• Sonuç bulunamadı

Öğrencilerin Kuvvet Kavramına Ait Görüşlerine Yönelik Bulgular

Bu bölümde sadece kuvvet kavramına ait bulgulardan bahsedilecektir. Bu sebepten görüşme sırasında kaydedilen öğrenci ifadeleri ilk beş soru ele alınarak analiz edilmiştir. Analiz fenomenografik yönteme uygun olarak kategoriler oluşturularak yapılmıştır. Bu kategoriler ve öğrencilerin bazı ifadeleri örnek verilerek sorulara göre analizler aşağıda yer almaktadır.

4.1.1. 1. Soruya Verilen Cevapların Analizi

1. soruda öğrencilere “Kuvvet kelimesini duyduğunuzda aklınıza ilk gelen şey nedir?” sorusu yöneltilmiştir. Öğrencilerin verdikleri cevapların analiz edilmesi sonucunda oluşturulan kategoriler Tablo 3’de verilmiştir. Her bir kategorinin karşısına öğrenci açıklamaları derlenerek kategorinin ne anlama geldiğini yansıtan açıklamalar yazılmış, bu görüşe sahip olan öğrencilerin isimlerinin baş harfi parantez içinde verilmiştir.

Tablo 3

1. soru için belirlenen kategoriler ve açıklamaları

KATEGORİ Kategorilerin Açıklamaları

Etki Kuvvet iki cisim arasında oluşan etkileşimdir(C).

İtme-Çekme Kuvvet itme çekmedir (C,D).

Hareket

Kuvvet hareket etmeyi sağlar (C,M,İ,T). Kuvvet hareket etmeyi zorlaştırır (D). Konum değiştirme Kuvvet konum değiştirir (E).

Şekil değiştirme Kuvvet şekil değiştirir (E,T).

İş Kuvvet iş yaptırır (C,İ).

Güç Kuvvet kaslarla uygulanan güçtür (İ,S,D).

Ağırlık Ağır olan daha kuvvetlidir (M).

Enerji

Kuvvet enerji miktarıdır/deposudur (T,E). Kuvvet enerji iletimini sağlar (E,M).

Tablo 3 incelendiğinde öğrencilerin tanımlarında farklılıklar göze çarpmaktadır. Kuvvet kavramını “etki” olarak tanımlayan Cihan görüşünü şu şekilde ifade etmiştir:

“Benim bir cisme yaptığım etki. Bir varlığın bir cisme yaptığı etki”.

Öğrencinin yaptığı kavram tanımı, ders kitaplarında yer alan kuvvet tanımı ile benzerlik göstermekte ancak yeteri kadar açık olmadığı görülmektedir. Bunun üzerine etki olarak ifade ettiği ile neyi kastettiği sorulduğunda ise, kuvvetin cisimler üzerine yaptığı etkilerden bahsettiği görülmüştür.

Araştırmacı: Etki dediğin nedir burada?

C: Benim bir cisme karşı yaptığım şey, yani mesela ben masayı itiyorum bu kuvvet yani. İterek veya çekerek hareket ettirmemi sağlayan şey kuvvettir.

Araştırmacı: Peki burada kuvvet dediğin şey itme çekme mi oluyor?

C: Yok yani iterek çekerek değil de daha farklı şekilde de yaparım kuvveti sadece iterek çekerek olmaz. Kuvveti başka açılarla çekebilirim ona kuvvet uygulayabilirim. Sadece itme, çekme dediğimde biraz kısıtlamış oluyorum. Hareket ettirmeye çalışırım. Hareket etmemi sağlayan etkidir.

Döndü de Cihan gibi kuvvet kavramını günlük hayattaki deneyimlerinden yaralanarak itme- çekme ile ilgili örnekler kullanarak açıklamıştır. Öğrencilerin kavramı bu şekilde açıklamasında günlük hayattaki deneyimlerinin yanı sıra ders kitaplarında kavramı açkılamak için bu ifadelerin kullanılmasının da etkisi olduğu söylenebilir. Öğrenci görüşünü şu şekilde ifade etmiştir:

"Kollar, kollarla iteklediğimizde oluşan bir şey. Yani masayı iteklediğimizde kuvvet uyguluyoruz”.

