• Sonuç bulunamadı

Çalışma Sahası ile İlgili Araştırmalar

Gazipaşa İlçesi ve yakın çevresi ile ilgili çalışmalar daha çok yörenin jeolojik oluşumu ve hidrojeolojisi üzerinde yoğunluk kazanmaktadır. Bu çalışmalar genelde araştırma sahasının belli bölümlerini kapsamakta ve aşağıdaki gibi sıralanmaktadır.

Blumenthal’in (1951), “Batı Toroslarda Alanya Ard Ülkesinde Jeolojik Araştırmalar” adlı çalışması, bölgede yapılan ilk çalışmalardan olması nedeniyle önem taşımaktadır. Ayrıca Blumenthal sahanın bindirmeli bir yapıya sahip olduğunu ilk kez dile getiren araştırmacıdır.

Petrascheck (1966), “Gazipaşa ve Anamur Çevresi Kurşun ve Barit Yatakları” adlı çalışmasında, sahanın jeolojisi yanında cevher durumu ve özellikleri ile ilgili bilgiler vermiş, cevher rezervlerini belirtmiştir.

Peyronnet (1971), “Alanya Bölgesi’nin (Güney Toroslar) Jeolojisi, Metamorfik Boksitin Kökeni” adlı çalışmasında, Alanya Masifi’nde stratigrafik olarak üç seri olduğunu belirtmiş ve cevherin kökenini ortaya koymaya çalışmıştır.

Bener (1974), “Antalya-Gazipaşa Kıyı Kesiminde Yalıtaşı Oluşumu” adlı çalışmasında, bu kesimde oluşmuş yalıtaşlarının özelliklerini ve oluşumunu etkileyen faktörleri ele almıştır.

Özgül (1976), “Toroslar’ın Bazı Temel Jeoloji Özellikleri” adlı çalışmasında, altı ana birlik belirlemiştir. Bunlardan biri olan ve havza sınırları içerisinde tespit edilen Alanya Birliği’nin, karbonat ve kırıntılı kayaçları kapsadığını belirtmiştir.

Sür (1977), “Alanya’nın İklimi” adlı çalışmasında, Alanya’nın iklim özelliklerini ayrıntılı bir şekilde ortaya koymuştur.

Şengün ve vd. (1978), “Alanya Masifinin Yapısal Sorunu” adlı çalışmalarında, Alanya Birliğine ilişkin petrografik ve yapısal sorunları belirtmiştir.

Güvenç (1980), “Alanya Gazipaşa Bölgesinin Jeolojisi ve Kıyı Şeridi Deniz Tabanıyla Yapısal İlişkileri” adlı çalışmasında, Alanya-Gazipaşa-Hadim üçgeni içindeki yapısal birlikleri ayrıntılı olarak belirtmiş ve kıyı şeridi ile deniz tabanı arasındaki yapısal ilişkileri ortaya koymuştur.

Dalkılıç (1982), Gazipaşa İlçesi civarının jeoloji özelliklerinin belirlenmesi amacı ile çalışma yapmıştır. İnceleme alanındaki kaya birimlerini değişik stratigrafi ve ortam koşullarını yansıtan üç birliğe ayırmıştır. Antalya Birliği, Alanya Birliği ve Aladağ Birliği olarak adlandırılan bu istiflerin, birbiri ile tektonik dokanaklı ve üst üste binmiş, yapısal bir konum gösterdiğini belirtmiştir.

Ayhan (1982), Gazipaşa, Burhan Mahallesi-Yuları Köyü arasında, Permien yaşlı kayaçlar içinde bulunan, galenit içerikli barit zuhurlarının kökeni hakkında ayrıntılı araştırmalar yapmıştır.

9

Gülseren (1987), “Gazipaşa ve Civarı Barit Zuhurlarının Maden Jeolojisi Raporu” adlı çalışmasında, önceki çalışmaları baz alarak, sahanın 1/25 000 ölçekli jeoloji haritasını derlemiş; çalışma sahasındaki barit yataklarının durumu ve potansiyelini belirtmeye çalışmıştır.

Akay ve Uysal (1988), “Orta Torosların Post Eosen Tektoniği” adlı çalışmada, Orta Toroslar’ın Post-Eosen tektonik özellikleri tanıtılmıştır. Orta Toroslar’ın önce doğudan batıya, sonra da kuzeyden güneye doğru hareketi değerlendirilerek, Orta Toroslar’ın K-G doğrultulu sıkışma etkisinde olduğu sonucuna varılmıştır.

Ulu (1989), “Gazipaşa Bölgesinin Jeolojisi” adlı çalışmasında, Alanya, Antalya ve Aladağ olmak üzere üç birlik belirlemiştir. Ayrıca, örtü kayalarını, Paleo-otoktan ve Neo-otoktan örtü kayaları olarak ikiye ayırmıştır.

