iletişim yeterliliklerini değerlendirmeleri ile öğretmenlerin müdürlerin yeterliliklerini

değerlendirmeleri arasında yüksek düzeyde anlamlılık bulunmuştur. Müdürler kendi iletişim yeterliliklerini % 80’lik bir olumlulukta, yüksek olarak değerlendirirken, öğretmenler % 50’lik bir oranda orta olarak değerlendirmişlerdir. Böylece müdürler, iletişim yeterliliği boyutunda kendilerini değerlendirirken genel olarak mükemmel veya mükemmele yakın kişiler oldukları inancındadırlar. Öğretmenleri ise müdürleri değerlendirirken, onların fazlaca mükemmel değil ama ortalama iletişim yeterliliğine sahip olduklarını kabul etmişlerdir.

Özbek (1998; Aktaran: Aksoy, 2005: 114), tarafından yapılan “ Đlköğretim Öğretmenlerinin, Okul Müdürlerinin Đletişim ve Motivasyon Becerilerine Đlişkin Algı ve Beklentileri” adlı araştırmasında elde ettiği bulgular şöyledir:

Okul müdürlerinin, okul ile çevre arasında yeterli bir iletişim sistemi kurmadıkları, iletişimi örgütün hedeflerine ulaşmanın bir aracı olarak görmedikleri, informal iletişime önem vermedikleri, formal iletişim ağına önem verdikleri ve hiyerarşik iletişime önem verdikleri görülmüştür. Buna karşılık öğretmenlerin etkili bir iletişimde sadece formal iletişimin değil, informal iletişimin ağının da olmasını aşağıdan yukarıya doğru bir iletişime de yer verilmesini, çalışanların özelliklerinin dikkate alınmasını ve iyi bir iletici olmanın yanında iyi bir dinleyici olunması gerektiğini ifade etmişlerdir.

Değer (1998; Aktaran: Aksoy, 2005: 115), “Đlköğretim Okulu Müdürlerinin Öğretmenlerle Kurdukları Đletişim Yeterlilikleri ve Đletişime Engel Teşkil Eden Davranışlar” adlı araştırmasında, ilköğretim okulu müdürlerinin, iletişim sürecinde, iletişim kaynağı olarak, amaç belirleme, kanal seçme ve kullanmada mesleki kıdem; mesaj düzenleme ve aktarmada, öğrenim durumu boyutlarında, iletişime engel teşkil eden davranışlarında, ise yetkiyi güçlendirmede bilgileri öğretmenden gizleme, mesajların gereği yapılmadığında yetkiye başvurma, formal kanalları kullanma ve informal kanalların önemini kavrayamama, davranışlarına yönelik varyans analizi

sonuçlarında, okul müdürleri ve öğretmenler arasında manidar farklılıklar gözlenmiştir.

Çubukçu ve Döndar (2001)” Okul Yöneticilerinin Đletişim Becerilerine Đlişkin Öğretmenlerin Algı ve Beklentileri” adlı araştırmalarında aşağıdaki sonuçları elde etmişlerdir:

1. Okul yöneticilerinin iletişim becerilerine ilişkin öğretmenlerin algıları, onların; görev alanlarına ve öğrenim durumlarına göre farklılık göstermekte olup, cinsiyetlerine, kıdemlerine, bulundukları okuldaki hizmet sürelerine göre farklılık göstermemektedir.

2. Okul yöneticilerinin iletişim becerilerine ilişkin öğretmenlerin beklentileri onların; görev alanlarına, cinsiyetlerine, kıdemlerine, bulundukları okuldaki hizmet sürelerine, öğrenim durumlarına göre farklılık göstermemektedir.

3. Okul yöneticilerinin iletişim becerilerine ilişkin öğretmenlerin her maddede algı ve beklentileri arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur.

4. Okul yöneticilerinin iletişim becerilerine ilişkin öğretmenlerin algı ve beklentileri karşılaştırıldığında, öğretmenlerin beklentilerinin algılarına göre farklı ve yüksek olması, okul yöneticilerinin öğretmenlerle kurdukları iletişim becerilerinde istenilen düzeyde olmadığı söylenebilir.