Araştırmaya katılanlardan bir öğrenci hariç diğer öğrenciler bu soruda kuvvetin cisimler üzerine yaptığı etkilerden bahsetmiştir. Beş öğrenci kuvvetin cisimleri hareket ettirme durumuna değinmiştir. Bu görüşte olan öğrencilerden Merve ve Tunahan görüşlerini şu şekilde ifade etmiştir:

“………Yani bir enerji harcayarak cismi hareket ettirmek için uyguladığım bir

şeydir”(M).

Döndü ise diğerlerinin aksine kuvvetin cisimlerin hareketini zorlaştırmasından bahsetmiştir.

“Hareketi zorlaştırıyor. Pürüzlü alanlarda hareketi zorlaştırır” (D).

Öğrencilerin kuvvet ile hareket kavramlarını ilişkilendirdiği ve kuvveti hareketin nedeni olarak gördüğü anlaşılmaktadır. Ayrıca öğrencilerin kuvvetin cisimler üzerinde yaptığı etkiler ile ilgili olarak birden fazla görüşe sahip oldukları görülmektedir. Ender kuvvetin cisimlerin konumunu değiştirmesinden bahsetmiş, görüşünü şu şekilde ifade etmiştir:

“Bir cismi bulunduğu konumdan başka bir konuma yer değiştirme olarak belli

bir mesafe aldırır”(E).

Kuvvetin cisimleri hareket ettirmesinden ve cisimlerin konumunu değiştirmesinden bahseden Ender ve Tunahan, görüşlerine kuvvetin şekil değiştirme etkisini de eklemişlerdir. Öğrencilerin kuvvetin özelliklerinden bahsetmeleri ders kitaplarındaki kuvvet tanımına yakın açıklama yapmaya yöneldiklerini göstermektedir. Tunahan görüşünü şu şekilde ifade etmiştir:

“Bir şeyin şeklini falan değiştirebilmek için kuvvet uygulamamız gerekir”.

Öğrencilerin tamamına yakının kuvvet kavramını cisimler üzerine yaptığı etkileri ile açıklamaya çalışması, soyut bir kavram olan kuvvetin varlığının somut olarak yaptığı etkiler ile görülmesinden kaynaklanabilir. Ayrıca ders kitaplarında da kuvvetin etkilerinden sıklıkla bahsedilmesi bu durumun nedeni olabilir.

Tablo 3’de ki kategoriler incelendiğinde öğrencilerin zihninde kuvvet kavramı ile ilgili olarak birden fazla görüşün yer aldığı görülmektedir. Örneğin Cihan kuvvet kavramını etki, itme-çekme, hareket, şekil değiştirme ve iş kategorilerini kullanarak açıklamaya çalışmıştır. Nitekim öğrencilerin tamamı kuvvet kavramını fizikte yer alan iş, güç, enerji, ağırlık gibi farklı kavramlarla ilişkili olarak açıklamayı tercih etmiştir. Öğrencilerden bazıları bu kavramları kuvvet kavramı ile aynı kavramlar olarak açıklarken, bazıları ise kuvvet kavramı ile bu kavramların hangi yönden ilişkili olduklarını ortaya koymuştur. İlknur ve Cihan kuvveti iş kavramı ile açıklamayı tercih etmiştir. İlknur görüşünü fizikteki iş tanımına uygun olarak şu şekilde ifade etmiştir:

“……… Cisim uyguladığımız kuvvet ile hareket edince belirli bir mesafe alınca iş yapmış oluruz. Kuvvet iş yaptırmış oluyor’’(İ).

Cihan ise kuvvetin iş yapmayı sağlayan bir yardımcı olduğunu ifade etmiş ve

görüşünü de örnekler ile desteklemiştir. “……….. Yani yardımcımız olur bu kuvvet bir şeyleri yapmamızda. Mesela

kapıyı açarken kapının koluna uyguladığımız kuvvet, kapıyı açmamızı sağlayan

kuvvettir”

Araştırmacı: Kuvvet nasıl bir yardımcıdır? Başka bir örneğin var mı?

