• Sonuç bulunamadı

ÜNİTE. E-TİCARET Prof. Dr. Üstün ÖZEN İÇİNDEKİLER HEDEFLER. E-Ticaretin Araçları -I

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "ÜNİTE. E-TİCARET Prof. Dr. Üstün ÖZEN İÇİNDEKİLER HEDEFLER. E-Ticaretin Araçları -I"

Copied!
19
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÜNİTE

3

E-Ticaretin Araçları -I

E-TİCARET

Prof. Dr. Üstün ÖZEN İÇ İN DE KİL ER • Telefon • Fax

• Televizyon

• Elektrik Veri Değişimi(EDI)

• İnternet

• İnternetin Tanımı

• İnternetin Tarihsel Gelişimi

HED EF LER

•E-Ticaretin iletişim araçları ile ilişkisini anlayabilecek,

•E-Ticaretin teknik alt yapısını tanımlayabilecek,

•Telefon, fax ve televizyonun elektronik ticaretteki işlevi hakkında bilgi sahibi olabilecek,

•Elektronik veri değişiminin teknik boyutunu ve özellikle kurumsal uygulamalardaki işlevini

kavrayabileceksiniz.

•İnternet'in zaman içerisinde geçirdiği gelişimi

öğrenebileceksiniz.

(2)

E- TİCA RE TİN A RA ÇL AR I

Telefon Faks

EDI TELEVİZYON

Analog Televizyon Dijital Televizyon

Smart TV Kablo TV

İnternet

ARPANET DARPA NFSNET

WWW

(3)

GİRİŞ

Elektronik ticaret denince birçoğumuzun aklına Internet üzerinden yapılan ticaret gelmektedir. Gerçekte iletişim teknolojilerinin sağladığı her türlü iletişim aracı ile yapılan ekonomik faaliyetler elektronik ticaret kapsamında düşünülebilir.

Bu araçlar, telefon, faks, televizyon elektronik veri değişimi, intranet, extranet ve internettir.

Telefon, elektronik ticaret araçları içerisinde ilk akla gelenidir ve çok yaygın bir şekilde kullanılması nedeniyle önemli bir araç konumundadır. Çünkü elektronik ticaret hangi araçlarla gerçekleştirilirse gerçekleştirilsin telefon yine de birçok aşamada ilk başvurulan araçtır. Faks günümüzde ticari faaliyetlerle birlikte diğer birçok işlemde de geleneksel mektup hizmetinin yerine kullanılan vazgeçilmez araçlarından biri olmaya devam etmektedir. Analog televizyonlar hemen her evde bulunan tek yönlü bir iletişim aracıdır. Ancak, dijital televizyon sistemleri

sayesinde her bir izleyiciyle birebir iletişim kurabilmek mümkün hâle gelmiştir.

Zaman içerisinde, e-ticaret araçlarından biri olarak da düşünebileceğimiz Smart TV sistemi, farklı bir televizyon teknolojisi değil, sahip olduğu işletim sistemi

sayesinde ekstra özelliklerin kullanılabilmesine olanak sağlayan bir görüntüleme sistemi olarak teknoloji dünyasındaki yerini almıştır.

İlk olarak taşımacılık sektöründe kullanılmasına rağmen, bugün, imalat, taşımacılık, dağıtım, depolama, eczacılık, konstrüksiyon, petrol, metal, bankacılık, sigortacılık, perakendecilik, sağlık, tekstil, eğitim ve kamuda kullanılmakta olan EDI uygulamaları özellikle Firma-Firma türünde e-ticaretin önemli araçlarından iri olmaya devam etmektedir.

Internet günümüz e-ticaret uygulamalarının vazgeçilmezi konumuyla her tür e-ticaret için en önemli araç durumundadır. Bu teknoloji yardımıyla insanlar, değişik alanlardaki bilgilere kolay, ucuz, hızlı ve güvenli bir şekilde erişebilmekte, elektronik olarak alışveriş yapabilmekte ve sosyal ağların birer parçası hâline gelebilmektedirler.

TELEFON

Telefon, elektronik ticaret araçları içerisinde ilk akla gelenidir ve çok yaygın bir şekilde kullanılması nedeniyle önemli bir araç konumundadır. Çünkü elektronik ticaret hangi araçlarla gerçekleştirilirse gerçekleştirilsin telefon yine de birçok aşamada ilk başvurulan araçtır. Geleneksel telefon iletişim sistemi, aynı zamanda elektronik ticaretin de önemli bir aracı konumundadır. Siparişler telefon

aracılığıyla verilip ödemeler kredi kartı, banka hesap numarasına havale, kapıda ödeme gibi farkı yöntemlerle yapılabilmektedir. Birçok banka, interaktif telefon şubeleri aracılığıyla müşterilerine hizmet vermekte ve müşteriler banka şubelerine gitmeden çoğu işlerini yaptırabilmektedir. Yine telefonlar yalnızca sesli ya da sesli ve görüntülü konferanslar düzenlemek amacıyla da kullanılmaktadır. İnternetin yaygınlaşması ve elektronik ticarette en önemli araç hâline gelmesi bile telefonun yaygın olarak kullanımını önleyememiştir.

E-Ticaret hangi araçlarla gerçekleştirilirse gerçekleştirilsin telefon yine de birçok aşamada ilk başvurulan araçtır.

(4)

Günümüzde özellikle müşteri ilişkilerinde, satış sonrası destek ve müşteri memnuniyeti geri bildirimlerinde en etkili ve yaygın araç olarak telefon kullanılmaktadır.

FAKS

Faks günümüzde ticari faaliyetlerle birlikte diğer birçok işlemde de geleneksel mektup hizmetinin yerine kullanılan vazgeçilmez araçlarından biri olmaya devam etmektedir. Örneğin sipariş verilirken istenen malların dökümü ya da irsaliyeler ve faturalar postayla yerine ulaşmadan önce faks yoluyla taraflara anında ulaştırılabilmekte ve bu, işlemlerde büyük rahatlık ve kolaylık

sağlamaktadır. Ancak faksın da bazı dezavantajlı ve eksik tarafları vardır.

Gönderilen dokümanların kalitesi bazen okunamayacak derecede düşük alabilmektedir. Yine gönderilecek doküman çok uzunsa faksın maliyeti

artmaktadır. Bu nedenle faks elektronik ticarette tek başına kullanılan bir araç olmaktan çok destek aracı mahiyetindedir.

TELEVİZYON

Analog televizyonlar hemen her evde bulunan tek yönlü bir iletişim aracıdır.

