• Sonuç bulunamadı

ÖDEMENİN BANKAYA YAPILMASI

A. RÜÇHAN HAKKI KAVRAMI

V. ÖDEMENİN BANKAYA YAPILMASI

TTK m. 464/2’de yapılan ödemenin, en az, nominal değere eşit olması gerektiği düzenlenmiştir. TTK m. 468/2’de ise taahhüdün ifasının ancak para yatırılması veya takas yoluyla bir mevduat veya katılım bankası aracılığıyla gerçekleştirilebileceği düzenlenmiştir. Ödeme yapılırken bedel, şirketin bankadaki ticari hesabına yatırılır560. Banka yaptığı incelemede alım hakkı sahibinin ödeme taahhüdünü yerine getirdiği sonucuna varırsa, ödenen bedeli şirketin hesabına alacak olarak kaydeder561. Şirket alacak olarak kaydedilen bu miktar üzerinde derhal tasarrufta bulunabilir562.

Ödemenin bankaya yapılması şartı, muvazaalı ödeme tehlikesine karşı koruma sağlama amacıyla getirilmiştir563. Ödemelerin doğrudan şirkete yapılması durumunda

558

Kaya, s. 129, dn. 150’de anılan yazar.

559

Kaya, s. 129, dn. 151’de anılan yazarlar.

560

Gerekçe, m. 468/2; Biçer, s. 220; Saraç, s. 300. 561

Banka olumlu sonuca vardığında beyanda belirtilen payları ilgili senetle değiştirirken veya alım hakkı sahibinin tasarrufuna hazır hâle getirirken bedeli şirkete alacak olarak yazar. Kendisini alacaklandırmışsa, sabit sistemde esas sermaye artırımının aksine paranın bloke edilmeyeceği ve şirketin bu parayı derhal kullanabileceği yönünde bkz. Gerekçe, m. 468/2; Biçer, s. 221; Kaya, s. 131; Saraç, s. 300.

562

Gerekçe, m. 468/2; Biçer, s. 221; Saraç, s. 300. 563

100 yapılan ödemeler geçersiz olur564. Banka üçüncü kişi olmasına rağmen bir özen yükümlülüğü altındadır; çünkü ihracı gerçekleştiren anonim şirketin temsilcisi veya vekili olarak kabul edilebilecek bir konumdadır565. Kanunumuzda ödemenin bankaya yapılması düzenlenmemiş olsaydı, anonim şirket ödemeleri kendisi kabul edecek ve bunu yaparken denetimi kendisi yapacaktı. Bu yüzden banka, ödemeyi kabul ederken, şirkete yüklenen yükümlülükleri yerine getirmek zorundadır566.

Şartlı sermaye artırımında sermaye, ödemeden sonra doğrudan arttığı için, sermaye taahhüdünün ifa edilip edilmediğine ilişkin karar şirket tarafından değil, banka tarafından verilir567. Bu yüzden ifa talebini kabul ederken banka bir denetim yapmalıdır. Bu denetim beyanın Kanun’da veya esas sözleşmede belirlenen şekle uygun olup olmadığına ilişkindir568. Başka bir ifadeyle, banka, beyanda bulunan kişinin hak sahibi olup olmadığını, beyanın esaslı noktalarında bir eksiklik bulunup bulunmadığını, ödemenin eksiksiz bir şekilde yapılıp yapılmadığını ve ödemenin kullanılan alım hakkının karşılığına uygun olup olmadığını incelemelidir569. Bu inceleme yükümlülüğü bankaya sorumluluk yüklemektedir ancak Kanun’da bu sorumluluk özel olarak düzenlenmemiş genel hükümlere bırakılmıştır570. Banka ayrıca, değiştirilebilir tahvillerin veya opsiyon senetlerinin ibrazı, geri alınması ve imhası işlerini de yürütmekle ve bu işlemlerin raporlarını hazırlamakla da görevlidir571. Banka, tedavüle çıkarılan yeni pay senetlerini hak

564

Biçer, s. 220; Pulaşlı, s. 86.

565

Biçer, s. 221; Kaya, s. 130; Saraç, s. 301. Bankanın, yeni pay senetlerinin verilmesine ilişkin

şartların yerine getirilip getirilmediği konusunda karar verdiği, bu sebeple Kanun’un bankaya sadece idari bir yükümlülük değil, özel bir inceleme yükümlülüğü yüklediği yönünde bkz. Pulaşlı, s. 86. 566

Kaya, s. 130; Saraç, s. 301.

567

Saraç, s. 301. Bankaya yüklenen bu görevin sermaye piyasası mevzuatındaki aracı kuruluşlara

tanınan aracılık yetkisine benzediği, ancak kanunda bu yetkinin sadece bankalara verilerek sermaye piyasalarında uzun yıllardır aracılık yönünde temel bir işlev üstlenmiş olan aracı kurumların önemlerinin ihmal edilmiş olduğu yönünde bkz. Biçer, s. 220; Uzunhasanoğlu, s. 8.

568

Biçer, s. 221; Saraç, s. 301.

569

Kaya, s. 130; Saraç, s. 301.

