BODRUM VE BİTEZ’DE ELEKTRİK KESİNTİSİ
Aydem den yapılan açıklamaya göre 23 Ağustos tarihinde uygulanacak olan elektrik kesintisi programı şöyle:
6. Bodrum Barok Müzik Festivali 4-5-6 Eylül’de
Bodrum Belediyesinin destekleriyle Karya Kültür ve Sanat Derneğinin 4-5-6 Eylül 2015 tarihlerinde Bodrum Antik Tiyatro’da düzenleyeceği “Bodrum Barok Müzik Festivali”
tanıtımı için basın toplantısı düzenlendi.
Bodrum Barok Müzik Festivali, Bodrum Belediyesi, Bodrum 6.
Sualtı Arkeoloji Müzesi, Bodrum Ticaret Odası (BODTO) ve THY’nin destekleriyle 4-5-6 Eylül 2015 tarihlerinde Bodrum Antik Tiyatro’da gerçekleşecek. Festival öncesinde Bodrum Belediyesi Trafo Bodrum Hakan Aykan K ü l t ü r v e S a n a t M e r k e z i ’ n d e d ü z e n l e n e n b a s ı n toplantısına Bodrum Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü Koordinatörü Mehmet Kocair, Festival Sanat Yönetmeni Gülderen Erdoğmuş, Karsanat Derneği Başkanı Esen Demirci Deveci, Avrupa Şatolar Birliği Başkanı Jürgen Erobel La Rochelle, Bodrum Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Gülizar Akbay, Bodrum Belediyesi Basın-Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Ummahan Yurt,
Karsanat Derneği Başkan Yardımcısı Nihan Atlığ Simpson, Karsanat Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve Organizasyon Sorumlusu Rezzan Şebin, Karsanat Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Çelebi ile yerel ve ulusal basın temsilcileri katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan festivalin sanat yönetmeni Gülderen Erdoğmuş, “Açılış konserimizi bu yıl Karya Türk Müziği Topluluğu ile yapacağız. Bu topluluğun sanat yönetmenliğini de devlet sanatçısı hocamız Prof. Fr. Nevzat Atlığ yapacak. Düzenlenecek konserin tüm repertuarlarını da hocamızın kendisi oluşturdu. Bu etkinlikteki Türk müziği repertuarları çok sıra dışı olacak. Çünkü çok fazla ifşa edilmeyen eserler ki genellikle Barok Dönem ve Barok Dönemin hemen sonrası. Yani 1600 ile 1800 yılları arasındaki Türk Müziği eserleri. Bunun içinde tabi çok kıymetli bestekarların eserleri de var; 3. Selim Han gibi, Dede Efendi gibi. 2012 PCE-Avrupa Şatolar birliğinin daveti üzerine Almanya’da farklı şatolarda konserler vermiştik, çok da başarılı geçmişti ve Alman basınında çok iyi kritikler yer almıştı. Bu yıl yine aynı proje kapsamında davet aldık ve 24-25-26-27 Eylül tarihlerinde Almanya’nın Coburg Beldesi’nde dört farklı şatoda dört farklı konser için hazırlanıyoruz. Konserlerden birisinin geliri Afrikalı yetim çocuklara gidecek olan yardım konseri.
Turne kapsamında Opera Gala Konseri, Müzikal Gecesi düzenlenecek ve bu, Bodrum’da gerçekleştireceğimiz Venedik Karnavalının da turnesi olmuş olacak. Bodrum’a yerleşen ve sanat yaşamını burada sürdüren sanatçılar olarak, ülkemizi ve Bodrum’u temsil etmek hepimizi gururlandırıyor.” dedi.
Karsanat Derneği Başkanı Esen Demirci Deveci de festivalde emeği geçenlere ve destek olanlara; Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, sanat yönetmeni ve dernek yönetim kurulu üyelerine teşekkür ederek, “2009 yılından bu yana sürdürülen bu festivalin içinde yer almak benim için büyük bir mutluluk.
Bu tür etkinlikleri sadece İstanbul’da değil Bodrum’da da
bulabilmek, Bodrum’un sanatçısı için, müzik dinleyicisi için ç o k i y i b i r f ı r s a t . A y r ı c a B a r o k m ü z i k i l e i l g i l i etkinliklerin Türkiye’de yapılabiliyor olması sanat vizyonumuzun da ne kadar geliştiğinin bir kanıtı diye düşünüyorum.” dedi.