Tüm dünyada bilgisayarlardaki televizyon kartları da hesaba katıldığında milyarlarca televizyon kullanılmaktadır. Geleneksel analog televizyon sistemlerinde elektronik ticaret açısından en önemli zorluk, etkileşimli ticari işlemlerin yapılamamasıdır. Bununla birlikte televizyonlarda yapılan ticari reklamlar sayesinde tüketicilerin mal ve hizmetleri tanıyarak telefonla sipariş verme veya web siteleri aracılığıyla internetten sipariş verme yoluyla evden alışveriş faaliyeti yapmaları mümkün olmaktadır. Tek taraflı televizyon yayınları ile yapılabilen elektronik ticaret faaliyetleri şu şekilde sıralanabilir:

• Reklam

• Tanıtım

• Tele alışveriş

• Bilgilendirme

Kablo TV, başlangıçta analog televizyon yayınların kesintisiz ve kaliteli bir şekilde izleyicilere ulaştırılması amacıyla geliştirilmesine rağmen, daha sonra gelişen fiber kablolar ve geniş bant kapasitesi sayesinde hızlı internet bağlantısı gerçekleştirilmesinin önemli araçlarından biri hâline gelmiştir. Kablo TV sayesinde bazı ilave aygıtlar yardımıyla televizyonlar bir internet sistemi gibi kullanılmaya başlanmış ve interaktif birer araç olmuştur. Bu şekilde kablo TV’de bir elektronik ticaret aracı hâline gelmiştir.

Kablo TV’nin en önemli özellikleri şunlardır:

• Kaliteli ve ucuz olması

• Frekans kirlenmesinden etkilenmemesi

• Yüksek kalitede ses ve görüntü iletimi sunması

• Etkileşimli (interaktif) hizmetler sunması Kablo TV, fiber kablolar

ve geniş bant kapasitesi sayesinde hızlı internet

bağlantısı gerçekleştirilmesinin önemli araçlarından biri

hâline gelmiştir.

(5)

• Tek bir ücret ödeyerek bir evin tüm odalarında izlenebilmesi

Türkiye’de 1999 yılından beri kablo TV hizmeti verilmektedir. Kablo TV abone sayısı Eylül 2013 verilerine göre 1.191.000 civarındadır. Bu sayının 2018 yılının birinci çeyreğinde 1.214.524 olduğu ve kablo TV abone sayısında ciddi bir artış olmadığı göze çarpmaktadır. (www.tk.gov.tr).

Hâlen 22 ilde kablo TV şebekesi üzerinde abone tarafına bağlanacak bir kablo modem yoluyla internet hizmeti de sunulmaktadır. Ayrıca, kablo TV şebekesi üzerinden aynı kontrol merkezi hizmet sahasında veya il içinde kablo TV aboneleri arasında dâhili telefon aboneliği işlemi olarak ifade edilebilecek olan VoIp (Voice Over IP) hizmeti de verilmektedir.

Analog televizyonlar ve kablo TV sistemlerinin yanı sıra televizyon sektöründeki en önemli gelişme dijital televizyonların sunumuyla yaşanmıştır.

Dijital televizyon sistemleri sayesinde her bir izleyiciyle birebir iletişim kurabilmek mümkün hâle gelmiştir. Dijital televizyonların gelişmesiyle birlikte en önemli elektronik ticaret aracı olarak kişisel bilgisayarların önüne geçmesi gözden uzak bir olasılık değildir.

Dijital yayınlar, analog televizyon sistemlerine ulaşmadan önce, her abonenin televizyonuna bağlı bir şifre kod çözücü (Decoder) aracılığı ile analog televizyon sistemlerinin algılayabileceği şekle dönüştürülmektedir. Kod Çözücü, aynı zamanda abonenin telefon hattı ile yayın yapan kuruluşun merkez bilgisayarı arasında bir iletişim ağı kurmaktadır. Pay Per View (izlediğin kadar öde) adı verilen bir uygulama ile aboneler sürekli televizyon yayınının yanı sıra bazı programları seçerek ücret karşılığında izleyebilmektedirler.

Dijital yayın ile aşağıdaki uygulamalar yapılabilir:

• E-posta, sohbet, anlık mesajlaşma gibi iletişim uygulamaları

• TV ekranlarından kredi kartı ekstrelerini görüntüleme ve ödeme

• Banka hesaplarını kontrol etme, hesap hareketleri izleme

• Fatura ödeme

• Online oyunlar oynama

• Evden alışveriş

• Cep telefonlarına kontör/dakika yükleme

• Etkileşimli kişisel video kaydedebilme

• Farklı dillerde altyazılar kullanabilme

E-ticaret araçlarından biri olarak da düşünebileceğimiz Smart TV sistemi, farklı bir televizyon teknolojisi değil, sahip olduğu işletim sistemi sayesinde ekstra özelliklerin kullanılabilmesine olanak sağlayan bir görüntüleme sistemi olarak teknoloji dünyasındaki yerini almıştır. Başka bir deyişle, televizyon üzerinden internete bağlanmaya ve bir kısım uygulamaların çalıştırılmasına olanak sağlayan, üzerinde bir işletim sisteminin çalıştığı, multimedya özelliğine sahip televizyonlara verilen genel isimdir.

Smart TV’ler pek çok imkân sunmaktadır. Bunlardan bazıları (www.chip.

com.tr);

Dijital yayınlar, analog televizyon sistemlerine

ulaşmadan önce, her abonenin televizyonuna bağlı bir decoder aracılığı

ile analog televizyon sistemlerinin algılayabileceği şekle dönüştürülmektedir.

(6)

• Smart TV ile cep telefonu, tablet ve PC'den DLNA (Digital Living Network Alliance-Evrensel Bağlantı Noktası/Sayısal Akışlı Ağ uyuşması) imkânı ile görüntü aktarımı. DLNA, kablosuz ağa bağlanabilen farklı cihazlar arasında kolayca veri akışı sağlayan bir iletişim standardıdır.

• PVR/DVR (Private Video Recorder /Digital Video Recorder-Kişisel Video Kaydetme/Sayısal Video Kaydetme) özelliği ile herhangi bir televizyon yayınının ayrı bir cihaza ihtiyaç olmadan video olarak kaydedilmesi,

• Kamera veya ses komutlarıyla televizyonun kontrol edilmesi,

• Görüntülü konferanslar yapabilme imkânı,

• Televizyon üzerinden internette gezinme imkânı,

• Smart TV’ler için özel hazırlanmış olan uygulamaları kullanabilme,

• Sosyal medya uygulamalarını kullanabilme şeklinde sıralanabilir.

Bu özellikleri ile smart TV’ler günümüzde elektronik ticaretin önemli bir aracı hâline gelmiştir ve ilerleyen yıllarda yeni eklenecek donanım ve yazılımlarla daha da yaygınlaşması beklenmektedir.

ELEKTRONİK VERİ DEĞİŞİMİ (EDI)

Elektronik veri değişimi (Electronic Data Interchange-EDI), ticaret yapan kurumlar arasında iş bilgilerinin ve dokümanlarının tüm taraflar tarafından kullanılabilecek şekilde elektronik iletişim araçlarıyla iletilmesini sağlayan bir araçtır (Hill ve Ferguson 1989;5-12). Sağladığı ekonomik avantajları nedeniyle özellikle firma-firma türünde elektronik ticarette kabul görmüştür.

İlk olarak taşımacılık sektöründe kullanılmasına rağmen, bugün, imalat, taşımacılık, dağıtım, depolama, eczacılık, konstrüksiyon, petrol, metal, bankacılık, sigortacılık, perakendecilik, sağlık, tekstil, eğitim ve kamuda kullanılmaktadır.

