İnsanların Neden Grup Oluşturur?
• Bir futbol takımının kazanmasıyla taraftar gururlanır; kaybetmesiyle ise üzülür ve kırgınlık duyar. Bireyler dahil oldukları gruplara kırgınlık veya mutluluk duyarak olayı kişiselleştirebilirler.
Bu durum sosyal kimlik kuramı ile açıklanmaktadır. Sosyal kimlik kuramı, bireylerin kendi öz saygılarının üyesi oldukları grubun performansına bağlı olduğunu düşündükleri için o grubun başarı veya başarısız olduklarında duygusal tepkiler verebileceklerini savunur.
1
• Sosyal olan bireylerin sosyal kimlikleri belirsizliği azaltmak ve belirsizlik karşısında ne yapmaları gerektiği konusunda yardımcı olmaktadır.
• Bireyler yaşamları boyunca birçok kimlik geliştirebilirler.
Kendimizi çalıştığımız yer, yaşadığımız şehir, uzmanlık alanımız, dinsel inancınız, ideolojimiz, kültürümüz veya cinsiyetimizin temel ilkelerine bağlı olarak tanımlayabiliriz.
• Ayrıca farklı durularla karşılaştığımızda da farklı kimliklere geçebiliriz. Aynı meslek grubundaki kişiler birbirleriyle tartışırken kendi profesyonel kimliklerini düşünmeyebilirler fakat başka bir meslek grubuyla
tartışırken profesyonel kimliklerini ön plana çıkarırlar. 2
• Sosyal kimlikler kim olduğumuzu anlamaya ve diğer bireylerle ne derecede uyumlu olduğumuzu anlamamıza yardımcı olur. Ancak bu durumun olumsuz bir yönü vardır. Bu olumsuzluk ise grup içinde kayırmayı ortaya koyacağından dezavantajdır.
• Bu durum, grup içindeki bireyleri grup dışındaki bireylerden daha olumlu değerlendirerek gruba dâhil olmayanları ise aynı şekilde değerlendirmeyeceğimiz anlamı ortaya çıkmaktadır. Bu durumda ise ön yargı ortaya çıkmaktadır.
3
İLETİŞİM
• İletişim, insanın var olduğu her yerde olan bir süreçtir.
Ayrıca iletişim önce insanın kendi içinde başlar.
• İletişim, bir bireyden diğerine bilgi ve anlayışın aktarılması, anlamın paylaşılmasıdır. İletişim, ayrıca bireylerin birbirleriyle ilişki kurma aracı olarak da ifade edilebilir. Bireyler birbirleriyle iletişim kurarken de kendisini, karşısındakinin yerine koyması ve iletişimine bu yönde devam etmesi gerekir. Buna Empati Yeteneği denir. Ayrıca empatik dinleme yeteneğine de sahip olmayı gerektirir. Empatik dinleme ise ön yargısız ve gerçek anlamda kişinin kendisini karşı tarafa vererek dinlemesi olarak tanımlanır.
İletişim Nedir?
• İletişimin önemli konulardan biri de dili en iyi şekilde kullanmaktır. Yani bireylerin ifade yeteneği önemlidir. İletişimde başarının anahtarı olan ifade yeteneği, ne anlatmak istediğini bilmek ve bunu en iyi şekilde dile getirmektir.
• İletişimde karşımıza çıkan bazı genellemeler iletişimi zorlaştırır. Ön yargı gibi.
Örgütsel İletişim
• Örgütün yaşamında iletişimin önemli bir rolü vardır.
• Örgüt ve örgüt çalışanları iletişim sayesinde sahip oldukları her türlü bilginin aktarılması, faaliyetlerin organize edilmesi, inançlar, değerler ve sembolleri yetiştirmek gibi faaliyetler de bulunabilirler.
• İletişim sadece örgütün iç yapısını ilgilendirmez. Aynı zamanda örgütlerin de birbirleriyle olan ilişkisi iletişim sayesinde mümkün olmaktadır.