Avrupa Şatolar Birliği Başkanı Jürgen Erobel La Rochelle, Karsanat Derneği ile işbirliği yapmaktan mutluluk duyduklarını ifade ederek, Bodrumlu Barok sanatçılarını ülkelerinde ağırlayacak olmalarından dolayı da son derece memnun olduklarını kaydetti.
Bodrum Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Koordinatörü Mehmet Kocair ise Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’un da destekleriyle dernek başkanı ve yönetim kurulu üyelerinin bu güne kadar hep birlikte verdikleri tüm efordan dolayı takdir ve tebriklerini sunarak şöyle dedi:
“Gerçekten Bodrum’da sanat adına, kültür adına çok ciddi, çok güzel etkinlikler yapılıyor, çok güzel eserler icra ediliyor ve sergileniyor. Bodrum da çok yakışıyor bu sergilere.
Bodrum’un altın zincirlerden oluşan bu halkalarına, Karya Kültür ve Sanat Derneği tarafından bir tanesi de bugün ekleniyor: 6. Bodrum Barok Müzik Festivali. Karya, bize çok yakışan bir isim. Bodrum Belediyesi ve Sayın Başkanımız Mehmet Kocadon’la birlikte tüm ekipleriyle bu ve buna benzer sanat adına olan güzelliklere imkanların yettiği olanakta destek olunmaya devam edilecektir. Ben derneğimizin bu güzel etkinliğinin yıllar boyunca devam etmesini dileyerek tekrar kutluyor ve başarılar diliyorum. Her zaman, sanat adına böyle güzel etkinliklerde başkanımızla birlikte yanınızdayız.”
Üç gün sürecek festivale yerli ve yabancı on dokuz sanatçı konuk olacak. 4 Eylül’de Karya Türk Müziği Topluluğunun “Bir Hoş Sada” adını verdikleri açılış konseriyle başlayacak olan festival, 5 Eylül’de Karya Barok Topluluğunun “Venedik Karnavalı” adlı konseriyle devam edecek. 6. Bodrum Barok Müzik F e s t i v a l i , 6 E y l ü l ’ d e , A v u s t u r y a ’ d a n L e s A c c o r d s
Extraordinaires Topluluğunun “Sıra Dışı Akorlar” adlı konseriyle son bulacak. Saat 21.00’de başlayacak konserlerin tümü halka açık ve ücretsiz olarak gerçekleşecek.
Festival hakkında bilgi için karsanat.org internet sitesinden bilgi alınabilir.
Mucize Cerrah Mehmet Mutaf Bodrum Acıbadem’de
Dünyanın en başarılı estetik operasyonlarını gerçekleştiren ve kendi geliştirdiği yöntemlerle, mucizevi ameliyatlara imza atan Prof. Dr. Mehmet Mutaf, Bodrum Acıbadem Hastanesi’nde.
Rekonstrüktif Cerrahi alanında ünü dünyaya yayılan Mutaf, önümüzdeki günlerde Romanya ve Almanya’dan gelecek iki çocuğun ameliyatını gerçekleştirecek. Mutaf, Bodrum Acıbadem Kliniği’ndeki ekibiyle ilk kez basın önüne çıktı.
Türkiye’de turizm denince akla gelen ilk kentlerden biri olan Bodrum, Sağlık Turizminde de dünya markası olma yolunda ilerliyor. Prof. Dr. Mehmet Mutaf yönetimindeki Acıbadem Bodrum Hastanesi Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Kliniği, sağlık alanında Bodrum’a yepyeni bir açılım sağlayacak. Literatüre geçmiş 20’den fazla cerrahi tekniğin mucidi olan Prof. Dr. Mehmet Mutaf yönetimindeki klinikte dünyanın farklı ülkelerinden gelen hastalara hizmet veriliyor.
Estetik Plastik ve Rekonstrüktif cerrahi alanına kazandırdığı önemli ve özgün cerrahi teknikleri ile tanınan Prof. Dr.