Örneğin, üniversiteler not transkriptlerini, otomobil imalatçıları özel

bilgisayarlarda hazırlanmış büyük ve kompleks mühendislik tasarımlarını iletmek için EDI’yi kullanabilirler. Büyük firmalar, müşterilerine ürün, fiyat, indirim ve diğer bilgileri içeren fiyat kataloglarını EDI’yle gönderebilirler.

EDI, elle hazırlanmış bir formu alarak standart bir elektronik formata dönüştürür ve alıcıya gönderir. Alıcı tarafında standart format, alıcının uygulaması tarafından okunabilecek bir formata dönüştürülür. EDI için her iki ticari ortağın bilgisayarında da veriyi EDI’ye ve EDI’den çevirecek bir yazılım ve bir haberleşme hattı (doğrudan hat, Katma Değerli Network-VAN, Internet) olması gerekir(Ersoy 1999;48).

Ticarette daha etkin olunması amacıyla “tam zamanında” (Just in Time-JIT) ve “hızlı yanıt” (Quick Response-QR) gibi anlayışlar geliştirilmiş ve bunların gerçekleştirilmesi için iş akışında herhangi bir katma değer (value added) yaratmayacak işlemlerin elimine edilmesi gerektiği belirlenmiştir. Bu nedenle, birçok uluslararası kuruluş ve büyük bölgesel organizasyonlar EDI kullanmakta ve ticaret yapan herkesin de EDI kullanabilir duruma gelmesi önerilmektedir.

Elektronik veri değişimi (EDI), ticaret yapan kurumlar arasında iş

bilgilerinin ve dokümanlarının tüm taraflarca kullanılabilecek şekilde elektronik iletişim araçlarıyla iletilmesini

sağlar.

(7)

Günümüzde büyük üretici kuruluşlar başta olmak üzere pek çok kurumsal işletme, ERP (Kurumsal Kaynak Planlama-Enterprise Resource Planning) sistemleri gibi, iş süreçlerini kontrol altına almak suretiyle kaynak tasarrufu sağlamak ve etkinliği artırmak amacını taşıyan çok çeşitli bilgi teknolojileri sistemlerini kullanmaktadırlar. Bu tür teknolojiler yardımıyla kuruluşlar, basılı dokümanların yerine, hemen hemen tüm iş süreçlerini elektronik bilgi olarak kurumsal işletme veri tabanlarına girmekte ve bilgilerin yetkili kişiler arasında paylaşımını

sağlamaktadır. Temel olarak EDI, iş süreçlerinden doğan bilgi akışının, tamamen veya kısmen elektronik ortama taşınması sonucu oluşmaktadır. Bilginin kurumsal veri tabanlarında dijital formatta saklanması sonucunda bilgi “taşınabilir” bir obje hâline gelmiştir. Taşınabilirlik, çok çeşitli alanlarda başta ticari işletmelerin geleneksel yollardan pahalıya mal edebilecekleri veya hiçbir zaman

gerçekleştiremeyecekleri işlemleri kolayca ve ucuz bir şekilde elektronik sistemler yardımıyla yapabilmelerine olanak tanımaktadır.

Şirket içi EDI kullanımına basit bir örnek olarak büyük süpermarketlerin kasa sistemleri ve ürün etiketleri verilebilir. Hemen bütün büyük alışveriş merkezleri bilgisayar sistemleri yardımıyla iş süreçlerini kontrol etmektedirler. Ürünlerin depoya girişi ile satışına kadar olan tüm süreçler bilgisayar sistemleri ile takip edilebilmektedir. Ürünün depoya girişi ile başlayan bu süreç satıldı bilgisinin depoya ulaşması ve yeni sipariş verilmesi ile sonuçlanır. Bu sürecin adımları aşağıdaki gibidir (Türkal 2002;27-28):

• Mal depoya girdiğinde sisteme kaydedilir.

• Sırası gelen mal, merkez depodan mağaza içine ve genellikle mağazada belirli bir rafa yerleştirilir.

• Bu işlem (iş süreci), bilgisayar ortamında da merkez depodan mağaza deposuna ve mağaza deposunun ilgili rafına aktarıldığı şeklinde işlenir.

• Eğer mal, mağaza içerisinde iken bir fiyat değişikliği olursa malın

bulunduğu rafın dijital etiketindeki fiyat bilgisi, mağazanın tavanına belirli aralıklarla yerleştirilmiş radyo frekansı ile veya kızılötesi ışık sistemi ile çalışan aygıtlar yardımı ile etiketlere arada kablo bağlantısı olmadan otomatik olarak merkez bilgisayar sisteminden girilir.

• Ürünler kasadan geçirilirken barcode etiketleri aracılığı ile otomatik olarak tanınır ve faturaya işlenir.

• Ürünün satıldı bilgisi, mağaza sanal deposundaki adet bilgisini değiştirerek azaltır.

• Kullanılan EDI sistemine bağlı olarak gerektiğinde belirli bir malın belirli bir miktarın altına düşmesi hâlinde ilgili çalışan veya birim uyarılabilmekte ve bu sayede satışın sürekliliği sağlanarak verimlilik artırılmaktadır.

EDI sistemlerinin faydaları oldukça fazladır ve yeni nesil ticaretin merkezini teşkil etmektedir.

EDI’nin faydalarını şu şekilde özetleyebiliriz (www.ayangumrukleme.com.tr):

• Hızlı ve doğru veri akışı Şirket içi EDI

kullanımına basit bir örnek olarak büyük süpermarketlerin kasa

sistemleri ve ürün etiketleri verilebilir.

(8)

• Daha etkin denetim yöntemlerinin geliştirilmesi

• Üretkenliğin ve kârlılığın artması

• İş ilişkilerinin geliştirilmesi

• Müşteri memnuniyetinin ve rekabet gücünün artırılması

EDI, yukarıda da izah edildiği şekliyle birçok yarar sağlamasına bir kısım dezavantajları bulunmaktadır;

Yüksek Maliyetler: EDI uygulamalarının geliştirilmesi ve işletilmesinin maliyeti yüksektir.

Sınırlı Erişim: EDI uygulamaları tüketicilerin satıcılarla kolaylıkla iletişimine ve iş yapmasına olanak vermez. Örneğin bir şirketle iş yapmak için, tedarikçi, Katma-Değerli Ağ (VAN) denilen ve kayıtlı şirketle iletişim kurmak için gerekli yazılımı sağlayan bir online servise abone olmak zorundadır.

Yerine Getirilmesi Kolay Olmayan Gereklilikler: EDI uygulamaları, genellikle pek çok yapısal protokol, önceden belirlenmiş düzenlemeler ve kendine has iki yönlü bilgi değişimleri gerektirir. Örneğin, EDI, iş yapan tarafların veri yapısı ile ilgili katı bir kısım düzenlemelerin yerine getirilmesini gerektirir. Bunlar özellikle hızlı değişen bir çevrede, zaman tüketici, esnek olmayan ve yerine getirilmesi kolay olmayan düzenlemelerdir. Sonuçta ortaya çıkan maliyet ve gecikmeler, küçük şirketlerin EDI uygulamalarına yatırım yapmasına engel teşkil etmekte ve sadece büyük şirketler tarafından kullanılan bir hizmet olarak kalmasına yol açmaktadır.

