• Sonuç bulunamadı

Çini Sanatının İznik, Kütahya, Bursa ve Edirne İllerindeki İzleri

5. ARAŞTIRMANIN KAPSAMI

2.5. SOSYO-KÜLTÜREL AÇIDAN EDİRNE KENT KÜLTÜRÜ

3.1.2. Çini

3.1.2.3. Çini Sanatının İznik, Kütahya, Bursa ve Edirne İllerindeki İzleri

İznik, Orhan Gazi tarafından alındıktan sonra çini ve seramiğin merkezi konumuna erişmiştir. 16. yüzyılda en parlak dönemini yaşayan İznik çinilerinin tipik özelliklerinden biri ortaya konulan eserlerin hemen hepsinde kurşun oksit bulunmasıdır. İlk geliştirilen teknik, mavi-beyaz renklerin kullanıldığı sır altı tekniğidir. Bu tekniğin önemli noktalarından biri beyaz ve sert bir hamurun kullanılmasıdır. 16. yüzyılın ikinci yarısından itibaren ise kırmızı sır altı tekniği de kullanılmaya başlanmıştır. 1535-60 yıllarında İznik, kendi doğasından etkilenmiş; hayali doğa desenlerini ve bitkisel üsluplarını yarattığı döneme geçmiştir. Kanuni Sultan Süleyman Dönemi’nde ise çok sayıda yapının inşa edilmesi bu sanatın önemini korumuştur. Ayrıca bu dönemde Saray Nakkaşı Kara Memi’nin etkisi ile lale, karanfil, gül, ve sümbülün çinilere bezendiği “dört çiçek üslubu” adı verilen yeni bir üslup gelişme göstermiştir. 164

163 Belgin Demirsar Arlı, a.g.m., s. 417.

164 Seçil Satır, “ Türk Kültüründe İznik Çinilerinin Önemi ve Güncel Değerlendirilmesi”,

http://www.ayk.gov.tr/wp-content/uploads/2015/01/SATIR-Seçil-TÜRK-KÜLTÜRÜNDE-İZNİK- ÇİNİLERİNİN-ÖNEMİ-VE-GÜNCEL-DEĞERLENDİRİLMESİ.pdf, (28.03.2018), s. 1134-1138.

Fotoğraf 41: Yeşil Cami Minaresi, İznik

Bu dönemde sarayın çini ihtiyacını karşılayan İznik’in yanı sıra Kütahya’da da çini üretimi yapılmıştır. Kütahya, İznik’e üretim yönünden destek olurken daha çok halkın ihtiyaçlarına yönelik üretimler gerçekleştirmiştir. Kütahya çinilerinin; 16. yüzyılda üretimine başlanmış, İznik’in çini konusunda gerilediği dönemde ise bu çiniler yükselişe geçerek 18. yüzyılda en parlak dönemini yaşamıştır. Bu yüzyılda Kütahya’ya özgü sarı ve mangan moru gerek çini gerek seramik eserlerde sıklıkla kullanılmıştır.165

Kütahya çinilerinde, figüratif dekor uygulamaların yoğun olarak kullanıldığı görülmektedir. Yöresel unsurların çinide yer alması Kütahya çiniciliğin klasikleşen olguları arasında yer almaktadır. Yöresel giysiler içinde saz çalan erkekler, naif bir biçimde yansıtılmış; kadın figürleri, dönemin sık kullanılan kompozisyon unsurları

165 Gös. yer.

yer almıştır.166 Çini ve seramik konusunda 18. yüzyılda en parlak dönemini yaşayan

Kütahya, yine aynı yüzyılın sonlarına doğru üretim ve kalite açısından değer kaybetmeye başlamış, desenlerin uygulanışında zayıflama ve kimyasal bileşimlerde bozulma ortaya çıkmıştır.

