• Sonuç bulunamadı

2.4. TEŞEBBÜS BİRLİĞİ KARAR VE EYLEMLERİ

3.2.2. Çimento Sektöründe Ortak Girişimler

Birleşme ve devralma sayılan hallerden üçüncüsü olan ortak girişimler, diğer sektörlerde görüldüğü gibi çimento sektöründe de görülmektedir. Çimento

izne tabi devralma işlemlerinin RKHK’nın 16. maddesinin (c) bendi anlamında bir ihlal olduğu, ancak anılan Kanun maddesinin 02.07.2005 tarih ve 5388 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile yürürlüğe girmesinden ötürü ihlal tarihinde maddenin yürürlükte bulunmaması sebebiyle, izne tabi devralma işlemleri ile ilgili olarak Kanun 16. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendi ile 3. fıkrası uyarınca idari para cezası verilmesine gerek olmadığı yönünde karar vermiştir.

sektöründe faaliyette bulunan teşebbüsler arasındaki ortak girişimler, sektördeki rekabet ortamı açısından yararlı etkiler doğurabileceği gibi, sektördeki rekabeti sınırlayıcı etkiler de meydana getirebilmektedir.

Çimento sektöründeki ortak girişimler, ekonomik yoğunlaşma yaratılması veya rekabetin sınırlanması amacıyla kullanılabilmektedir. Zira, sektörde faaliyette bulunan ve bir ortak girişme taraf olan teşebbüsler, ortak girişimin kontrolünü ellerinde tutmak suretiyle fiyatları, üretimi, dağıtımı ve satışı rahatlıkla belirleyebilme imkanına sahip olmaktadır. Ayrıca, çimento sektöründe meydana getirilecek ortak girişimler, sektöründe ekonomik gücün yoğunlaşmasına yol açabilirler. Bu tür yoğunlaşma yaratan ortak girişimler, bir hâkim durum yaratmaları veya varolan bir hâkim durumu daha da güçlendirmeleri ve buna bağlı olarak sektördeki etkin rekabeti önemli ölçüde sınırlamaları halinde, RKHK’nın 7. maddesi kapsamında yasaklanırlar.

Çimento sektöründeki ortak girişimlere örnek olarak, Rekabet Kurulu’nun Denizli Çimento/Çimentaş/Batıçim/Göltaş kararında289, Kurul, Denizli Çimento, Çimentaş İzmir, Batıçim Batı Anadolu Çimento ve Göltaş Göller Bölgesi Çimento’nun araştırma-geliştirme ve ihracat faaliyetlerini üstlenmek üzere kurulacak olan ortak girişimin 1997/1 sayılı Tebliğ'in 2. maddesinde yer alan tanıma uymadığı, bu nedenle söz konusu oluşumun RKHK’nın 7. maddesinin ve anılan Tebliğ’in kapsamı dışında kaldığı; ayrıca söz konusu ortak girişim anlaşmasının RKHK’nın 4. maddesini ihlal edecek nitelikte olmasından ötürü menfi tespit belgesi de verilemeyeceği yönünde kanaat getirmiştir.

Kurul, ilgili pazarın tespitine ilişkin olarak yapmış olduğu inceleme neticesinde; söz konusu ortak girişimin Avrupa Birliği pazarında faaliyet gösterecek olması ile birlikte, kurucu teşebbüslerin faaliyetlerini göz önünde bulundurmak suretiyle, ilgili ürün pazarını çimento pazarı, ilgili coğrafi pazarı ise kurucu teşebbüslerin faaliyet bölgesi olan Ege Bölgesi olarak tespit etmiştir.

289

Denizli Çimento/Çimentaş/Batıçim/Göltaş, RKK KN. 00-19/188-100, KT. 23.05.2000, www.rekabet.gov.tr(21.05.2007).

Ortak girişimi kuracak olan teşebbüslerce, ortak girişimi kurma amaçları kısaca şöyle belirtilmiştir: Çimento sektöründe faaliyet gösteren dört teşebbüs ekonomik, hukuki ve fonksiyonel olarak bağımsız bir ortak girişim kurarak, her bir tarafın gerçekleştirmekte olduğu ve gerçekleştirmesi gereken araştırma ve geliştirme faaliyetlerini ve belirli ülkelere yapılacak olan ihracat ve pazarlama faaliyetlerini kurulacak olan söz konusu ortak girişime devredecekler; taraflar sadece yukarıda belirlenen konulardaki alanlardan çekilecek, diğer yurt içi faaliyetlerine ise aynen devam edeceklerdir.

