• Sonuç bulunamadı

Saponozitlerin Eczacılık Yönünden

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Saponozitlerin Eczacılık Yönünden "

Copied!
13
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

FABAD Farın. Bil. Der.

11, 237 - 249, 1986

FABAD J. Pharm. Sci.

11, 237 - 249, 1986

Saponozitlerin Eczacılık Yönünden

Değerlendirilmesi

Bilge ŞENER(")

Songül TÜRKÖZ(*)

Özet : Bitkilerde yaygın olarak bulunan, çeşitli fiziksel, kimyasal ve farmakolojik özelliklere sahip olan saponozitler, farmakognozide önemli bir grubu oluşturmaktadır.

Bu çalışmada, steroidal ve triterpenik saponozitlerin farmakolojik etkileri, yapı-aktivite ilişkileri gözönüne alınarak incelenmiş ve farklı kullanım alanlarından söz edilmiştir.

EVALUATION OF SAPONINS IN PHARMACY

Summary : Saponins, \>Videly distributed in the plants, having va- rious physical, chemical and pharmacological properties, form an im- portant group in Pharmacognosy.

in this study, thc pharmacological effects of steroidal and triter- peoind saponins are examincd in the aspeot of structure-activity relationships and diffcrent usages are mentioned.

Keywords : Saponins, Sapogenins, Steroidal, Triterpenoid, Struc- ture-activity.

GİRİŞ

Saponozitler, bitkilerde yaygın

olarak rastlanarı ·ve su ile çalka-

landıklarında kalıcı bir köpük ve- ren heterozit yapısındaki bileşikler­

dir. Yüzey gerilimini azaltma özel- liklerinden dolayı enıülsiyon stabi- lizatörü, köpük yapıcı ajan, ıslatıcı toz ve deterjan olarak kullanılır-

lar. Hücre zarının geçirgenliğini değiştirdiklerinden hücre zehiridir- ler ve balıklara karşı toksik etki gösterirler. Alkoldeki çözeltileri ise, kolesterolle çökelek vermektedir (!, 2).

Genellikle sulu çözeltileri kanı

hemoliz ettiği halde, hemoliz yap- ma özelliği olmayan hatta hemolizi

{1') G.Ü. Eczacılık Fakültesi, Farmakognozi Anabilim Dalı,

Etiler - Ankara

(2)

önleyen saponozitler de bulunmak-

tadır (1, 3).

Büyük moleküllü bileşikler ol-

duklarından ağız yoluyla alındıkla­

rında, barsaktan absorbe olmazlar.

Ancak intestinal kanalda bulunan asit, mikroorganizmalar ve B-gluku- ronidaz gibi enzimlerin yardımıyla

hidroliz olmaktadır. Hidroliz sonu- cu oluşan aglikon ve türevlerinin çok az bir kısmı vücut tarafından

absorbe edilebilmektedir (4, 5).

Saponozitler gelikonlarının kiın­

yasal yapısına göre; a) steroidal ve b) triterpenik saponozitler ol- mak üzere iki gruba ayrılmaktadır.

Genellikle 27 C lu spirostanol

halkası taşıyan Steroidal sapono- zitler, kolan grubu saponozitler ola- rak da bilinirler (Şekil 1). Halkada O yerine N atomu taşıyan steroidal alkaloitler de özellikleri bakımından

saponozi tlere benzemektedir. Fu- rostanol, nuatigenol ve polipodoge- nol halka yapısını taşı:Yan sapana..

zitlerde bu gruptandır. Steroidal saponozitler bitkiler aleminde, Mo- nocotyledone sınıfından, Similax, Yucca Agave, Dioscorea, Dicotylo- donae sınıfından ise Digitalis ve Trlgonella gibi bazı genuslard.:ın

izole edilmiştir(6).

OH

o

Şekil 1. Spirostanol halkası

Başlıca Caryophyllaceae, Pri- 111ulaceae, Araliaceae, Fabaceae, Ro- saceae ve Sapindaceae familyala-

rında bulunan triterpenik sapono- zitlerin aglikonları penta ya da tet- rasiklik triterpen olup oleanan, ur- san ve dammaran halka yapısını taşımaktadır. Triterpenik aglikon-

ların çoğu oleanan yapısında olup, B-amirenol türevidirler (Şekil 2).

Tabiatta a.-amirenol, lupol tiple- rinde aglikon içeren saponozitlere de rastlanmaktadır (6).

Şeki 2. B-Amirenol

Bazı deniz hayvanlarında da

rastlanılan saponozitler, çoğunluk~

la yüksek yapılı bitkilerin tohum, yaprak, gövde kabuğu, kök ve ri-

zomlarında o/o 10-20 oranında bu-

lunmaktadır (2, 6).

Tabiatta geniş bir yayılıma sa- hip olmaları, fiziksel, kimyasal ve fizyolojik özellikler bakımından farklılıklar göstermeleri nedeniyle saponozitlerle ilgili çok sayıda araştırma yapılmıştır. ·Bu çalışma­

larda bitkilerde bulunan sapono- zitler izole edilip, kimyasal yapıları tayin edildikten sonra, farmako·

lojik etkileri yapı-aktivite ilişkileri

dikkate alınarak incelenmiştir.

Hemoliz Mekanizmaları : Sapanozitlerin alyuvarların çe·

perlerindeki kolesterolle birleşerek,

çeperi hemoglobine karşı geçirgen hale getirmeleri sonucu hemolitik etki gösterdiklerinin bilinmesine

(3)

rağmen, son yıllarda kolesterolü

alınmış eritrositlerle yapılan hemo- liz denemelerine göre, kolestero·

lün hemoliz olayına etkisinin oı.

maclığı anlaşılmıştır(?).