Fotoğraf 42: Çini Örnekleri, Arz Odası, Topkapı Sarayı

166 Nurettin Gülaçtı, “Selçuklu Dönemi Figüratif Dekorlu Seramik ve Çini Örneklerinin Cumhuriyet

Fotoğraf 43: Çini Örnekleri, III. Ahmet Enderun Kütüphanesi, Topkapı Sarayı

Erken Dönem Osmanlı çini sanatının en güzel örneklerinin verildiği şehirler arasında Bursa ve Edirne’de yer almaktadır. Bursa ve Edirne illerine ait çini örnekleri bir bütün olarak değerlendirilebilinir. Ancak bu iki tarihi şehir arasında da farklılıklar bulunmaktadır. Genel motifsel öğelere bakıldığında; motifin temel özellikleri, her iki şehirde de benzer nitelikler gösterse de yorumlanışı bakımından farklılıklar göstermektedir. Bu, iki şehrin çini sanatında belirgin bir farklılık olarak görülmektedir. Aynı teknikle yapılan eserler de bile farklı tarzlar söz konusudur.167

Bursa’da şematik çini örneklerinin yanı sıra süsleme yönünden oldukça zengin örneklere de rastlanmaktadır. Örneğin; Bursa Yeşil Külliye’de birçok farklı motif yer almaktadır. Genel itibari ile eserlerde üslup birliği hâkimken aynı ustaların eserlerinde, farklı birtakım stilize bitkisel motif örneklerini sunması, kendilerini tekrarlamayıp özgün eserler ortaya koymaları oldukça ilginçtir. 168

167Nurşin Değerbilir, Erken Osmanlı Dönemi Çini ve Taş Malzeme Üzerinde Hatayi Motifi, (Marmara

Üniversitesi, Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, Türk Sanatı Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi), İstanbul 2012, s. 73

Osmanlı sanatında Hatayi motifi ilk kez Bursa yapılarında görülmektedir. Bilhassa en gelişmiş örneklerinin yer aldığı Yeşil Türbe, bu sanatın ilk örneklerini yansıtmaktadır.169 Edirne’de Hatayi motifinin ilk örnekleri ise Muradiye Cami’nde

görülmektedir. (1436) Zaman farkı açısından analiz edildiğinde; Bursa ili, Edirne’ye göre bu motife 12 yıl önce eserlerinde yer vermiştir.

Fotoğraf 44: Yeşil Türbe Çini Örnekleri, Bursa

Edirne Muradiye Cami, duvar çinileri konusunda farklı ve yeni teknikleri ile Türk süsleme sanatı açısından ayrı bir konuma sahiptir. Serbest desen anlayışının hâkim olduğu cami motiflerinde, özgürce çizilen motifler natüralist bir forma ulaşmaktadır. Bu bakımdan renkli sır tekniği motif örneklerinde Edirne ili, Bursa’ya göre daha serbest ve özgün bir anlayışa hâkim olmuştur.170

169 Nurşin Değerbilir, a.g.t., s. 72. 170 Nurşin Değerbilir, a.g.t., s. 73.

Bursa’da yer alan Yeşil Cami, bol çini mozaik renkli sır ve düz formdaki çinilerle kaplanmıştır. Genel itibari ile Osmanlı yapılarında yer alan bordür, pencere alınlığı, duvar ve kemerleri çini ile süsleme geleneği bu yapıda da görülmektedir. Cami’nin duvarlarının alt kısımlarında, 2 m’ye kadar altıgen çiniler kullanılmıştır. Bu çini ile bezenmiş duvarlarda; altın yaldızlı altıgenler, mor altıgenler ve beyaz bir şeritle çevrelenmiş lacivert renkteki altıgenler oldukça dikkat çekmektedir. Çini duvarların ve pencerelerin üst kısımlarında ise renkli bitkisel desenli, lacivert renk üzerine bezenmiş firuze arabeskli, beyaz sülüs, sarı küfî yazılı bordürler görülmektedir. Bu bordürler, şematik ve sade yapıdadır.171 Genel itibari ile Bursa

yapılarında görülen bordür örnekleri şematik ve sade iken Edirne yapılarında yer alan bordürler ise oldukça zengin ve süslü bir nitelikte karşımıza çıkmaktadır.

Fotoğraf 45: Yeşil Cami Duvar Çinileri, Bursa

Fotoğraf 46: Bursa Yeşil Cami ve Edirne Muradiye Cami Çini Örnekleri