Kısmi Çözümler Sunması: EDI uygulamaları, işlemlerin sadece bir kısmını otomatik hâle getirmektedir. Örneğin, bir ürünün siparişi ile buna ilişkin muhasebe, ödeme, fon transferinin eş zamanlı olması gerekirken EDI’de bazen günlerle ifade edilen gecikmeler yaşanabilmektedir. İdeal olarak düşünüldüğünde, bir elektronik ticaret uygulaması, sipariş, dağıtım ve ödeme işlemleri arasındaki boşlukları azaltmalı ve kayıt ve muhasebe sistemlerinin eş zamanlı olarak yürütülmesine olanak vermelidir.

Kapalı Dünya: EDI uygulamaları kapsam olarak çok sınırlıdır. Web uygulamaları, EDI mimarisinin kapalı dünyasını yıkmıştır.

Önceki yıllarda, bir EDI ortamı oluşturabilmek için her iki tarafın da bilgisayar ve ağ ekipmanlarına ciddi yatırımlar yapması gerekiyordu. Özellikle büyük perakendeciler tüm tedarikçilerinin EDI uyumlu olmalarını şart

koştuklarında bu, küçük tedarikçileri ciddi bir seçime zorluyordu. Bu durumda küçük firmalar ya gerekli yatırımları yapmak ya da büyük bir müşteriyi kaybetmek gibi zor bir tercihle karşı karşıya kalmaktaydı.

Bu sistemde ayrıca bilgilerin kalitesi, depolamanın yapıldığı ana

bilgisayardaki verilerin ne sıklıkla güncellendiğine bağlıydı. Internet’in gelişmesi ve yaygınlaşması ile birlikte EDI platformundaki şirketler çok düşük bağlantı

maliyetleri ödemeye başladılar. Buna düşük PC fiyatları ve basit yazılımlar da eklendiğinde geriye tüm bunları birleştirip veri aktarımını sağlamak kaldı ve EDI artık çok pahalı bir yatırım olmaktan çıktı. Buna ek olarak Web üzerinde verilerin paylaşım standardı olan XML, EDI standartlarını belirlemek için bir metot olarak EDI’nin en önemli

dezavantajlarından biri EDI uygulamalarının geliştirilme ve işletme

maliyetinin yüksek olmasıdır.

(9)

kullanılmaya başlandı ve bu şekilde EDI teknolojisi, endüstri için daha anlaşılabilir bir hâl aldı. Ayrıca internet sayesinde EDI ortamındaki tüm veriler anında

güncellenmekte ve kalitesini korumaktadır (www.workcube.com).

İNTERNET

İnternet’in Tanımı

İnternet, birçok bilgisayar sisteminin birbirine bağlı olduğu, dünya çapında yaygın olan ve sürekli büyüyen bir iletişim ağıdır. Aynı zamanda, insanların her geçen gün gittikçe artan “üretilen bilgiyi saklama/paylaşma ve ona kolayca ulaşma” istekleri sonrasında ortaya çıkmış bir teknolojidir. Bu teknoloji yardımıyla insanlar, değişik alanlardaki bilgilere kolay, ucuz, hızlı ve güvenli bir şekilde erişebilmektedir.

İnternet, bilgisayar ve iletişimde daha önce hiç olmayan şekilde devrim niteliğinde değişiklikleri beraberinde getirmiştir. Telgraf, telefon, radyo ve bilgisayarın icadı bu önüne geçilemeyen gelişmenin basamakları olmuştur.

İnternet dünya çapında bir yayın, bilgi paylaşım mekanizması ve coğrafik konumu ne olursa olsun bireyler ve bilgisayarları arasında bir etkileşim ve iş birliği aracıdır.

Internet bilişim altyapısının araştırılması ve geliştirilmesine yapılan doğru yatırımın ve inancın en başarılı örneklerinden biridir.

Hükûmetler, endüstri kuruluşları ve akademik çevreler başlangıçtan beri bu yeni heyecan verici teknolojinin gelişiminde en büyük katkıyı sağlayan taraflardır.

Başlangıçta ulusal bir bilgi altyapısı olarak düşünülen Internet, bugün küresel bir bilgi altyapısı hâline gelmiştir. İnternet’in tarihçesi oldukça karmaşıktır ve teknolojik, örgütsel ve toplumsal birçok yönü vardır. Dolayısıyla etkisi bilgisayarlı iletişimin teknik yönleriyle sınırlı kalmamakta, elektronik ticaret, bilgi edinimi ve toplumsal işlemleri yerine getirmek için her geçen gün artan şekilde çevrimiçi araçların kullanımına yönelen toplumu da büyük ölçüde etkilemektedir.

İnternet’in Tarihsel Gelişimi

Ağ üzerinden yapılabilecek olan sosyal etkileşimlerle ilgili olarak ilk tanım MIT (Massachusetts Institute of Technology)’den Joseph Carl Robnett Licklider tarafından Ağustos 1962’de “Galaktik Ağ-Galaktik Network” kavramını tartıştığı

“Online Man Computer Communication” konulu makalesinde yapılmıştır.

Licklider, herkesin herhangi bir yerden veri ve programlara hızlı bir şekilde

erişebileceği küresel olarak birbirine bağlı bir bilgisayar topluluğu tasavvur etmişti.

Licklider’in tartıştığı kavram günümüzün internetine çok büyük ölçüde benziyordu.

MIT’den Leonard Kleinrock, 1964’de bilgisayar ağlarına giden yolda önemli bir adım olan paket kullanımının teorik olarak mümkün olduğunu iddia etti. Diğer önemli gelişme bilgisayarların birbiriyle konuşmasını sağlamaktı. Bunu

başarabilmek için, 1965 yılında, Thomas Merrill ve Lawrence G. Roberts TX-2 diye adlandırılan bilgisayarlarla o zamana kadar yapılmış ilk geniş alan bilgisayar ağını gerçekleştirerek düşük hızlı bir dial-up bağlantıyla birbirine bağladı. Bu deneyimin İnternet, birçok

bilgisayar sisteminin birbirine bağlı olduğu, dünya çapında yaygın olan ve sürekli büyüyen

bir iletişim ağıdır.

(10)

sonucu, birbirinden uzakta olan bilgisayarların istenen bilgiye erişmek ve programları işletmek üzere birlikte çalışabileceğine olan inancın gerçeğe dönüşmesiydi.

1966 yılı sonlarında L. Roberts bilgisayar ağı kavramını geliştirmek için DARPA’da çalışmaya başladı ve 1967’de ARPANET olarak adlandırılan ilk bilgisayar ağı planlarını açıkladı.

