1893 - 1972 Prof. Dr. Hans SCHAROUN
Arslan TERZİOĞLU Dr. Müh. Mimar 1972 Kasım ayında Hans Scharoun ebediyete intikal etti. En olgun
eserleri-ni verdiği bir devrede ölümü mimarlık camiası için pek büyük bir kayıptır. Ya-şadığımız yüzyılın en büyük mimarların-dan biri de hiç şüphesiz ki o idi. Le Cor-busier. Frank Lloyd VVright. Mies van der Rohe, VValter Gropius gibi diğer büyük mimarlardan onu ayıran tarafı, Sinan, Mi-chelangelo ve Sir Cristopher VVren gibi mimarlık tarihinin en büyük mekân ya-ratıcılarından biri olmasıydı. Bu yüzyılın teknik imkânları ile tatbikat sahasına koy-duğu Batı Berlin'deki Philharmoni binası onun mekân yaratıcısı olarak ne büyük bir dâhi mimar olduğunu ispatlıyacak ma-hiyettedir.
Hans SCHAROUN, VValter Gropius gi-bi Berlin Technische Hochschule'sinde mimarlık tahsilini yaptı. Kendisi Bremen-de doğup büyüdüğü halBremen-de, BerlinBremen-deki tah-silinden sonra mimar olarak büyük bir çoğunlukla eserlerini Doğu Prusya ve Berlin'de verdi. Bilhassa askerlik vazi-fesini ifâ ederken ilk eserlerini Doğu Prusyada inşa etti. Berlinde genç mimar-ları etrafına toplayan Bruno Taut ile iliş-kisi de hemen bu devrenin akabinde
baş-lar. 1925 de Breslau'daki Güzel Sanatlar Akademisine öğretim görevlisi olarak çağ-rılmasından sonra orada Rading'le birlik-te mimar olarak eserler verdiği devre başlar. 1923 de Breslau'da açılan WUWA (VVohnen und VVerken, Ausstellung) ken fuarı için inşâ ettiği ev tipi ile mes-ken yapıları sahasında yeni bir çığır aç-tı. Berlin Mimarlar Birliğinin üyesi olarak Berlin'de inşâ ettiği Siemens şehri ile şehircilik sahasında da yenilikler getir-di.
Onun, Berlin'in Kaiserdamm, Hohen-zollerndamm ve Flinsbergerplatz gibi
semtlerde inşâ ettiği Apartman binaların-da iktisadî ve yeni mimarî görüşlerin uy-guianması sahasına konulduğu görülür. Berlinde 1932 yılında düzenlenen «Sonne, Luft und Haus für aile» ( = Herkes için güneş, hava ve ev) isimli fuarda inşâ et-tiği «VVachsendes Haus» isimli ev proje-sinde de getirdiği fikirlerin aynı yıl içinde fabrikatör Schminke için Löbau'da inşa et-tiği çelik iskelet sistemindeki ev inşasın-da inşasın-daha inşasın-da olgunlaştığı görülür.
Hitler'in iktidara gelmesinden sonra,
tanbul'un en büyük yarışlarının yapıldığı yerdir.
Hipodrom, elips şeklindeydi ve orta-sında yarış trafiğini düzenliyen bir bul-var bul-vardı. Bulbul-varın üzerinde dünyanın çeşitli yerlerinden getirilme anıt ve taş-lar teşhir edilmekteydi. İşte, Sultanah-met'e gidildiğinde görülen dikilitaş ve anıtlar hep bu eski hipodromun bulvar süsleridir.
Sultanahmet'deki hipodromda çeşitli oyunlar oynanırdı. Bu oyunların içinde en önemlisi Araba yarışlarıydı. Günümüzde olduğu gibi o devirde de bu yarışlara ka-tılan çeşitli kulüpler vardı. Bunlar yalnız Fenerbahçe ve Galatasaray gibi isimlerle değil, bağlı oldukları renklerle de bilinir-lerdi. Örneğin: Kırmızılar, Yeşiller ve Ma-viler. Hipodrom yarışları eski Bizans'ın baş eğlence ve heyecan kaynağı olduğu gibi Devletin idare edildiği bir yer olma-sı yüzünden de önemlidir. Yapılan yarış-lar neticesinde İmparatoryarış-lar iktidardan düş-mekte, yerine yenileri geçmekteydi. Bu yer değiştirme işlemleri de pek kolay olmamaktaydı. Ekseriya kanlı bir isyan ne-ticesi yeni İmparator Bizans'ın başına geçmekteydi. Örneğin bir araba yarışı neticesi çıkan Nika isyanı ve onu kova-lıyan olaylar hep bu türdendir.
Araba yarışçıları içinde bir tanesi vardır ki, bu, ismi günümüze kadar ge-len Ünlü Porfiryus'dur. M.S. 6 yüzyılın başında, imparator Anastasyus devrin-de yaşamıştır. Porfiryus girdiği 4 atlı
a-rabası ile bütün yarışları kazanmış, ünü ve büyüklüğü Bizans'ın her yerinde du-yulmuş ve bilinmiştir. Porfiryus'un ka-zandığı yarışlardan dolayı çeşitli kimse-ler onun adına anıtlar diktirmişkimse-lerdir. O'-nun için anıt dikenler arasında impara-tor Anastasyus'u da görmekteyiz. Günü-müzün ünlü sporcuları gibi Porfiryus'da devrinde çok meşhur olmuştur. Nasıl Turgay'lar, Metin'ler için hatıra giyim ve süs eşyaları yapıldıysa, Porfiryus için de O'nun resimleri ile süslü yüzükler, kol-yeler ve diğer ziynet eşyaları yapılmış-tır.
Çeşitli insanların O'nun adına anıt diktirmeleri şu hususu akla getirmekte-dir. İstanbul Veliefendi'deki gibi müşte-rek bahsin eski İstanbul'da da oynandı-ğı konusu. Adam, araba yarışçısı Porfir-yus'un yarışı kazanacağı hakkındakilere bahse giriyor, kazanıp maddî menfaat el-de edince el-de şükranını Porfiyrus'a bir anıt diktirmekle ödüyor. Çok sayıda bu-lunan anıtların izahı bu olsa gerek.
Bizans eserleri salonunda karşı kar-şıya duran iki anıt üzerinde, hipodrom-dan ve hipodromdaki yarışlarhipodrom-dan çeşitli sahneler ile yarışçı Porfiryus, arabası-nın üstünde görülmektedir.
Bu yazının yayınlanması için gerek-li izni veren istanbul Arkeoloji Müzele-ri Müdürü Sayın Arkeolog Necati DO-LUNAY'a burada teşekkür ederim.