C: Mesela bir çatalla yemeği yiyorum. Çatal yemeği almamı sağlayan bir

yardımcıysa, kuvvette, bir işi yapmamı sağlayan yardımcıdır diyebiliriz. Kuvvet ihtiyaç duyduğumuz bir yardımcıdır.

Sefer, İlknur ve Döndü kuvvet kavramını açıklarken fizik kavramları içinde yer alan güç kavramını kullanmayı tercih ettikleri görülmüştür. Sefer ve İlknur’un görüşleri şu şekildedir:

“Kuvvet kelimesini duyduğumda güç, kuvvet işte nasıl söylesem hocam kuvvet

yani bir şeyi kaldırabilecek güç kuvvetim olduğu zaman yani kolaylıkla yapabileceğim

işlerağır işleri kolaylıkla yapabileceğimi anlarım” (S).

“Güç ile kuvvet birbirleri yerine kullanılabilir. Sonuçta ikisi de cismi hareket

ettiriyorlar o yönden. Yani cisme kuvvet uyguladığımız zaman bir güçte uygulamış oluyoruz cismi hareket ettirmek için kuvvet ile güç aynı şeyler gibi diyebiliriz”(İ).

Merve de kuvveti güç kavramı ile açıklamasına rağmen, diğerlerinden farklı olarak kuvvetli olanın daha ağır olmasından bahsetmiştir. Bu durum ile ilgili olarak öğrenci ile aşağıdaki diyalog gerçekleşmiştir:

Araştırmacı: İnsanın gücü veya insanın kuvvetli olması neye bağlıdır?

M: Kişinin ağırlığına bağlı olarak ağır kişi daha fazla ağırlık kaldırabilir bence

kaldırmasını sağlayan güçtür. Mesela çok zayıf olan birini gördüğümde ona ağır kaldıramaz derim ama kalıplı olan fiziki görünüşte ağır olan biri daha ağır kaldırabilir derim. Güçlü olan kişi daha fazla kuvvet uygular, güçsüz olan kişi daha az kuvvet uygular o da cismi daha az hareket ettirir veya daha hızlı hareket ettirmesine bağlı olaraktan güçlü kuvvetlidir derim.

Tunahan, Ender ve Merve kuvvet kavramını açıklarken enerji kavramını kullanmışlardır. Tunahan ve Ender kuvvetten enerji birikimi olarak bahsetmiş görüşlerini de şu şekilde ifade etmiştir:

“Kuvvet bir enerji deposu olabilir. Enerjiyle aynı şey olmayıp da enerji birikimi olabilir. Enerji birikince kuvvet oluşur’’(E).

“Bir işi yapabilmek için gerekli olan enerji miktarıdır’’(T).

Merve ve Ender kuvvetten enerji iletimini sağlayan şey olarak bahsetmişlerdir. Öğrenciler görüşlerini şu şekilde ifade etmişlerdir:

“Hani cismi hareket ettirmemiz için enerji harcamamız lazım onu cisme

aktarıyoruz o cisimde hareket ediyor veya duruyor bir şekilde Yani cisme kuvvet uyguluyoruz hareket ediyor, enerji cisme geçiyor o enerjide cismin hareket etmesini sağlıyor”(M).

“Kuvvet Enerjiyi taşıyan bir araç olabilir. Örnek olarak bir kişi tarafından başka bir kişiye bir kuvvet uygulandığında o kişiden diğer kişiye enerji geçer, cismin yerinde ya da herhangi bir konumunda değişiklik olursa demek ki burada bir enerji

değişimivardır ondan kuvvetin enerji taşıyan bir araç olduğunu düşünüyorum”(E).