Bupleurum falcatum L. kökle- rinden elde edilen saikosaponozit- lerle yapılan bir çalışmada, hemo·

liz sırasında eritrositlerin ATP se- viyesinde düşme olduğu görülmüş

ve hemoliz ortamına katılan adenin ve inosin'in hemolizi önlediği sap-

tanmıştır. Aynı çalışmada saikosa- ponozit a ve d de bulunan 13-B28 epoksi oleanen yapısının ve 16-a-OH grubunu taşıyan saponozitlerin çok kuvvetli hemoli tik etkiye sahip ol-

dukları belirlenmiştir. 23 C da OH grubunun bulunmaması etkiyi bü- yük ölçüde düşürmektedir (saiko- saponozit c) (8).

Szıko~rıpottmıt ı ı M. :!: li...QH Saikonpcino1,it d : R: o.:;-OH

Şekil 3. Saikosaponozitler

Saponozi tler ve aglikonlannın

hemolitik etkileri üzerinde yapılan araştırmaların (9) sonucunda, he-

moliz sırasında saponozitlerin, erit- rositlerin hücre zarında bulunan en- zimlerin yardımıyla hidroliz olduğu

ve hemolizi aglikonun yaptığı sap-

tanını.ştır. Ortama glikozidaz in·

hibitörü olan aldanolaktonlar ilave

edildiğinde, hemolizin inhibe oldu-

ğu göriilmüştür. Hemolitik etki hid- rolizi kolay olan monodezmozidik,

kısa ve dallanmış oz zinciri taşıyan

saponozitlerde, bisdezmozidik olan, uzun ve düz oz zinciri içerenlere göre daba yüksektir (10, 11). Agli- konda bulunan hidroksil, karboksil gibi kuvvetli polar gruplar etkiyi yükseltmektedir. Bu gruplarda es-

terleşme olduğunda etki daha da

artmaktadır (10, 11, 12).

PanaX ginseng C.A. Meyer kök- lerinden elde edilen ginsenozitler ile

yapılan çalışmalarda (3,13) ilginç sonuçlar alınmıştır. Saponozitleri

karışım halinde İçeren ginseng ekstresinin hemolitik aktivitesi ol-

madiği halde ekstreden izole edilen

bazı saponozitlerin hemolitik etki

gösterdiği, bazılarının ise hemolizi

önlediği belirlenmiştir.

Kolesterol Metabolizmasına Et- kileri :

Saponozit içeren ve besin ola- rak kullanılan bazı bitkilerin (soya fasulyesi, nohut, yer fıstığı v.b.) plazma kolesterol düzeyini düşürdü­

ğü ,bilinmektedir (14, 15).

Domuz yağı ve pamuk yağı ile beslenerek kolestrolü yükseltilen

sıçanlara saponozit içeren diyet uy·

gulandığında, plazma kolesterol se- viyesinde düşme olduğu halde, fe.

çal safra asitlerinde artma görül-

müştür. Saponozit ve kolesterol bir- likte verildiğinde intestinal lümen- den kolesterolün reabsorpsiyonu

azalmıştır (!).

Triterpenik yapıda saponozit ta-

şıyan, Bupleurum, Platycodon,

(4)

Saponaria ve Gypsophila türleri ile bu konuda çeşitli çalışmalar ya-

pılmıştır (!, 2, 16). Tribulus terres- tis. L. ve Commiphora ınulcul Ho- ok Ex. Stocks'dan izole edilen ste- roidal saponozitlerin de serum ko- lesterolünü, trigliseritleri, fosfoli- pidleri ve esterleşmeıniş yağ asit- lerini düşürdüğü tespit edilmiştir

(15, 17).

Ginseng saponozitlerinin ko- lesterol metabolizması üzerine et- kileri ile ilgili olarak yapılan araş­

tırmalar (18, 19) sonunda, hiperli- pemik sıçanların kanındaki koles- terol ve trigliserit düzeylerinde azal-

manın meydana geldiği tespit edil-

miştir. Diğer taraftan, ginsenozitle- rin, işaretli cı4_asetat kullanılarak

kolesterol metabolizmasına etkileri

incelendiğinde, bunların kolesterol biyosentezini stimule ettikleri sap-

tanmıştır. Ginsenozitlerden en et- kili olan, bitkideki major sapono- zittir (Rb1) . Rbı ile aynı aglikonu

taşıyan, sadece oz zincirinde glukoz yerine arabinoz ihtiva eden R, de etki azalmaktadır. Re ve R"1 için de

aynı durum söz konusu olup, pa- naksatriol taşıyan ginsenozitlerin, panaksadiol taşıyanlardan daha az etkili olduğu anlaşılmıştır.

Ginsenozitlerle yapılan deney- lerde, serum ve karaciğerdeki total kolesterol miktarının, serbest ko- lesterol miktarına göre daha az ol-

duğu tespit edilmiştir. Safra ve fe- çesle işaretli cı4.kol~sterolün atılı­

mında artış olması, ginsenozitlerin kolesterol sentezi yanında koleste- rolün katabolizmasını da stimüle ettiklerini ortaya koyınaktadır.

Adreno-kortikal Sisteme Etki- leri :

Radix Ginseng, RadiX Bupleiri, Radix Platycodi ve Semen Hippo·

castani'den · elde edilen triterpenik

.10

Panaksadio.I

Ginsenozit-Rbı: R!