Öte yandan, esas itibarı ile Ege Bölgesi çimento pazarında faaliyet göstermekle birlikte rekabet şartlarına göre Türkiye'nin diğer coğrafi bölgelerindeki pazarlara da ürünlerini pazarlayan söz konusu teşebbüslerin bazı zamanlarda da, iç pazara sunulmasının ekonomik olmayan ürünleri marjinal maliyetin altında fiyatlarla ihraç ettikleri ifade edilmiştir. Avrupa çimento üreticilerinin çok güçlü olmalarından ötürü tek bir yerli üreticinin göze alamayacağı büyüklükte olan ihracatın yapıldığı ülkelerde, nihai kullanıcılara ve yeniden satıcı konumundaki bayilere doğrudan satış yapılabilmesi için hedef pazarlarda şirketlerin kurulması, bayi organizasyonları ve fiziki dağıtım ağlarının oluşturulması, kamu ve özel ihalelere doğrudan katılınabilmesi, pazarlama, üretim esnekliğinin sağlanabilmesi gibi yatırımların güvenli ve hukuki bir platformda yapılabilmesi, söz konusu ortak girişimin amacını oluşturmaktadır. Söz konusu işlem öncesinde dört bağımsız teşebbüs niteliğinde olan taraflar, işlemden sonra da bağımsızlıklarını devam ettireceklerdir. Ancak, ortak kontrol ile yönetilecek bağımsız bir teşebbüs şeklinde oluşturulacak olan ortak girişimin faaliyet alanlarından tamamen çekileceklerdir. Kurulacak olan ortak girişimde, tarafların her biri %25 oranında pay sahibi olacaktır.

Kurul, söz konusu ortak girişimi 1997/1 sayılı Tebliğ’in 2. maddesi açısından incelemesi neticesinde, ortak girişimin dört ana teşebbüsün ortak kontrolü altında olacağı ve bu bakımdan söz konusu ortak girişim işleminin "ortak kontrol altında bir

teşebbüsün bulunması" unsurunu taşıdığını290; buna karşın, ortak girişimin kendi

290

Ortak girişimin Pay Sahipleri Sözleşmesi’nde, kurulacak olan ortak girişimin yönetim kurulunun, her bir teşebbüsün göstereceği birer üyeden olmak üzere dört üyeden oluşacağı ve ortak girişimin; ana sözleşmesinin maddelerinin değişmesi, faaliyetinde herhangi bir değişikliğin yapılması,

ticari politikalarını kurucu üyelerden bağımsız olarak sürdüremeyeceğini ve bu nedenle “bağımsız bir iktisadi varlık olarak ortaya çıkmasının” mümkün olmadığını291; ortak girişimin, kurucu teşebbüslerin kendi aralarındaki rekabetçi davranışları koordine etmeye yönelik bir işlevi ortaya çıkabilmesi nedeniyle

“rekabeti sınırlayıcı amaç ve etkisinin olmaması” unsurunun bulunmadığını292 tespit etmiştir. Kurul bu tespitlerin ardından, söz konusu ortak girişim işleminin yoğunlaşma doğurucu olmadığı, dolayısıyla 1997/1 sayılı Tebliğ kapsamında Rekabet Kurulu'nun iznine tabi olan bir ortak girişim işlemi olmadığı yönünde karar vermiştir.

Ayrıca Kurul, ortak girişim işleminin, kurucu teşebbüsler arasında üretim miktarları, depolama kapasiteleri ve hatta fiyatlar gibi konularda bilgi akışı sağlayabileceğini; bu bakımdan tarafların rekabetçi davranışlarını koordine edebileceğini, bunun sonucunda da RKHK’nın 4. maddesi anlamında rekabetin bozulacağını öngörerek, ortak girişim işlemine menfi tespit belgesi vermemiştir.

Konuya ilişkin başka bir örnek olarak, Rekabet Kurulu’nun Türkerler Grubu/Kolin Grubu kararında293, Kurul, Kazım Türker’in (Türkerler Grubu) Şanlıurfa Çimento’daki %50 oranındaki hissesinin Kolin İnşaat, Naci Koloğlu, Veysi Akın Koloğlu ve Celal Koloğlu (Kolin Grubu) tarafından devralınarak ortak girişim oluşturulması işleminin, 1997/1 sayılı Tebliğ kapsamında izne tabi bir işlem olduğu, buna karşın, işlem sonucunda RKHK’nın 7. maddesinde belirtilen nitelikte hâkim

isteyerek tasfiyesine başlanması, yıllık toplam 10 Milyon ABD Dolarını aşan yatırım kararları, yıllık toplam 10 Milyon ABD Dolarını aşan ihracat bağlantıları ile bir seferde 1 Milyon ABD Doları'nı aşan siparişlerin onaylanması, şirketin iştirak kararları ile iştiraklerin ve gayrimenkullerin alım-satımı kararlarında yönetim kurulunun 4/4 nisabı aranacağı hususları yer almaktadır.