4.1.2. 2. Soruya Verilen Cevapların Analizi

2. soruda öğrencilere “Kuvvet kavramını somut olarak neye benzetirsiniz?” sorusu yöneltilmiştir. Öğrencilerin verdikleri cevapların analiz edilmesi sonucunda oluşturulan kategoriler Tablo 4’de verilmiştir. Her bir kategorinin karşısına öğrenci açıklamaları derlenerek kategorinin ne anlama geldiğini yansıtan açıklamalar yazılmış, bu görüşe sahip olan öğrencilerin isimlerinin baş harfi parantez içinde verilmiştir.

Tablo 4

2. soru için belirlenen kategoriler ve açıklamaları

KATEGORİ Kategorilerin Açıklamaları

İtme-Çekme Kuvvet itme çekmedir (C,D,M ).

Hareket Kuvvet hareket etmeyi sağlar (M,C,T).

Şekil değiştirme Kuvvet şekil değiştirir (E,T).

İş Kuvvet iş yaptırır (C).

Güç

Kuvvet kas gücüdür (S,İ,D,T).

Kuvvet makinelerin motor gücüdür (M).

Ağırlık Ağır olan daha kuvvetlidir (M).

Enerji

Kuvvet enerji oluşumunu sağlar (C). Kuvvet enerji iletimini sağlar ( E ).

Tablo 4 incelendiğinde öğrencilerin verdikleri cevapların birinci soruya verilen cevaplar ile paralel olduğu görülmektedir. Cihan, Döndü ve Merve kuvvet kavramını zihinlerinde itme-çekme olarak somutlaştırmıştır. Bu kategori içerisinde örnek veren Döndü ve Cihan kuvvet kavramını ilk soruda da itme- çekme olarak tanımlamıştır. Bu öğrenciler yaptıkları tanımlara uygun olarak şu örnekleri vermişlerdir:

“Bir dolap canlanır zihnimde arkasında ben dolabı itiyorum mesela” (D).

“Kuvveti duyduğumda somut bir şey de mesela masayı böyle çekerken dekuvvet

sadece bir şey de değil de her şey de olabilir kuvvet” (C).

Merve ise soruya, “…….. masanın üstünde iterek kuvvet uyguladığım bir şey geliyor aklıma” şeklinde cevap vermiştir. Merve, Döndü ve Cihan’dan farklı olarak ilk soruda kuvvet kavramını tanımlarken itme-çekme kavramını kullanmamasına rağmen kuvvetin somut olarak zihninde itme–çekme olarak canlandığı görülmektedir.

Tablo 4’e bakıldığında dört öğrencinin kuvvet kavramını cisimler üzerine yaptığı etkiler ile örneklendirdiği görülmektedir. Bu öğrencilerden Merve, Cihan ve Tunahan kuvvetin hareket etkisi ile ilgili örnekler vermiştir. Cihan kuvvet kavramının hareket etkisi ile ilgili olarak günlük hayattan şu örneği vermiştir:

“Araba gaza bastıkça hareket ediyor mesela. Onda da motorlarla kuvvet

uygulanıyor bir enerjiyle hareket ediyor. Mesela benzinle çalışıyor, benzin yardımıyla o kuvveti aletlere sağlıyor”.

Ender’in kuvvet kavramını somutlaştırmak için verdiği örneklerin ise ilk soruda kuvvet kavramını tanımlamak için kullandığı konum ve şekil değiştirme etkilerine

uygun olduğu görülmektedir. Öğrencinin bu etkilerle ilgili olarak verdiği örnekler şu şekildedir:

“Direkt iki kutu geliyor aklıma belli bir konumdan başka bir konuma eğer kuvvetin yönü belli ise yer değiştirme olarak bir mesafe aldırmış cisimde bir etki gösteriyor” (E).

Öğrencinin verdiği bu örnek, öğretmenlerin ders sunumunda ve ders kitaplarında kuvvet kavramının tanıtılması için genellikle verilen örneklere benzer olduğu, bu nedenle kavramın öğrencinin zihninde aynı örnekler ile somutlaştırılmasına ve öğrencinin ezbere yöneltilmesine neden olduğu söylenebilir. Aynı öğrenci kuvvetin şekil değiştirme etkisini ise top örneği üzerinde açıklamıştır.

