• Sonuç bulunamadı

İKİNCİ BÖLÜM CEZALARIN ÖDENMESİ VE KALKMASI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "İKİNCİ BÖLÜM CEZALARIN ÖDENMESİ VE KALKMASI"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

I-MADDE METNİ:

Vergi Cezalarının Ödenme Zamanı

Madde 368 – (Değişik : 23/6/1982 - 2686/41 md.) Vergi Cezaları:

1. Cezaya karşı vergi mahkemesinde dava açılmamışsa dava açma süresinin bittiği tarihten;

2.Cezaya karşı dava açılmışsa, vergi mahkemesi kararı üzerine vergi dairesince düzenlenecek ihbarnamenin ilgiliye tebliğ tarihinden:

Başlayarak bir ay içinde ödenir.

(Ek : 22/7/1998 - 4369/16 md.; mülga : 11/8/1999 - 4444/14 md.) (***) İlgli tebliğ: 143

(***) (Kaldırılmadan önceki şekli) (4369 sayılı Kanunun 16 ncı maddesiyle eklenen fıkra Yürürlük: 1.1.2003) Şu kadar ki; dava konusu yapılan vergi ziyaı cezasına, dava açma süresinin sonundan yargı kararının idareye tebliğ tarihine kadar geçen süreler için 112 nci maddede belirtilen usul ve oranda gecikme faizi hesaplanır ve cezanın ödeme süresi içinde ödenir.

II-AÇIKLAMA VE YORUM:

A-VERGİ CEZALARINI ORTADAN KALDIRAN HALLER:

1-Ödeme:

Vergi cezalarını ortadan kaldıran hallerin en önemlisi ödemedir. Ödeminin zamanı vergi kanunlarında belirtilmiş olup;

-Cezaya karşı vergi mahkemesinde dava açılmamışsa dava açma süresinin bittiği tarihten;

-Cezaya karşı dava açılmışsa, vergi mahkemesi kararı üzerine vergi dairesince düzenlenecek ihbarnamenin ilgiliye tebliğ tarihinden:

Başlayarak 1 ay içinde ödenir.

1) İkmalen, re'sen veya idarece tarh olunan vergiler taksit zamanlarından evvel tahakkuk etmişse taksit süreleri içinde; taksit süreleri kısmen veya tamamen geçtikten sonra tahakkuk etmiş ise; geçmiş taksitler, tahakkuk tarihinden başlayarak

BİR AY içinde ödenir.

2)Memleketi terk ve ölüm gibi nedenlerle yükümlülüğü kalkanların ikmalen, re'sen veya idarece tarh olunan vergileri, tahakkuk tarihinden başlayarak BİR AY içinde ödenir. Bu süreler, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun gereğince teminat gösterildiği takdirde, vergi kanunu ile belli taksit zamanına kadar ve taksit zamanı geçmiş ise ÜÇ AY uzatılır. (213 sayılı V.U.K.Mad.112)

3)Cezaya karşı vergi mahkemesinde dava açılmamışsa dava açma süresinin bittiği tarihten;

4)Cezaya karşı dava açılmışsa vergi mahkemesi kararı üzerine vergi dairesince düzenlenecek ihbarnamenin ilgiliye tebliğ tarihinden başlayarak; (213 sayılı V.U.K.Mad.368)

5)Uzlaşma vaki olduğu takdirde uzlaşma tutanağının tebliğ tarihinden itibaren;

BİR AY içinde ödenir. (213 sayılı V.U.K.Ek.Mad.8)

6)Vergi yargısı harçları, ihbarnamenin tebliğ tarihinden itibaren BİR AY içinde ödenir. (Harçlar Kanunu Mad.55)

(2)

2-Ölüm:

VUK.’nun 372.nci maddesi uyarınca ölüm halinde ceza düşer. Ölüm vergi cezalarının sona erme nedenidir.

Ölümle vergi cezalarının son bulması cezanın şahsilik ilkesinin sonucudur.

Buna karşılık ölen kişinin vergi boçları devam eder, mirası reddetmemiş yasal mirasçılarına geçer. Sermaye şirketlerinin vergisiz birleşmesinde nedeniyle son bulan şirketin vergi borçlarıda birleşen kuruma geçer. Burdada vergi borçlarının son bulması sözkonusu değildir.

Ölüm halinde vergi cezası düşer. (VUK. Md.372) Ölen kişinin kendi fiilinden kaynaklanan ve vergi kanunlarına aykırılık teşkil eden durumlarla ilgili olarak kesilmesi gereken cezalar ölüm halinde kesilmez, kesilip kesinleşen cezalar ise düşer. Cezanın ölüm tarihinden önce kesilmiş olmasının veya ölümden sonra yapılan incelemeler üzerine kesilecek olmasının önemi yoktur.