• Organizasyonel anlamda ise iletişim, bireylerin davranışlarını etkilemek için tasarlanan mesajlar, bu mesajları ileten kanallar ve mesajları alan alıcı yada dinleyici üzerine odaklanmaktadır.
Temel İletişim Süreci
İletişim Sürecinin Temel Öğeleri şu şekildedir;
• Bilgi üreteci kaynaklar ve onu kullanacak alıcılar,
• Bilgi taşıyıcı araçlar ve simgeler,
• Bilgi taşıyıcı kanal,
Temel İletişim Unsurları
• Gönderici
• Algı(filtre)
• Mesaj
• İletişim Kanalı
• Çevre Koşulları
• Alıcı
• Geribildirim(feed Back)
Gönderici;
• İletişim sürecinin var olması için gerekli olan iki kişiden birisidir. İletişim sürecinin başarılı olması için göndericinin önemi büyüktür.
• İletişim süreci ilk olarak göndericinin zihninde düşündükleriyle başlar. Ayrıca kendisine ulaşan bilgi ve verilere göre haberdar olarak iletilecek bir fikir oluşturur ve bu fikri formüle ederek belli bir iletişim kanalı ile bu mesajı alıcıya gönderir.
Algı(filtre);
• Hem gönderici hem de alıcı için söz konusu bir unsurdur.
Bireylerin kendilerine ulaşan mesajları değerleme tarzları ile ilgilidir. Yani bireylerin algıları ile ilgilidir. Algıyı ise bireylerin çevreleri ile ilgili bilgiyi duyma, organize etme, anlama, ve değerlendirme süreci olarak tanımlayabiliriz.
Mesaj;
• Göndericinin fikirlerinin, isteklerinin ve verilerinin sembollere dönüşmüş şeklidir. Semboller tek başlarına bir anlam ifade etmezler. Sembollere, anlamları göndericiler ve alıcılar yüklemektedir.
• Eğer, alıcının göndericiye gönderdiği ve göndericinin algıladığı anlamlar birbirlerine uygunsa is iletişim etkindir.
İletişim Kanalı;
• Mesajın göndericiden alıcıya aktarıldığı yoldur.
Haberleşme kanalları ise resmi ve gayri resmi olabilir.
• İşletme içindeki resmi iletişim kanallarına örnek olarak, emir-komuta zinciri, öneri/şikayet kutuları, şirket dergisi ya da işletme toplantıları.
• Gayri resmi iletişim kanallarına ise, örnek olarak, dedikodu, söylenti haberleri, işletme dışı gruplaşmalar ve bizzat yöneticinin çalışanlarıyla konuşması.
Çevre Koşulları;
• Çevre, iletişim sürecini etkileyen bütün koşulları içermektedir. Çevre koşulları, iletişimi bozma özelliği taşıdığından önemlidir. İletişimi bozan en önemli çevre koşulu ise gürültüdür .
Alıcı;
• Şifrelenmiş mesajı alan ve deşifre eden kişiye denir. Alıcı, mesajı taşıyan sembolleri algılayıp anlam vererek iletişimi sonlandırır ya da kendisi bir mesaj göndererek bu sefer gönderici konumuna geçen kişidir.
• Etkin bir iletişim için, alıcının aktif bir dinleyici olması gerekmektedir.
Alıcı iyi bir dinleyici olduğu sürece iletişim süreci etkin olacaktır.
Geribildirim(feed Back);
• Alıcı ile gönderici arasındaki geriye dönük bilgi akışıdır. Bu sayede, gönderici mesajın anlaşılıp anlaşılamadığını öğrenir. Geribildirim, bir tür kontrol mekanizmasıdır. Aynı zamanda iletişim sürecini etkinleştirir.
• Etkin bir geribildirim, bireye yardımcı olmayı amaçlar. Zamanında gelir. Açık ve anlaşılırdır..
• Etkin olmayan geribildirim ise; Geneldir.
İlgisizdir. Zamansızdır. Anlaşılması güçtür.
Tahmin ve yorum ağırlıklıdır.