102 Türk Dili
Yalçın ÜLKER
Hevesler hepten korkulu Çürükleri yoklamaktan Lal kesildi dil
Bir yaz hikâyesiydi
Meşrubat reklamları gibi gösterişli Ve yalancı bir o kadar
O yangına o ferahlık az geldi Yıpranmış afişlerde belli belirsiz Asitli içecekler ve aşk
Bir iç çekiş
Sütunları dolandı boşuna Ne perdeler vardı uçuracak Ne duyulacak gibiydi Yarin kokusu Artık daha seyrek Gidip gelinir o hatıraya Bir ah! çeksem
Ellerde mala spatula Öğrenciler belirir Gitgide azalan
Arkeolojik buluntular ve aşk