“Mesela topa çok sert vurduğumuzda, top patlayabilir. Topa büyük bir kuvvet uyguladığım da onun şeklini değiştirebiliriz. Somut olarak kuvvetin varlığını orada görebiliriz”(E).

Araştırmaya katılan öğrencilerin tamamının ilk soruda olduğu gibi kuvvet kavramının somutlaştırılmasına yönelik örnekler vermeleri istendiğinde de fizikte yer alan iş, güç, enerji, ağırlık gibi kavramlarla ilişkili örnekler vermeyi tercih ettikleri görülmüştür. Cihan kuvvet kavramını somutlaştırmak için, iş kavramına uygun bir örnek vermiştir.

“İlk soruda da söylemiştim kuvvet kapının kolunu açmak”.

Kendisinin de ifade ettiği gibi ilk soruda kuvvet kavramını bir işi yapmayı sağlayan yardımcı olarak tanımlayan Cihan, kuvveti zihninde somutlaştırırken de ilk soruda kullandığı örneği vermesi sorular arasında doğru bir şekilde bağlantı kurduğunu ayrıca kavrama ait imajının tutarlı olabileceğini göstermektedir. Beş öğrenci ilk soruda olduğu gibi kuvvet kavramının somutlaştırılmasına yönelik örnek vermeleri istendiğinde de güç kavramı ile ilgili örnek vermeyi tercih etmiştir. Bu Öğrencilerden Sefer, İlknur, Döndü ve Tunahan kuvvet kavramını somut olarak kas gücüne benzetmişlerdir. Sefer ve İlknur’un verdiği örnekler şu şekildedir:

“Böyle halterci gibi insanlar var ya onlar geliyor aklıma sonuçta bir kuvvet

uyguluyorlar ya, kaldırmakuvveti uyguluyorlar ya haltere o yüzden. Hani kaslılar falan

“Yani şey böyle kol, sırtta kas, sonra böyle başka bir şey gelmiyor hocam. İnsan kası olarak aklıma geliyor kuvvet” (S).

Tunahan da kuvvet kavramını ilk soruda tanımladığı şekilden farklı olarak kas gücüne benzetmiştir. Soruya günlük konuşma dilinde kullanılan bir sözü hatırlayarak cevap veren öğrenci görüşünü şu şekilde ifade etmiştir:

“İnsan kasına benzetirim. İnsanların bir işi yapabilmek için kaslarındaki güç

gereklidir”.

Araştırmacı: İlk soruda kuvvet enerjidir demiştin. Burada da güç dediğin şey

kuvvet mi oluyor?

T: Evet olur. Benim de aklım karıştı. İnsan bir cismi hareket ettirirken veya

şeklini değiştirirken falan ona uyguladığı kuvveti kaslarından alarak yapıyor………… Hani bir söz vardır ya iri yapılı bir insan görüldüğünde güçlü kuvvetli denir ya ondan insan kasına benzettim.

Tunahan’ın kuvvet kavramını somutlaştırmak için verdiği örneğin ilk sorudaki kavram tanımına uygun olmaması öğrenciyi çelişkiye düşürmüştür.

Kuvvet kavramını somut olarak güç kavramına benzeten Merve ise, makinelerin motor gücünü örnek olarak vermiştir.

“Mesela eşya olarak bir vinç geldi aklıma,cisme kuvvet uygulayarak kaldırır ya o da”.

Kuvvet kavramını somutlaştırmak için enerji kavramı ile ilgili örnek veren yalnızca Cihan’dır. Cihan kuvvet kavramını somutlaştırmak için itme-çekme, hareket ettirme ve iş kavramı ile ilgili verdiği örneklere enerji kavramı ile ilgili bir örnek daha eklemiştir. Öğrencinin zihninde kuvvetin somut olarak farklı kavramlarla ilişkili olarak yer alması, kavrama ait imajın çok sayıda bağlantı içerdiğini göstermektedir. Cihan’ın enerji kavramı ile ilgili verdiği örnek şu şekildedir:

C: Mesela suyun hidrolizi su hızla aktıkça o çarpıyor oraya su H ve O’larına

ayrılıyor orda da bir kuvvetin etkisi olabilir.