Mehmet Mutaf yönetimindeki, Acıbadem Bodrum Hastanesi Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Kliniği, genişleyen hizmet
yelpazesiyle hastalarına hizmet vermeye başladı. Acıbadem Bodrum Hastanesi Başhekimi Dr. Aydın Aksoy ve Prof. Dr. Mehmet Mutaf’ın konuşmacı olarak katıldığı, 20 Ağustos 2015 Perşembe saat 14.00’te Acıbadem Bodrum Hastanesi’nde düzenlenen toplantıda, estetik plastik ve rekonstrüktif cerrahide ülkemizde kaydedilen gelişmeler ve dünya çapında ses getirecek yeni uygulamalar anlatıldı. Ayrıca kliniğin sağlık turizminde marka olma yolunda ilerleyen Bodrum’a sağlayacağı katkılar, basın mensuplarıyla paylaşıldı.
ONKOLOJİ KLİNİĞİ ÇOK YAKINDA GELİYOR
Başhekim Dr. Aydın Aksoy, 3.5 yıl önce hizmete giren Acıbadem Bodrum Hastanesi’nin sağlık alanında Bodrumlulara ve Bodrum’a tatile gelen yerli ve yabancı turistlere nitelikli sağlık hizmeti sunmak üzere konumlandığını belirterek şunları söyledi:
“Sağlıkta bir dünya markası olan Acıbadem Sağlık Grubu, Bodrum’a da nitelikli sağlık hizmetini 3 yıldır sunmaya devam ediyor. Bodrum’u yoğun bakımdan hizmetlerinden Nükleer Tıp’a kadar pek çok ilk’lerle tanıştırdı ve tanıştırmaya devam ediyor. Tıbbın tüm branşlarında hizmet veren hastanemiz, hizmet yelpazesini sürekli geliştirerek Bodrum’un sağlık turizminde bir marka olması için yeni yatırımlar, yeni hizmetlerle daha çok sayıda hastaya hizmet vermek için çalışıyor. Bodrumluları çok yakın zamanda hizmete sunacağımız Kanser Tedavi Merkezi ile tanıştıracağız. Kemoterapi ve Radyoterapi bölümleri bulunan adeta bir hastane büyüklüğündeki bu merkezde, hastalarımıza ihtiyaç duyacakları tüm tanı ve tedavi hizmetlerini tek çatı altında topladık. Şimdi ise hizmete sunduğumuz Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Kliniğimiz ile gerek Bodrum’a gerekse dünyanın dört bir yanından gelmeye başlayan hastalara tedavi olanağı sunarak, Bodrum’un yalnızca bir tatil beldesi değil, eşsiz doğal güzellikleri ve tedavi olanaklarıyla, insanların şifa bulmak için geldikleri bir kent olmasına katkıda bulunacağız.”
Başhekim Aydın Aksoy, Acıbadem Bodrum’da tam donanımlı Onkoloji Kliniği’nin de önümüzdeki birkaç ay içinde hizmete başlayacağını müjdeledi.
“Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi”, “Ağız, Yüz ve Çene Cerrahisi “ ve “El Cerrahisi” olmak üzere 3 dalda ihtisas sahibi olan Prof. Dr. Mehmet Mutaf, Acıbadem Bodrum Hastanesi Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Kliniği’nde; doğuştan eksik ya da sonradan kaybedilmiş vücut kısımlarının yeniden yapımından yüz felçlerine, kaş kaldırmadan burun ve meme estetiğine kadar geniş bir yelpazede hizmet sunacaklarını belirtti. Bu nedenle gerek Türkiye’nin diğer bölgelerinden gerekse yurt dışından çok sayıda hastanın tedavisinin gerçekleştirileceği bu kliniğin, sağlık turizminde çok önemli bir yeri olan estetik alanında Bodrum’u bir çekim merkezi haline getireceğini belirterek şunları söyledi: “Acıbadem Bodrum gibi dünya çapında saygın bir kurumsal kimliğe ait bir hastane bünyesinde dünyanın dört bir yanından gelen hastalara hizmet verecek, yenilikçi yöntemlerin kullanılacağı, modern klinik oluşturduk. Bir zamanlar bu ülkenin insanları ameliyat olmak için başka ülkelere gitmek zorunda kalırken, şimdilerde dünyanın dört yanından hastalarımız bizim için Türkiye’ye geliyor.”
“Dünyanın konuştuğu ameliyatları gerçekleştiren doktor” olarak tanınan ve 20’den fazla cerrahi tekniğin mucidi olan Estetik- Plastik ve Rekonstrüktif cerrahi uzmanı Prof. Dr. Mehmet Mutaf, dünyada da ses getiren yeni yöntemleri hakkında da bilgi verdi.