291

Kurul, bu yöndeki kanaatine, ortak girişimin sadece araştırma – geliştirme faaliyetleri ile kurucu teşebbüslerin belirli ülkelere yapacakları ihracat faaliyetlerini yerine getirme alanlarında faaliyet göstereceği, herhangi bir üretim fonksiyonunun bulunmadığı ve ayrıca ortak girişimin Avrupa Birliği'ne pazarlayacağı ürünlerin sadece kurucu teşebbüslerin ürünü olması hususlarını göz önünde bulundurarak ulaşmıştır.

292

Kurul, bu yöndeki kanaatine, kurucu teşebbüslerin ortak girişimin faaliyet alanı olan ihracat piyasalarından tamamen çekilecek olmalarına rağmen ortak girişimin pazarlayacağı ihraç ürünlerinin kurucu teşebbüsler tarafından sağlanacağı , kurucu teşebbüslerin ortak girişimin üst pazarında faaliyetlerine devam edeceği ve bu bakımdan da ortak girişim ile kurucu teşebbüsler arasındaki dikey ilişkilerin devam edeceği hususlarını dikkate almak suretiyle ulaşmıştır.

293

Türkerler Grubu/Kolin Grubu, RKK KN. 06-90/1141-337, KT. 14.12.2006, www.rekabet.gov.tr(son yararlanma: 21.05.2007).

durum yaratılmasının veya varolan bir hâkim durumun güçlendirilmesinin ve böylece ilgili pazarda rekabetin önemli ölçüde sınırlanmasının söz konusu olmadığı yönünde kanaat getirmiş ve söz konusu ortak girişime izin vermiştir.

Kurul söz konusu kararında, ilgili ürün pazarını, gri çimento pazarı olarak belirlemiştir. İlgili coğrafi pazar ise çimento ürününün özellikleri çerçevesinde, Şanlıurfa, Gaziantep, Mardin ve Adıyaman illeri coğrafi sınırlarının çizdiği bölge olarak tespit edilmiştir.

Kurul, söz konusu ortak girişimi 1997/1 sayılı Tebliğ’in 2. maddesi açısından incelemesi neticesinde; ortak girişim işleminin, yoğunlaşma doğurucu nitelikte kabul edilebilmesi için gerekli olan, ortak kontrol altında bir teşebbüsün bulunması, bağımsız bir iktisadi varlık olarak ortaya çıkması ve rekabeti sınırlayıcı amaç ve etkisinin olmaması unsurlarını bulundurduğunu tespit etmiş ve anılan Tebliğ kapsamında birleşme ve devralma işlemi olarak kabul edilmesi gerektiği sonucuna ulaşmıştır.

Ortak girişimde hisseleri devralan tarafın ya da bu taraflarca kontrol edilen teşebbüslerin ilgili pazarda herhangi bir faaliyeti ve cirosunun bulunmadığı tespit edilmiştir. Bu nedenle, 1997/1 sayılı Tebliğ’in 4. maddesinde belirtilen eşiklerin aşılıp aşılmadığının tespiti bakımından Şanlıurfa Çimento’nun cirosu esas alınmıştır. Şanlıurfa Çimento’nun cirosunun incelenmesi neticesinde, Tebliğ’de belirtilen ciro eşiğinin aşıldığı belirlenerek, işlemin Tebliğ kapsamında izne tabi olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Kurul yapmış olduğu incelemeler neticesinde ortak girişim işleminin, Şanlıurfa Çimento üzerindeki kontrolün tek başına kontrolden ortak kontrole geçmesi dışında ilgili pazar üzerinde bir etki doğurmayacağına; bu bakımdan söz konusu ortak girişim işleminin ilgili pazarda hâkim durum yaratılması veya varolan hâkim durumun güçlendirilmesi suretiyle rekabetin önemli ölçüde sınırlandırması sonucunu doğuracak nitelikte bir işlem olmadığına kanaat getirmiştir.