570

Gerekçe, m. 468/2; Kaya, s. 130; Saraç, s. 302. 571

101 sahiplerine ilettiği gibi, kendisine yöneltilen yazılı alım beyanlarını da anonim şirkete teslim eder572.

Bankanın yukarıda belirttiğimiz denetim işlemlerini yerine getirirken yaptığı herhangi bir hata, çıkarılan payların geçerliliğini etkilemez573. Bu nedenle, değiştirme hakkının kullanılması için yapılan beyanın hatalı veya eksik olduğu ya da taahhüdün tam olarak yerine getirilmediği durumlarda bankanın yanlışlıkla yeni paylar verdiği sonradan anlaşılsa da, değiştirme veya alım haklarını kullanarak şirketin pay sahibi olan iyi niyetli üçüncü kişilerin hakları korunur574. Ancak alım ve değiştirme hakkını kullanarak şirketin pay sahibi haline gelen kişi, bankayı yanıltmış veya başka bir şekilde bankanın iradesini sakatlamışsa bu payların mahkeme kararıyla iptal edilmesi mümkündür575. Bu gibi durumlarda banka üstlendiği sorumluluk gereğince şirketin uğramış olduğu zararı tam olarak karşılamak zorundadır576. Bu borcun dayanağı şirket ile banka arasında yapılmış olan sözleşmedir577.

VI. YÖNETİM KURULUNUN ESAS SÖZLEŞMEYİ ARTAN SERMAYEYE UYARLAMASI

Yönetim kurulu, verdiği bir beyanname ile yeni çıkarılan payların sayısını, itibari değerini, türlerini, belirli gruplara tanınan imtiyazları ve hesap döneminin sonundaki sermayenin durumunu belirler. Bu belirlemeden sonra yönetim kurulu esas sözleşmeyi mevcut duruma uyarlar (TTK m. 470).

Yönetim kurulunun hazırladığı beyannamenin sermaye artırımına bir etkisi

yoktur578. Bu beyanname yalnızca şartlı sermaye artırımının sonuçlarının tespiti ve

572 Saraç, s. 301. 573 Gerekçe, m. 468/2; Kaya, s. 131. 574 Biçer, s. 222; Kaya, s. 132. 575 Biçer, s. 222; Kaya, s. 132. 576 Biçer, s. 221; Kaya, s. 132. 577 Biçer, s. 221; Kaya, s. 132; dn.169. 578 Saraç, s. 308.

102 açıklaması niteliğindedir579. Bu beyannamenin düzenlenmesinin amacı kamuyu aydınlatarak sermayenin korunmasını sağlamak, şirketin kurucular lehine kötüye kullanılmasına engel olmak; genel olarak yolsuzlukları önlemek; kuruluşun denetlenmesini kolaylaştırmak ve sorumluluk davalarına akışkanlık kazandırmaktır580. Bu sebeple beyan, bilgiyi ve hesabı dürüst bir şekilde verme ilkesine göre, doğru ve eksiksiz olarak hazırlanır581.

Beyan, kuruluş sırasında konulan sermayenin çeşidini, niteliğini açıklamalı; beyanı veren sermaye taahhütlerini, aynî sermayeyi, devralınan aynı ve işletmeyi incelemeli ve irdelemelidir. Ayrıca, şirketin taahhütlerinin, bağlantılarının, satın alınan malvarlığı unsurlarının, fiyatının ve maliyetin, ödenecek ve alınacak komisyonların dürüst ve gerçeğe tam sadık, açık ve eksiksiz bir resmini vermelidir582.

Yönetim kurulu beyannameyi, hesap döneminin kapatılmasından en geç üç ay içinde ticaret siciline vermelidir (TTK m. 471). Bu beyannamenin verilmesiyle birlikte esas sözleşme artan sermayeye uyarlanmış olur. Buradaki amaç, mevcut durum ile ticaret sicilindeki esas sermaye rakamı arasındaki farklılığı ortadan kaldırmaktır583. Bu uyarlama sermayenin artırılması olmadığı gibi, esas sözleşme değişikliği de değildir584. Çünkü sermaye yıl içinde çeşitli tarihlerde hak kullanımlarının kurucu etkisiyle artmış ve esas sözleşmenin şartlı sermaye artırımına ilişkin maddesi, hak kullanımlarıyla değişmiştir. Yönetim kurulunun burada yaptığı yalnızca, durumu gerçeğe getiren, gerçeği esas sözleşmeye yansıtan bir uyarlamadır. Uyarlama yönetim kurulunun belirleme niteliğinde bir kararıyla yapılır. Bu karar genel kurulun onayına sunulmaz585. Çünkü bu durumda

579

Saraç, s. 308.

580

Gerekçe, m. 470 atfıyla Gerekçe, m. 349; Saraç, s. 308. 581 Gerekçe, m. 349; Saraç, s. 308. 582 Gerekçe, m. 349; Saraç, s. 308. 583 Saraç, s. 309. 584

Gerekçe, m. 470; Biçer, s. 225; Kaya, s. 136; Pulaşlı, s. 89. 585

103 genel kurul kararının aranması, şartlı sermaye artırımının esnekliğini zedeler586. Uyarlama kararı beyannamenin içinde de yer alabilir587.

VII. ESAS SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİĞİNİN TESCİLİ VE SERMAYE