ARPANET üzerindeki ilk düğüm (node) olarak UCLA’daki ağ ölçüm merkezi seçildi. İkinci düğüm Stanford Araştırma Enstitüsü (SRI) tarafından sağlandı. Bir ay sonra, ilk bilgisayardan bilgisayara mesaj gönderildi. UCSB (University of California at Santa Barbara) ve Utah Üniversitesi’nde iki düğüm daha eklenmesiyle 1969 yılı sonu itibariyle ARPANET bünyesinde dört adet bilgisayar birbirine bağlanmış oldu.

Böylece Internet’in ilk tomurcuğu filizlenmeye başladı.

İlerleyen yıllarda çok sayıda bilgisayar ARPANET’e hızlı bir şekilde eklenmeye devam ederken, host-to-host* protokolü ve diğer ağ yazılımları üzerinde

çalışmalar yapılmıştır. Aralık 1970’de NWG (Network Working Group-Ağ Çalışma Grubu), Steve Crocker liderliğinde NCP (Network Control Protocol-Ağ Kontrol Protokolü) adı verilen ilk ARPANET host-to-host protokolünü tamamladı.

1971-1972 yıllarında NCP’yi kullanan ARPANET siteleri tamamlandıkça ağ kullanıcıları da uygulamalar geliştirmeye başlamıştır.

Ekim 1972’de, ICCC’de (International Computer Communication Conference-Uluslararası Bilgisayar İletişim Konferansı) Kahn tarafından

ARPANET’in çok başarılı bir sunumu yapılmıştır. Sunum, bu yeni ağ teknolojisinin ilk genel tanıtımı niteliğindeydi. Yine 1972’de ilk uygulama olan “elektronik posta"

hizmeti de tanıtıldı. 1972 Mart ayında, ARPANET geliştiricileri arasında kolay bir koordinasyon sağlanabilmesi amacıyla e-posta gönderme ve alma programları geliştirildi. Daha sonra, mesajların listelenmesi, okunması, dosyalanması, başkalarına yönlendirilmesi ve cevaplandırılması gibi özellikleri içeren ilk e-posta hizmet programı geliştirildi. O zamandan beri e-posta en yaygın ağ

uygulamalarının başında gelmiştir. Bu olay, insanlar arasındaki bugün gördüğümüz her türlü iletişim trafiğinin yönetildiği WWW gibi pek çok farklı uygulamanın da habercisi olmuştur.

* Host, ağ üzerinde protokol kümesini çalıştıran bilgisayarlara hizmet veren herhangi bir bilgisayar ya da diğer aygıtlara verilen isimdir.

UCSB ve Utah Üniversitesi’nde iki düğüm eklenmesiyle 1969 yılı sonu itibariyle

ARPANET bünyesinde dört adet bilgisayar birbirine bağlanmış

oldu. Böylece Internet’in ilk tomurcuğu filizlenmeye

başladı.

(11)

ARPANET zaman içerisinde büyüyerek internete dönüştü. İnternet, pek çok değişik tasarıma sahip birbirinden bağımsız ağların olabileceği fikrine dayanır.

ARPANET ile başlayan süreç daha sonra paket uydu ağları, yer tabanlı paket radyo ağları ve diğer ağlar ile devam etmiştir. Bugünkü Internet, açık mimarili ağ adı verilen teknik bir fikre dayanır. Bu yaklaşıma göre herhangi bir ağ teknolojisinin seçimi, özel bir ağ mimarisi ile sınırlanmamalı, sağlayıcılar tarafından serbestçe seçilebilmeli ve diğer teknolojilerle birlikte çalışabilir bir duruma getirilmelidir.

Açık mimarili ağ kavramı ilk olarak 1972’de DARPA’da göreve başladıktan kısa bir süre sonra Robert Elliot Kahn tarafından ortaya atılmıştır. Bu çalışma paket radyo programının bir parçasıydı, fakat sonradan ayrı bir program hâline getirildi.

O zaman bu programa “Internetting” adı verilmiştir. Paket radyo sistemini çalıştırmanın anahtarı, tıkanıklık ve parazitlenme durumunda etkin bir iletişim sağlayabilecek güvenilir bir end-to-end protokoldü. NCP’nin end-to-end güvenilirliği sağlamadığı görüldü. Bazı paketler kaybolduğunda protokol ya da uygulamalar hata mesajı vermelidir. Bu modelde ise NCP’nin böyle bir özelliği yoktur. Mevcut tek ağ ARPANET olduğundan ve hata ihtimali de az olduğundan buna ihtiyaç duyulmamıştır.

Bundan dolayı Kahn, açık mimarili ağları destekleyecek şekilde yeni bir protokol geliştirmeye karar verdi. Bu protokol sonraları TCP/IP (Transmission Control Protocol/Internet Protocol-İletim Kontrol Protokolü/İnternet Protokolü) olarak adlandırıldı. NCP daha çok bir aygıt sürücüsü programı gibi iken bu protokol bir haberleşme protokolü gibidir.

Kahn, BBN’de iken iletişime yönelik bir işletim sisteminin ilkeleri üzerinde çalışmaya başlamıştı. 1973 İlkbaharında Stanford Üniversitesi’nden Vint Cerf’e detaylı bir protokol tasarımı konusunda birlikte çalışma isteğini iletti. Kahn’ın iletişimin mimarisi, Cerf’in de NCP konusundaki deneyimi bir araya gelince TCP/IP diye adlandırılan protokollerin detayları şekillenmeye başladı.

Cerf/Kahn ortak çalışması, internet üzerinde TCP denilen bir tek protokol tanımlamıştır. Bu model, dosya transferi ve uzaktan sisteme giriş uygulamalarında sorunsuz çalışmış, ancak bir kısım yeni başlayan ileri ağ uygulamalarında, kayıp paketler olması durumunda bunun TCP ile düzeltilemeyeceğini ortaya çıkarmıştır.

Bu durum, orijinal TCP’nin iki ayrı protokol şeklinde yeniden düzenlenmesi sonucunu doğurmuştur. Basit IP, yalnızca her bir paketin adreslenmesi ve yönlendirilmesi, TCP ise akış kontrolü ve kayıp paketlerin kurtarılması ile görevlendirilmiştir.

ARPANET ve internetin temel amacı kaynak paylaşımıydı. Dosya transferi ve sistemlere uzaktan bağlantı yaygın uygulamalar olmasına rağmen, e-posta belki de bu dönemdeki yeniliklerin en etkilisiydi. E-posta insanların birbirleriyle iletişim kurma tarzında önemli değişiklikler yaptı. İnternetin ilk dönemlerinde paket tabanlı sesli iletişim ve değişik dosya ve disk paylaşım modelleri gibi başka uygulamalar da vardı. Kurtçuk (worm) denilen ilk zararlı programların sistemleri etkilemesi de bu dönemde olmuştur.

Açık mimarili ağ kavramı ilk olarak 1972’de DARPA’da göreve başladıktan kısa

bir süre sonra Kahn tarafından ortaya

atılmıştır.