Erzenoğlu (1991), “Antalya Gazipaşa Ilıcaköy (Gevinde) Ilıcası ve Sarısu Madensuyunun Hidrojeoloji Etüdü” adlı çalışmasında, Ilıca Kaynağı ile Sarısu Madensuyu Kaynağı’nın lokalitesi, oluşumu, kimyasal ve fiziksel özellikleri ayrıntılı olarak ele alınmış ve turizm potansiyeli değerlendirilmiştir.

Işık (1992), “Alanya Metamorfitlerinin Doğu Kesiminin Yapısı, Stratigrafisi ve Petrografisi (Anamur)” adlı çalışmasında, inceleme alanının 1/25 000 ölçekli jeoloji haritasını hazırlamış ve sahanın temelini oluşturan metamorfik ve sedimenter kayaların stratigrafisi, yapısı ve petrografisi ile sahanın tektonik özellikleri belirtilmiştir.

Çopuroğlu (1994), “Karalar-Gazipaşa (Antalya) Galenit-Barit Yatağının Mineralojik, Petrografik ve Jenetik İncelenmesi” adlı çalışmasında, yatak hakkında ayrıntılı inceleme yapmıştır.

Ardos (1995), “Türkiye Ovaları’nın Jeomorfolojisi (Cilt 2)” adlı çalışmasında, araştırma sahasında yer alan Gazipaşa ovasının jeolojik ve jeomorfolojik özelliklerine genel hatlarıyla değinmiştir.

Sertdemir (1996), “Akdeniz Bölgesi Kıyı Şeridi İllerinin Turizm Potansiyeli Açısından Arkeolojik Değerleri” adlı çalışmasında, Muğla, Antalya, İçel, Adana ve Hatay illerinin tarihçelerini ve arkeolojik değerlerini, diğer turizm potansiyellerini, ulaşım ve konaklama imkânlarını değerlendirmiştir.

Akış (1997), “Gazipaşa’nın İklimi” adlı çalışmasında, Gazipaşa İlçesi’nin iklim özelliklerini ayrıntılı olarak ortaya koymuştur.

Avşarcan (1997), “Yalıtaşı Oluşumu İle İlgili Kuramlar ve Türkiye Kıyılarındaki Yalıtaşlarının Bazı Özellikleri” adlı çalışmasında, yalıtaşlarının oluşumları ve yapı ilişkisi üzerinde durmuştur.

Erbay (1998), “Demirtaş-Gazipaşa Civarının Jeolojik, Mineralojik ve Petrografik Özellikleri” adlı çalışmasında, sahanın 1/25 000 ölçekli jeoloji haritasını hazırlamış ve yaklaşık 20 kaya birimi ayırtlamıştır. Alanya Masifi’nin minerolojik ve petrografik özelliklerini irdelemiş; çalışma sahasında gözlenen Antalya, Alanya ve Bolkar birliklerinin stratigrafik ve yapısal özelliklerini ortaya koymaya çalışmıştır.

Nazik vd. (2001), “Yalandünya ve Korsanini Mağaraları (Gazipaşa-Antalya) Araştırma Raporu, Mimari ve Elektrifikasyon Uygulama Projesi” adlı çalışmada, Yalandünya ve Korsanini mağaralarının yeri, jeolojik ve jeomorfolojik gelişimleri ile turizm potansiyelleri değerlendirilmiştir.

Baç (2006), “Gazipaşa (Antalya) Florası Üzerine Bir Araştırma” adlı çalışmasında, sahada yayılış gösteren bitki türleri belirtilmiştir. Endemik ve tehlike altında bulunan türler tespit edilmiş ve bu türlerin korunması için çözüm önerileri sunulmuştur.

Tapur (2008), “Barcın Yaylası (Karaman/Sarıveliler)” adlı çalışmasında eskiden göçebe kültürü ve hayvancılık alanında önemli bir yere sahip olan yaylanın, bugün bu özelliğini giderek kaybetmesi, bu durumun sebepleri ve çözüm önerileri vurgulanmıştır.

Güçlü (2008), “Alanya-Samandağ Kıyı Kuşağında Konforlu Olma Süresi ve Deniz Turizmi Mevsiminin İklim Koşullarına Göre Belirlenmesi” adlı çalışmasında Alanya-Samandağ kıyı kuşağının deniz turizmi yönünden oldukça elverişli güneşlenme şartları gösterdiğini belirtmiştir. Bu durumun, özellikle denizden ve güneş ışınlarından sağlık için yaralanma açısından büyük potansiyel arz ettiğini vurgulamıştır.

11

Benzer Belgeler