İnsanın kendi dokularından yeni yüz
Yüzünde gelişim anomalileri ve şekil bozuklukları ile dünyaya gelen çocuklar ya da sonradan oluşan kaza, kanser, ateşli silah yaralanması ve yanık gibi nedenlerle yüzlerini tamamen veya kısmen kaybeden kişilere yönelik hastaların kendi
dokularını kullanarak gerçekleştirdiği estetik operasyonları ile tanınan Prof. Dr. Mehmet Mutaf, normal yüz formu ve fonksiyonlarını yitirmiş bu hastaların hayatlarının büyük zorluklarla geçtiğini belirterek şunları söyledi: “Bu hastaların, diğer insanların dışlayıcı tavırlarıyla toplumdan izole olmaktan, hayattan kopmaktan başka seçenekleri kalmıyor genellikle. Dört duvar arasında geçen bir ömür adeta kaderleri oluyor. Tedavi seçeneği olarak da genellikle yüz nakli öneriliyor. Oysa hayatını kaybetmiş bir insandan alınan hazır bir yüzü nakletmek son derece kolay ve cazip bir seçenek olarak gözükse de bu uygulama dünya genelinde ilk yapılmaya başlandığı yıllardaki hızını kaybetti. Çünkü nakil sonrası doku reddini önlemek için verilen ilaçlara bağlı olarak ortaya çıkan ciddi yan etkiler söz konusu. Ayrıca bu hastaların ömür boyu doktor kontrolünde kalmaları gerekmekte. Oysa kaybedilmiş yapıların insanın kendi dokularıyla yeniden yapılması sonrasında hiçbir ilaç kullanmaya veya doktor kontrolünde kalmaya gerek olmuyor. Üstelik yeniden yapılan organ ve vücut bölümlerinin normal bir duyusu ve fonksiyonları var. Bir diğer önemli fark olarak hasta bir başka insanın simasını görmüyor aynada; kısacası psikolojik süreç ve yeni yüze alışma dönemi daha olumlu seyrediyor. Dahası donör bulma sıkıntısı da söz konusu değil. Bu bilgiler ışığında, hastanın kendi dokularıyla yeniden yüz yapmak mümkünken neden bir başka insanın yüzü nakledilir ki diye düşünmeden edemiyor insan? İşte bundan sonra Bodrum, kendi dokularıyla iyileşecek, kendi yüzüne kavuşmayı bekleyen hastaların hayallerinin gerçeğe dönüşeceği kent olarak akıllarda kalacak”
Gerçeğinden farksız kulak
Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Prof. Dr.
Mehmet Mutaf, ayrıca göğüs kafesinden aldığı kıkırdakları yontarak kulak kepçesi iskeleti hazırladıklarını ve gerçeğinden farksız kulak yaptıklarını belirtti. “Dünyada her 9 bin bebekten birinin ‘Mikrotia’ yani kulak kepçesi eksik ya
da gelişmemiş olarak doğduğunu belirten Prof. Dr. Mutaf, “Bu çocukların okula başlamadan önce tedavisi büyük önem taşıyor.