(12)

DARPA, Stanford’dan Vint Cerf, BBN’den Ray Tomlinson ve UCL’den Peter Kirstein’e TCP/IP için üçlü bir çalışma yaptırmıştır. Cerf liderliğindeki Stanford ekibi ayrıntıları belirlemiş ve yaklaşık bir yıl içerisinde üç ayrı bağımsız TCP uygulamasını geliştirmiştir. Bu olay, Internet kavram ve teknolojilerinin çok uzun sürecek geliştirme ve deney sürecinin başlangıcı olmuştur. İlk üç ağ olan ARPANET, Paket Radyo ve Paket Uydu ağları ile başlayarak, her türlü ağ ve geniş tabanlı araştırma ve geliştirme çevrelerinin iş birliğiyle deneysel ortam büyümeye devam etmiştir.

1980’li yılların başında LAN, PC ve iş istasyonlarının yaygınlaşması internetin de büyümesine yol açtı. 1973 yılında Xerox PARC’tan Bob Metcalfe tarafından geliştirilen ethernet teknolojisi, bugün internette en çok kullanılan ağ

teknolojisidir. İlk ARPANET modeli olan zaman paylaşımlı büyük bilgisayarlardan oluşan az sayıdaki ağdan daha çok sayıdaki ağa geçiş, çok sayıda yeni kavramların ortaya çıkması ve teknolojide değişikliklere gidilmesi sonucunu doğurmuştur. Bu nedenle ilk olarak A, B, C diye üç değişik ağ sınıfı tanımlanmıştır A sınıfı ağlar, ulusal boyuttaki büyük ağlardır. Bu sınıf çok sayıda bilgisayardan oluşan az sayıda ağ olarak ta tanımlanabilir. B sınıfı ağlar bölgesel, C sınıfı ağlar ise yerel alan ağlarını ya da diğer bir deyişle az sayıda bilgisayardan oluşan çok sayıda ağı temsil eder.

Ağlar büyüdükçe ve bilgisayar sayısı arttıkça sayısal adresleri akılda tutmak zorlaştığından kullanıcıların ağı kullanımını kolaylaştırmak için bilgisayarlara isimler verilmiştir. Başlangıçta sınırlı sayıda host bulunduğundan tüm hostların ve ilgili isim ve adreslerin tek bir tabloda tutulması mümkündü. Zamanla bağımsız

yönetilen ağların (LAN vb.) sayısındaki artış nedeniyle Paul Mockapetris tarafından keşfedilen Alan Adı Sistemi (Domain Name System-DNS) uygulamaya

konulmuştur.

Internet’in hacim olarak büyümesi başlangıçta kullanılan yönlendiricilerde*

(router) de sorunlar çıkmasına neden olmuştur. İlk olarak tasarlanan

yönlendiriciler, internette kullanılan tüm yönlendiriciler tarafından aynı şekilde gerçekleştirilen dağıtılmış bir algoritma ile yönlendirme işlemini

gerçekleştiriyorlardı. Ancak internetteki ağ sayısı arttıkça bu algoritma yetersiz kalmaya başladı. Bunun üzerine her bir internet bölgesinde kullanılan İç Geçit Protokolü (Interior Gateway Protocol- IGP) ve bölgeleri birbirine bağlamak için kullanılan Dış Geçit Protokolü (Exterior Gateway Protocol-EGP) ile hiyerarşik bir yönlendirme algoritması geliştirildi. Böylece hız, konfigürasyon ve ölçek açısından farklı gereksinimlerin karşılanabilmesine olanak verildi. Yönlendiricilerin kapasitesi üzerindeki sınırlama yalnızca algoritmalardan değil adresleme tablolarının

* Yönlendiriciler, büyük ve değişik protokollere sahip bilgisayar ağlarını birleştirirler. Yönlendiriciler bir ağ üzerindeki tüm bilgisayarların adreslerini bilir ve buna göre kendilerine gelen paketi en uygun şekilde hedefe yollar. Yönlendiriciler genellikle dinamik yönlendirmeyi kullanır. Bunun anlamı kendisine gelen bir paketin tüm ağ taranarak en güvenli ve hızlı yolun denenmesidir. Verinin içeriğini inceler ve iletilmesi gerekmiyorsa iletmez. Eğer herhangi bir sorun çıkarsa, alternatif bir yol arayarak mutlaka paketi hedefine ulaştırmaya çalışırlar. Yönlendiriciler ağa bağlı özel bir araç veya ağa bağlı bir bilgisayar olabilirler.

Ağlar büyüdükçe ve bilgisayar sayısı arttıkça

sayısal adresleri akılda tutmak zorlaştığından

Alan Adı Sistemi (Domain Name System-

DNS) uygulamaya konulmuştur.

(13)

hacminden de kaynaklanmaktaydı. Bu nedenle yönlendirici tablolarının hacmini kontrol etmek üzere de yeni yaklaşımlar geliştirilmiştir.

ARPANET 1983’e kadar birçok savunma ar-ge ve operasyonel faaliyetlerinde kullanıldı. ARPANET’in NCP’den TCP/IP’ye geçişiyle operasyonel gereksinimler için kullanılmak üzere MILNET, araştırma gereksinimleri için de ARPANET olmak üzere ikiye ayrılmıştır. 1990 yılında ise ARPANET tamamen ortadan kaldırılmıştır.

1985 yılı itibarıyla internet artık değişik kesimlerdeki çok sayıda araştırıcı ve geliştirici tarafından kullanılan sağlam bir teknoloji hâline gelmiş günlük işlemlerin vazgeçilmez araçlarından biri olmaya başlamıştır. Aynı yıl içerisinde Amerikan Ulusal Bilim Kurumu (Naional Science Foundation-NSF) NSFNET’i geliştirdi. Bu bilgisayar ağı eğitim kurumlarına ait olan bilgisayar ağlarını ARPANET protokolleri üzerinde çalışmak kaydıyla birbirine bağlayarak ulusal bir ağ omurgası (backbone) oluşturmaktaydı. Daha sonra BITNET ve USENET gibi yeni ağlar ortaya çıktı.

İnternetin deneysel kullanımının tamamlanması ve geniş kitleler tarafından kullanılmaya başlanmasıyla birlikte, diğer ağlar ve ağ teknolojileri peş peşe hızla gelişmeye başladı.

1991 yılında Tim Berners-Lee, HTML olarak isimlendirilen işaretleme dilini geliştirerek World Wide Web’i icat etti. Bu sistem hipermetin (hypertext) denilen görsel bir temele dayanıyor ve araştırmaların ve bilgilerin paylaşılmasını

kolaylaştırması amaçlanıyordu. WWW’nin ortaya çıkması aynı zamanda ticari çevreleri de motive etti. Bu tarihten sonra internet kullanıcı sayısı ve fiziksel yapısı katlanarak büyüdü. Ticari kurumlar, üniversiteler, kamu kurumları ve diğer organizasyonlar bu gelişime ayak uydurmakta gecikmediler. Kurumlar kendi adlarına Internet siteleri kurmaya başladılar.

1992 yılında Internet üzerinden ilk ses ve görüntü transferi gerçekleştirildi.