Araştırmacı: Nereye çarpıyor?

C: Su akıyor ya sürekli bir etki var, rüzgarın etkisiyle aşağı doğru onun yaptığı etkiyle elektriği…. Suyun hızla akmasıyla kuvvetin etkisiyle elektriği oluşturabiliyor.

Öğrencinin verdiği örnekte kuvvetin zihninde enerji oluşumunu sağlayan şey olarak somutlaştığı ancak suyun hidrolizi ile hidroelektrik santrallerindeki elektrik üretimi olaylarını birbirine karıştırdığı görülmektedir.

Kuvvet kavramını somut olarak ağırlık kavramına benzeten yalnızca Merve’dir. Öğrenci görüşünü şu şekilde ifade etmiştir:

“Somut olarak kuvveti uygulayan güçlü bir insan böyle kalıplı, ağırlığı fazla olan iri yarı biri gibi geliyor aklıma” .

Merve’nin ağır olan kuvvetlidir şeklinde bir yanılgıya sahip olduğu görülmektedir. Ayrıca bu öğrenci ağırlık kavramı dışında kuvvet kavramını zihninde somut olarak itme-çekme, hareket ettirme, güç kavramlarının yer aldığı örneklerde de kullanmıştır. Bu durum kavramın öğrencinin zihninde çok sayıda farklı kavramla ilişkili olarak yapılandırılmış olabileceğini göstermektedir.

Öğrencilerin soruya verdikleri cevaplar bir bütün olarak incelendiğinde, kuvvet kavramını somutlaştırmaya yönelik örnekler ile tanımlamaya yönelik açıklamaların genel olarak uyumlu olduğu görülmüştür.

4.1.3. 3. Soruya Verilen Cevapların Analizi

3. soruda öğrencilere “Zihninizde oluşan kuvvet kavramının resmini çizer misiniz?” sorusu yöneltilmiştir. Öğrencilerin çizdikleri şekillerin ve şekiller için yaptıkları açıklamaların birlikte analiz edilmesi sonucunda oluşturulan kategoriler Tablo 5’de verilmiştir. Her bir kategorinin karşısına öğrenci açıklamaları derlenerek kategorinin ne anlama geldiğini yansıtan açıklamalar yazılmış, bu görüşe sahip olan öğrencilerin isimlerinin baş harfi parantez içinde verilmiştir.

Tablo 5

3.soru için belirlenen kategoriler ve açıklamaları

KATEGORİ Kategorilerin Açıklamaları

Yönlü büyüklükler vektörel büyüklüktür (M). Hareket

Kuvvet hareket etmeyi sağlar (İ,C,M). Kuvvet hareket etmeyi zorlaştırır (D). Konum değiştirme Kuvvet konum değiştirir (E).

Güç Kuvvet kas gücüdür (S).

Enerji Kuvvet enerji iletimini sağlar (E).

Tablo 5’de öğrencilerin çizdikleri şekiller için yaptıkları açıklamalarda farklı kategoriler oluştuğu görülmektedir. Araştırmaya katılan öğrenciler kuvvete ait bir şekil çizmeleri istendiğinde, kuvvetin yön özelliğini de ifade eden ok sembolünü çizmeyi tercih ettikleri görülmüştür. Kuvvet kavramını ok olarak çizen beş öğrencinin çizdikleri şekillerin birbirine benzer olduğu ve yaptıkları açıklamalar sonucunda, kuvvetin yönlü bir büyüklük olduğu görüşünde birleştikleri görülmüştür. Tunahan diğerlerinden farklı bir şekilde kuvveti rüzgar olarak çizebileceğini ifade etmiş, bunu da çizdiği şekilde ok sembolü ile göstermiştir (Şekil 7).

Şekil-7 Tunhan’ın kuvvet kavramına ait çizimi

Araştırmacı: Kuvveti neden rüzgâr olarak çizdin?