=

G ıt-1cıu, R 2=Gı8-b lu

G• . 1 12 1 2 61

ınsenozıt-Rc : R

=

G u - G lu, R : G-lıı-Ar

eo

ÔR1

Panılı:satriot

Ginsenozit- Re : R1= Gıu2-1Ra, R2.:Glu

G. . 1 2

ınocnozıt -Rg

1:R =G!u, R:Glu Şekil 4. Ginsenozitler saponozitlerin, kortikosteron salgı­

lanmasını stimüle ettikleri çeşitli deneylerle belirlenmiştir (2, 20).

Ginseng saponozitleri hipofizi alın­

mış deney hayvanlarına verildiğin­

de, adrenokortikotropik hormon

miktarında artış olmadığının görül- mesi, saponozitlerin bu etkiyi hipo- fizi stimüle ederek oluşturduğunu

göstermektedir. Yapı-etki araştır­

maları sonunda en kısa oz zinciri- ni taşıyan ginsenozitlerin, en yük- sek aktiviteye sahip oldukları tes- pit edilmiş ve etkinin molekülün aglikon kısmından ileri geldiği be-

lirtilmiştir (21, 22).

Bupleurwn falcatum L. kökle- rinden elde edilen saikosaponozit a ve 'nin ön hipofizi adrenokorti- kotropik hormon salgılamak üzere

uyardığı çeşitli deneylerle gösterilK

(5)

ıniştir (16, 23). 23. C da OH grubu

taşımayan saikosaponozit c ise et- kisizdir (Şekil 3).

Diğer taraftan deksametazon verilerek adrenokortikotropik hor- mon salgılanması inhibe edilen sı­

çanlara ginseng saponozitleri, saiko- saponozit a ve d verildiğinde plaz- ma kortik:osteronlarında artış ol-

muştur. Adrenokortikal sistemde deksametazonun yaptığı ihnibisyo- nu, saponozitler ortadan kaldırmak­

tadır (20).

Antienflamatuar Etkileri : Steroidal ve triterpenik yapıda

saponozit içeren pek çok bitki, çe-

şitli deri hastalıklarını tedavi et-

nıek anıacıyla halk arasında <:'nti- enflamatuar özelliklerinden dolayı kullanılınaktadır.

Triterpenik yapıda olan, Glyc- yrrhiza glabra L. köklerinden elde edilen glisiretinik asit ve Aesculus hippocastanum L. tohumlarında

bulunan essin'in antienflamatuar et- kileri çeşitli deaemelerle kanttLtn-

ınıştır (2, 24, 25). Eryngium planum L., Sanicula europaea L., Akebia quinata D.C. bitkilerinin triterpe- nik saponozitleri ve Ruscus acule- atus L. ve Yucca schotti Fngehn.' nin ste:roidal saponozitlerinin anti- enflamatuar etki gösterdikleri tes- pit edilmiştir (2, 15, 26, 27, 28).

Buıpleurum falcatum L. dan izo- le edilen saikosaponozit a ve d'nin antienflamatuar etkisinin bulun-

masına karşın, 23. C da OH grubu

taşunayan saikosaponozit c'nin et- kisiz olduğu saptanmıştır (Şekil

3) (29). Karragenle sıçan pençele- rinde oluşturulan ödemlere saiko- saponozit a haricen uygulanmış ve ödemlerin irritasyon olmaksızın

derhal geçtiği görülmüştür (30).

Antibakteriyal Etkileri : Bitkilerde, bitkiyi dış etkenlere

karşı koruyucu olarak meydana ge-

tirildiği kabul edilen sepenozler, enzimler yardımıyla antibiyotik ak-' tivite gösteren bileşiklere dönüş­

mektedir (31).

Saponozitlerin antibakteriyal etkileri ile ilgili olarak yapılan ça-

lışmalarda (32) spirostanol halkası taşıyan digitonin, lanatonin ve to- matin'in bazı bakterilere karşı et- kisiz olduğu görülmüştür. Aynı ça-

lışmada Cyclamen europaeum L. ve Primula elatior L.'da bulunan tri- terpenik saponozitlerin ise yüksek 3-ktivite gösterdil<leri tespit edilmiş­

tir. Bir diğer araştırmada (15) AI- Iium, Verbascum ve Caltha türle- rinden elde edilen sterodial sapo- nozitlerin, Bacillus mycoides'in ge-

lişmesini önlediği saptanmıştır.

Doğu Afrika'da yetişen, kök

kabukları halk arasında dizanteri, diyare ve gonore tedavisinde l;:ulla-

nılan Ozoroa ınucronata bitkisin- den elde edilen triterpenik yapıdaki

mo:;_-onik asidin, çok düşük kon- santrasyonda, Staphylococcus aure- us ve Bacillus subtilis'in gelişmesi­

ni inhibe ettiği görülmilştilr (33).

Centella asiatica Urban'dan el- de edilen, aglikonu a-aınirenol tipi olan asiatikozit lepra tedavisinde ve çeşitli deri hastalıklarında kul-

lanılmaktadır. Asiatikozit'ten hare- ketle elde edilen oksiasiatikozit'in ise tüberküloza karşı önemli ölçüde etkili olduğu saptanmıştır (34).

Antifungal Etkileri :

Düşük konsantrasyonlarda bile antifungal etkili olan saponozitler- den, monodezmozidik olanlar, bis- dlf.'zmozidiklere göre daha etkilidir.

Steroidal saponozitlerden

as

yapısı

gösterenlerde etki azalmaktadır

(35).

