• Sonuç bulunamadı

Kolb’a göre bireyler öğrenmelerini yaşantıları ve deneyimlerine göre gerçekleştirirler ve öğrendiklerini sağlıklı bir şekilde değerlendirebilirler. Bu durumu yaşantısal öğrenme olarak açıklamaktadır. Yaşantısal öğrenme; eğitim, iş ve kişisel gelişim temelinde

gerçekleşmektedir (Şekil 2). Yaşantısal öğrenme modeli üzerine temellendirilen Öğrenme Stilleri Modeli alanyazında Deneyimsel Öğrenme Modeli olarak ta bilinmektedir (Ağca,

Kişisel Gelişim

Eğitim

İş Yaşantısal

Öğrenme

2006). Bu modelde, bireylerin öğrenme stilleri döngüsel bir yapıda ele alınmaktadır. Bu döngüsel yapı içerisinde dört öge yer almaktadır (Aşkar ve Akkoyunlu, 1993). Bunlar;

• Somut Yaşantı (SY) • Yansıtıcı Gözlem (YG)

• Soyut Kavramsallaştırma (SK) • Aktif Yaşantı (AY)

Somut Yaşantı: Bu öğrenme boyutunda bireyin hisleri önemlidir. Bu yapıda

hissederek, sezgilere dayalı geliştirilen problem çözme becerileri diğer becerilerden daha üstün görülmektedir (Peker, 2003). Problemlerin çözümünde sezgiler işe koşulur. Bu öğrenme stilindeki bireyler; toplum içinde olmaktan hoşlanan sosyal bireylerdir (Ağca, 2006). Gerçek yaşam deneyimleri bu gruptaki bireyler için önemlidir. Genellikle sezgilerine dayanarak karar verirler (Kolb, 1985).

Yansıtıcı Gözlem: Bu öğrenme boyutunda bulunan bireyler için düşünceler önemli rol

oynamaktadır (Aşkar ve Akkoyunlu, 1993). Bu grupta bulunan bireyler olayları yüzeysel incelemek yerine derinlemesine düşünmeyi tercih etmektedirler (Ağca, 2006). Yansıtıcı gözlem grubundaki bireyler bilgiyi farklı boyutlarıyla değerlendirerek derinlemesine analiz ettikten sonra karar verirler (Kolb, 1985). Yansıtıcı gözlem boyutunda bulunan bireyler için izleme, öğrenme sürecinde önemli bir yere sahiptir.

Soyut Kavramsallaştırma: Bu öğrenme boyutundaki bireyler için mantık, kavram ve

düşünceler önemlidir (Mutlu, 2008). Problemler bilimsel yollarla çözülmektedir. Soyut kavramsallaştırma özelliği olan bireyler sistematik, planlı ve mantıksal çözümlemeleri iyi yapan bireylerdir (Ağca, 2006).

Aktif Yaşantı: Bu öğrenme boyutundaki bireyler işlerine yaracağını düşündükleri

bilgileri izleyerek öğrenme yerine uygulamaya dökerek öğrenmeyi tercih ederler (Mutlu, 2008). Bu bireyler toplumu etkileyebilme ve kendilerini de değiştirebilme özelliğine sahiptirler. İşlerine yaramayacaklarını düşündükleri bilgilerle çok fazla ilgilenmezler. Uygulamaya dönük ortamlarda öğrenim görmekten hoşlanırlar. Yaparak öğrenme aktivitelerinde başarılıdırlar (Ağca, 2006).

Kolb öğrenme sürecinin iki temel boyuta oturtmakta ve bunları analitik düzlemdeki yatay ve dikey eksene konumlandırmaktadır. Dikey eksende; soyut kavramsallaştırma ve somut yaşantı bulunurken, yatay eksende; aktif yaşantı ve yansıtıcı gözlem bulunmaktadır (Kolb, 1984). Kolb’a göre bireyler bilgiyi hissederek veya düşünerek algılar, izleyerek veya yaparak işlerler. Yani bireyin öğrenme stili, dört öğrenme özelliğinin birleşiminden meydana gelmektedir. Kolb öğrenme stillerini; somut yaşantı, yansıtıcı gözlem, soyut kavramsallaştırma ve aktif yaşantı özelliklerine göre değiştiren, ayrıştıran, yerleştiren ve özümseyen olarak tanımlamaktadır (Şekil 3).