T: Mesela büyük kasırgalarda falan ağaçları devirebiliyor. Tsunamiler,

felaketler olabiliyor o yüzden. En basitinden masayı devirmek için kuvvet uygularım, iterim. O felaketlerin olması içinde rüzgârın enerjisi gerekir, ondan kuvveti rüzgar olarak çizdim.

Öğrencinin yaptığı açıklamaya bakıldığında kuvvetin yıkıcı bir etkisinin olduğunu düşündüğü, rüzgârın da çeşitli felaketlerde yıkıcı etkilerde bulunabilmesinden dolayı bu iki kavram arasında ilişki kurduğu görülmektedir.

Araştırmacı: Bu çizdiğin şekilde kuvvet olarak gösterdiğin nedir? T: Okolarak çizdim, rüzgârın yönünügösteren ok.

Araştırmacı: Peki rüzgârı neden ok ile gösterdin?

T: Rüzgârın esintisini gösterebilmek için ok ile gösterdim. Bir yere gittiğini göstermek için okları kullandım.

T: Esintiyi oklarla göstermenin kuvvet ile nasıl bir ilişkisi var?

T: Rüzgârın uyguladığı kuvvetin yönünü oklarla göstermiş oldum. Rüzgârın

esintisi olan ok rüzgârın uyguladığı kuvvetin yönü olur.

Tunahan rüzgârı ok olarak çizmesinin rüzgârın esintisiyle ilişkili olduğunu belirtmesine rağmen, öğrencinin zihninde kuvvet kavramının ok olarak sembolleşmesinden dolayı kuvvet kavramını görselleştirmek için kullandığı rüzgârı da ok sembolü ile çizdiği söylenebilir. Öğrencinin bu gösterimi kullanmasında fizik derslerinde ve kitaplarında kuvvet kavramının ok olarak sembolleştirilmesinin etkisi olduğu söylenebilir. Çünkü Tunahan, kuvvetin yön özelliği nedeniyle ok olarak gösterildiğini bilmesine rağmen bu gösterimin vektörel büyüklükler için kullanıldığını açıklamada başarısız olmuştur.

Diğer dört öğrencinin çizdiği şekillerin birbirine benzer olması, kavramın görsel olarak öğrencilerin zihninde sınırlı bir temsile sahip olduğunu göstermektedir. Kuvvet kavramının tanıtılması için kullanılan görsellerin öğretmenlerin ders sunumunda ve fizik kitaplarında aynı şekiller ile verilmesi bu duruma etken olduğu söylenebilir. Cihan’ın kuvvet kavramına ait yaptığı çizim Şekil 8’ de gösterilmiştir.

Cihan çizdiği şekil üzerinde kuvvet kavramını cismi hareket ettiren etki olarak açıklamıştır. Öğrenciye şekil üzerinden kuvvet kavramını zihninde nasıl yapılandırdığını anlamak için sorular yöneltilmiştir.

Araştırmacı: Burada kuvvet olarak resmettiğin şey nedir? C: Şu F ok kuvvet.

Araştırmacı: Kuvveti neden ok ile gösterdin?

C: Yani kuvvetin bu tarafa doğru olduğunu göstermek için. Öbür tarafa doğru

yapsaydım o tarafa gidiyor olurdu.

Araştırmacı: O taraf ile kastettiğin nedir?

C: Kuvvetin yönü, durduğu yerde bir kuvvet olmaz. Duruyor yani, hiç kuvvet yok

hareketsiz, duruyor.

Cihan kuvvet kavramının yönlü bir büyüklük olmasından dolayı ok olarak çizdiğini ifade etmiş, ancak verdiği cevaplardan yöne sahip olan büyüklüklerin niçin ok ile temsil edildiği konusunda bilgi sahibi olmadığı görülmüştür. Nitekim bu yönde sorular sorulmaya devam edilmiş, öğrencinin verdiği cevaplardan çizimi ezbere yaptığı sonucu çıkarılabilmiştir. Bu durum hakkında Cihan ile şu diyalog gerçekleştirilmiştir:

Araştırmacı: Kuvvetin yönünü niçin ok ile gösterdin?

Benzer Belgeler