(6)

Eryngium planum L., Sanlcula europaea L. ve Astrantia major L.'da bulunan triterpenik sapono- zitler, insanlar için patojen olan Candida'ya karşı fungustatiktir (36).

Primula acaulis L.'ten elde edilen saponozitin Candida albicans'a et- kisi, Nistatin ve Stamisin gibi anti- biyotiklerle karşılaştınldığında, bu amaçla kullanılabileceği görülmüş­

tür (37). Saponaria kotschyi Boiss ..

ve Polygala pruniosa Boiss. ssp.

pruniosa J, Cullen'da da antifun- gal triterpenik saponozitlerin bu-

lunduğu tespit edilmiştir (38).

Antiviral Etkileri :

İnfluenza A'ya karşı antiviral aktivite gösteren triterpenik sapo- nozitler arasında en yüksek etki, asetilli B-amiren türevi aglikon içe- ren Essin'de tespit edilmiştir. 16.

C'da OH ve 28. C'de primer alkol grubu taşıyan primula saponozitle- ri de antiviral etki göstermektedir.

B-Amiren halkasında açil grupları­

na ilaveten aldehit gruplarının bu·

Iunması etkiyi önemli ölçüde azalt-

maktadır (39).

Panax ginseng eksterisi deney

hayvanlarına semliki orman virusu verilmeden önce uygulandığında, 0/o 34-40 a kadar koruyucu etki elde edilmektedir. Ekstre, fungal orijin- li interferon oluşturan antiviral 6MFA ile birlikte verildiği zaman, koruyucu etki % 82-100 e ulaşmak­

tadır (40).

Gypsophila, Polygala ve Sapo- noria türlerinin ham saponozitleri- nin beş farklı vinıs tipi üzerine antiviral etkileri avaştırılmış ve en yüksek etki Gypsophila bicolor

(Freyn. Sint.) Grossh. saponozitle- rinde tespit edilmiştir (41).

Antihelmentik Etkileri : Afrikada yetişen Ozoroa muc-

ronata'nın kök kabukları ve Opilia

celtidifolia'nın gövde kabukları halk

arasında antihelmentik olarak kul-

lanılmaktadır. Opilia celtidifolla' dan elde edilen saponozit fraksi- yonunun Taenia pisiformis, ToXas- caris leonari parazitlerine karşı et- kili olduğu çeşitli deneylerle göste-

rilmiştir (33, 42).

Kardiyovaskular Sisteme Etki- leri :

Bazı saponozitlerin kalb ve do-

laşım sistemi üzerine de etkileri

bulunmaktadır. Astragalus sp. ve Glycine maX (L.) Merr. saponozit- leri kardiyotonik ve hipotansör özeliktedirler. Bir deniz hayvanı

olan Asteria vulgaris'ten elde edi·

len tetrasiklik triterpen yapısındaki

saponozitte hipotansördür (43).

Opilia celtidifolia saponozitlerinin hipotansör etkileri yanında, kar- diyak depresan özellikleri de sap-

tanmıştır (42).

İzole tavşan, kurbağa ve domuz kalbi kullanılarak, Tribulus terres- tis L. ve Achyranthes aspera L.

saponozitlerinin kalbin kontraksi- yon gücünü artırdığı gösterilmiştir.

Ruscus hyrcanus L.'ta bulunan ste·

roidal yapıdaki ruskozit A ve B aortta biriken Iipid miktarını ve

karaciğer arteriyal basıncını düşür·

mekte, ateriosklerozlu insan ve tav-

şan kalb ritmini yavaşlatmaktadır

(15). Kan basıncını önce hafif yük- seltip sonra düşüren ginsenozitle- rin; insan, tavşan ve köpeklerin

farklı kan damarlarına değişik etki göstermesinin nedeni hala açıklık ka•anmamıştır (44, 45).

Tümör İnhibitör Etkileri : Saponozitlerin sitotoksik etki- leri çeşitli doku kültürleri kullanı­

larak invitro 't>e inovivo deneylerle

araştınlmıştır. Acer negundo L. dan elde edilen asitlik yapıdaki sapo-

(7)

nozit, sıçanlarda Walker intramus- cular sarcino sarcoına 256 tümörü- nü inhibe etmiştir (46). Aynı ça-

lışmada Cyclamen persicum Mili.

saponozitlerinin, sıçanlardaki Wal- ker 256 tümörüne etkili olduğu bu-

lunmuştur.

Çin' de yetişen Paris polyphylla S.M. rizomlarından elde edilen ste- roidal saponozitin P-388, L-1210 ve 9KB doku kültürlerinde sitotoksik etkisi gösterilmiştir (47). Deniz hı­

yarında bulunan saponozitlerin si- totoksik etkilerini, doku kültürle- rinde RNA ve protein sentezini in.- hibe ederek gösterdikleri ileri sü-

rülmüştür (48).

Steroidal yapıda saponozitleri

taşıyan Dioscorea ekstreleri, Hin- distan, Çin ve Güney Amerika' da halk arasında çeşitli tümörlere kar-

şı yaygın olarak kullanılmaktadır (47).

Analjezik Etkileri :

Çin halkı tarafından analjezik özelliklerinden dolayı kullanılan

Bupleurum falcatum L. ve Platy- codon grandifloruın DC köklerin- den elde edilen saponozitlerin, de- ney hayvanlarında asetik asitle

oluşturulan ağrıları inhibe ettigi

saptanmıştır (30).