1994 yılında Internet üzerinde ilk siber banka uygulaması başlatıldı. Aynı yıl alışveriş merkezleri internet üzerinden tanıtımlara başladılar. Pizza Hut internet üzerinden sipariş almaya başladı. İlk siber radyo istasyonu olan RT-FM Las Vegas’tan yayın yapmaya başladı. Yine bu yıl içerisinde elektronik ticaret kavramı ortaya çıktı.

1995 yılında Microsoft Internet Explorer tarayıcısının ilk sürümünü ve Windows 95’i piyasaya çıkardı. Aynı yıl içerisinde alan adı isimleri bedava olmaktan çıktı.

1996 yılı Microsoft ve Netscape firmaları arasındaki tarayıcı savaşının başladığı yıl oldu. Aynı yıl içerisinde ilk Internet telefon teknolojisi kullanılmaya başlandı.

İzleyen yıllarda sürekli olarak yeni ve önemli gelişmeler yaşandı ve bu gelişmeler hâlen baş döndürücü bir hızla devam etmektedir. Öyle ki, İnternetin dünya üzerinde herhangi bir yerden her an kullanılabilmesi, gerek tüketicilerin gerekse işletmelerin ticari amaçla internet ortamına gelmesine neden olmuştur.

İnternetin son 10 yıllık dönemdeki adaptasyonu o kadar hızlı olmuştur ki fiziki ortamda yer alan hemen her şey internet ortamına taşınmıştır. İnsanlar için 1991 yılında Tim-

Berners Lee, World Wide Web’i (WWW)

icat etti. Bu sistem hipermetin denilen görsel bir temele

dayanıyor ve araştırmaların ve bilgilerin paylaşılmasını

kolaylaştırması amaçlanıyordu.

(14)

tanışma, sohbet etme, alışveriş yapma, müzik dinleme, film seyretme veya satın alma, bilgi arama vb. çok çeşitli amaçlar için dünyanın her yerinde birçok ülkede çok sayıda işletme ve tüketici internet ortamında yerini almıştır.

Bütün bu hızlı gelişimine rağmen, internet ile ilgili gelişmelerin sonuna gelindiğinin söylenmesi mümkün değildir. İnternetin verimli bir pazar ortamı olabilmesi için önünde daha birçok engeller mevcuttur. Bağlantı hızlarının artırılması, internete yönelik güvenin oluşturulması, işletme ve tüketicilerin internet ortamına adaptasyonları gibi birçok alanda çalışmalar hızla devam etmektedir.

Bireysel Etkinlik • İnternet'in tarihsel gelişimiyle e-ticaretin tarihsel gelişimi

arasında ne türlü benzerlikler olabileceğini tartışınız.

Ör nek

•2019 yılında internetin geldiği son durum:

•ABD merkezli bir bulut yazılım şirketi olan Domo internette 1 dakikada neler olduğunu paylaştı.

•4.497.420 Google araması yapılıyor.

•390.030 uygulama akıllı cihazlara yükleniyor.

•Netflix'te 694.444 saatlik video tüketiliyor.

•511.200 tweet atılıyor.

•4.500.000 YouTube videosu izleniyor.

•188.000.000 email gönderiliyor.

•Instagram'da 55.140 fotoğraf paylaşılıyor.

• 231.840 Skype görüşmesi gerçekleşiyor.

•9.772 Uber aracı çağırılıyor.

•18.100.000 mesaj gönderiliyor.

(15)

Öze t

• Elektronik ticaretin gerçekleşmesi birçok teknolojik gelişme ile mümkün olmuştur. Bu teknolojik icatların temel amacı aslında iletişim ve

haberleşmedir. Ancak bu amaç uzaktaki kişiye erişmekle kalmamış uzaktaki verilere ve hatta uzaktaki mal ve hizmetlere erişim imkânı da sağlamıştır. Elektronik ticarete de altyapı oluşturan bu iletişim araçları telefon, faks, televizyon, EDI, intranet, extranet ve internettir.

• Telefon ve fax, elektronik ticaret araçları içerisinde ilk akla gelenidir ve çok yaygın bir şekilde kullanılması nedeniyle önemli bir araç konumundadır.

Çünkü elektronik ticaret hangi araçlarla gerçekleştirilirse gerçekleştirilsin telefon yine de birçok sorunu aşmada ilk başvurulan araçtır.

• Elektronik veri değişimi (Electronic Data Interchange-EDI), ticaret yapan kurumlar arasında iş bilgilerinin ve dokümanlarının tüm taraflar tarafından kullanılabilecek şekilde elektronik iletişim araçlarıyla iletilmesini sağlayan bir araçtır.

•Elektronik veri değişimi (Electronic Data Interchange-EDI), ticaret yapan kurumlar arasında iş bilgilerinin ve dokümanlarının tüm taraflar tarafından kullanılabilecek şekilde elektronik iletişim araçlarıyla iletilmesini sağlayan bir araçtır. Sağladığı ekonomik avantajları nedeniyle özellikle firma-firma türünde elektronik ticarette kabul görmüştür.

•EDI uygulamaları tüketicilerin satıcılarla kolaylıkla iletişimine ve iş

yapmasına olanak vermez ve genellikle pek çok yapısal protokol, önceden belirlenmiş düzenlemeler ve kendine has iki yönlü bilgi değişimleri gerektirir.

•Tek taraflı televizyon yayınları ile reklam, tanıtım, tele alışveriş (televizyon ve telefon) ve bilgilendirme gibi elektronik ticaret faaliyetleri

yapılabilmektedir. İnteraktif (İki yönlü) dijital yayınlar ise finansal işlemler dâhil tüm elektronik ticaret işlemlerinde kullanılabilir.

•Kablo TV, başlangıçta analog televizyon yayınların kesintisiz ve kaliteli bir şekilde izleyicilere ulaştırılması amacıyla geliştirilmesine rağmen, daha sonra gelişen fiber kablolar ve geniş bant kapasitesi sayesinde hızlı internet bağlantısı gerçekleştirilmesinin önemli araçlarından biri hâline gelmiştir.

•E-ticaret araçlarından biri olarak da düşünebileceğimiz Smart TV sistemi, farklı bir televizyon teknolojisi değil, sahip olduğu işletim sistemi sayesinde ekstra özelliklerin kullanılabilmesine olanak sağlayan bir görüntüleme sistemi olarak teknoloji dünyasındaki yerini almıştır.

• İnternet, birçok bilgisayar sisteminin birbirine bağlı olduğu, dünya çapında yaygın olan ve sürekli büyüyen bir iletişim ağıdır. Aynı zamanda, insanların her geçen gün gittikçe artan “üretilen bilgiyi saklama/paylaşma ve ona kolayca ulaşma” istekleri sonrasında ortaya çıkmış bir teknolojidir.

Bu teknoloji yardımıyla insanlar, değişik alanlardaki bilgilere kolay, ucuz, hızlı ve güvenli bir şekilde erişebilmektedir.

•İnternetin dünya üzerinde herhangi bir yerden her an kullanılabilmesi gerek tüketicilerin gerekse işletmelerin ticari amaçla internet ortamına gelmesine neden olmuştur. Bugün neredeyse fiziki ortamda yer alan hemen her şey internet ortamına taşınmıştır.