Karmaşık yapısı nedeniyle yapımı en zor organlardan biri olduğundan yaşayan kulak yapan cerrahların sayısı ise dünyada bir elin parmaklarını geçmiyor” dedi. Kendisinin de o cerrahlardan biri olduğunu söyleyen Prof. Dr. Mehmet Mutaf, göğüs kafesinden aldığı kıkırdakları yontarak kulak kepçesi iskeleti hazırladıklarını ve iki aşamalı ameliyatla gerçeğinden farksız kulak yaptıklarını belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Çocuklarda bir ya da iki kulağın eksikliğine bağlı olarak 3-4 yaşlarında fiziksel ve psikolojik sorunlar baş gösteriyor. Diğer çocukların alaycı tavırları ve sosyal baskı sonucu bu sorunlar okul döneminde de giderek artıyor. Kulağı eksik çocuklar ameliyat olmayınca görünüşleri nedeniyle sürekli kaygı duyuyor ve içlerine kapanıyorlar. Bunu düzeltebilecek müdahalelerden yoksun kalmış pek çok yetişkin hasta gördüm. Bunun sonucunda eziyet çekiyor ve ciddi psikolojik bozukluklar yaşayabiliyorlar. Bu nedenle bu durumun okul öncesi dönemde tedavi edilmesi gerekiyor. Ameliyat için tercih edilen yaş ise 6, yani okula başlamadan önceki dönem ameliyat için en ideal dönem”
Kök hücre teknolojisi kapıda
Prof. Dr. Mehmet Mutaf, Türkiye’nin plastik cerrahide dünya için önemli bir cazibe noktası haline geldiğini belirterek yakın gelecekte kök hücre ve kıkırdak hücre kültürleri ile üretilmiş kulak kepçesi alt yapılarının kullanımına geçiş yapabileceklerini vurguladı. Prof. Dr. Mehmet Mutaf “Plastik cerrahi kapsamında yer alan rejeneratif tıp ve doku mühendisliği alanındaki ilerlemeler bu on yıl içinde teknolojinin oldukça değişebileceğine işaret ediyor. Kısacası kök hücre teknolojisi kapıda ve sadece kulak değil; sinir, k a s , k e m i k g i b i ö n e m l i d o k u s a l k a y ı p l a r i ç i n d e kullanılabileceğimiz bir teknoloji bu. Hali hazırda hastaların yağ dokularından kök hücre üretiyor, bunlardan 3 boyutlu
kıkırdak veya kemik dokusu elde edebiliyoruz. Bu her açıdan daha az eziyetli bir girişim olacak, çocuk hastalar ve biz cerrahlar için en zahmetli şey olan kaburgaların alınmasına gerek kalmayacak. Fakat üstünde çalıştığımız bu ilerlemeler henüz klinik uygulamaya konacak aşamaya gelmedi ve halen uyguladığım yöntem şimdilik yeni kulaklar üretmekte kullanabileceğimiz tek seçenek olarak duruyor.” dedi.
Geniş hizmet yelpazesi ile estetik hizmeti verilecek
Prof. Dr. Mehmet Mutaf, Acıbadem Bodrum Hastanesi Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Kliniği’nde; acil plastik cerrahi, çene yüz travmaları, yanıklar, ağız yüz ve çene cerrahisi, ortodontik cerrahi, yüz felçleri, oküloplastik cerrahi, el ve m i k r o c e r r a h i , o n k o p l a s t i k c e r r a h i v e y a r a b a k ı m ı hizmetlerinin yanı sıra medikal estetik uygulamalarının da yapılacağını belirtti.
Selda Öztürk /Muğla Şehir
Datça Plajı Voleybolla Şenleniyor
Datça Plaj Voleybolu Turnuvası 22-23 Ağustos 2015 tarihleri arasında düzenleniyor.
Muğla Büyükşehir Belediyesi Turizm Gençlik ve Spor Dairesi Başkanlığı ve Datça Belediyesi tarafından Datça Kumluk plajında düzenlenecek Datça Plaj Voleybolu Turnuvası 22 Ağustos 2015 tarihinde başlıyor. Turnuvaya, Muğla ilinde bulunan faal voleybolcular ile çevre illerden davet edilen voleybolcuların yanı sıra çok sayıda vatandaşın katılımı bekleniyor.
Muğla Büyükşehir Belediyesi Turizm Gençlik ve Spor Dairesi Başkan V. Ali İnan konu ile ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi; “Uzun kıyı şeridine ve bir çok plaja sahip olan ilimizde; Büyükşehir Belediyemiz tarafından bu tür plaj sporları ve turnuvalarının önümüzdeki günlerde de yapılmasını planlıyoruz. İki gün boyunca sürecek etkinliğimize tüm sporseverleri bekliyoruz.”
“FİKRET OTYAM’I ANIYORUZ”
Değerli Dibeklihan Dostları,22.Ağustos, CumartesiDibeklihan Orhan Kemal Meydanı’nda Düzenlenen Anma Gecesi’ nde Büyük Usta FİKRET OTYAM anılıyor.
Dibeklihan Ailesi Program:
20.30 – 21.00 Söyleşi – Cenap TEZER Anlatımıyla “ FİKRET OTYAM”
21.00 – 21.30 Piyano Resitali – Gülsin ONAY
21.30 – 23.00 Konser – Zeynep KARABABA
B.B.Bodrumspor, 3. Lige yenilenen saha ile çıkıyor
Türkiye Spor Toto 3. Lig öncesinde Bodrum Belediyesi tarafından yapılan Bodrum Şehir Stadı’ndaki yenileme çalışmaları hızla devam ediyor.