Hürriyeti bağlayıcı cezalar ise yeni TCK'nın 64.maddesine istinaden kalkar. Bu maddeye göre, Sanığın ölümü halinde kamu davasının düşürülmesine karar verilir. Hükümlünün ölümü, hapis ve henüz infaz edilmemiş adlî para cezalarını ortadan kaldırır. Ancak, müsadereye ve yargılama giderlerine ilişkin olup ölümden önce kesinleşmiş bulunan hüküm, infaz olunur.

Buna göre, tahkikat başlamamışsa tahkikat yapılmaz. Dava açılmışsa dava düşer, ceza kesinleşmiş ancak infaz edilmemiş ise infaz yerine getirilmez. Hapis cezası para cezasına çevrilmişse para cezası da kalkar.

Sermaye şirketleri ve diğer kurumlar vergisi mükelleflerinde ceza tüzel kişilik adına kesildiği için ortaklardan birinin veya birkaçının ölümü cezayı kaldırmaz.1

3-Zaman Aşımı:

V.U.K.’nun 114.ncü maddesi uyarınca, Aşağıda yazılı süreler geçtikten sonra vergi cezası kesilmez.

a-Vergi ziyaı cezasında cezanın bağlı olduğu vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın birinci gününden; itibaren 5 yıl,

b-Özel usulsüzlük cezalarında usulsüzlüğün yapıldığı yılı takip eden yılın birinci gününden başlayarak 5 yıl, c-Genel usulsüzlükte ( Birinci ve İkinci derece usulsüzlük ), usulsüzlüğün yapıldığı yılı takip eden yılın birinci gününden başlayarak 2 yıl;

Vergi ziyaı cezası ile usulsüzlüğün birleşmesi halinde kesilecek ceza, vergi ziyaı cezası için belli edilen zamanaşımı süresi içinde kesilir.

Bu süreler içinde ceza ihbarnamesi tebliğ edilmekle zamanaşımı kesilmiş olur.

4-Vergi Cezalarında Hata Düzeltme:

Verg cezalarını sonlandıran en önemli nedenlerden biriside hatalı yapılan tarhiyatlar veya kesilen cezaların düzeltilmesi yoluyla ortadan kaldırılmasıdır.

Vergi hataları V.U.K.’nun 116-118.nci maddelerinde belirtilmiş olup, bu hataların düzeltilmesi suretiyle de cezalar ortadan kalkabilir.

Vergi cezalarında yapılan hatalar, bu kanunda vergi hataları için belli edilen usul ve şartlara göre düzeltilir.

Vergi Usul Kanunu'nun 116. maddesine göre vergi hatası, vergiye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınmasıdır. Vergi cezalarındaki hatalar yükümlü lehine düzeltildiği takdirde, ceza kısmen yada tamamen sona erecektir.

1 Av. Fazıl Çağrı Kuş’un www.uphukuk.net internet adresindeki 23.11.2012 tarihli “Vergi Suç Ve Cezasını Ortadan Kaldıran Haller”

isimli makalesi

(3)

5- Uzlaşma:

Uzlaşma, mükelleflerin ikmalen, re’sen ve idarece salınan vergiler ve bunlara ilişkin cezalar konusunda yargı yoluna başvurmadan, vergi idaresi ile anlaşmak amacıyla başvurabilecekleri idari bir çözüm yoludur. Kamu alacağının kısa sürede tahsilini sağlayan uzlaşma, aynı zamanda mükellefin yargı sürecinde katlanacağı maliyetleri ve bürokratik işlemleri de ortadan kaldırmaktadır.

Uzlaşma, vergi idaresinin tek taraflı olarak yaptığı idari bir işlem değildir. İdari işlemler hakkında yargı yoluna gidilebilmesine karşın uzlaşmanın vaki olması halinde üzerinde uzlaşılan hususlar hakkında yargı yoluna gidilememektedir.

Uzlaşma, mükelleflerin adlarına yapılan tarhiyatı yargıya intikal ettirmeden önce, vergi idaresi ile tahakkuk edecek vergi ve ceza hususunda anlaşmak için başvurabilecekleri idari bir çözüm yoludur. Kamu alacağının kısa sürede tahsilini sağlayan uzlaşma yolu, aynı zamanda mükellefin yargı sürecinde katlanacağı maliyetleri ve bürokratik işlemleri de ortadan kaldırmaktadır.