•Bütün bu hızlı gelişimine rağmen, internet ile ilgili gelişmelerin sonuna gelindiğinin söylenmesi mümkün değildir. İnternetin verimli bir pazar ortamı olabilmesi için önünde daha birçok engeller mevcuttur.Bağlantı hızlarının artırılması, internete yönelik güvenin oluşturulması, işletme ve tüketicilerin internet ortamına adaptasyonları gibi birçok alanda çalışmalar hızla devam etmektedir.

(16)

DEĞERLENDİRME SORULARI

1. Aşağıdakilerden hangisi tek taraflı televizyon yayınları ile yapılabilen elektronik ticaret faaliyetleri arasında yer almaz?

a) Reklam b) Fatura ödeme c) Tanıtım d) Tele alış veriş e) Bilgilendirme

2. Aşağıdakilerden hangisi Kablo TV’nin özellikleri arasında sayılmaz?

a) Frekans kirlenmesinden etkilenmemesi b) Yüksek kalitede ses ve görüntü iletimi sunması c) Ücretsiz kullanılabilmesi

d) Hareket ve sesli denetim sunması e) Etkileşimli (interaktif) hizmetler sunması

3. Aşağıdakilerden hangisi dijital yayın uygulamalarının özelliklerinden biri değildir?

a) Çevrimiçi oyunlar oynama imkânı sunması b) Bankacılık hizmetlerine imkân sağlaması c) Film seçip izleme imkânı sunması d) Evden alışveriş imkânı sunması

e) Sadece tek yönlü iletişime imkân vermesi

4. Farklı bir televizyon teknolojisi olmayıp sahip olduğu işletim sistemi sayesinde ekstra özelliklerin kullanılabilmesine olanak sağlayan görüntüleme sistemine ne ad verilir?

a) Analog TV b) Dijital TV c) Sayısal TV d) Smart TV e) İnteraktif TV

(17)

“………, ticaret yapan kurumlar arasında iş bilgilerinin ve

dokümanlarının tüm taraflar tarafından kullanılabilecek şekilde elektronik iletişim araçlarıyla iletilmesini sağlayan bir araçtır.”

5. Cümlede boş bırakılan yere gelecek en uygun ifade aşağıdakilerden hangisidir?

a) Extranet b) Televizyon

c) Sayısal (digital) televizyon d) Smart TV

e) Elektronik veri değişimi

6. Aşağıdakilerden hangisi EDI’nin faydaları arasında değildir?

a) Hızlı ve doğru veri akışı

b) Daha etkin denetim yöntemlerinin geliştirilmesi c) Üretkenliğin ve karlılığın artması

d) Bilgi yoğunluğu

e) İş ilişkilerinin geliştirilmesi

7. Aşağıdakilerden hangisi EDI’nin dezavantajlarından biri değildir?

a) Yüksek maliyet b) Sınırlı erişim c) Yaygın kullanım

d) Kısmi çözümler sunması e) Kapalı dünya

8. İnternet’in temelini oluşturan ilk bilgisayar ağı aşağıdakilerden hangisidir?

a) BBN b) NSFNET c) DARPA d) ARPANET e) NWG

“……….., büyük ve değişik protokollere sahip bilgisayar ağlarını birleştirir, ağ üzerindeki tüm bilgisayarların adreslerini bilir ve buna göre kendilerine gelen paketi en uygun şekilde hedefe yollar.

9. Cümlede boş bırakılan yere getirilebilecek en iyi ifade hangisidir?

a) Alan Adı b) İç Geçit c) Dış Geçit d) Host e) Yönlendirici

(18)

10. İlk İnternet telefon teknolojisinin kullanılmaya başlandığı yıl hangisidir?

a) 1996 b) 1997 c) 1998 d) 1999 e) 2000

Cevap Anahtarı 1.b, 2.c, 3.e, 4.d, 5.e, 6.d, 7.c, 8.d, 9.e, 10.a

(19)

YARARLANILAN KAYNAKLAR

Ersoy, Z. (1999), Elektronik Ticaret ve Ticaret Noktaları, İGEME, Ankara.

ETKK, Elektronik Ticaret Çalışma Grubu Raporu, http://www.etkk.org.tr.

Hill, N.C. ve Ferguson, D.M. “Electronic Data Interchange: A Definition and Perspective”, EDI Forum: The Journal of Electronic Data Interchange, Vol. 1, Issue 1, 1989.

http://www.tk.gov.tr/kutuphane_ve_veribankasi/pazar_verileri/ucaylik13_3.pdf).

http://www.chip.com.tr/haber/smart-tv-nedir-smart-tv-size-gerekli- mi_38053.html S.E.T. 11.11.2013

http://www.ayangumrukleme.com.tr/icerik/edi-electronic-data-interchange/

S.E.T. 12.11.2013

http://www.workcube.com/edi-elektronik-bilgi-alisverisi-nedir. S.E.T. 21.11.2013 http://www.turksatkablo.com.tr/S.E.T. 12.11.2013.

Kalakota, R. Ve Whinston, A.B. (1997), Electronic Commerce: A Manager’s Guide, Addison Wesley, Upper Saddle River, New Jersey.

Roberts, L. & Merrill, T. (1966), “Toward a Cooperative Network of Time-Shared Computers,” Fall AFIPS Conference, October 1966.

Türkal, Ç., (2002), Finans Sektöründe Internet Kanalıyla Pazarlama Olanakları, Yayınlanmamış Y.Lisans Tezi, Dokuz Eylül Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İzmir.

Referanslar

Benzer Belgeler

•Dosya Aktarım Protokolü (File Transfer Protokol-FTP), internete bağlı bir bilgisayardan diğerine iki yönlü olarak dosya aktarımı yapmak için geliştirilen bir

tüketiciler tarafından gerçekleştirilen işlem adedi, normal günlere göre dört kart artmıştır... İnveon tarafından hazırlanan Efsane Cuma raporunda görüş bildiren

Bu devre R-2R merdiven tipi D/A converter devresi olarak da

Ayrıca, Tüketici Haber Araştırmaları Ortakları (CIRP) tarafından yapılan bir araştırmaya göre, 2018 yılı itibarıyla ABD’deki Amazon Prime üyeleri Amazon’dan yıllık

SML borulara doğrudan bağlantı, yer çekimli yağmur suyu drenajı için, ızgara aksesuar setinin oturması için içte bulunan köprülerle, çatı süzgecinin alt

Dijital platform aracılığıyla (çevrim içi elektronik ticaret siteleri, firmaların web siteleri ya da firmaların siparişlerinin alınıp verildiği EDI benzeri sistemler gibi)

Bugüne kadar kredi kartı, debit kart, elektronik çek, sanal pos, PayPal, havale, EFT, kripto paralar, mobil operatörler üzerinden ödeme gibi çok sayıda ödeme

teknolojileri ve internetle yapılabilir hâle gelen yeni ticari faaliyetler de vardır. •E‐ticarette geçerli olan iş modelleri; portal, e-perakendeci, içerik sağlayıcı,