Şekil 3. Kolb'un Öğrenme Stilleri Modeli

Değiştiren Öğrenme Stili: Bu öğrenme stili, somut yaşantı ve yansıtıcı gözlemin

kesiştiği alanda bulunmaktadır (Kolb, 1984). Değiştiren öğrenciler, öğrenme sürecinde dikkatli ve sabırlı davranırlar ve düşüncelerini ortaya koyarlar. Bu öğrenenlerin temel özellikleri, somut durumları farklı açılardan gözden geçirebilme ve ilişkileri anlamlı bir şekilde organize edebilmektir (Çelik ve Şahin, 2011). Ancak düşüncelerini eyleme dönüştürme gibi bir durumları yoktur (Ağca, 2006). Düşüncelerinde, değer ve duygularını da işin içine katarlar (Çelik ve Şahin, 2011). Karşılaştıkları durumları, çeşitli açılardan

analiz eder ve düzenlerler (Bacanlı, 2001). Bu stile sahip öğrenenler, alternatif fikirlerin oluşturulmasında yüksek performans göstermektedirler.

Özümseyen Öğrenme Stili: Özümseyen öğrenme stili, soyut kavramsallaştırma ve

yansıtıcı gözlem öğrenme biçimlerinin kesişim noktasındadır (Kolb, 1984). Soyut kavramsallaştırmaya dayalı öğrenmeyi tercih ederler. Bu stile sahip öğrenenler, öğrenmeleri sırasında, soyut kavram ve fikirler üzerinde odaklanırlar (Bacanlı, 2001). Özümseyen öğrenme stiline sahip öğrenenler planlama, model oluşturma ve kuram geliştirme gibi düşünmeye dayalı durumlarında daha başarılıdırlar. Bu öğrenenlerde izleyerek ve düşünerek öğrenme söz konusu olmaktadır (Çelik ve Şahin, 2011). Sistematik bilgileri tercih ederler ve sunulan bilginin sıralı ve ayrıntılı olmasını tercih etmektedirler (Kılıç ve Karadeniz, 2004).

Ayrıştıran Öğrenme Stili: Ayrıştıran öğrenme stili soyut kavramsallaştırma ve aktif

yaşantı biçimlerinin kesişim noktasındadır (Kolb, 1984). Bu stile sahip olan öğrenenler, aktif yaşantıya dayalı öğrenme ortamlarında daha başarılıdırlar (Felder, 1996). Ayrıca problem çözerken ve karar verirken; analiz etmeyi, sistematik ve planlı bir şekilde çalışmayı tercih etmektedirler (Bacanlı, 2001). Bu yapıdaki öğrenenler; deney yapma, yeni fikirler üretme, laboratuvar uygulamaları gerçekleştirme, problem çözme, sistematik planlamalar yapma ve deneme yanılma yoluyla öğrenme etkinliklerinde daha başarılı olmaktadırlar (Felder, 1996). Öğrenme süreçlerinde sıralı bir şekilde etkinlikleri takip etmeyi tercih etmektedirler (Ridding ve Rayner, 1998). Problem çözme ve teknik konularda başarılıdırlar. Ayrıca teknoloji kullanımının yoğun olduğu meslek gruplarına eğilimleri vardır (Ağca, 2006). Ayrıştıran öğrenme stilindeki bireyler parçalardan bütünü anlamaya odaklanmaktadırlar (Kılıç ve Karadeniz, 2004)

Yerleştiren Öğrenme Stili: Yerleştiren öğrenme stili somut yaşantı ve aktif yaşantı

öğrenme biçimlerinin kesişim noktasındadır (Kolb, 1984). Bu alandaki öğrenenler yaparak- yaşayarak, yeni deneyimler içinde bulunarak ve hisleriyle öğrenirler. Somut yaşantı yoluyla öğrenme öncelikli tercihleridir (Kılıç ve Karadeniz, 2004). Plan yapma ve alınan kararları uygulama, açık fikirli olma bu gruptaki bireylerin temel özelliklerindendir (Guild ve Garger, 1998). Değişime kolay uyum sağlayarak risk almaktan hoşlanırlar (Bacanlı, 2001). Bu yapıdaki bireyler kendi yeteneklerinden ziyade, bilgi için diğer insanlara son derece

güvenirler, sezgisel bir deneme yanılma durumunda problem çözmeye meyillidirler. Yerleştiren öğrenme stilindeki bireyler insanlarla kolay ilişki kurabilirler.