Bodrum ilçe genelinde öncelik sırasına göre bakım, onarım,
tadilat ve yol düzenleme çalışmalarını sürdüren Bodrum Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri, şehir stadını da yenileyerek yeni lige hazırlıyor. Spor Toto 3. Lig maçları öncesinde çalışmalarını hızlandıran ekipler, stadın çeşitli yerlerine konulan turnikelerin üzerini kapatarak mevsimsel şartlara uygun hale getirdi. Statta ayrıca tribünlerin bulunduğu alana engelli vatandaşlar için ayrılmış özel bir bölüm eklendi. Yapılan çalışmalarda tribün ve etrafındaki 400 metrekarelik alanda 100 metreküp beton malzeme kullanılarak zemin yenilendi.
Bodrum Belediyesi Bodrumspor ilk karşılaşmasını 23 Ağustos Pazar günü yenilenen Bodrum Şehir Stadı’nda Derince Spor ile oynayacak.
Yarımada’nın çeşitli bölgelerinde sürdürdükleri yol bakım ve onarım çalışmaları kapsamında sıcak asfalt, bordür ve kaldırım taşı düzenleme çalışmalarına ise aralıksız devam eden belediye ekipleri; Bodrum Çarşı Mahallesi’nde, Konacık Mahallesi A l p a r s l a n T ü r k e ş B u l v a r ı D e m i r S o k a k ’ t a 5 0 0 m e t r e uzunluğundaki yolda bordür döşeme çalışmaları yaptı.
GİRİT, MÜBADELE VE BODRUM GİRİTLİLERİ KONFERANSI
BODRUM TRAFO’DA
Turgutreis Tarih ve Sanat Araştırmaları Derneği “Girit, mübadele ve Bodrum Giritlileri ” konulu bir konferans düzenliyor. Turgut Reis Tarih, Kültür ve Sanat Araştırmaları Derneği (TAKSAD) tarafından, 22 Ağustos 2015 Cumartesi günü
saat 19:00 – 20:30 saatleri arasında Bodrum Belediyesinin katkılarıyla Bodrum Belediyesi Hakan Aykan Kültür Merkezinde (Bodrum Trafo) düzenlenecek etkinliğe ilgi duyanların davetli olduğu bildirildi.
Turgut Reis Tarih, Kültür ve Sanat Araştırmaları Derneği (TAKSAD) Başkanı Tarık Eray Çakır tarafından yapılan davet metni şöyledir:
11 Haziran 2015 tarihinde kurularak Bodrum Sivil Toplum Dernekleri arasına katılan Turgut Reis Tarih Kültür ve Sanat Araştırmaları Derneği (TAKSAD), Bodrum Yarımadasında bu günün Turgutreis Mahallesine bağlı 16. Yüzyılın Karabağ Köyünde doğmuş, Türk Denizcilik Tarihinin en önemli kişiliklerden biri olan Turgut Reis’in gelecek kuşaklara doğru bir şekilde aktarılması ve adının yaşatılması amacı ile ilgili çalışmalar yürütmekle birlikte,
tüm sosyal bilim alanları başta olmak üzere, özellikle tarih, arkeoloji, sanat tarihi ve güzel sanatlar gibi geniş bir alana yayılan konuları, yerel, ulusal ve uluslararası düzeyde geniş bir perspektifle ele alarak, bu alanlarda dernek üyeleri ve her yaş grubundan tüm insanların kişisel, kültürel ve toplumsal gelişimine destek olmak amacı ile faaliyetlerini yürütecektir.
Turgut Reis Tarih, Kültür ve Sanat Araştırmaları Derneği (TAKSAD) olarak, 22 Ağustos 2015 Cumartesi günü saat 19:00 – 20:30 saatleri arasında Bodrum Belediyesinin katkılarıyla Bodrum Belediyesi Hakan Aykan Kültür Merkezinde (Bodrum Trafo) aşağıda belirtilen program çerçevesince ‘Girit, Mübadele ve Bodrum Giritlileri’ isimli bir konferans etkinliği organize edilecektir. Konferans etkinliğimiz ile ilgili duyurunun kamuoyuna tarafınızdan gerçekleştirilmesini ve konferans ile ilgili haberinin yapılmasını rica eder, değerli katılımınızın bizleri onurlandıracağını belirtmek isteriz. Bilgi için: Tarık Eray Çakır / gsm: 0 532 452 37 47 Tarık Eray Çakır(Dernek Başkanı)”
Belediye ekipleri yaralı serçeyi tedavi etti
Bodrum Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü Sokak Hayvanları Koruma Birimi’nde görevli ekipler, Gümüşlük sahilinde yaralı halde buldukları minik serçeyi, tedavisinin ardından doğal ortamına bıraktı.