Aksoy (2005), “Đlköğretim Okullarında Görev Yapan Öğretmenlerin Okulda Değişim Yönetiminin Gerçekleştirilmesinde Örgütsel Đletişimin Rolüne Đlişkin Algıları” adlı araştırmasında, okul yöneticileri, motivasyon, iletişim, yeni değerler, katılım, eğitim, zorlama, güven verme boyutlarında örneklem grubu tarafından orta derecede yeterli görülmüşlerdir.

Öğretmenlerin görev alanı değişkenine göre ilköğretim okulu yöneticilerinin değişim yönetiminin gerçekleştirilmesinde, sahip oldukları

örgütsel iletişim becerilerine ilişkin öğretmen algıları arasında istatistiksel açıdan anlamlı sonuçlar bulunmamıştır. Öğretmenlerin, kıdem değişkenine göre yaptıkları değerlendirmelerde, gruplar arasında anlamlı sonuçlar bulunmuştur. Öğretmenlerin eğitim düzeyi değişkenine göre, gruplar arasında anlamlı farklılıklar bulunmamaktadır.

Başyiğit (2006), “Örgütsel Đletişimin Örgütsel Bağlılık Üzerine Etkisi” adlı araştırmasında, iletişimin örgütsel bağlılığı etkilediği, biçimsel olmayan iletişimin örgütsel bağlılığı etkilemediği, dedikodu ve söylentilerin örgütsel bağlılığı olumsuz yönde etkilediği, örgüt içi bilgi paylaşımı ve örgütsel bağlılık arasında ilişkinin olumlu olduğu sonuçlarına ulaşmıştır.

Ekinci (2006), “Örgütsel Đletişim ve Örgütsel Bağlılık Arasındaki Đlişki “adlı araştırmasında, şu sonuçları elde etmiştir;

1. Örgüt içinde kurulan etkili bir iletişim sistemi, iş görenlerin verimliliğini ve motivasyonunu olumlu yönde etkilemektedir. 2. Bir örgütte, hiyerarşi basamaklarının fazla olması, örgütsel

iletişimin işleyişini engelleyen en önemli nedenler arasında yer alır. Đletişim basamaklarının sayıca fazlalığı, iletişim mesajlarının anlamının bozulmasına yol açmaktadır.

3. Ayrıca çalışanların eğitim ve mesleki gelişimi ile ilgilenmek ve sosyal faaliyetler düzenlemek örgütsel iletişlimi olumlu yönde etkilemektedir.

Özgan ve Aslan “ Đlköğretim Okul Müdürlerinin Sözlü iletişim Biçiminin Öğretmenlerin Motivasyonena Etkisinin Đncelenmesi” adlı araştırmalarında aşağıdaki sonuçları elde etmişlerdir:

1. Bazı yöneticiler, kibar ve nazik konuşmanın öğretmenin motivasyonunu arttırdığını ve bazen yapmak isteseler bile konuşma tarzından etkilenerek o görevi yerine getirdiklerini belirtmişlerdir.

Aynı şekilde birkaç öğretmen de kendilerinden nazik bir şekilde bir şey istendiğinde o görevi yerine getirdiklerini belirtmişlerdir.

2. Öğretmenler bir işi yaparken yöneticilerinin olumsuz sözlü iletişim biçimlerinden dolayı motivasyonlarının kırılmasına rağmen, o işin görevleri olduğunu ve yapmaya mecbur olduklarını düşündükleri için yaptıkların da vurgulamışlardır.

3. Öğretmenler, iletişim noktasında yöneticilerle problem yaşadıklarını ve yöneticilerin iletişim becerilerini geliştirmek için eğitim almalarını gerekli olduğunu düşünürken, okul yöneticileri iletişim problemlerinin çok fazla olmadığı, her şeyin normal olarak ilerlediği görüşündedirler.

Yumuşak (2008) “Đşgören Verimliliğini Etkileyen Faktörlerin Đncelenmesine Yönelik Bir Alan Araştırması” adlı çalışmasında, işletme içerisinde işleyen sağlıklı iletişim, olaylardan zamanında haberdar olan işgören daha verimli çalışmaktadır.

Akbaş (2008), örgütsel iletişimin örgütsel bağlılığa etkisi incelediği araştırmasında, Örgütsel iletişimin örgütsel bağlılık üzerinde yüksek düzeyde etkili olduğu sonucuna varmıştır.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM 3. YÖNTEM

Bu bölümde, araştırma yöntemini oluşturan araştırma modeli, evren ve örneklem, verilerin toplanması ve verilerin analizine ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.

Benzer Belgeler