Dianthus superbus var. longi.

calycinus V{illiams ta bulunan~ ag- likonu gipsogenik asit olan diano- zitler, kuvvetli analjeziktirler. Dia- nozit B, aynı aglikon yapısını taşı­

yan ancak daha az sayıda oz içe- ren dianozit A dan daha etkilidir

(Şekil 5). Diğer taraftan aglikon olarak dianik asidi taşıyan ano- zit C ve E de, 29.C da OH grubu- nun bulunması ile etkide önemli.

ölçüde azalma olmuştur (49).

R'o

Dianoıit A: R1:H, R2:G\u

Dianoıit B:R1:R2:Glu

o;mozit C: R1:R2:c;Ju

Diai-ı.ozit İ!: R1=Glu, R2::GJu6-1 G!u Şekil 5. Dianozitler

Antihepatotoksik Etkileri : Oleanan yapısındaki glisiretinik asit ve gipsogenik asit antihepato- toksik maddeler olarak bilinirler.

Dammaran tipi triterpenik aglikon

taşıyan ginsenozitlerde de aynı et- ki görülmüştür. Daha az sayıda oz

taşıyan ginsenozitler, fazla oz taşı­

yanlara göre daha etkilidir (50) Dianthus superbus var. longi- calycinus Willi<!ms saponozitleri,

karıbontetraklorür ve galaktozamin' in oluşturduğu sitotoksisi teye karşı

etkilidirler. Diantozitlerden gipso- genik asit glikonunu taşıyanlar da- ha etkili olup, molekülde hidrofilik

grupların artması ile etki azalmak-

tadır (Şekil 5) (49).

Triterpenik saponozit içeren Anemone rivularls Buch. Ham., Çin

(8)

halkı tarafından hepatit tedavi"

sinde kullanılmaktadır (51).

Ülsere Karşı Olan Etkileri : Glycyrrhiza glabra L. köklerin- den elde edilen glisirhizin ve glisi- retinik asidin ülseri tedavi edici etkisi çeşitli deneylerle gösteril-

miştir (1, 24). Saikosaponozitlerin ülserdeki koruyucu etkileri, mide"

lerine dilüe asetik asit enjekte edi- lerek ülser oluşturulan farelerle ya-

pılan testler sonunda saptanmıştır

(30).

Çin halkı tarafından ülseri te- davi etmek amacı ile kullanılan

Anemone rivularis Buch. Ham. ve Panacis japonici triterpenik sapo- nozit taşırlar (2, 51).

Yorgunluğu Giderici Etkileıi : Çin halkının yorgunluğu gider- mek için kullandıkları PanaX gin- seng C.A. Mayer köklerinden elde edilen saponozitler, dinlenmiş ve 30-60 dakika yüzdürülerek yorul-

muş sıçanlara enjekte edildikten sonra plazmadaki gJukoz, serbest

yağ asidi, pirüvik ve laktik asit se- viyeleri, kontrol hayvanları ile kar-

şılaştırılmıştır. Ginsenozitlerin din-

lenmiş hayvanlarda etkisiz olması­

na karşın, yorgun hayvanlarda lak- tik ve pirüvik ~sit miktarında azal- ma, kan şekerinde ise yükselme meydana gelmiştir (2, 44, 52, 53).

Östrojenlk Etkileri :

Steoridal saponozit taşıyan

Costus speciosus utenıs stimülanı

olarak bilinmektedir. Vajina ve ute- rusta stilbesterona benzer şekilde proliferatif değişmeler yapmakta, ancak gebe deney hayvanlarında

abortife sebep olmaktadır. Gleditsc- hla horrida1 da bulunan triterpenik

saponozitte de aynı etki görülmüş­

tür (15).

Halk arasında uterus stimülanı

olarak kullanılan Akebia quinata DC ve Opilia celtidifolia'nın sapo- nozitleri, gebe olmayan uterusu stimüle ettiği halde, gebe uterusa etkimemektedir (2, 42).

Diğer Etkileri :

Bazı saponozitler halk arasın"

da insektisit olarak kullanılmak­

tadır. Phytolacca türlerinde bulu- nan saponozitler insektisit ve mol"

lusit etkilidirler. Bazı steroidal ve tritcrpenik saponozitlerin ise Re"

tuciliterms flaviceps üzerine ter- misit etkisi çeşitli deneylerle sap"

lanmıştır (54).

Halk arasında Bupleurum ve Platycodon kökleri antipiretik, Guaiacum officinale L. kabukları,

diyaforetik amaçla kullanılmak"

tadır (55).

Triterpenik saponozitleri içe- ren Dianthus, Cyclanıen, Guaiacum, Aesculus ve Akebia türlerinden, yıl"

lardan beri bilinen diüretik özelik- lerinden dolayı halk ilacı olarak

yararlanılmaktadır (2, 25, 49, 55).

Polygala, Bupleurum, Platyco"

don türleri antitüssif ve ekspekto"

ran olarak bilinmektedir. Aynı

amaçla kullanılan Glycyrrhiza eks"

treleri öksürük şurup ve pastilleri"

nin bileşimine girmektedir (2, 24, 30).

Colubıina asiatica Brongen da bulunan dammaran tipi aglikon

yapısındaki saponozitleri içeren Zizyphus jujuba Mill. bitkisinin to-

humları halk arasında uykusuzlu"

(9)

ğa karşı kullanılmaktadır (56).

Polygala tenuifolia Willd., Polygala senega L. saponozitleri de scdatif olarak bilinmektedir (2).

Poterium spinosum L. kökle- rinden elde edilen triterpenik SU·

ponozitin hipoglisemiyan etkili ol-

duğu saptanmıştır. GJycyrrhiza glab·

ra L. dan elde edilen glisirctinii~

asitte de aynı etki bulunn1aktadır

(57).