Belediye ekipleri, Gümüşlük sahilinde rutin incelemelerini yaptığı sırada yaralı bir serçe ile karşılaştı. Ekipler bunun üzerine serçeyi alıp tedavisi için belediyenin hayvan bakım merkezine götürdü. Merkezde görevli veteriner tarafından tedavisi yapılarak bir hafta boyunca iyileşmesi için müşahede altında tutulan serçeyi görevliler bebek mamasıyla besledi.
Tedaviye yanıt veren ve iyileşen yaralı minik kuş, tedavinin ardından eskisi gibi özgürce uçabilmesi için belediye ekipleri tarafından doğal ortamına bırakıldı.
UYUŞTURUCU OPERASYONU
Muğla Valiliğinden yapılan basın açıklaması ile Menteşe İlçesinde yapılan operasyon sonucunda T.S adlı şüpheli ile 2 Kilo 293 gram esrar ele geçirildiği bildirildi. Yapılan basın açıklaması şöyle:
“Turizm sezonunda İlimiz ve ilçelerimizde faaliyet gösteren eğlence mekânlarında yaşanan hareketlilik ile ilimize tatil ve eğlence amaçlı yoğun bir mobil nüfus akışı yaşanmaktadır.
Muğla Emniyet Müdürlüğü, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğümüzce İlimiz ve ilçelerimizde huzurlu bir ortamda turizm sezonunun geçirilmesi amacıyla alınan bir dizi önlem ve tedbirler doğrultusunda;
Uyuşturucu madde ticareti yapan ve sokak satıcısı olarak tabir edilen uyuşturucu tacirlerinin turizm sezonundaki nüfus hareketliliği fırsat bilerek uyuşturucu madde imal ederek ilimizde piyasaya sürmeye çalıştıkları yönünde bilgiler alınması üzerine; 16 Ağustos 2015 günü Muğla Menteşe ilçe merkezinde düzenlenen operasyon neticesi; 2 KİLO 293 GRAM ESRAR MADDESİ ele geçirilmiştir.
Operasyonlar neticesi, T.S. isimli şüpheli yakalanmış olup, UYUŞTURUCU MADDE TİCARETİ YAPMAK suçundan 17.08.2015 günü Muğla Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edilecektir.
İlimiz ve İlçelerimizde turizm sezonunun huzurlu bir ortamda geçirilmesi, toplum sağlığı ile gençlerimizin zararlı ve bağımlılık yapan maddelerden korunmasını sağlamak amacıyla uyuşturucu tacirleri ile mücadeleye yönelik çalışmalarımız
aralıksız olarak devam edecektir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur MUĞLA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ”
DEPREM HÂLÂ ÜLKEMİZİN EN
BÜYÜK SORUNU
17 AĞUSTOS UNUTULMUYOR
17 Ağustos 1999 Depreminin yıldönümünde İnşaat Mühendisleri Odası Bodrum Temsilciliği tarafından bir basın açıklaması yapıldı.
Öğlen saatlerinde İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bodrum Temsilciliğinin Yokuşbaşı Mevkiindeki binasında yapılan açıklamaya, Türkiye Mimar ve Mühendisler Odası Bodrum İKK Sekreteri Şahabettin Doğan ve İMO Bodrum Temsilciliğine bağlı bazı üyeler katıldı.
İMO Bodrum Temsilcisi İlhan Özyiğit tarafından okunan basın açıklamasında, depremin hala ülkemizin en büyük sorunu olduğuna vurgu yapıldı. İlhan Özyiğit yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;
“17 Ağustos 1999 depreminin yıl dönümünde, depremin ülkemizin hâlâ en büyük sorunu olduğunu hatırlatmayı toplumsal bir sorumluluk olarak görüyoruz. Çünkü deprem önlemlerini almakta, toplumu depreme karşı bilinçlendirmekte, yapı üretim sürecini ve yapılaşmayı deprem tehlikesini gözeterek düzenlemekte, ilgili mevzuatı deprem gerçeğine göre yeniden ele almakta birinci derecede sorumlu olan siyasi iktidarın konuya yaklaşımını yanlış ve yetersiz buluyor, toplumun güvenle geleceğe hazırlanmadığını düşünüyoruz.” dedi.