Türk vergi sisteminde uzlaşma, tarhiyat öncesi ve tarhiyat sonrası olmak üzere iki şekilde düzenlenmiştir.

Mükellefler bunların yalnızca birinden faydalanabilirler.

Mükellefler vergi ve ceza İhbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde uzlaşma komisyonuna başvurarak vergi için uzlaşma talebinde bulunabilirler.

Tarhiyat öncesi uzlaşmanın temin edilememiş veya uzlaşma müzakeresinde uzlaşmaya varılamamış olması halinde mükellefler veya ceza muhatabı olanlar tarhiyat sonrası uzlaşma talebinde bulunamazlar. (213 sayılı V.U.K.

EkMad. 11)

Tarhiyat Öncesi Uzlaşma:

Tarhiyat öncesi uzlaşma, nezdinde vergi incelenmesine başlanmış mükelleflerin adlarına tarhiyat yapılmadan önce kullanabileceği bir haktır.

Vergi incelemeleri sonucunda bulunan matrah veya matrah farkları üzerine salınacak vergi, resim ve harçlar ile bunlara ilişkin olarak kesilecek vergi ziyaı cezası, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları girmektedir.

Gerek Tarhiyat öncesi, gerekse tarhiyat sonrası yapılan uzlaşmalarda, uzlaşmanın temin edilmesi durumlarında, uzlaşma komisyonları vergi ve cezada indirim yapma, vergi ve cazayı sıfıra kadar indirmeye yetkilidir. İşte bu yetki kullanılarken, vergi cezalarının tamamen ortdan kalkması veya çok aza indirilmesi mümkündür. Dolayısıyla vergi cezaları uzlaşma sonucunda ya tamamen ortadan kalkar veya azaltılabilir. Her halde de uzlaşma cezayı azaltan bir uygulamadır. Uzlaşmanın temin edilmesi ile uzlaşılan vergi ve ceza kesinleşmiş olur ve uzlaşma tarihinden itibaren (1) bir ay içinde ödenirse, gecikme zammı uygulanmaz. Bu sürede ödenmezse, ödenmeyen her ay için gecikme zammı uygulanır.

6-Vergi ve Cezanın Terkini:

Terkin, bazı şartların gerçekleşmesi halinde vergi alacağının bütün hukuki sonuçlarıyla ortadan kaldıran bir idari işlem olarak tanımlanabilir. Bir başka tanımda verginin terkini tahakkuk etmiş veya tahsil edilmiş bir verginin tahakkuk kaydının iptali yahut tahsil edilen verginin mükellefe red ve iadesi suretiyle vergi alacağının ortadan kaldıran bir işlemdir.

VUK.’nun 115.nci maddesine göre,

Yangın, yer sarsıntısı, yer kayması, su basması, kuraklık, don, muzir hayvan ve haşarat istilası ve bunlara benzer afetler yüzünden:

1. Varlıklarının en az üçte birini kaybeden mükelleflerin bu afetlerin zarar verdiği gelir kaynakları ile ilgili bulunan vergi borçları ve vergi cezaları;

2. Mahsullerinin en az üçte birini kaybeden mükelleflerin, afete maruz arazi için zararın tahakkuk ettiği hasat ve devşirme zamanına tesadüf eden yıla ait olarak tahakkuk ettirilen Arazi Vergisi borçları ve vergi cezaları;

(4)

Maliye Bakanlığınca zararla mütenasip olmak üzere, kısmen veya tamamen terkin olunur.

Maddede görüleceği gibi, vergi cezasını ortadan kaldıran sebeplerden birisi de terkin müessesesidir. Çünkü, şartları taşıyan mükellefler için vergi cezaları kısmen veya tamamen terkin olmaktadır.

7-Vergi Cezalarında Af:

Af, Devletin tek taraflı olarak alacağıdan vazgeçmesidir.

Af vergi cezalarını sona erdirir. Tarh edilmiş vergilerin belli süre ödenmesi kaydıyla bunlara ilişkin cezaların veya geçikme zamlarının affedileceği öngörülür.

Af esas itibarıyla vergi cezalarını sona erdiren bri neden olmakla birlikte bazen cezanın yanında vergi aslınında bir kısmı affedilmektedir.

Vergi cezaları af yasaları ile de kısmen veya tamamen sona erebilir. VUK'unda af ile ilgili bir hüküm yoktur;

ancak, Türkiye'de çeşitli zamanlarda çıkartılan yasalarla vergi cezaları affedilmiştir. Af yasaları çoğu kez vergi cezalarını affederken, affı vergi uyuşmazlıklarından vazgeçilerek vergi aslının ödenmesi koşuluna bağlamaktadır.