Hormon Yan Sentezinde

Kullanılışlan :

Steroidal saponozitleri olJ.ukça yüksek miktarda içeren Agave, Di- oscorea, Yucca gibi bitkiler, özcl- lilde Meksika'da yıllardan beri hor- mon yarı sentezinde başlangıç

maddesi elde edilmek üzere kulla-

nılmaktadır. Kaynak olabilec~k

bitkilerin çeşitli türlerindeki sapo- nozitlerin cinsi, miktarı ve bitkinin

yaşına göre durumları araştırılmış

ve saponoziti en fazla mil~tarda ta-

şıyan türler kültüre alınmıştır.

Meksika'da Dioscorea türlerin- den bu amaçla elde edilen sapoge- noller, oral kontraseptiflerin ~Yo 70- 75 ini oluşturmaktadır. Hormon

başlangıç maddesi olarak daha çok Dioscorea'dan Diosgenol, Agave'dan Hekogenol, Yucca'dan Tigogenol el- de edilmiştir(24).

KAYNAKLAR 1. Basu, N., Rastogi,

terpenoid Saponins

R.P., «Tri- and Sap.J- genins», Plıytochemistry, 6, 1249 - 1270, 1967_

2. Shibata, S., {<Saponins with Biological and Pharmacologi- cal Activity», Wagner, H., Wolff, P., (ed), New Nfltnral Products and Plant Drugs with Phar- macological, Biological or The- rapeutical Activity, Berlin - Heidelberg - New York, Sprin- ger Verlag, 177 -196, 1977.

3. Namba, T., Yoshizaki, M., To- mimori, T., Kobashi, K., Mitsui, K., Hase, J., «Hemolytic and its Protective Activity of Gin- seng Saponins)>, Chem. Pharm.

Bull., 21 (2), 459-461, 1973.

4. Hattori, M., Sakamoto, T., Ka- bashi, K., Narnba, T., «!lıieta­

bolism of Glycyrrhizin by I-Iu-

ınan İntestinal Flora)), Planta Med., 48, 38-42, 1983.

5. Odani, T., Taniza\va, H., Taki- no, Y ., «Studies on thc Ab- sorption, Distribution, Excre·

tion and Metabolism of Gin- seng Saponins IV », Che1n.

Pharm. Bull., 31 (10), 3691-3697, 1983.

6. Tschesche, R., Wulff, G., «Che- mie und Biologie der Saponi- ne)}, Zechmeister, L., Herz, W., Griseback, H., (ed), Fortsch- ritte der Chemie Organischer Naturstoffe, Ne\v-York, Wien, Springer-Verlag, 30, 461-606, 1973.

7. Segal, R., Goldzweig, I. M.,

«The Susceptibility of Choies- terol ~ Depleted Erythrocytes to Saponin and Sapogenin Hc- rnolysis», Biochim. Biophys.

Acta, 512 (1), 223-226, 1978.

(10)

8. Abe, H., Sakaguchi, M., Konis- hi, H., Tani, T ., Ari ehi, S., ({The Effect of Saikosaponins on Biological Membranes», Plan·

ta Med., 34 (2), 160-166, 1978.

9. Segal, R., Goldzweig, I.M., «Ün the Mechanism of Saponin He- molysis - II, Inhibiton of Hemo- lysis by Aldanolactones», Bio- chem. Pharmacol., 24, 77-81, 1975.

10. Segal, R., Shatkovsky, P., Gol- dzweig, 1. M., «Ün the Mecha·

nism of Saponin Hemolysis - J, I-lydrolysis of the Glycosidic Bond», Biochem. Pharmacol., 23, 973-981, 1974.

11. Schlösser, E., Wulff, G., «Über die Strukturspzifitat der Sa- poninhamolyse I. Triterpensa- ponine und aglykone», Z. Na- turforschg, 24b, 1248-1290, 1969.

12. Sega!, R., Goldzweig, I. M., «Ün the Similarity of Hemolysis Induced by Plant Sapogenins and by Neutral Steroids», Bio- chem. Pharmacol., 20, 2163-2167, 1971.

13. Naınba, T., Yoshizaki, M., To- mimori, T., 'Kobashi, K., Mit- sui, K., Hase, J., «Fundamen- tal Studies on the Evaluation of the Crude Drugs (!)», Planta Med., 25, 28-38, 1974.

14. Hood, R. L., üakenfull, D. G., Topping, D. L., {{Dietary Sapo- nins and Plasma Cholesterol», Proc. Nutr. Soc., 38 (2), 78A, 1979.

15. Mahato, S. B., Ganguly, A. N., Sahu, N. P., «Steroid Saponins

-Review», Phytochemistry, 21 (5), 959-978, 1982.

16. Hiai, S., Yokoyama, H., Naga-

saıwa, T., Oura, -H., «Stimula- tion of the Pituitary - Adreno- cortioal Axis by Saikosaponin of Bupleuri Radix>), Chem.

Pharm. Bull., 29 (2), 495-499, 1981.

17. Bahargava, S.K., «Hypo!ipide- mic Activity ofa Steroid Frac- tion of Gugal Resin (Comıni­

phora Mukul Hook Ex. Sto- cks)>>, Plant. Med., Phytother, 18 (2), 68-73, 1984.

18. Sakalubara, K., Shibata, Y., Higashi, T., Sanatla, S., Shoji, T., {{Effect of Ginseng Sapo- nins on Cholesterol Metabo-

lismı>, Chem. Pharm. Bull., 23 (5)' 1009-1016, 1975.