16 yıl önce yaşanan faciayı hatırlatan Özyiğit sözlerini şöyle sürdürdü;
“17 Ağustos 1999 Marmara depreminin üzerinden 16 yıl geçti. 16 yıl önce bugün, merkez üssü Gölcük olan ve beraberinde tüm Marmara bölgesini etkileyen 7,4 şiddetinde bir deprem meydana geldi. Binlerce insan yaşamını yitirdi, binlercesi yaralandı, ülke ekonomisi kısa zamanda telafi edilmesi mümkün olmayacak derecede etkilendi. Bilançonun yol açtığı acı depremin
toplumsal travma haline gelmesine neden olmakla kalmadı, başta yapı üretim süreci, mevcut yapılar, kentleşme politikası, afet sonrası önlemler, mevzuat olmak üzere yetersizliğimizi, hatalarımızı gün yüzüne çıkardı. Görmezden gelinen, yok sayılan sorunlar dramatik bir olayla varlığını hissettirdi.
Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğinin yok sayılmasının bedeli kelimenin gerçek anlamıyla ağır oldu.”
şeklinde konuştu.
Türkiye depreme hazır mı? Sorusunu soran İMO Bodrum Temsilcisi Özyiğit cevabı da şu sözlerle verdi;
“Türkiye depreme hazır mı? Bu soruya ne yazık ki olumlu yanıt veremiyoruz. Ne deprem önlemleri ne de afet sonrası hazırlığı ikna edici buluyoruz. Açıkçası ne sorunlar ne de çözüm sırdır.
Konunun birinci derecede muhatabı olan bir mesleğin mensupları olarak, depremlerin yıl dönümlerinde sorunları yeniden sıralamanın, çözümü bir kez daha tartışmaya açmanın haldeki durumumuzu özetlediğinin farkındayız. Ne sorunlar değişiyor ne de güvenli yaşam kuracak adımlar atılıyor. Siyasi iktidarın kentleşme ve imar politikaları bağlamındaki yaklaşımı ve doğal afetleri “kader” gibi gören anlayış ne yazık ki endişelerimizi artırıyor. Kentler deprem tehlikesine değil ranta göre düzenleniyor.
Endişeliyiz. Yapı üretim sürecinin endişelerimizi giderecek şekilde sağlıklı işlemediğinin farkındayız. Lakin endişemiz bu kadarla sınırlı değildir. En azından meslek odalarının, üniversitelerin, bilim çevrelerinin, sivil inisiyatiflerin kamu yönetimi tarafından oluşturulacak ortak bir zeminde bir araya gelerek başlatacağı sürecin, tuhaf ki yine siyasi iktidarın yanlış tutumu nedeniyle sekteye uğratıldığını görmek endişelerimizi artırıyor. Mevcut yapı stoku biz inşaat mühendislerini endişelendiriyor. TOKİ tarafından üretilen büyük konut projelerinin yapı denetim sisteminden muaf tutulması bizleri endişelendiriyor. Deprem toplanma alanlarının imara açılması, yerel yönetimlerin rant odaklı projeler geliştirmesi ve en az diğerleri kadar önemli olmak
üzere deprem tehlikesinin görmezden gelinmesi, toplumsal duyarlılığın törpülenmesi endişelerimizi pekiştiriyor.
Biz inşaat mühendisleri geleceğe endişeyle değil, güvenle bakmak istiyor ve bu istediğimizin her daim arkasında olacağımızı kamuoyuna duyuruyoruz. Çünkü toplumsal duyarlılığımız, yaşamın kutsallığına olan inancımız, bilimsel, mesleki gerçeklikler bunu gerektiriyor. Çünkü depreme karşı alınmamış önlemler ülkemizin hâlâ en büyük sorunudur.
Ülkemizin ekonomik-sosyal-siyasal çalkantılı döneminde deprem tehlikesine dikkat çekmenin, deprem duyarlılığını artırmaya gayret etmenin toplumsal ve insani bir sorumluluk olduğunu biliyor ve bu sorumluluğu taşımaya kararlı olduğumuzu kamuoyuna duyuruyoruz.” dedi.