Öte yandan af yasalarının ancak belli dönemlere ilişkin vergilerle ilgili olarak kesilmiş vergi cezalarını kapsamına aldığı görülmektedir. Af yasaları, vergi incelemesinin yetersizliğinin sonuçlarını hafifletmektedir. Ancak sık aralıklarla politik amaçlarla af yasaları çıkarılması, vergi cezalarının önleyici işlevini azaltacağından ancak zorunlu durumlarda bu yola başvurulması gerekmektedir.

Mükellefe sağladığı yaralar açısından vergi afları üç kısma ayrılmaktadır:

a-Mükelleflere daha önceki beyanlarını gözden geçirme hakkı tanımaktadır.

b-Mükellefin af için belirlenen bedeli ödemesi ile belirli yıl yada yıllarla ilgili vergi incelemesinden kurtulmasıdır.

c-Vergi mükellefi hakkında cezai kovuşturmaya başlanılmış yada cezai kovuşturma gerektiren durumlar nedeniyle af çıkartılmasıdır.(www.uphukuk.net)

8-Vergi Cezalarında İndirim:

İkmalen, re’sen veya idarece tarh edilen vergi veya vergi farkını ve aşağıda gösterilen indirimlerden artakalan vergi ziyaı, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarını mükellef veya vergi sorumlusu ihbarnamelerin tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde ilgili vergi dairesine başvurarak vadesinde veya 6183 sayılı Kanunda belirtilen türden teminat göstererek vadenin bitmesinden itibaren 3 ay içinde ödeyeceğini bildirirse:

a-Vergi ziyaı cezasında birinci defada yarısı, daha sonra kesilenlerde üçte biri, b-Usulsüzlük veya özel usulsüzlük cezasının üçte biri;

İndirilir. (VUK.md.376)

Mükellef veya vergi sorumlusu ödeyeceğini bildirdiği vergi ve vergi cezasını yukarıda yazılı süre içinde ödemez veya dava konusu yaparsa bu madde hükmünden faydalandırılmaz.

Yukarıdaki hükümler vergi aslına tabi olmaksızın kesilen usulsüzlük cezaları hakkında da uygulanır.

9-Pişmanlık ve Islah:

Sadece vergi ziyaı ve kaçakçılık suçlarınında uygulanır (Emlak vergisinde uygulanmamaktadır )

VUK.’nun 371.nci maddesine göre, Beyana dayanan vergilerde vergi ziyaı cezasını gerektiren fiilleri işleyen mükelleflerle bunların işlenişine iştirak eden diğer kişilerin kanuna aykırı hareketlerini ilgili makamlara kendiliğinden dilekçe ile haber vermesi hâlinde, haklarında maddede yazılı kayıt ve şartlarla vergi ziyaı cezası kesilmez.

VUK'nun 371. maddesinde düzenlenen " Pişmanlık" müessesesi, vergi suçu sayılan kanuna aykırı hareketin neden olduğu vergi ziyaını gidermesi bakımından, ceza hukukundaki "faal nedamet ilkesi"nin vergi ceza hukukundaki uygulamasıdır.

(5)

Maddenin başlığı, "pişmanlık ve ıslah"tır. Maddede sayılan kanuna aykırı eylemleri ilgili makamlara kendiliğinden bildirme hali, "pişmanlık"; bu bildirme sonucu, beyanda bulunması, beyanın düzeltilmesi ve zamanında ödenmemiş olan verginin ve bu vergi üzerinden hesaplanacak zammın maddede belirtilen süre içinde ödenmesi de, "ıslah" olarak nitelendirilebilir. Yükümlülerin pişmanlık ve ıslah hükmünden yararlanabilmeleri için bir kısım ek koşulların varlığı da aranmaktadır.

10- Yanılma:

Kanunu bilmemek mazeret sayılmaz ilkesi, vergi suç ve cezalarında genel ceza hukukunda olduğu gibi katı bir uygulama alanı bulmamaktadır. Bunun başlıca nedeni vergi mevzuatının çoğu kez bu işle uğraşanların bile tam kavrayamayacakları ölçüde karmaşık nitelikte bulunmasıdır. Bu anlayışın bir sonucu olarak Vergi Usul Kanunun 369. maddesi, yetkili mercilerin yükümlüye yazı ile yanlış açıklama yapmış olmalarını, bir hükmün uygulanma biçimi konusunda yetkili mercilerin görüş ve düşüncelerini değiştirmiş olmalarını yada bir hükme ilişkin içtihadın değişmiş olmasını yanılma olarak kabul etmiş ve vergi cezası kesilemeyeceğini hükme bağlamıştır.