19. Gommori, K., Miyan1oto, F., Shibata, Y., Higashi, T., Sana- da, S., Shoji, J., {(Effect of Ginseng Saponins on Choles- terol Metabolism», Chem.

Plıarm. Bun., 24 (12), 2985-2987, 1976.

20. Yokoyama, H., Hiai, S., Oura, H., {{Effect of Saikosaponins on Dexamethasone Suppres- sion of tlıe Pituitary - Adreno- cortical System>)., Chem. Pharm.

Bull., 32 (3), 1224-1227, 1984.

21. Hiai, S., Sasaki, S., Oura, H., ({Effect of Ginseng Saponin on Rat Adrenal Cyclic AMP, «Plan-

ta Med., 37, 15-19, 1979.

22. Hiai, S., Yokoyama, H., Oura, H., Kawashiına, Y., {{Evalua- tion of Corticosterone Secre- tion-Inducing Activities of Gin·

(11)

senosides and Their Prosapo- genins and Sapogenins», Chem.

Pharm. Bull. 31(1), 168-174, 1983.

23. Yokoyama, H., H., «Chemical

Hiai, S., Oura, Structures and Corticosterone Secretion - İn­

ducing Activities of Saikosapo- nins», Chem. Pharm, Bun., 29 (2), 500-504, 1981.

24. Briggs, M.H., «Plant Steroids)>, Steroid Biochemistry and Pltarmacology, Landon and New-York, Aoademic Press, 265-300, 1970.

25. Vogel, V.G., Marek, M.L., «Zur Pharmakologie Einiger Sapo- nine», Arzneim. Forsch., 12 (8), 815-825, 1962.

26. Jacker, H.J., Hiller, K., «Zur Antiexsudativen Wirksamkeit der Saponine aus Eryngium planum L. und Sanicula euro- peaa L.», Pharınazie, 31 (10), 747-748, 1976.

27. Yamahara, J., Shintani, Y., Ko- noshima, T., Sawada, T., Fuji- mura, H., «Biological Active Principles of the Crude Drugs il. Antiulcerogenic and Anti - inflammatory Actions of the Crude Drugs Contained Sa- ponin», Yakugaku Zasshi, 95 (10), 1179-1182, 1975.

28. Backer, R.C., Bianchi, E., Cole, J.R., «A Phytochemical inves- tigation of Yucca Schotti (Li- liaceae)», J. Pharm. Sci., 61(10), 1665-1666, 1972.

29. Yamamoto, M., Kumagai, A., Yamamura, Y., «Structure and

Actions of Saikosaponins Jso- Iated from Bupleurum falca- tum L.}>, Arzneim. Forsch., 25 (7), 1021-1023, 1975.

30. Shibata, M., Yoshida, R., Mo- tohashi, S., Fukushima, M., {{Pharmacologic Studies on Bupleurnm falcatum L. IV So- me Pharn1acological Effects of Crude Saikosides, Saikoge- nin A and Syrupy Residue>}, Yalmgaku Zasshi, 93 (12), 1660 1667, 1973.

31. Tschesche, R., (<Advances in the Chemistry of Antibiotic Substances from Higher Plants)}, Wagner, H., Hörham- mer, L., (ed), Phannacognosy and Phytochemistry, Ber!in - Heidelberg - New - York Sprin- ger Verlag, 274 -289, 1971.

32. Tschesche, R., Wulff, G., «Über die Antimikrobielle Wirksam- kei t von Saponinen>}, Z. Na·

turforschg., 20b, 543-546, 1965.

33. Hostetmann - Kaldas, M., Na- kanishi, K., <<Moronic Acid, a Simple Triterpenoid Keto Acid With Antimicrobial Ac- tivity Isolated from Ozoroa mucronata», Planla Med,, 37(4), 358-360, 1979.

34. Skinner, F.A., <<Antibiotics>}, Paech, K., Tracey, M.V., (ed), Moderne Methoden Der Pflan.

zenanalyse, Berlin, Springer - Verlag, III, 671, 1980.

35. Wolters, B., «Saponine als Pflanzliche Pilzabwehrstoffe - Zur Antibiotischcn Wirkung

(12)

von Saponinen III>), Planta 79, 77-83, 1968.

36. Hiller, K., Matejik, E., Woitke, H.D., Friedrich, E., {{Zum An-

tiınykotischen Verhalten Mo- nodesmosidischer Astrantiasa- ponine)>, Pharmazie, 30(2), 114, 1975.

37. Margineanu, C., Cucu, V., Gre- cu, L., P.arvu, C., «Die Antican- dida Wirl~ung der Primula Saponine», Planta l\ied., 30, 33 - 38, 1976.

38. Sezik, E., Yuluğ, N., Özer, Y.B.,

«Bazı Saponozitlerin Antifun- gal Etkileri Üzerinde Araştır­

malar» iV. Bitkisel İlaç Haın­

maddeleri Toplantısı, Eskişe­

hir, 27-29 Mayıs, 1982.

39. Subba, Rao, G., Cochran, K.W., Sinsheimer, J.E., «Antiviral Activity of Tritcrpenoid Sapo- nins Contajning Acylated

p-

Amyrin Aglyconesı>, J. Pharm.

Sci., 63(3), 471-473, 1974.

40. Singh, N., Agar\val, S.S., Gup- ta, B.M., «Combinecl Treat- ment of Micc with Panax gin- seng Extract and Interferon

Induceıı, Planta Med., 47, 234- 236, 1983.

41. Sezik, E., Alaçaın, R., Saraç- oğlu, İ., «Herpes Tip-1 ve Tip - 2 Virüslerine Karşı Bazı Tri- terpenik Saponozitlerin An6- viral Etkisi», T.K.L. Tıp Bil.

Araşt. Dergisi, 2, 170-4, 1984.

42. Shihata, M.I., El-Gendi, A.Y.S.,

El~Malik, M.M.A., <<Pharmaco- chemical Studies on Saponin Fraction of Opilia celtidifoM

Jia», Planta Med., 31, 60-67, 1972.

43. Findlay, J.A., Agarwal, V.T<.,

Moharır, Y.E., «Ün the Sapo- nins of the S tarfish Asterias vulgaris», J. Nat. Prod., 47(1), 113-116, 1984.

44. l(aku, T., Miyata, T., Uruno, T., Sako, I., Kinoshita, A.,

«Chemico - pharmacological Studies on Saponins of Panax ginseng C.A. Meycr», Arzne!m.

Forsch., 25(4), 539-547, 1975.

45. Chen. X., Gillis, C.N., Moa!li,

R., << Vascular Effects of Gin-

senosides in vitro)), Br. J.

Pharmac., 82, 485-491, 1984.

46. Kupchan, S.M., R. J., Knox, J.R., S. J., Werner, N.,

I-Iemingvvay, Barboutis, Barboutis, M.A., «Tumor Inhibjtors XXI>>, J. Pharm. Sci., 56(5), 603-608, 1967.

47. Ravikumar, P.R., liaınmes­

fahr, P., Sih., C.J., <<Cytotoxic Saponins from the Chinesc Herbal Drug Yunnan - Bai Yao», J. Phann. Sci., 58(7), 900 - 903, 1979.

48. Pettit, G.R., rald, D.L., Agents XLV

Herald, C.L., He-

<<Antineoplastic - Sea Cucumbcr Cytotoxic Saponins », J. Pha:rın.

Sci., 65(10), 1558-1559, 1976.

49. Hikino, H., Ohsawa, T., Kiso, Y., Oshima, Y., «Analgesic and Antihepatotoxic Actions of Dianosides, Triterpenoid Sa- ponins of Dianthus superbus var. longicalycinus Herbı>, Plan.

ta Med., 51(4), 353-355, 1984.

(13)

50. Hikino, H., Kiso, Y., l(inouchi1

J., Sanatla, S., Shoji, J., {<Anti- hepatotoxic Actions of Ginse·

nosides from Panax ginseng Roots», Planla Med., l, 62-64, 1985.

51. Mizutani, K., Ohtani, K., Wei, J.X., Kasai, R., Tanaka, O.,

«Saponins fron1 Anemone r1-

vularisıı, Planta Med., 51(4), 327-331, 1984.

52. Avakian, E.V., Sugimoto, R.B., Taguchi, S., Horvath, S.M., (<Effect of Panax ginseng Ex- tract on Energy Metabolism during Exercise in Ratsı>, Plan- la Med., 50(2), 151-154, 1984.

53. Saito, H., Yoshida, Y., Takagi, K., ((Effect of Panax ginseng Root on Exhaustive Exercise in Mice)>, Japan J. Pharmacol., 24, 119-127, 1974.

54. Tschesche, R., Wulff, G., Wc-

ber, A., <,frasshemınen<le Wir- kung von Saponinen auf Ter- miten (Isoptera, Reticuliter- mes), Z. Naturforsch. 25b, 999 - 1001, 1970.

55. Ahmad, V., Bana, J\L, Bana, S.,

«Sapogenins from Guiacum officinale», <{Phytochernistry>), 23 (11), 2613-2616, 1984.

56. Wagner, H., Ott, S., Jurcic, K., 1\!Iorton, J., Neszn1elyi, A.,

<(Chemistry, 13C-NMR Study and Pharmacology of Tvvo Saponins from Colubrina asi- atica» Planta l\lied., 48, 136 - 141, 1983.

57. Carraz, G., Boucherle, A., Dar- das, A., <'Pharmacodynan1ie - Activite I-Iypoglycemianthe des Triterpenes Pentacycliques dans le Diabete Hyperinsuline- mique», C.R. Acad. Sc. Paris., 266, 293 -294, 1968.

Referanslar

Benzer Belgeler

 Kadın idrarında erkeklere göre daha fazla sayıda epitel hücresi bulunur.. Yassı

Sevgi Gönül eski eserlerle haşır neşir olmayı çok seviyor; objelerle içiçe olup, onları tutup koklamanın insana çok şey ö ğ re ttiğ in i söy lü yo

Yıkama haslığı testi için uygun büyüklükte test numunesi kesilir, refakat bezi ile dikilerek test numunesi hazırlanır.. Test numunesini hazırlama işlemi numunenin formuna

Patates kültüründe problem arz eden ve çimlenmekte olan tek yıllık yabarıcıotlara karşı üre tekrkipli herbisi.tler (Patoran, Aresin l'e Afalon) pre- emergens olarak (ekimden

Dolgu mad ­ desi olarak kullanılacak baritin demir içermemesi, sülfürik asitle beyazlaştırılması ve yıkanması ge ­ rekir. Barit, asitle beyazlaştırıl- madan önce,

TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Yayınları Kitaplar Serisi Yayın No:1 , 4..

 Bazı patolojik ürünler (Gallae) tanen taşır.. TANENLER..  a) GALLO TANENLER

52 Sonuç olarak kontrol grubundaki gençlerin fiziksel ve motorik özelliklerinden sağ el kuvveti, statik sol ve bacak kuvveti üzerinde deney öncesi ve sonrası