11-Mücbir Sebep ( Zorlayıcı Neden) :

VUK'nun 373. maddesi, mücbir sebeplerin meydana gelmesi halinde, bu durumun ispatlanması şartıyla vergi cezası kesilmeyeceğini hükme bağlamaktadır. Mücbir sebebin süreleri durdurucu etkisinin yanı sıra vergi suçluluğunu kaldırıcı etkisi de vardır. Bu son etki, mücbir sebebin failin kusurluluğunu kaldırdığı düşüncesinden kaynaklanmaktadır.

12-Şikâyet Yoluyla Maliye Bakanlığına Başvuru:

Maliye Bakanlığı yapılan tarhiyata karşı vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra vergi, resim ve harçların tarh, tahakkuk ve ödeme emri ile haciz işlemlerini içeren tahsilât aşamasında yapılan vergi hataları dolayısıyla düzeltme talepleri reddolunan mükelleflerin şikâyet taleplerini incelemektedir.

Düzeltme başvurusu vergi dairesince reddolunduktan sonra şikayet yoluyla Maliye Bakanlığı’na başvuran mükelleflere Maliye Bakanlığı’nın açık ret cevabı vermesi veya 60 günlük süresinde cevap vermemek suretiyle zımni ret cevabı vermesi üzerine mükelleflerin yaptıkları düzeltme başvurusunun reddolunması durumunda söz konusu idari işlemin iptal edilmesi hususunu yargıya taşımaları mümkündür.

Bu durumda mükellefler bağlı oldukları vergi dairesinin bulunduğu yerdeki vergi mahkemesinde dava açabileceklerdir. Ancak dava şikâyet yoluyla başvuru yapılıp reddolunduktan sonra açılabilir.

-Şikâyet Yoluyla Maliye Bakanlığına Başvurulmasında Dava Açma Süreleri:

Dava açma süresi, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay’da ve İdare Mahkemelerinde 60 gün, Vergi Mahkemelerinde ise 30 gündür.

Bu süreler;

İdari uyuşmazlıklarda yazılı bildirimin yapıldığı,

-Vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezalarından doğan uyuşmazlıklarda;

tahakkuku tahsile bağlı olan vergilerde tahsilatın;

-tebliğ yapılan hallerde veya tebliğ yerine geçen işlemlerde tebliğin;

-tevkif yoluyla alınan vergilerde istihkak sahiplerine ödemenin;

-tescile bağlı vergilerde tescilin yapıldığı ve

-idarenin dava açması gereken konularda ise ilgili merci veya komisyon kararının idareye geldiği, tarihi izleyen günden başlar.

B-VERGİ CEZALARININ ÖDENME ZAMANI:

1. Cezaya karşı vergi mahkemesinde dava açılmamışsa dava açma süresinin bittiği tarihten;

(6)

2.Cezaya karşı dava açılmışsa, vergi mahkemesi kararı üzerine vergi dairesince düzenlenecek ihbarnamenin ilgiliye tebliğ tarihinden:

Başlayarak bir ay içinde ödenir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Büyükbaş hayvancılık kırsal alanda yaşayan insanların temel geçim kaynak- larından biri olarak özellikle gelişmekte olan bölgeler için ekonomik öneminin yanında

Organın ortadan kalkması suçu işlediği sırada mağdurun yok ettiği organa karşılık kendisinin aynı organının bulunmaması ya da mevcut olan organının daha

Kurumların (dar mükellefiyete tabi olanlar dahil), tam mükellefiyete tabi başka bir kurumun sermayesine katılmalarından elde ettikleri ka- zançlar Kurumlar Vergisi

Bu değişikliğin yapılma nedeni ise; Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından 2018 yılında Türkiye’ye ‘mektup’ adı altında 26 milyonu Çin'den olmak üzere

Yoklama memurlarının görev ve yetkileri V.U.K.’nun 127.nci maddesinde belirtilmiş olup, defter ve belge inceleme yetkisi olmamasına karşın, V.U.K.’nun 168.no.lu genel tebliği

Bu fonlarımız aktif yönetilen en büyük hisse senedi fonu olma özelliğini taşıyor: İki fonumuzun toplam büyüklüğü 176 milyon TL değerle, yılı birinci bitiren rakip

Bu sebepledir k i , kısa süreli hürriyeti bağlayıcı ceza para cezasına çevrildiği hallerde, kararda para cezasının ağır veya hafif para cezası olup

fıkrasının (d) bendinde de “Bu Kanuna göre hesaplanan kurumlar vergisi ile her türlü para cezaları, vergi cezaları, 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının